Hazine Ve Maliye Bakani Nurettin Nebati'den 'Türkiye Ekonomi Modeli' Hakkinda Açiklamalar

Hazine ve Maliye Bakani Nureddin Nebati, ‘Türkiye Ekonomi Modeli’ hakkinda “Yüksek büyüme, düsük cari açik” dedi.

Hazine ve Maliye Bakani Nurettin Nebati, TRT 1 ve TRT Haber kanallarinda yayimlanan programda, Türkiye Ekonomi Modeli, ihracat eksenli kalkinma ve ekonomik gelismelerle ilgili açiklamalarda bulundu. Dogrudan yabanci yatirim çeken ülkelerin basinda Türkiye’nin geldigini belirten Nebati, “Türkiye alternatif tedarik merkezlerinin en merkezinde. Ticaret haritasinda kaymalar oldu salginda. Krizden firsat yarattik. Dogrudan yabanci yatirim çeken ülkelerin basinda Türkiye. Türkiye bu tarihi firsati degerlendirecek. Makroekonomik istikrari saglayarak ve yüksek katma degerleri ürünleri tesvik ederek ihracati tesvik edecegiz, orta gelir tuzagini asacagiz. Modelimiz, yüksek büyüme, düsük cari açik. 90’li yillarda hem düsük büyüme hem düsük cari açik. 2002-2020 döneminde yüksek cari açik, yüksek büyüme var, risk var. Niye Güney Kore degiliz? 1960 yilinda Güney Kore’de kisi basina düsen gelir 158 Dolar. Uzun süre sonra 31 bin dolara çikmis. Ama Güney Kore bazi egemen güçlerin destegiyle seçilmis bir ülke. Çin 1960’ta 89.5 dolardan baslamis. Türkiye’de 509 dolardan baslamis, su anda 9 bin dolar civarinda. Türkiye’nin bir demokratik gelenegi var, serbest piyasa deneyimi yadsinamaz, çok dinamik bir ekonomi var. Güçlü bir is dünyamiz var. Bu model ihracat eksenli bir kalkinma ve dikey büyümeyi getiriyor. Ana politikasi ihracat tesvikleri, AR-GE’ye destek, çevre dostu yeni yatirimlara destek. Bu modelin sonu ne? CDS’lerin düsmesi, finansal piyasalarda beklentilerin, kurda istikrarin, daha fazla üretim ve istihdamin, yatirimin, dis finansman ihtiyacinin azalmasi, beklentilerin iyilestirilmesiyle dogrudan yatirimlarin daha fazla alindigi, toplam talepte içerde ve disarda artisin saglanmasi. 1960’lardaki Çin, Güney Kore degiliz. 2021 yilindaki Türkiye’yiz. Tüm altyapi yatirimlarini gerçeklestirmis, kisi basina düsen gelir itibariyla belli bir noktaya ulasmis, umudu olan, dünya pazarinin tam göbeginde olan, hiç kimsenin ummadigi bir dönemde saglik sektöründe mucizeler gerçeklestiren bir ülkenin bu modeli gerçeklestirme süresi G. Kore, Çin süresi degildir, en az 40 kat fazla ivmeyle yakalanacak bir süredir” diye konustu.

“Sicak parayi biz sevmiyoruz, istemiyoruz”

Türkiye’nin 2020’de dogrudan yatirimlarinin 12.7 milyar dolara ulasmis durumda oldugunu aktaran Nebati, “Bunun temel sebeplerinden biri cografya, ikincisi 19 yildir yapilan altyapi yatirimlarinin tamamlanmasi, üçüncüsü her türlü pazara yakin olmasi. Türkiye 2020’de dogrudan yatirimlari 12.7 milyar dolara ulasmis durumda. Sicak para biz sevmiyoruz, istemiyoruz. Ne zaman gelecegi belli fakat ne zaman gidecegi belli degil. Giderken de yapacagi tahribati birçok defa gördük. Tabii ki kirilganliklarimiz var, bunlarin üzerinde çalisiyoruz. Orta gelir tuzagindan çikmak istiyoruz. 2013 yilindaki sartlar içerisinde hepimizin memnun oldugu bir durum vardi. TL’nin degeri tarihi olarak çok yüksekti fakat ithalatin ihracati karsilama orani yüzde 56. Bu ekonomik model Türkiye’nin sartlarina uygun bir hale gelirse özgün olacakti. Degerini karsilarken ülkenin ürettiklerini disariya katma degeri yüksek sekilde satmasini gerçeklestirecek orani yakaladigi takdirde optimal noktaya ulasmis oluyor” dedi.

Türkiye’de kapanan sirket sayilarinin çok düsük bir oranda oldugunun altini çizen Nebati, “ Bir psikolojiyi iyi yönettik ama birileri kötüye gidiyor dedi.

Kötüye giden bir ülkede isletme sayisi azalir. Ama bir insan bir dükkandan bir fabrikaya kadar bir ise girisiyorsa gelecegi yönelik olarak bir umudu, güveni oldugu için yapar. Türkiye’de 2020 yilinda 18 bin artarak 103 bine çikiyor. Kapanan sirket sayilari çok düsük bir oranda, yüzde 14’ten 15.9’a çikiyor. Bilgiler bize sunu söylüyor: 2021’de de biz büyüyoruz, umudumuz var ve gelecegi çok iyi sekilde planliyoruz. Ihracatta ülke çesitliligi 1 milyar dolarin üstüne çikan ülke sayisi 46. Ihracatta ülke çesitliligi 1 milyar dolarin üstünde olan ürün çesitliligi de 48. Türkiye geldigi noktaya kadar bu sekilde geldi. Bundan sonra yapilmasi gereken katma degeri yüksek, ihracatin artirilmasina katki saglayacak ürünleri üretme vaktini yakaladi. Dünya cari açikla, bütçe açiklariyla ugrasirken Türkiye yüzde 3.5’un altinda bir bütçe açigiyla gidiyor. Dünyada hane halkinin borçluluk orani yüzde 65. Gelismekte olan ülkelerde yüzde 46, Türkiye’de yüzde 17. Reel sektör dünyada yüzde 98, gelismekte olan ülkelerde yüzde 101, Türkiye’de 66 oranina sahip. Ayaklari saglam basan bir ülkede kurlar üzerinde spekülatif, manipülatif oyunlar oynarsaniz bir yere kadar gider, sonra reel olan sey piyasaya hakim olur” seklinde konustu.

“Cumhurbaskanimiz bir isçinin evine üzgün suratla gitmesine hiç katlanamaz”

Asgari ücretliye, enflasyonun çok üstünde zam yaptiklarini dile getiren Nebati, “Türkiye’de döviz borcu olanlarin yüzde 75’i 1000 tane firma. Bireyler, kurumlar borçlu degil. Peki siz bu dövizin köpüklü bir sekilde, makroekonomik göstergelere uymayan bir sonuca nasil oluyor da katlaniyorsunuz, sonra bir telefonla iktidara ayar çekmeye çalisiyorsunuz? Asgari ücretliye biz yüzde 50’nin üstünde, enflasyonun çok çok üstünde bir artis yaptik. Bir isçinin evine üzgün suratla gitmesine katlanamayiz, Sayin Cumhurbaskanimiz hiç katlanamaz. Dün tüm ücretlerden damga vergisini kaldirdik, memurlari da ekledik. Bu, ‘Seni ezdirmeyecegim’ demek. Enflasyonun üstesinden geliriz, net söyleyeyim. Buradan bir çagrida bulunacagim. Döviz fiyatlari yükselirken fiyatlamayi bir ötesiyle yaptilar. Simdi fiyatlar toparlanirken fiyatlari çekmeyenler, kazancin senin, biz senin ortagin degiliz, ama firsatçilik yaparsan, ülkeye zarar verecek adimlar atarsan bundan sonra Hazine ve Maliye Bakanligi’nin nasil bir bakanlik oldugunu anlayacaksin” dedi.

“ Ihracatimiz rekorlarla gidiyor”

Dalgali kurun bir yerde dengeye gelecegi vurgulayan Nebati, “Bireyseller yarisiyor. Bu daha da devam edecek. Bireysellerdeki likidite talebi 4’te 1’e düstü geçen cumaya göre. Normallesme sinirlarina sali itibariyla geldi. Parasini çekmeye gidenler kapidan geri döndü. Çünkü güven geldi. Türkiye’de birileri bu ülkedeki kaosla iktidar degisimini hedefledigi için bazen bir yalpalama, neticesinde de bireylerin etkilenmesi söz konusu olabiliyor. Makroekonomik göstergelerin dolari dün gündüz ki noktalara getirecek hiçbir karsiligi yoktu. Kur bir yerde dengeye gelecektir, gerçek fiyatlanmanin olustugu bir noktaya gidiyoruz. Ihracatimiz rekorlarla gidiyor. Özellikle son bir aydir muhalefetin, sosyal medyanin destekleriyle ve birtakim STK’larin davranislariyla öngörülebilirligi ve istikrari zedeleyen açiklamalarla bu noktaya gelindi. Dolar 13 liraya geldi, piyasada 14 lirayla fiyatlama yapildi, hep bir üst seviyeden yapildi. Çünkü önünü göremiyor fiyatlandiran” diye konustu.

“TCMB Baskanligi yapmis bir beyefendi diyor ki ‘Bu bir müdahaleyle yapilmistir. Kesinlikle, hiçbir sekilde müdahale olmadi”

Dogrularin ve gerçeklerin oldugu ana geldiklerini vurgulayan Nebati, “Cumhurbaskanimizin açiklamasi piyasa deyimiyle ‘satin alindi’. Büyük bir heyecan var, bazi internet siteleri kilitlendi. Çünkü dogrularin ve gerçeklerin oldugu ana geldik. Cumhurbaskanimizin söyledigi bir sey mutlaka karsilik buluyor. Türkiye Cumhuriyeti’nde Merkez Bankasi’nda baskanlik yapmis bir beyefendi çikip diyor ki ‘Bu bir müdahaleyle yapilmistir.’ Kesinlikle, hiçbir sekilde müdahale olmadi. ‘Bireyler saldirmaya basladi’ ifadesini kullaniyor. Bu spekülatif degil de nedir? Diyor ki ‘Bu bir alim firsatidir. Piyasa Erdogan’in bu söylemlerini ’satin almadi’. Aninda aldilar, kürsüden indiginde fiyatlar düsmeye basladi.

Bir köpüktü, bu köpügün gitmesinin zamani dün aksamdi. Bir baskasi çikmis diyor ki ‘Bir kamu bankasi yöneticisi sistemin nasil çalisacagini açiklamis. Sistem çalismasi ocakta tamamlanacak.’ Bugün basladi sistem. Bu beyefendi hesap verecek. Türk Lirasi’na karsi yapilmis haince bir saldiridir. Döviz alim satim islemleri kambiyo islemidir, yüzde 18 KDV nasil gelir? Bizim dövizle, alim satan yapanlarla isimiz yok. Bugüne kadar sermaye kontrolüne gidilmedi Türkiye’de. Türkiye’de can, mal, irz, inanç güvenligi saglanmistir. Kambiyo kisitlamasi veya serbest piyasaya iliskin söylenmis her bir laf spekülasyon, manipülasyon degil, ihanettir. Türkiye modeli güçlü sekilde geliyor. Dünyanin en büyük havalimanlarindan birini yaptik. Daha havalimani yapmayacagiz. Eksikleri giderecegiz, onaracagiz. Türkiye saglik alaninda dünyanin en güçlü ülkelerinden biri oldu ve bu salginda dünyaya örnek teskil etti. Sosyal medyadaki her türlü yalan dolanla, trol/bot hesaplarla ’Yandik, bittik’ demekle olmaz. Türkiye su anda altyapisini bitirdi. Bir köprümüz var: Çanakkale Köprüsü. Bitirdik” dedi.

Bakan Nebati, Kur Korumali TL Vadeli Mevduat Sistemi’ni örnekle açikladi

Kur Korumali TL Vadeli Mevduat Sistemi’ni örnekle açiklayan Bakan Nebati, “Sosyal medya üzerinden bu tür yalan yanlis propaganda yapanlarin canina okuyacagiz. Diyelim ki döviz hesabiniz var, 10 bin dolar. 10 bin dolariniz varsa getir 10 bin dolarini, bugünkü kurdan çevir diyoruz. Bozuyorsunuz dövizinizi, 3 ay sonra ’Ben dövizimi istiyorum’ derseniz paranizin karsiligini dolar bazinda o günkü fiyatlarla. Nemaniz 10 bin dolardan fazlaysa güle güle harcayin, biz size yatirdiginiz 10 bin dolarin garantisini veriyoruz. En kötü senaryoda bile bireyler kârli çikiyor. Ortalama mevduat süresini yukariya çekiyoruz ve bozarsan ceza veririz diyoruz. Ceza ne? Elde edecegin nemayi kaybetmis olursun. Vadeleri olabildigince uzatmaya çalisiyoruz. Böylece bankalar öngörülebilirligi saglamis olacak. Ekonomi aktörleri bu saatten sonra muhalefetin veya sosyal medyada birtakim trollerin yalan dolan ifadelerine çok sert tepki gösterecektir” seklinde konustu.

“Devlet katkilandirma payi yüzde 25’ten 30’a çikti”

BES konusunda önemli bir degisiklik yaptiklarini belirten Bakan Nebati, "Ihracatçilara ileri vadeli kur veriliyor. Herhangi bir kur riski tasimamis oluyorsunuz. Bireysel Emeklilik Sigortasi’nda da önemli bir degisiklik yaptik, devlet katkilandirma payi yüzde 25’ten 30’a çikti. Kurumlar Vergisi’nde yüzde 1’lik önemli bir indirim var. Temettüyü yüzde 15’ten 10’a düsürdük. KDV’nin sadelestirilmesi, bir hayali gerçeklestiriyoruz. Gelire endeksli senetleme ihraci geliyor. Bunun ciddi sekilde alan bulacagina iliskin beklentimiz çok yüksek. Kredi ve kefalet imkani getiriyoruz. Yatirim kredileriyle yeni istihdam imkanlari sagliyoruz" açiklamasinda bulundu.
Kaynak: İHA