ANALIZ - IKBY Kendi PKK Sorunuyla Ne Kadar Yüzlesebiliyor?

IKBY hükümetini ve egemenligini tanimayarak isgal ettigi alanlari korumagenisletmeye, buralardan komsu ülkelere saldirmaya çalisan terör örgütü PKK’nin, buna karsi çikan IKBY’yi çok yönlü saldirilariyla askeri, siyasi ve ekonomik olarak istikrarsizlastirma arayisinda oldugu gözlemleniyor PKK’nin bölgede Irak Kürtleri için yillardir olusturdugu tehdidi dogru degerlendiremeyen IKBY’nin, PKK varligini sonlandirmaya yönelik geçmiste gerekli hamleleri yapmamis olmasi nedeniyle örgütün isgal ettigi alanlarda Erbil yönetimine karsi hak iddia eder pozisyona geldigi görülüyor KDP ve KYB basta olmak üzere Erbil ve Süleymaniye merkezli tüm siyasi partiler PKK’ya karsi ortak hareket etmedigi ve IKBY kendi PKK sorunuyla yeterince yüzlesmedigi takdirde Erbil yönetiminin egemenlik söylemi ve pesmergenin halk nezdindeki güvenilirligi zarar görebilir Terör örgütü PKK’nin IKBY’deki eylemlerini Türkiye’nin operasyonlarina baglamak, esasinda IKBY’nin yillardir göz yumdugu kendi PKK sorunuyla yüzlesmekten kaçinmasinin bir yolu.

ISTANBUL -BEKIR AYDOGAN/MEHMET ALACA- Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) Pesmerge güçlerine karsi terör örgütü PKK’nin saldirilarini artirdigi son günlerde IKBY yetkililerinden örgüte yönelik her geçen gün tonu daha da yükselen sert açiklamalar geliyor. Öte yandan PKK’nin IKBY’deki saldirilarinin asil sebebinin Türkiye’nin Irak’in kuzeyinde örgüte karsi yürüttügü operasyonlardan kaynaklandigina yönelik söylem gelistiriliyor. IKBY’de isgal ettigi yaklasik 800 köyün yeniden yapilandirilmasini engelleyen, pesmerge, polis, memur ve sivillere yönelik öldürme ve kaçirma eylemlerinde bulunan, Sincar'daki varligini konsolide etmeye çalisan, IKBY’deki hükümet karsiti protestolari siddete kiskirtan ve IKBY’nin enerji hatlarina sabotajlariyla bölge ekonomisini yipratmaya çalisan PKK’nin Irak Kürtlerine yönelik çok yönlü eylemleri hatirlandiginda, PKK’nin IKBY’deki eylemlerini Türkiye’nin operasyonlarina baglamak, esasinda IKBY’nin yillardir göz yumdugu kendi PKK sorunuyla yüzlesmekten kaçinmasinin bir yolu. Bu görmezden gelme hali, bölgede uzun yillar sürebilecek bir istikrarsizliga neden olabilecegi gibi kalici dis müdahalelere de kapi aralayabilir.

- IKBY’nin PKK sorunu

IKBY’de özellikle Barzani ailesince yönetilen Erbil merkezli Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile PKK arasindaki tarihsel olarak kisa süreli konjonktürel temaslar haricinde gerginlik ve çatisma yüklü iliskilerin arka planina bakildiginda; PKK’nin Kürtlerin oldugu her cografyada kendisi disindaki yapilari tanimayarak mutlak hegemonya ve liderlik arayisini IKBY’de de uygulamaya çalistigi gözlemleniyor. Öte yandan örgüt, ABD’nin 2003 Irak isgali sonrasi 2005 Irak Anayasasi’nda yasal statü kazanan IKBY’nin kazanimlarini, komsu ülkelere terör eylemleri düzenledigi üsleri ve eleman tedariki için tehdit olarak görüyor. Yine IKBY yönetiminin egemenligini yipratarak buralarda alternatif bir aktör olmasi ve Suriye’nin kuzeyindeki kanton projelerini Irak’in kuzeyine tasimaya çalismasi da PKK’nin temel hedefleri arasinda.

2013’te duyurdugu “Siyasi Tutum Belgesi”nde IKBY’de alternatif aktör olmayi amaçlayan, eski IKBY Baskani ve KDP lideri Mesut Barzani’yi geçmiste “diktatör” olmakla ve KDP’yi de “DEAS’la isbirligi yapmakla” suçlayan PKK, terör örgütü DEAS’in Agustos 2014’te Musul’un Sincar ilçesine saldirisi sonrasi “Pesmerge güçlerinin Ezidileri DEAS saldirisi karsisinda yalniz biraktigi” söylemiyle bölgeye yerlesti. Suriye’nin kuzeyinde rejimin bosalttigi alanlarda kantonlar kuran PKK, Irak’in kuzeyine de yaymak üzere “Sincar Insa Meclisi” adli yapisi üzerinden Ocak 2015’te bölgede “kanton” ilan etti.

PKK, Irak’taki milis güçlerin çati olusumu Hasdi Sabi bünyesindeki Iran yanlisi milislerle yakin temasi oldugu bilinen ve maaslarini Hasdi Sabi’den alan yerel militanlari ve ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde YPG’ye verdigi silahlar üzerinden Irak’in kuzeyinde IKBY yönetimine karsi terör eylemlerini artirdi. Nitekim IKBY Pesmerge Bakan Yardimcisi Serbest Lezgin, PKK/YPG’nin 15 Aralik 2020 gecesi Suriye siniri üzerinden Pesmerge güçlerine agir silahlarla saldirdigini belirterek, ABD öncülügündeki uluslararasi koalisyon güçlerinin DEAS ile mücadele adi altinda yillardir örgüte silah ve çesitli yardimlarda bulundugunu söyledi. Lezgin’in bu açiklamasi Erbil yönetiminin, ABD tarafindan PKK’ya verilen silahlarin Pesmerge’ye karsi kullanildigina vurgu yapmasi açisindan önem arz ediyor.

Öte yandan, Sincar'daki varligini sonlandirma hedefiyle imzalanan 9 Ekim 2020 tarihli Bagdat-Erbil anlasmasindan rahatsiz olan PKK, Iran destekli milislerle isbirligi içerisinde konuslu bulundugu Sincar’dan dikkatleri baska yöne çekmek ve anlasmanin uygulanmasi konusunda baski yapan IKBY’de istikrarsizlik yaratmak için özellikle anlasma sonrasi Erbil yönetimine bagli pesmerge, polis ve sivillere yönelik saldirilarini genisletti.

-IKBY ne yapmali?

PKK’nin Türkiye ve Iran’a karsi Irak’in kuzeyinden yillardir düzenledigi saldirilarda üs olarak kullandigi bölgelerden uzaklastirilmasini saglayamayan IKBY’nin, yine bu üsler ve isgal edilen köylerden yapilan saldirilarda birçok pesmergenin, polisin ve sivilin hayatini kaybetmeye baslamasiyla PKK ile sik sik çatistigi ve örgütle uzun soluklu bir çatismanin esigine geldigi görülüyor. Nitekim PKK, kontrolündeki bölgelere hizmet götürmek ya da örgütün etkinligini kirmak için söz konusu bölgelere yaklasan IKBY yetkilileri ve pesmergelerini hedef aliyor. IKBY hükümetini ve egemenligini tanimayarak isgal ettigi alanlari koruma-genisletmeye, kendi tabanini konsolide etmeye, buralardan komsu ülkelere saldirmaya çalisan PKK’nin, buna karsi çikan IKBY’yi çok yönlü saldirilariyla askeri, siyasi ve ekonomik olarak istikrarsizlastirma arayisinda oldugu gözlemleniyor. PKK’nin, Aralik 2020’de Süleymaniye’de hükümet karsiti olarak baslayan ve KDP/Barzani ailesi karsitligina dönüsen protestolarin alanini genisletmesinde ve siddete bürünmesinde rol aldigi da iddia edilmisti. Yine PKK’nin, 2020’nin sonunda petrol boru hattina yaptigi saldirinin IKBY hükümetine yaklasik 100 milyon dolara mal oldugu açiklanmisti.

PKK’nin bölgede Irak Kürtleri için yillardir olusturdugu tehdidi dogru degerlendiremeyen IKBY’nin, bölgedeki PKK varligini sonlandirmaya yönelik geçmiste gerekli hamleleri yapmamis olmasi nedeniyle örgütün isgal ettigi alanlarda Erbil yönetimine karsi hak iddia eder pozisyona geldigi görülüyor. Özellikle de PKK artik Suriye’nin kuzeyinde ABD ve Sincar’da Hasdi Sabi ile iliskileri üzerinden edindigi gelismis askeri ekipmanlari nedeniyle de pesmerge açisindan daha büyük bir sorun haline geldi.

Öte yandan, PKK’nin Irak’in kuzeyindeki varligi ve terör eylemlerinin yani sira örgüte karsi Türkiye ve Iran’in uluslararasi hukuktan kaynaklanan operasyonlari nedeniyle bölgede mutlak egemenlik saglayamayacagini fark eden IKBY’nin, Türkiye’de eylem kabiliyeti sinirlanan ve Irak’in kuzeyindeki operasyonlarda da ciddi kayiplar veren PKK’nin buralardan çikartilmasi için en dogru zamanin geldigini degerlendirdigi düsünülebilir. Bu nedenle PKK’nin isgali altindaki bölgelere pesmerge ve özel kuvvetlerini sevk eden IKBY’nin önümüzdeki süreçte örgütle daha uzun soluklu çatismalara girecegi ya da bundan kaçinmak için PKK’nin varligi ve eylemlerine katlanma seçenegini degerlendirecegi söylenebilir.

PKK’nin tarihsel ve ideolojik olarak çatisma içerisinde oldugu ve hak iddia ettigi IKBY’de onlarca pesmerge, polis, memur ve sivilin ölümüyle sonuçlanan saldirilarini Türkiye’nin bölgedeki geçici operasyonlariyla iliskilendirmek, örgütün uzun yillardir IKBY’de olusturmaya çalistigi düzeni ve varligini yok saymaya, dolayisiyla da IKBY’nin kendi PKK sorununun çözümünü ertelemeye yol açabilir. Türkiye’nin Irak’in kuzeyindeki askeri varligini PKK’nin buralarda bulunmasina baglayan ancak bölgede hiçbir yabanci gücün bulunmamasi gerektigini dile getiren IKBY yetkililerinin, kendi PKK sorununun çözümü için hem Irak hem de Türkiye ve Iran ile örgüte karsi daha siki isbirligi içerisine girmesi gerekir. Ayrica, Erbil yönetimi PKK’nin, IKBY’nin yasal güvenlik güçlerine ve sivillere yönelik eylemlerini terör faaliyeti olarak degerlendirip örgütün Irak’ta terör örgütü olarak kabul edilmesi için Irak hükümeti ve Birlesmis Milletler nezdinde de girisimler baslatarak örgüte baski uygulama seçenegini degerlendirebilir. Fakat basta KDP ve Kürdistan Yurtseverler Birligi (KYB) olmak üzere Erbil ve Süleymaniye merkezli tüm siyasi partiler PKK’ya karsi ortak hareket etmedigi ve IKBY kendi PKK sorunuyla yeterince yüzlesmedigi takdirde Erbil yönetiminin egemenlik söylemi ve pesmergenin halk nezdindeki güvenilirligi zarar görebilir. Ayrica bu sorunla yüzlesilmemesi halinde PKK’nin bölgedeki istikrarsizlastirici eylemleri sürebilir ve komsu ülkelerin iç güvenliklerini saglamak üzere PKK’ya karsi operasyonlari nedeniyle bölgeye dis müdahaleler kalici bir hal alabilir.
Kaynak: AA