Cumhurbaskani Erdogan, Egitime Destek Kampanyasi Ödül Töreni'nde Konustu Açiklamasi (2)
'Kamu kaynaklari ve hayirseverlerimizin eli ile okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, mesleki egitim seviyesindeki altyapiyi neredeyse bastan sona yeniledik, güçlendirdik. Derslik sayimizi 343 binden 601 bine yükselttik. Yaptigimiz 714 bin yeni ögretmen atamasiyla, bu siniflarda egitim ögretimin kesintisiz yapilmasini temin ettik''Halen okullarimizda görev yapan ögretmenlerin dörtte üçü bizim dönemimizde göreve basladi. Ülkemizin 81 vilayetine yaydigimiz yeni üniversitelerle yüksekögretim kurumlarimizin sayisini, göreve geldigimizde 76 üniversitemiz varken simdi 207 üniversiteye, akademik personel sayisini 70 binden 180 bine çikardik''Bugün pek çok ülkenin nüfusundan çok daha fazla ögrenciye sahip, her alanda ihtiyacini karsilayacak piril piril insan kaynagina sahip bir Türkiye var. Artik bizim üniversitemizin olmadigi il yok. 81 vilayetimizin tamaminda üniversitemiz var'
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Kamu kaynaklari ve hayirseverlerimizin eli ile okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, mesleki egitim seviyesindeki altyapiyi neredeyse bastan sona yeniledik, güçlendirdik. Derslik sayimizi 343 binden 601 bine yükselttik. Yaptigimiz 714 bin yeni ögretmen atamasiyla, bu siniflarda egitim ögretimin kesintisiz yapilmasin temin ettik." dedi.
Erdogan, "Gaziantep'in Kurtulusunun 100. Yilinda 100 Hayirsever Egitime Destek Kampanyasi Ödül Töreni"ndeki konusmasinda eskilerin "Bagis yagis gibidir" dedigini hatirlatarak, kültürde emekle ve üretimle özdeslestirilen bereketin, ihsanla, iyilikle, cömertlikle, kanaatle, infakla yan yana kabul edildigini söyledi.
Medeniyette, Allah razisi için insanlara hayirli hizmetlerde bulunanlara "mübarek" dendigini vurgulan Erdogan, "Sizlerin de yaptigi güzel isler ve hizmetlerle, mallarinizin ve ömrünüzün bereketini çogaltan mübarekler oldugunuza inaniyorum. Hazreti Mevlana, 'Adalet bir seyi yerli yerine koymak, zulüm ise bir seyi olmamasi gereken yere koymaktir' diyor. Gerçekten de para, mal, güç yerli yerine kondugunda, orada adalet olur, orada huzur olur, orada güven olur, orada güzellik olur. Buna karsilik ayni imkanlar yanlis ellere geçtiginde, orada zulüm olur, huzursuzluk olur, çirkinlikler alir basini gider. Medeniyetimizin ve kültürümüzün paylasmaya verdigi önemin sebebi iste bu dengeyi saglamaktir. Sadece 'Komsusu açken tok yatan bizden degildir' emrini tüm dünyaya hakim kilabilsek, su yerküre üzerinde magdur kalmaz, tek bir mazlum bulunmaz. Insan, varliklarin en sereflisi olma ile hayvandan daha asagi bir konuma düsme tercihini yapabilme iradesi ile yaratilmis bir canlidir. Rabbimiz bize Kur'an-i Kerim'de defalarca akletmemizi emrediyor, tavsiye ediyor, hatirlatiyor ve akledenler için burada büyük nüanslar var." diye konustu.
Dünyadaki tüm önemli düsünürlerin, insanin en önemli vasfi olarak dogruyu yanlistan, iyiyi kötüden ayirt edebilme ve daha fazla önemlisi buna göre tercihte bulunabilme iradesine sahip olabilmesini gösterdigini belirten Erdogan, sunlari kaydetti:
"Yaraticisina olan sorumlulugunu bilerek çalisan insanin üretmesi, topluma ve bireylere fayda saglayacak isler yapmasi kendini yüceltmesidir. Buna karsilik sadece ve sadece nefsi için çalismak, biriktirmek, hele hele bunu toplumu, bireyleri sömürerek yani zulmederek yapmak bizi çok tehlikeli yerlere sürükler. Iste bunun için bugünkü törenimizin egitim alanindaki hayirlara hasredilmis olmasini ayrica önemli ve isabetli buluyorum. Türkiye'nin kurtulusunun egitimle bu sekilde niteligini yükselttigimiz insanlarin çalismasiyla, üretmesiyle, gayretiyle mümkün olduguna samimiyetle inaniyoruz. Bu anlayisla ülkeyi yönetme sorumlulugunu üstlendigimizde egitim ögretimi önceliklerimizin en basina aldik. Bütçelerimizde en büyük payi hep egitim ögretime ayirdik. Kamu kaynaklari ve hayirseverlerimizin eli ile okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, mesleki egitim seviyesindeki altyapiyi neredeyse bastan sona yeniledik, güçlendirdik. Derslik sayimizi 343 binden 601 bine yükselttik. Yaptigimiz 714 bin yeni ögretmen atamasiyla, bu siniflarda egitim ögretimin kesintisiz yapilmasini temin ettik. Halen okullarimizda görev yapan ögretmenlerin dörtte üçü bizim dönemimizde göreve basladi. Ülkemizin 81 vilayetine yaydigimiz yeni üniversitelerle yüksekögretim kurumlarimizin sayisini, göreve geldigimizde 76 üniversitemiz varken simdi 207 üniversiteye, akademik personel sayisini 70 binden 180 bine çikardik. Bugün pek çok ülkenin nüfusundan çok daha fazla ögrenciye sahip, her alanda ihtiyacini karsilayacak piril piril insan kaynagina sahip bir Türkiye var. Artik bizim üniversitemizin olmadigi il yok. 81 vilayetimizin tamaminda üniversitemiz var.''
Cumhurbaskani Erdogan, eskiden egitim için yurt disina gidilirken, simdi Türkiye'nin yüz binlerce yabanci ögrenciye ev sahipligi yaptigini vurgulayarak, ''Mesleki egitimde son dönemde baslattigimiz yeni ve yaygin uygulamalarla acil ihtiyaç duyulan alanlardan baslayarak is dünyamizin yetismis insan gücü kaynagini karsilayacak adimlari da atiyoruz. Sizlerin yapacaginiz yeni hayirlarla egitim ögretim davasina sahip çikmaniz, hem ülkenin bu önemli meselesinin çözümüne katki saglayacak hem de kendi islerinizdeki ihtiyaci karsilayacak uzun vadeli bir yatirimdir. Insallah devlet-millet is birligi ile ülkemizi her alanda oldugu gibi egitim ögretimde de hedeflerine ulastiracagiz." seklinde konustu.
Su anda bulunduklari mekanin eskiden mezbaha oldugunu animsatan Erdogan, "Hayvanlarin kesimi yapilir, bagirsaklar, iskembelerin temizlendigi bir alandi ve Haliç bundan dolayi tamamen pislikti. Buralar acayip kokardi. Buralardan geçmek mümkün degildi. Ne zaman ki belediye baskani oldum, ilk attigim adimlardan bir tanesi burayi temizlemek, su anda gördügünüz Haliç Kongre Merkezi'nin adimini atmak oldu. Burayi böyle piril piril ve Haliç'i de artik o kokusundan geçilemez Haliç olmaktan çikarip, Haliç'i temizledik, içindeki bütün pislikleri Alibeyköy'deki bir tas ocagina tasimak suretiyle kurtardik. Burada bir sey anlatmak istiyorum, bütün mesele inanmaktir, azmetmektir, ondan sonra da vatanini, milletini Allah için sevmektir." ifadelerini kullandi.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Erdogan, "Gaziantep'in Kurtulusunun 100. Yilinda 100 Hayirsever Egitime Destek Kampanyasi Ödül Töreni"ndeki konusmasinda eskilerin "Bagis yagis gibidir" dedigini hatirlatarak, kültürde emekle ve üretimle özdeslestirilen bereketin, ihsanla, iyilikle, cömertlikle, kanaatle, infakla yan yana kabul edildigini söyledi.
Medeniyette, Allah razisi için insanlara hayirli hizmetlerde bulunanlara "mübarek" dendigini vurgulan Erdogan, "Sizlerin de yaptigi güzel isler ve hizmetlerle, mallarinizin ve ömrünüzün bereketini çogaltan mübarekler oldugunuza inaniyorum. Hazreti Mevlana, 'Adalet bir seyi yerli yerine koymak, zulüm ise bir seyi olmamasi gereken yere koymaktir' diyor. Gerçekten de para, mal, güç yerli yerine kondugunda, orada adalet olur, orada huzur olur, orada güven olur, orada güzellik olur. Buna karsilik ayni imkanlar yanlis ellere geçtiginde, orada zulüm olur, huzursuzluk olur, çirkinlikler alir basini gider. Medeniyetimizin ve kültürümüzün paylasmaya verdigi önemin sebebi iste bu dengeyi saglamaktir. Sadece 'Komsusu açken tok yatan bizden degildir' emrini tüm dünyaya hakim kilabilsek, su yerküre üzerinde magdur kalmaz, tek bir mazlum bulunmaz. Insan, varliklarin en sereflisi olma ile hayvandan daha asagi bir konuma düsme tercihini yapabilme iradesi ile yaratilmis bir canlidir. Rabbimiz bize Kur'an-i Kerim'de defalarca akletmemizi emrediyor, tavsiye ediyor, hatirlatiyor ve akledenler için burada büyük nüanslar var." diye konustu.
Dünyadaki tüm önemli düsünürlerin, insanin en önemli vasfi olarak dogruyu yanlistan, iyiyi kötüden ayirt edebilme ve daha fazla önemlisi buna göre tercihte bulunabilme iradesine sahip olabilmesini gösterdigini belirten Erdogan, sunlari kaydetti:
"Yaraticisina olan sorumlulugunu bilerek çalisan insanin üretmesi, topluma ve bireylere fayda saglayacak isler yapmasi kendini yüceltmesidir. Buna karsilik sadece ve sadece nefsi için çalismak, biriktirmek, hele hele bunu toplumu, bireyleri sömürerek yani zulmederek yapmak bizi çok tehlikeli yerlere sürükler. Iste bunun için bugünkü törenimizin egitim alanindaki hayirlara hasredilmis olmasini ayrica önemli ve isabetli buluyorum. Türkiye'nin kurtulusunun egitimle bu sekilde niteligini yükselttigimiz insanlarin çalismasiyla, üretmesiyle, gayretiyle mümkün olduguna samimiyetle inaniyoruz. Bu anlayisla ülkeyi yönetme sorumlulugunu üstlendigimizde egitim ögretimi önceliklerimizin en basina aldik. Bütçelerimizde en büyük payi hep egitim ögretime ayirdik. Kamu kaynaklari ve hayirseverlerimizin eli ile okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, mesleki egitim seviyesindeki altyapiyi neredeyse bastan sona yeniledik, güçlendirdik. Derslik sayimizi 343 binden 601 bine yükselttik. Yaptigimiz 714 bin yeni ögretmen atamasiyla, bu siniflarda egitim ögretimin kesintisiz yapilmasini temin ettik. Halen okullarimizda görev yapan ögretmenlerin dörtte üçü bizim dönemimizde göreve basladi. Ülkemizin 81 vilayetine yaydigimiz yeni üniversitelerle yüksekögretim kurumlarimizin sayisini, göreve geldigimizde 76 üniversitemiz varken simdi 207 üniversiteye, akademik personel sayisini 70 binden 180 bine çikardik. Bugün pek çok ülkenin nüfusundan çok daha fazla ögrenciye sahip, her alanda ihtiyacini karsilayacak piril piril insan kaynagina sahip bir Türkiye var. Artik bizim üniversitemizin olmadigi il yok. 81 vilayetimizin tamaminda üniversitemiz var.''
Cumhurbaskani Erdogan, eskiden egitim için yurt disina gidilirken, simdi Türkiye'nin yüz binlerce yabanci ögrenciye ev sahipligi yaptigini vurgulayarak, ''Mesleki egitimde son dönemde baslattigimiz yeni ve yaygin uygulamalarla acil ihtiyaç duyulan alanlardan baslayarak is dünyamizin yetismis insan gücü kaynagini karsilayacak adimlari da atiyoruz. Sizlerin yapacaginiz yeni hayirlarla egitim ögretim davasina sahip çikmaniz, hem ülkenin bu önemli meselesinin çözümüne katki saglayacak hem de kendi islerinizdeki ihtiyaci karsilayacak uzun vadeli bir yatirimdir. Insallah devlet-millet is birligi ile ülkemizi her alanda oldugu gibi egitim ögretimde de hedeflerine ulastiracagiz." seklinde konustu.
Su anda bulunduklari mekanin eskiden mezbaha oldugunu animsatan Erdogan, "Hayvanlarin kesimi yapilir, bagirsaklar, iskembelerin temizlendigi bir alandi ve Haliç bundan dolayi tamamen pislikti. Buralar acayip kokardi. Buralardan geçmek mümkün degildi. Ne zaman ki belediye baskani oldum, ilk attigim adimlardan bir tanesi burayi temizlemek, su anda gördügünüz Haliç Kongre Merkezi'nin adimini atmak oldu. Burayi böyle piril piril ve Haliç'i de artik o kokusundan geçilemez Haliç olmaktan çikarip, Haliç'i temizledik, içindeki bütün pislikleri Alibeyköy'deki bir tas ocagina tasimak suretiyle kurtardik. Burada bir sey anlatmak istiyorum, bütün mesele inanmaktir, azmetmektir, ondan sonra da vatanini, milletini Allah için sevmektir." ifadelerini kullandi.
(Sürecek)