Milli Savunma Bakani Akar Açiklamasi '24 Temmuz 2015'Ten Bugüne Kadar 33 Bin 275 Terörist Etkisiz Hale Getirildi'
Milli Savunma Bakani Hulusi Akar, "Suriye’nin kuzeyi dahil, 24 Temmuz 2015’ten bu güne kadar 33 bin 275 terörist bugün itibariyle etkisiz hale getirilmis bulunuyor. 1 Ocak 2021’den itibaren de bir yilda ise 2 bin 795 terörist etkisiz hale getirildi" dedi.
Milli Savunma Bakani Hulusi Akar, basin yayin kuruluslarinin Ankara temsilcileri ile bir araya geldigi toplantida, gündeme iliskin açiklamalarda bulundu, sorulari cevapladi.
Savunma ve güvenlik konulari günlük siyasetin disinda tutulmasi gerektigini ve polemik konusu yapilmamasi gerektigine vurgu yapan Akar, "Savunma güvenlik konusu 84 milyonun konusu. Bütün alanlarin, kesimlerin meselesi" ifadesini kullandi.
Güvenlik ortaminin ve güç dengelerinin yeniden sekillendigini belirten Bakan Akar, milletin hak ve menfaatini korumak için her türlü önlemi aldiklarini söyledi.
Akar, "Bir taraftan bazi doktrinler var bunlari uygulayarak pratigi götürüyoruz, diger taraftan da pratikte edindigimiz izlenimleri vesaire doktrine dönüstürüyoruz" diye konustu.
Türkiye’nin konumu nedeniyle etrafta, uzakta yakinda olan her seyin kendilerini ilgilendirdigini aktaran Akar, Türkiye’nin bu bölge halkiyla kültürel ve tarihi baglari olduguna dikkati çekti. Akar, söyle devam etti:
"Türkiye Sayin Cumhurbaskanimizin liderliginde içinde bulundugumuz dönemde bu ortamda, artik uluslararasi iliskilerde artik özne haline gelmis bulunuyor. Hem etki alani hem ilgi alani genislemis oluyor. Etki alani 3 kita, ilgi alani da bütün dünya. Nerde ne olursa, su veya bu sekilde bizi ilgilendiriyor. Bunun sonucunda da Devletimizin ve tabii devletin parçasi silahli kuvvetlerin, Savunma Bakanligimizin da sorumluluklari, görevleri artmis bulunuyor. Bu manada görevlerimizi yerine getirebilmenin gayreti içindeyiz ve su anda gerçekten silahli kuvvetlerimiz cumhuriyet tarihinin en yogun günlerini yasiyor. Asagi yukari bütün unsurlarimiz su veya bu sekilde angaje olmus durumda. Yurt içinde ve sinir ötesinde ve bunun yogunlugunu yasiyoruz hep beraber. Bu yogunlugu olabildigince kirmadan, dökmeden bizim vazifemiz neyse, hukuk çerçevesinde, seffaf bir sekilde onu yerine getirmek için gayret gösteriyoruz."
Terörle mücadele
Terörle mücadelede yeni bir güvenlik konseptinden bahsedilebilecegini dile getiren Bakan Akar, "Bu da teröristlerin ülkemize gelip herhangi bir sekilde eylemde bulunmalari degil. Onlarin gelmesini engelleyecek sekilde, kaynaginda teröristleri kaynaginda etkisiz hale getirmek, amacimiz bu" degerlendirmesini yapti. Tek amaçlarinin teröristler oldugunu tekrarlayan Akar, söyle devam etti:
"Teröristler neredeyse, hedefimiz orasi. Bu konudaki amacimiz da taarruzi bir anlayisla bunu yaparken, sinirlarimizi ve vatandaslarimizin güvenligini saglamak. Bunun disinda hiçbir amacimiz yok. Bu yaptiklarimizin hepsi mesru müdafaa kapsaminda ilgili arkadaslarimizla karsilikli görüserek yapilan icraatlardir. Komsularimizin özellikle, Suriye ve Irak basta olmak üzere hiçbir komsumuzun, sinirinda, topraginda, hakkinda hiçbir egemenliginde gözümüzün olmadigini böyle bir niyetimizin olmadigini da herkesin bilmesi lazim. Biz komsularimizin toprak bütünlügüne son derece saygili davraniyoruz. Çok istismar edilen bir konu da bizim gerçekten din, dil, irk, mezhep ayrimi yapmamiz asla söz konusu degil. Türkiye Cumhuriyeti Devletinde böyle bir sey yok. Bizim asker olarak yaptigimiz bu operasyonlarda da tek hedefimiz teröristler bunun altini tekrar tekrar çiziyorum. Bunun disinda bizim hiçbir sekilde baska bir tarafa yönelmemiz söz konusu degil, böyle bir icraat asla söz konusu degil. Türkler, Kürtler, Araplar bizim kendi nüfusumuzda 84 milyon kardestir ve bunun da en somut örnegi sehitliklerdir. Sehitlikleri inceleyin orada bütün cografyadan Türk, Kürt, Arap karisik bir sekilde kardesler yan yani yatiyorlar. Bu da kardesligimizin en açik göstergesidir."
Bakan Akar, TSK’nin yurt disindaki operasyonlari sirasinda sivil hedefler basta olmak üzere, tarihi ve kültürel yerler konusunda asiri hassas davrandigina degindi. Akar, Türk Silahli Kuvvetleri’nin envanterine kimyasal silah olmadigini da tekrar tekrar vurguladi. TSK’nin basta FETÖ olmak üzere, PKK-PYD, DEAS bunlara karsi mücadelesini sürdürdügünü belirtirken, en son teröristin etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelenin devam edecegini bildirdi.
“1 Ocak 2021’den itibaren de bir yilda ise 2 bin 795 terörist etkisiz hale getirildi"
Mehmetçigin yüksek bir moralle, kar kis demeden bu faaliyetlerini sürdürdügüne deginen Akar, "Suriye’nin kuzeyi dahil, 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar 33 bin 275 terörist bugün itibariyle etkisiz hale getirilmis bulunuyor. 1 Ocak 2021’den itibaren de bir yilda ise 2 bin 795 terörist etkisiz hale getirildi" bilgisini paylasti.
Bunlari yaparken 84 büyük operasyon yapildigini aktaran Bakan Akar, söyle konustu:
"Büyük operasyon demek, 3 tabur ve fazlasi büyük operasyon oluyor. Ortak çapli operasyonlar da bir tabur iki tabur seklinde yapilanlar onlar da 286. Bu manada toplam 370 operasyon, bu operasyonlar sirasinda 1455 magara/siginak imha edilmez kullanilamaz hale getirilmistir. Içindeki teröristlerle beraber. Burada dikkati çekmek istedigim konu, son zamanlarda bu terörist elebaslari özellikle uluslararasi basina konusmaya basladilar. Çok degisik seyler söylüyorlar. Yakin zamanda sözde ele baslardan birinin söyledigi sey su, TSK’nin etkisini itiraf ediyor; ‘TSK çok yönlü saldiriyor’ diyor. ’Açikça söylüyorlar tek bir kisi birakmayacagiz diyorlar. Saldirilar gerçekten çok agir’. diyor. Diger bir elebasi da ’PKK, YPG’ye dis destek devam ediyor.’ diyorlar. Bunlarin PKK’nin YPG’den gittigini açik açik söylüyorlar. Bir baska elebasi da ’Avrupa ateskes ilan etmeyeceksiniz, savasi sürdüreceksiniz’ diyor.’ diyor. Bunlari da bir tarafa koymak lazim. Sonuçta kim ne derse desin ne yaparsa yapsin 40 yildan beri milletimizin basina bela olan bu terörü bitirmekte asil milletimizi kurtarmakta kararliyiz."
Milli Savunma Bakani Akar, "Su anda 395 üs bölgesinde, bazi üs bölgelerimizde eksi 30 derece, 3 metre kar var. Çig tehlikesi dahil, karla mücadele dahil tüm zorlu arazi ve iklim sartlarina ragmen Mehmetçik fedakarca görev yapiyor" dedi.
“Hudutlarimiz en etkili tedbirleri ile korunmaktadir"
Diger önemli bir konunun ise çok konusulan hudutlar meseli olduguna deginen Akar, hudutlarin güvenliginin bir "namus meselesi" oldugunu söyledi.
Akar, "Hudut namustur diyoruz. Hudutlarimiz su anda en yogun sekilde hem fiziki anlamda yapilan tesisle, tesisatla, hem de ilave gönderdigimiz birliklerle olabildigince yani gerçekten Cumhuriyet tarihimizin en yogun günlerimizi yasiyoruz. Hudutlarimiz en etkili tedbirleri ile korunmaktadir" diye konustu.
Hudutlarda alinan duvar, tel örgü, hendekler gibi güvenlik tedbirlerinden bahseden Hulusi Akar, "Çok ciddi bir mücadele var, çok yogun teknoloji kullaniliyor, onun getirdigi bir basari var. Bu rakamlarda da açikça görülüyor. 1 Ocak’tan itibaren geçmis veya geçerken toplam 99 bin 602 kisi yakalandi. 314 bin 586 kisi de engellendi. Yakalananlarin içinde 495’i terörist. Bunlarin da 248’i FETÖ-PYD, 92’si PKK, 4’ü DHKPC, 3’ü MLKP, 68’ü DEAS ve 36’si da HTS mensubu" diye konustu.
“Oradaki kazdiklari kuyulara teröristler gömüldü"
Akar, bu kisilerle beraber çok miktarda kaçak sigara, uyusturucu madde ve 1 milyon uyusturucu hap ele geçirildigini de bildirdi. Suriye’nin kuzeyinde 2016’da baslayan ve basari ile icra edilen Zeytin Dali (2018), Baris Pinari (2019) ve Bahar Kalkani (2020) operasyonlariyla terör koridorunun parçalandigina isaret eden Akar, "Oradaki kazdiklari kuyulara teröristler gömüldü" vurgusunu yapti.
Operasyonlarin ardindan yaklasik 1 milyon Suriyeli’nin kendi istekleriyle o bölgelere döndüklerini belirten Akar, bunlarin 470 bininin de Idlib bölgesine gittiklerini söyledi.
Hulusi Akar, o bölgelerde gerçeklestirilen alt yapi ve üst yapi çalismalarindan da bahsetti. Zaman zaman orada Ruslarin yaptiklari saldirilar oldugunu belirten Bakan Akar, "Geçenlerde bir su deposunu vurdular. Orada Idlib’deki halkin hayatini son derece zorlastirdilar. Zaten zordu, daha da zorlastirdi. Bunun disinda çesitli havadan bomba attiklari oluyor. Bunlarla alakali arkadaslarimiz kendi muhataplariyla Türk-Rus görüsme konusma suretiyle bu konuda dikte veriliyor. Ikaz ediyoruz, diger taraftan da 30 Eylül’de Sayin Cumhurbaskanimizin Sayin Putin’le yaptigi görüsmenin ardindan ateskes ihlallerinin ciddi sekilde azaldigini görüyoruz. Bizim temennimiz herkes yerinde dursun, ne zamana kadar anayasaya yapilincaya kadar. Seçimler yapilincaya kadar. Hem ABD ve hem Ruslarin daha önce yapilan mutabakatlara uymalarini bekliyoruz. Mutabakatin sürmesine, ateskesin sürmesine istikrarin devamina katki için çalisiyoruz" seklinde konustu.
Çesitli bölgelerden tacizler olduguna dikkati çeken Bakan Akar, bunlara karsi taviz verilmedigini misliyle mukabelede bulunuldugunu söyledi.
Türkiye olarak kendilerinin istikrardan yana olduklarini vurgulayan Akar, ateskesin de kalici hale dönüsmesini istediklerini bildirdi.
“Azerbaycan bizim can kardesimiz”
Azerbaycan’daki gelismelere deginen Milli Savunma Bakani Akar, "Azerbaycan bizim can kardesimiz. Iki devlet tek devlet noktasindan hareketle Azerbaycan’in hakli davalarinda onlarla beraberiz" ifadesini kullandi.
Bunun ötesinde amaçlarinin bütün Kafkasya’da kalici bir barisin olmasi ve istikrarin saglanmasi oldugunu dile getiren Bakan Akar, "Sayin Aliyev ve Sayin Cumhurbaskanimizin birlikte Ermenistan’a uzattiklari baris elinin bizim dilegimiz, temennimiz Ermenistan tarafindan anlasilmasi ve tutulmasi. Bu firsattan istifade edilmesi. Sadece mesele Azerbaycan Ermenistan degil, tüm bölgede, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Türkiye, Rusya, Iran bir bütün halinde oranin bir istikrar adasi haline gelmesi." diye konustu.
Azerbaycan ile ortak askeri çalismalarin sürdügünü belirten Akar, ateskesin kontrolü için Ruslarla beraber 30 Ocak’tan bu yana ortak merkez kuruldugunu hatirlatti. Akar, orada ateskes ihlallerinin kontrol edildigini belirtirken, "Olaya iyimser bakiyoruz. Gittikçe ateskes ihlalleri azaliyor. Istikrar daha böyle kapsamli hale geliyor. Dilegimiz temennimiz önümüzdeki günlerde çok daha istikrarli bir durum ortaya çikacak diye düsünüyoruz. Buradaki çalismalarin Türk Rus is birliginin basarili oldugunu, ateskesin devamliligina katki saglandigimizi görüyoruz" degerlendirmesini yapti.
Mayin ve el yapimi patlayicilarin temizlenmesi noktasinda Azerbaycan askeri ile birlikte çalistiklarini aktaran Akar, buradaki barisin kalici hale dönüsmesinin hem Hazar’da, hem Karadeniz’de olumlu etkilerinin olacagini söyledi.
Libya’daki gelismeler
Libya’daki gelismelere deginen Hulusi Akar, bölgenin uzak gibi görünmesine ragmen Türkiye’nin Libya ile 500 yillik geçmisi, ortak tarihi oldugunu hatirlatti.
2019’un sonlarina dogru Trablus’un düsmek üzere oldugu zaman Libya’da mesru hükümetinin 5 ülkeye artik bir de NATO’ya mektup yazildigini hatirlatan Akar, Serrac tarafindan yazilan mektuba olumlu bir tek yanitin Cumhurbaskani Erdogan tarafindan geldigini belirtti.
Libya’daki askeri egitim is birligi ve yardimlasma konusunda çalismalarin devam ettigini aktaran Akar, seçim olmasa dahi bu noktaya gelmenin dahi büyük bir kazanim oldugunu söyledi.
Bunun da Türkiye’nin destekleri ile oldugunun altini çizen Akar, "Bundan sonra da bizim temennimiz bir an önce çerçevenin çizilmesi ve seçimlerin yapilmasi. Birlik beraberlik içinde tek vatan olarak, Libya’nin mutlu yasamasi. ’Libya Libyalilarindir’ diyoruz bunun için elimizden geleni yaptik yapmaya devam edecegiz. Türk askeri Libya’da kesinlikle yabanci güç degildir. Kimse yokken bizim orda oldugumuzun bilincinde oradaki Libyali arkadaslarimiz" diye konustu.
Akar, Libya’daki Türk askerinin verdigi egitim basta olmak üzere yaptigi askeri faaliyetlerden de bahsetti.
Afganistan konusu
Afganistan’daki gelismelere de deginen Bakan Akar, Türkiye’nin basindan beri Afgan halkinin rahati huzuru ve güvenligi için yapilmasi gerekenler konusunda destek verdigini aktardi. Ilk günden itibaren bugüne kadar 20 binden fazla TSK personelinin Afganistan’da görev yaptigini bildiren Akar, son 6 yilda da Uluslararasi Hamit Karzai Havalimanini isletilmesinde görev aldiklarini hatirlatti.
Hizli ve ani degisen sartlara ragmen en son dakikaya kadar kalmak suretiyle hiçbir sekilde görevlerini birakmadiklarini belirten Bakan Akar, sartlarin görev yapilamayacak noktaya gelmesinin ardindan da 48 saatten az bir süre içinde Mehmetçigi tahliye ettiklerini söyledi.
Türk askerinin tarihine yakisir sekilde yöre halkin gönlünü kazanarak dünya barisina hizmet etmenin gurur içinde evine döndügünü belirten Milli Savunma Bakani Akar, "Su anda Afganistan’da Kabil Havaalaninin ve onun disinda 4 havalimani daha var onlarin isletilmesi konusunda teknik yardim konusunda, neler yapilabilir konusunu Katar ile müstereken çalismak suretiyle iliskimizi sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemde bunun adi konulacak. Bir mutabakat metni imzalandiktan sonra oradaki çalismalarimiz devam edecek" diye konustu.
Havaalanlarinin hayati önem tasidigina dikkati çeken Akar, havaalanlarinin açik olmasi için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini göstermeye devam ettiklerini söyledi.
“Gerçekleri gösterecegiz. Biz güçlüyüz çünkü hakliyiz"
Yunanistan’la Akdeniz ve Kibris’ta sorunlar oldugunu hatirlatan Bakan Hulusi Akar, bu sorunlari barisçil yöntemlerle ve diyalogla çözmek istediklerini söyledi.
Türkiye’nin burada yayilmaci gibi gösterilmeye çalisildigini aktaran ve bunu bir paradoks olarak niteleyen Hulusi Akar, "Yemiyorlar içmiyorlar her gün bir sey söylüyorlar. Gerçekleri gösterecegiz. Biz güçlüyüz çünkü hakliyiz" dedi.
Yunanistan’in uluslararasi hukuka aykiri bir sekilde yayilmaci anlayisinin devam ettigine deginen Akar, iki ülke arasindaki sorunlari ise, "Karasularinin genisligi, Hava sahasi, FIR hatti, Arama Kurtarma Sahasina yönelik ihtilaflar, Gayri Askeri Statüdeki Adalarin (GASA) silahsizlik statüsünün ihlali, Egemenligi Anlasmalarla Yunanistan’a Devredilmemis Ada, Adacik ve Kayaliklar (EGAYDAAK) konusu, Dogu Akdeniz’de ülkemizin ve KKTC’nin hak ve menfaatlerini göz ardi eden iddialar, provokatif silahlanma girisimleri ve diger provokatif faaliyetler, Bati Trakya Türklerinin haklarini kisitlayici uygulamalar" olarak siraladi.
“Tüm bu kiskirtmalara ragmen, biz ’görüselim’ diyoruz”
Bakan Akar, sunlari kaydetti:
"Biz tüm bunlara ragmen, tüm bu kiskirtmalara ragmen, biz ’görüselim’ diyoruz. Güven ve Güven Artirici Önlemler 4’üncü toplanti için Ankara’ya bekliyoruz açik davet ettik. Bekliyoruz. Toplantilarda meselelerin tartisilip iyi komsuluk iliskileri içinde çözüm bulmasini istiyoruz. Hep bunu söylüyoruz. Tüm barisçil yaklasimimiza ragmen ihlallere devam ediyorlar. Hava sahasi, karasu ihlalleri yapiliyor. Gemilerin ihlali var, geçtigimiz yil içerisinde uluslararasi anlasmalara ragmen GASA’lara EGEAYDAKLARA toplam 90 üst düzel ziyaret yapildi. Sürekli bir tahrik, provokasyon var. Özellikle bazi siyasilerin provokasyonlari gereksiz NOTAM, NAVTEX’ler var. 1988’de mutabakat imzalaniyor. Mutabakatla ’turizm mevsiminde dini ve milli bayramlarda tatbikat yapmayalim.’ deniliyor. Bunlari çigniyorlar. Devamli bir tahrik.
En son Yunan Savunma Bakani ile görüsmemizde ’biz degil turizm bakanlarimiz görüssün.’ dedim. Turizm gelistirelim. Tatbikatlari, gerginligi azaltalim bu konulari kendilerine söylüyoruz istenilen yanitlari, cevaplari maalesef alamiyoruz. Bu kadar seye ragmen niyetleri? Kendilerince bir takim böyle gayretlerle, ’Türkiye dis tehdit.’ Bunu bir tehdit gibi göstererek durum üstünlügü saglamaya çalisiyorlar. Yunanistan’da ekonomik durum malum ciddi sikintilari var. Hal böyleyken son derece pahali silah sistemlerini almaya hevesleniyorlar. Savunma bütçesini artiriyorlar. Biz NATO içinde Yunanistan ile müttefikiz. Yunanistan NATO içinde çesitli ülkelerle ittifak anlasmalari mutabakat muhtirasi yapiyorlar. NATO varken bunlar niye? Silahlanma var bunlar kime karsi. Diyoruz ki bu silahlanma ne için? Normal savunma için çok fazla, Türkiye için çok az. Kendilerince boylarini asan iddialar üzerinde yürümeye devam ediyorlar. Ittifak içinde ittifak NATO’yu zayiflatir."
Kaynak: İHA
Savunma ve güvenlik konulari günlük siyasetin disinda tutulmasi gerektigini ve polemik konusu yapilmamasi gerektigine vurgu yapan Akar, "Savunma güvenlik konusu 84 milyonun konusu. Bütün alanlarin, kesimlerin meselesi" ifadesini kullandi.
Güvenlik ortaminin ve güç dengelerinin yeniden sekillendigini belirten Bakan Akar, milletin hak ve menfaatini korumak için her türlü önlemi aldiklarini söyledi.
Akar, "Bir taraftan bazi doktrinler var bunlari uygulayarak pratigi götürüyoruz, diger taraftan da pratikte edindigimiz izlenimleri vesaire doktrine dönüstürüyoruz" diye konustu.
Türkiye’nin konumu nedeniyle etrafta, uzakta yakinda olan her seyin kendilerini ilgilendirdigini aktaran Akar, Türkiye’nin bu bölge halkiyla kültürel ve tarihi baglari olduguna dikkati çekti. Akar, söyle devam etti:
"Türkiye Sayin Cumhurbaskanimizin liderliginde içinde bulundugumuz dönemde bu ortamda, artik uluslararasi iliskilerde artik özne haline gelmis bulunuyor. Hem etki alani hem ilgi alani genislemis oluyor. Etki alani 3 kita, ilgi alani da bütün dünya. Nerde ne olursa, su veya bu sekilde bizi ilgilendiriyor. Bunun sonucunda da Devletimizin ve tabii devletin parçasi silahli kuvvetlerin, Savunma Bakanligimizin da sorumluluklari, görevleri artmis bulunuyor. Bu manada görevlerimizi yerine getirebilmenin gayreti içindeyiz ve su anda gerçekten silahli kuvvetlerimiz cumhuriyet tarihinin en yogun günlerini yasiyor. Asagi yukari bütün unsurlarimiz su veya bu sekilde angaje olmus durumda. Yurt içinde ve sinir ötesinde ve bunun yogunlugunu yasiyoruz hep beraber. Bu yogunlugu olabildigince kirmadan, dökmeden bizim vazifemiz neyse, hukuk çerçevesinde, seffaf bir sekilde onu yerine getirmek için gayret gösteriyoruz."
Terörle mücadele
Terörle mücadelede yeni bir güvenlik konseptinden bahsedilebilecegini dile getiren Bakan Akar, "Bu da teröristlerin ülkemize gelip herhangi bir sekilde eylemde bulunmalari degil. Onlarin gelmesini engelleyecek sekilde, kaynaginda teröristleri kaynaginda etkisiz hale getirmek, amacimiz bu" degerlendirmesini yapti. Tek amaçlarinin teröristler oldugunu tekrarlayan Akar, söyle devam etti:
"Teröristler neredeyse, hedefimiz orasi. Bu konudaki amacimiz da taarruzi bir anlayisla bunu yaparken, sinirlarimizi ve vatandaslarimizin güvenligini saglamak. Bunun disinda hiçbir amacimiz yok. Bu yaptiklarimizin hepsi mesru müdafaa kapsaminda ilgili arkadaslarimizla karsilikli görüserek yapilan icraatlardir. Komsularimizin özellikle, Suriye ve Irak basta olmak üzere hiçbir komsumuzun, sinirinda, topraginda, hakkinda hiçbir egemenliginde gözümüzün olmadigini böyle bir niyetimizin olmadigini da herkesin bilmesi lazim. Biz komsularimizin toprak bütünlügüne son derece saygili davraniyoruz. Çok istismar edilen bir konu da bizim gerçekten din, dil, irk, mezhep ayrimi yapmamiz asla söz konusu degil. Türkiye Cumhuriyeti Devletinde böyle bir sey yok. Bizim asker olarak yaptigimiz bu operasyonlarda da tek hedefimiz teröristler bunun altini tekrar tekrar çiziyorum. Bunun disinda bizim hiçbir sekilde baska bir tarafa yönelmemiz söz konusu degil, böyle bir icraat asla söz konusu degil. Türkler, Kürtler, Araplar bizim kendi nüfusumuzda 84 milyon kardestir ve bunun da en somut örnegi sehitliklerdir. Sehitlikleri inceleyin orada bütün cografyadan Türk, Kürt, Arap karisik bir sekilde kardesler yan yani yatiyorlar. Bu da kardesligimizin en açik göstergesidir."
Bakan Akar, TSK’nin yurt disindaki operasyonlari sirasinda sivil hedefler basta olmak üzere, tarihi ve kültürel yerler konusunda asiri hassas davrandigina degindi. Akar, Türk Silahli Kuvvetleri’nin envanterine kimyasal silah olmadigini da tekrar tekrar vurguladi. TSK’nin basta FETÖ olmak üzere, PKK-PYD, DEAS bunlara karsi mücadelesini sürdürdügünü belirtirken, en son teröristin etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelenin devam edecegini bildirdi.
“1 Ocak 2021’den itibaren de bir yilda ise 2 bin 795 terörist etkisiz hale getirildi"
Mehmetçigin yüksek bir moralle, kar kis demeden bu faaliyetlerini sürdürdügüne deginen Akar, "Suriye’nin kuzeyi dahil, 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar 33 bin 275 terörist bugün itibariyle etkisiz hale getirilmis bulunuyor. 1 Ocak 2021’den itibaren de bir yilda ise 2 bin 795 terörist etkisiz hale getirildi" bilgisini paylasti.
Bunlari yaparken 84 büyük operasyon yapildigini aktaran Bakan Akar, söyle konustu:
"Büyük operasyon demek, 3 tabur ve fazlasi büyük operasyon oluyor. Ortak çapli operasyonlar da bir tabur iki tabur seklinde yapilanlar onlar da 286. Bu manada toplam 370 operasyon, bu operasyonlar sirasinda 1455 magara/siginak imha edilmez kullanilamaz hale getirilmistir. Içindeki teröristlerle beraber. Burada dikkati çekmek istedigim konu, son zamanlarda bu terörist elebaslari özellikle uluslararasi basina konusmaya basladilar. Çok degisik seyler söylüyorlar. Yakin zamanda sözde ele baslardan birinin söyledigi sey su, TSK’nin etkisini itiraf ediyor; ‘TSK çok yönlü saldiriyor’ diyor. ’Açikça söylüyorlar tek bir kisi birakmayacagiz diyorlar. Saldirilar gerçekten çok agir’. diyor. Diger bir elebasi da ’PKK, YPG’ye dis destek devam ediyor.’ diyorlar. Bunlarin PKK’nin YPG’den gittigini açik açik söylüyorlar. Bir baska elebasi da ’Avrupa ateskes ilan etmeyeceksiniz, savasi sürdüreceksiniz’ diyor.’ diyor. Bunlari da bir tarafa koymak lazim. Sonuçta kim ne derse desin ne yaparsa yapsin 40 yildan beri milletimizin basina bela olan bu terörü bitirmekte asil milletimizi kurtarmakta kararliyiz."
Milli Savunma Bakani Akar, "Su anda 395 üs bölgesinde, bazi üs bölgelerimizde eksi 30 derece, 3 metre kar var. Çig tehlikesi dahil, karla mücadele dahil tüm zorlu arazi ve iklim sartlarina ragmen Mehmetçik fedakarca görev yapiyor" dedi.
“Hudutlarimiz en etkili tedbirleri ile korunmaktadir"
Diger önemli bir konunun ise çok konusulan hudutlar meseli olduguna deginen Akar, hudutlarin güvenliginin bir "namus meselesi" oldugunu söyledi.
Akar, "Hudut namustur diyoruz. Hudutlarimiz su anda en yogun sekilde hem fiziki anlamda yapilan tesisle, tesisatla, hem de ilave gönderdigimiz birliklerle olabildigince yani gerçekten Cumhuriyet tarihimizin en yogun günlerimizi yasiyoruz. Hudutlarimiz en etkili tedbirleri ile korunmaktadir" diye konustu.
Hudutlarda alinan duvar, tel örgü, hendekler gibi güvenlik tedbirlerinden bahseden Hulusi Akar, "Çok ciddi bir mücadele var, çok yogun teknoloji kullaniliyor, onun getirdigi bir basari var. Bu rakamlarda da açikça görülüyor. 1 Ocak’tan itibaren geçmis veya geçerken toplam 99 bin 602 kisi yakalandi. 314 bin 586 kisi de engellendi. Yakalananlarin içinde 495’i terörist. Bunlarin da 248’i FETÖ-PYD, 92’si PKK, 4’ü DHKPC, 3’ü MLKP, 68’ü DEAS ve 36’si da HTS mensubu" diye konustu.
“Oradaki kazdiklari kuyulara teröristler gömüldü"
Akar, bu kisilerle beraber çok miktarda kaçak sigara, uyusturucu madde ve 1 milyon uyusturucu hap ele geçirildigini de bildirdi. Suriye’nin kuzeyinde 2016’da baslayan ve basari ile icra edilen Zeytin Dali (2018), Baris Pinari (2019) ve Bahar Kalkani (2020) operasyonlariyla terör koridorunun parçalandigina isaret eden Akar, "Oradaki kazdiklari kuyulara teröristler gömüldü" vurgusunu yapti.
Operasyonlarin ardindan yaklasik 1 milyon Suriyeli’nin kendi istekleriyle o bölgelere döndüklerini belirten Akar, bunlarin 470 bininin de Idlib bölgesine gittiklerini söyledi.
Hulusi Akar, o bölgelerde gerçeklestirilen alt yapi ve üst yapi çalismalarindan da bahsetti. Zaman zaman orada Ruslarin yaptiklari saldirilar oldugunu belirten Bakan Akar, "Geçenlerde bir su deposunu vurdular. Orada Idlib’deki halkin hayatini son derece zorlastirdilar. Zaten zordu, daha da zorlastirdi. Bunun disinda çesitli havadan bomba attiklari oluyor. Bunlarla alakali arkadaslarimiz kendi muhataplariyla Türk-Rus görüsme konusma suretiyle bu konuda dikte veriliyor. Ikaz ediyoruz, diger taraftan da 30 Eylül’de Sayin Cumhurbaskanimizin Sayin Putin’le yaptigi görüsmenin ardindan ateskes ihlallerinin ciddi sekilde azaldigini görüyoruz. Bizim temennimiz herkes yerinde dursun, ne zamana kadar anayasaya yapilincaya kadar. Seçimler yapilincaya kadar. Hem ABD ve hem Ruslarin daha önce yapilan mutabakatlara uymalarini bekliyoruz. Mutabakatin sürmesine, ateskesin sürmesine istikrarin devamina katki için çalisiyoruz" seklinde konustu.
Çesitli bölgelerden tacizler olduguna dikkati çeken Bakan Akar, bunlara karsi taviz verilmedigini misliyle mukabelede bulunuldugunu söyledi.
Türkiye olarak kendilerinin istikrardan yana olduklarini vurgulayan Akar, ateskesin de kalici hale dönüsmesini istediklerini bildirdi.
“Azerbaycan bizim can kardesimiz”
Azerbaycan’daki gelismelere deginen Milli Savunma Bakani Akar, "Azerbaycan bizim can kardesimiz. Iki devlet tek devlet noktasindan hareketle Azerbaycan’in hakli davalarinda onlarla beraberiz" ifadesini kullandi.
Bunun ötesinde amaçlarinin bütün Kafkasya’da kalici bir barisin olmasi ve istikrarin saglanmasi oldugunu dile getiren Bakan Akar, "Sayin Aliyev ve Sayin Cumhurbaskanimizin birlikte Ermenistan’a uzattiklari baris elinin bizim dilegimiz, temennimiz Ermenistan tarafindan anlasilmasi ve tutulmasi. Bu firsattan istifade edilmesi. Sadece mesele Azerbaycan Ermenistan degil, tüm bölgede, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Türkiye, Rusya, Iran bir bütün halinde oranin bir istikrar adasi haline gelmesi." diye konustu.
Azerbaycan ile ortak askeri çalismalarin sürdügünü belirten Akar, ateskesin kontrolü için Ruslarla beraber 30 Ocak’tan bu yana ortak merkez kuruldugunu hatirlatti. Akar, orada ateskes ihlallerinin kontrol edildigini belirtirken, "Olaya iyimser bakiyoruz. Gittikçe ateskes ihlalleri azaliyor. Istikrar daha böyle kapsamli hale geliyor. Dilegimiz temennimiz önümüzdeki günlerde çok daha istikrarli bir durum ortaya çikacak diye düsünüyoruz. Buradaki çalismalarin Türk Rus is birliginin basarili oldugunu, ateskesin devamliligina katki saglandigimizi görüyoruz" degerlendirmesini yapti.
Mayin ve el yapimi patlayicilarin temizlenmesi noktasinda Azerbaycan askeri ile birlikte çalistiklarini aktaran Akar, buradaki barisin kalici hale dönüsmesinin hem Hazar’da, hem Karadeniz’de olumlu etkilerinin olacagini söyledi.
Libya’daki gelismeler
Libya’daki gelismelere deginen Hulusi Akar, bölgenin uzak gibi görünmesine ragmen Türkiye’nin Libya ile 500 yillik geçmisi, ortak tarihi oldugunu hatirlatti.
2019’un sonlarina dogru Trablus’un düsmek üzere oldugu zaman Libya’da mesru hükümetinin 5 ülkeye artik bir de NATO’ya mektup yazildigini hatirlatan Akar, Serrac tarafindan yazilan mektuba olumlu bir tek yanitin Cumhurbaskani Erdogan tarafindan geldigini belirtti.
Libya’daki askeri egitim is birligi ve yardimlasma konusunda çalismalarin devam ettigini aktaran Akar, seçim olmasa dahi bu noktaya gelmenin dahi büyük bir kazanim oldugunu söyledi.
Bunun da Türkiye’nin destekleri ile oldugunun altini çizen Akar, "Bundan sonra da bizim temennimiz bir an önce çerçevenin çizilmesi ve seçimlerin yapilmasi. Birlik beraberlik içinde tek vatan olarak, Libya’nin mutlu yasamasi. ’Libya Libyalilarindir’ diyoruz bunun için elimizden geleni yaptik yapmaya devam edecegiz. Türk askeri Libya’da kesinlikle yabanci güç degildir. Kimse yokken bizim orda oldugumuzun bilincinde oradaki Libyali arkadaslarimiz" diye konustu.
Akar, Libya’daki Türk askerinin verdigi egitim basta olmak üzere yaptigi askeri faaliyetlerden de bahsetti.
Afganistan konusu
Afganistan’daki gelismelere de deginen Bakan Akar, Türkiye’nin basindan beri Afgan halkinin rahati huzuru ve güvenligi için yapilmasi gerekenler konusunda destek verdigini aktardi. Ilk günden itibaren bugüne kadar 20 binden fazla TSK personelinin Afganistan’da görev yaptigini bildiren Akar, son 6 yilda da Uluslararasi Hamit Karzai Havalimanini isletilmesinde görev aldiklarini hatirlatti.
Hizli ve ani degisen sartlara ragmen en son dakikaya kadar kalmak suretiyle hiçbir sekilde görevlerini birakmadiklarini belirten Bakan Akar, sartlarin görev yapilamayacak noktaya gelmesinin ardindan da 48 saatten az bir süre içinde Mehmetçigi tahliye ettiklerini söyledi.
Türk askerinin tarihine yakisir sekilde yöre halkin gönlünü kazanarak dünya barisina hizmet etmenin gurur içinde evine döndügünü belirten Milli Savunma Bakani Akar, "Su anda Afganistan’da Kabil Havaalaninin ve onun disinda 4 havalimani daha var onlarin isletilmesi konusunda teknik yardim konusunda, neler yapilabilir konusunu Katar ile müstereken çalismak suretiyle iliskimizi sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemde bunun adi konulacak. Bir mutabakat metni imzalandiktan sonra oradaki çalismalarimiz devam edecek" diye konustu.
Havaalanlarinin hayati önem tasidigina dikkati çeken Akar, havaalanlarinin açik olmasi için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini göstermeye devam ettiklerini söyledi.
“Gerçekleri gösterecegiz. Biz güçlüyüz çünkü hakliyiz"
Yunanistan’la Akdeniz ve Kibris’ta sorunlar oldugunu hatirlatan Bakan Hulusi Akar, bu sorunlari barisçil yöntemlerle ve diyalogla çözmek istediklerini söyledi.
Türkiye’nin burada yayilmaci gibi gösterilmeye çalisildigini aktaran ve bunu bir paradoks olarak niteleyen Hulusi Akar, "Yemiyorlar içmiyorlar her gün bir sey söylüyorlar. Gerçekleri gösterecegiz. Biz güçlüyüz çünkü hakliyiz" dedi.
Yunanistan’in uluslararasi hukuka aykiri bir sekilde yayilmaci anlayisinin devam ettigine deginen Akar, iki ülke arasindaki sorunlari ise, "Karasularinin genisligi, Hava sahasi, FIR hatti, Arama Kurtarma Sahasina yönelik ihtilaflar, Gayri Askeri Statüdeki Adalarin (GASA) silahsizlik statüsünün ihlali, Egemenligi Anlasmalarla Yunanistan’a Devredilmemis Ada, Adacik ve Kayaliklar (EGAYDAAK) konusu, Dogu Akdeniz’de ülkemizin ve KKTC’nin hak ve menfaatlerini göz ardi eden iddialar, provokatif silahlanma girisimleri ve diger provokatif faaliyetler, Bati Trakya Türklerinin haklarini kisitlayici uygulamalar" olarak siraladi.
“Tüm bu kiskirtmalara ragmen, biz ’görüselim’ diyoruz”
Bakan Akar, sunlari kaydetti:
"Biz tüm bunlara ragmen, tüm bu kiskirtmalara ragmen, biz ’görüselim’ diyoruz. Güven ve Güven Artirici Önlemler 4’üncü toplanti için Ankara’ya bekliyoruz açik davet ettik. Bekliyoruz. Toplantilarda meselelerin tartisilip iyi komsuluk iliskileri içinde çözüm bulmasini istiyoruz. Hep bunu söylüyoruz. Tüm barisçil yaklasimimiza ragmen ihlallere devam ediyorlar. Hava sahasi, karasu ihlalleri yapiliyor. Gemilerin ihlali var, geçtigimiz yil içerisinde uluslararasi anlasmalara ragmen GASA’lara EGEAYDAKLARA toplam 90 üst düzel ziyaret yapildi. Sürekli bir tahrik, provokasyon var. Özellikle bazi siyasilerin provokasyonlari gereksiz NOTAM, NAVTEX’ler var. 1988’de mutabakat imzalaniyor. Mutabakatla ’turizm mevsiminde dini ve milli bayramlarda tatbikat yapmayalim.’ deniliyor. Bunlari çigniyorlar. Devamli bir tahrik.
En son Yunan Savunma Bakani ile görüsmemizde ’biz degil turizm bakanlarimiz görüssün.’ dedim. Turizm gelistirelim. Tatbikatlari, gerginligi azaltalim bu konulari kendilerine söylüyoruz istenilen yanitlari, cevaplari maalesef alamiyoruz. Bu kadar seye ragmen niyetleri? Kendilerince bir takim böyle gayretlerle, ’Türkiye dis tehdit.’ Bunu bir tehdit gibi göstererek durum üstünlügü saglamaya çalisiyorlar. Yunanistan’da ekonomik durum malum ciddi sikintilari var. Hal böyleyken son derece pahali silah sistemlerini almaya hevesleniyorlar. Savunma bütçesini artiriyorlar. Biz NATO içinde Yunanistan ile müttefikiz. Yunanistan NATO içinde çesitli ülkelerle ittifak anlasmalari mutabakat muhtirasi yapiyorlar. NATO varken bunlar niye? Silahlanma var bunlar kime karsi. Diyoruz ki bu silahlanma ne için? Normal savunma için çok fazla, Türkiye için çok az. Kendilerince boylarini asan iddialar üzerinde yürümeye devam ediyorlar. Ittifak içinde ittifak NATO’yu zayiflatir."