Türkiye Lübnan'daki Girit Türklerini Yalniz Birakmiyor
Girit Türkleri Dernegi Baskani Ali Bekraki, YTB destegiyle Lübnan'da seslerini duyurabildiklerini söyledi.
IDRIS OKUDUCU - Lübnan'daki Girit Türkleri Dernegi Baskani Ali Bekraki, Türkiye'nin kendilerini yalniz birakmadigini ve Yurtdisi Türkler ve Akraba Topluluklar Baskanliginin (YTB) destegiyle seslerini duyurduklarini belirtti.
Üniversite egitimini Türkiye'de tamamlayan tip doktoru Bekraki, Lübnan'daki Girit Türklerinin yasantisi ve YTB'nin faaliyetleri hakkinda AA muhabirine açiklamalarda bulundu.
Lübnan'in kuzeyindeki Trablussam kentinde 1972'de dogan Bekraki, burada yasayan üçüncü nesil Girit Türklerinden oldugunu söyledi.
"Dedemiz, Sultan Abdulhamid döneminde 1898'de Girit'ten göç edip o zaman Osmanli topragi olan Beyrut ve Trablussam eyaletinde yerlestirildiler." diyen Bekraki, babasinin tavsiyesi üzerine etnik kimligi, kültürü ve Türk dünyasini yakindan tanimak üzere üniversite egitimi için 1988'de Istanbul'a gittigini aktardi.
Bekraki, "O dönem yabancilar için ÖSYM sinavi vardi ancak Beyrut'ta bu sinav yoktu. Sinava girebilmek için Sam'a gitmistim. Sonra Marmara Üniversitesi Tip Fakültesi Ingilizce bölümünü kazandim. Türkiye'de 12 yillik bir egitim sürecim oldu. Ilk önce genel pratisyenligi bitirdim, 1994'te mezun oldum. Genel Cerrahi Uzmanligina basvurdum ana bilim dalina girdim ve 2000'de genel cerrah olarak mezun oldum." dedi.
- "Ben Türk egitiminin kaliteli oldugunu herkese gösterebildim"
Ardindan Lübnan'a döndügünü söyleyen Bekraki, "Türkiye'deki egitimin size nasil bir katkisi oldu?" sorusunu söyle cevaplandirdi:
"Ben 2000 yilinda Türkiye'den Lübnan'a döndügümde belki kuzey Lübnan'da çalisan ilk Türk mezunu cerrahtim. Benden önce bu göreve atanmis Türkiye mezunu hiçbir doktor yoktu. Bu benim için de ayni zamanda gurur kaynagi oldu. Ben Türk egitiminin kaliteli oldugunu herkese gösterebildim ve Lübnan'da kendimizi çok iyi bir sekilde kanitladik."
Öncesinde Lübnan ve Arap toplumuna yabancilik, Arapça bilmeme gibi nedenlerle ailelerinin genel olarak iyi egitim alamadigina isaret eden Bekraki, "Giritli Türkler yillardir geri kalmis bir toplum olarak bilindi. Attigimiz bu adimla kendimizi ispatladik. Bir diger husus da Türk egitimi Lübnan'da bilinmiyordu. Ancak bizim sayemizde Türk egitimin kalitesi Lübnan'da ortaya konuldu. Herkes Türkiye'den mezun olan bir doktorun kesinlikle Fransa'dan mezun bir doktoran asagida olmadigini anladi. Biz bunu hem milletimiz hem de meslektaslarimiza gösterdik." diye konustu.
Bekraki, Trablussam'da genel cerrah olarak meslegini icra etmesinin yani sira 2006'da Lübnan'daki Girit Türkleri Dernegini kuran isimlerin arasinda yer aldigini belirterek, "Bu davada elimizden gelen ne ise yapmaya çalisiyoruz." dedi.
- "Lübnan basini, politikasi ve politikacilari bizim varligimizi gördü"
Türkiye'nin Lübnan'daki Girit Türklerini yalniz birakmadigina dikkati çeken Bekraki, 2013'te Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiligi üzerinden YTB ile baglanti kurduklarini ve Girit Türk toplumunun yeniden insasinda önemli destek aldiklarini kaydetti.
Bekraki, YTB'nin ögrencilere burs imkanlari sunmasinin yaninda 2014'te Trablussam'da ilk defa düzenledikleri "Giritli Türkler Konferansi"na büyük katki sagladigini dile getirdi.
YTB'nin finansal destegiyle düzenlenen uluslararasi konferansin Lübnan'da büyük yanki uyandirdigini söyleyen Bekraki, "O dönem Lübnan'daki Giritli Türkler olarak sesimizi duyurmayi basardik. Lübnan basini, politikasi ve politikacilari bizim varligimizi gördü." dedi.
- "Sii, Sünni, Hristiyan çok rahat bir sekilde Türkiye'ye gelmeli"
Lübnan'da herkesin çocugunu tereddüt etmeden Türkiye'ye egitime gönderebilecegini ve bundan kimsenin pisman olmayacagini belirten Bekraki, Türkiye'deki egitim firsatlari hakkinda sunlari kaydetti:
"Türkiye, Lübnan'a cografi olarak son derece yakin bir ülke. Ikincisi bizim adet, örf ve geleneklerimiz çok benzer. Arap ve Türk toplumu arasinda bazi ihtilaflar çikarildi, birbirine düsürülmek istenildi ancak bu tabulari yikmak zorundayiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin bu konuda izledigi strateji son derece basarilidir. Artik bu imaj, Lübnan'da yikildi. Lübnan'da yasayan mezheplere bakilmaksizin, Sii, Sünni, Hristiyan çok rahat bir sekilde Türkiye'ye gelmeli, Türkiye'yi tanimali ve egitim görmeli. Egitim kalitesi açisindan bence hiçbir sekilde geride degil. Ben tüm Lübnanlilara, 'elinizde böyle bir imkan varsa sakin kaçirmayin' çagrisi yapiyorum."
Kaynak: AA
Üniversite egitimini Türkiye'de tamamlayan tip doktoru Bekraki, Lübnan'daki Girit Türklerinin yasantisi ve YTB'nin faaliyetleri hakkinda AA muhabirine açiklamalarda bulundu.
Lübnan'in kuzeyindeki Trablussam kentinde 1972'de dogan Bekraki, burada yasayan üçüncü nesil Girit Türklerinden oldugunu söyledi.
"Dedemiz, Sultan Abdulhamid döneminde 1898'de Girit'ten göç edip o zaman Osmanli topragi olan Beyrut ve Trablussam eyaletinde yerlestirildiler." diyen Bekraki, babasinin tavsiyesi üzerine etnik kimligi, kültürü ve Türk dünyasini yakindan tanimak üzere üniversite egitimi için 1988'de Istanbul'a gittigini aktardi.
Bekraki, "O dönem yabancilar için ÖSYM sinavi vardi ancak Beyrut'ta bu sinav yoktu. Sinava girebilmek için Sam'a gitmistim. Sonra Marmara Üniversitesi Tip Fakültesi Ingilizce bölümünü kazandim. Türkiye'de 12 yillik bir egitim sürecim oldu. Ilk önce genel pratisyenligi bitirdim, 1994'te mezun oldum. Genel Cerrahi Uzmanligina basvurdum ana bilim dalina girdim ve 2000'de genel cerrah olarak mezun oldum." dedi.
- "Ben Türk egitiminin kaliteli oldugunu herkese gösterebildim"
Ardindan Lübnan'a döndügünü söyleyen Bekraki, "Türkiye'deki egitimin size nasil bir katkisi oldu?" sorusunu söyle cevaplandirdi:
"Ben 2000 yilinda Türkiye'den Lübnan'a döndügümde belki kuzey Lübnan'da çalisan ilk Türk mezunu cerrahtim. Benden önce bu göreve atanmis Türkiye mezunu hiçbir doktor yoktu. Bu benim için de ayni zamanda gurur kaynagi oldu. Ben Türk egitiminin kaliteli oldugunu herkese gösterebildim ve Lübnan'da kendimizi çok iyi bir sekilde kanitladik."
Öncesinde Lübnan ve Arap toplumuna yabancilik, Arapça bilmeme gibi nedenlerle ailelerinin genel olarak iyi egitim alamadigina isaret eden Bekraki, "Giritli Türkler yillardir geri kalmis bir toplum olarak bilindi. Attigimiz bu adimla kendimizi ispatladik. Bir diger husus da Türk egitimi Lübnan'da bilinmiyordu. Ancak bizim sayemizde Türk egitimin kalitesi Lübnan'da ortaya konuldu. Herkes Türkiye'den mezun olan bir doktorun kesinlikle Fransa'dan mezun bir doktoran asagida olmadigini anladi. Biz bunu hem milletimiz hem de meslektaslarimiza gösterdik." diye konustu.
Bekraki, Trablussam'da genel cerrah olarak meslegini icra etmesinin yani sira 2006'da Lübnan'daki Girit Türkleri Dernegini kuran isimlerin arasinda yer aldigini belirterek, "Bu davada elimizden gelen ne ise yapmaya çalisiyoruz." dedi.
- "Lübnan basini, politikasi ve politikacilari bizim varligimizi gördü"
Türkiye'nin Lübnan'daki Girit Türklerini yalniz birakmadigina dikkati çeken Bekraki, 2013'te Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiligi üzerinden YTB ile baglanti kurduklarini ve Girit Türk toplumunun yeniden insasinda önemli destek aldiklarini kaydetti.
Bekraki, YTB'nin ögrencilere burs imkanlari sunmasinin yaninda 2014'te Trablussam'da ilk defa düzenledikleri "Giritli Türkler Konferansi"na büyük katki sagladigini dile getirdi.
YTB'nin finansal destegiyle düzenlenen uluslararasi konferansin Lübnan'da büyük yanki uyandirdigini söyleyen Bekraki, "O dönem Lübnan'daki Giritli Türkler olarak sesimizi duyurmayi basardik. Lübnan basini, politikasi ve politikacilari bizim varligimizi gördü." dedi.
- "Sii, Sünni, Hristiyan çok rahat bir sekilde Türkiye'ye gelmeli"
Lübnan'da herkesin çocugunu tereddüt etmeden Türkiye'ye egitime gönderebilecegini ve bundan kimsenin pisman olmayacagini belirten Bekraki, Türkiye'deki egitim firsatlari hakkinda sunlari kaydetti:
"Türkiye, Lübnan'a cografi olarak son derece yakin bir ülke. Ikincisi bizim adet, örf ve geleneklerimiz çok benzer. Arap ve Türk toplumu arasinda bazi ihtilaflar çikarildi, birbirine düsürülmek istenildi ancak bu tabulari yikmak zorundayiz. Türkiye Cumhuriyeti'nin bu konuda izledigi strateji son derece basarilidir. Artik bu imaj, Lübnan'da yikildi. Lübnan'da yasayan mezheplere bakilmaksizin, Sii, Sünni, Hristiyan çok rahat bir sekilde Türkiye'ye gelmeli, Türkiye'yi tanimali ve egitim görmeli. Egitim kalitesi açisindan bence hiçbir sekilde geride degil. Ben tüm Lübnanlilara, 'elinizde böyle bir imkan varsa sakin kaçirmayin' çagrisi yapiyorum."