TSÜMB Baskani Tevfik Keskin Açiklamasi 'Sütün Maliyeti Asgari Ücrete Göre Belirlenmiyor'
'Bizim maliyet tablomuz ve parite hesabimiz var. Bunun üzerinden sanayici ve sektör temsilcileri anlasmaya çalisir. Anlasamazsa devlet hakemlik yapar'
Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birligi (TSÜMB) Baskani Tevfik Keskin, Ulusal Süt Konseyinin sütün maliyetini asla asgari ücrete göre hesaplamadigini belirterek, "Bizim maliyet tablomuz ve parite hesabimiz var. Bunun üzerinden sanayici ve sektör temsilcileri anlasmaya çalisir. Anlasamazsa devlet hakemlik yapar." dedi.
Keskin, son dönemde artan süt fiyatlarina iliskin degerlendirmelerde bulunmak üzere düzenledigi basin toplantisinda, köyden toplanan sütün, sanayiye gidene kadar belirli bir masrafa tabi oldugunu söyledi.
Sütün, kapi kapi dolasip toplanmasi veya üreticilerin merkezdeki kazana sütleri kendilerinin getirmesine göre taban fiyatinin degistigini dile getiren Keskin, sogutma bedeli maliyetlerine dikkati çekti.
Keskin, eskiden yüzde 18 KDV'si olan sogutma bedeli masraflarinin sanayici tarafindan karsilandigini kaydederek, "Ancak simdi bu masraflar bizim üzerimize yikildi. Bunlar, Ulusal Süt Konseyi tarafindan belirlenen 4,7 kurusun içinden kesilip, üreticiye yansitiliyor. Üreticinin eline geçecek rakam da ortalama 4,4 kurus civarinda oluyor." diye konustu.
Yag orani ve protein miktarina göre fiyatin pahalanabildigine isaret eden Keskin, üreticiler kalabalik oldugu için yag orani meselesinin çözülemedigini anlatti.
Ancak Tarim ve Orman Bakani Bekir Pakdemirli'nin talimatiyla bu sorunun adini koyduklarini ifade eden Keskin, "Artik Ulusal Süt Konseyinde sütler yag ve proteine göre fiyatlandiriliyor. 1 Ekim-1 Nisan arasi 1 litre sütte yüzde 3,6 yag ve yüzde 3,2 protein olacak sekilde belirlendi. Bunun üzerine çikan her bir oranda 7 kurus fiyatlara ilave ediliyor. Bu oranda gelmeyenlerden ise 7 kurus fiyatlar asagi çekiliyor." dedi.
Sütlerin kutularinin üzerinde yag oranlarinin yazildigina dikkati çeken Keskin, sanayicilerin, kendilerinden aldiklari yüzde 3,5 yag oranini begenmediklerine ancak kendilerinin tüketiciye yüzde 3,1 yag oraniyla satis yaptiklarina isaret etti.
- "Kendi marketimizi açmaya sicak bakmiyoruz"
Fabrikada sütün çesitli islemlerden geçirildigini dile getiren Keskin, "Üretici 4,7 kurus ile hem ailesini geçindirmeye çalisiyor hem de ürettiginin parasini 45 gün sonra aliyor. Sanayiciler nasil satis fiyatini bu kadar yüksekten belirliyorlar?" diye sordu.
Keskin, birçok insanin kendilerine "kendi fabrikanizi ve marketinizi açin, orada süt satin" dedigini anlatarak, bu öneriye sicak bakmadiklarini söyledi. Bu durumda üretici olmaktan çikilarak sanayici olmaya dogru gidilecegini belirten Keskin, "Biz üretici örgütüysek, sanayici olmaya çok girilmesini dogru bulmuyoruz. Fakat sartlar bizi zorlar ve mecbur kalinirsa farkli tesisler kurulmasini düsünüyoruz." degerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de yillik ortalama 20 milyon ton civarinda süt üretildigine dikkati çeken Keskin, bunun da simdiki bedelle 100 milyar liralik bir sektör olusturdugunu bildirdi.
- "1 litre sütün bize maliyeti 5,28 kurus oldu"
Keskin, belirlenen çig süt maliyetinin, asgari ücrete göre hesaplanmadiginin da altini çizerek, sunlari kaydetti:
"Konseyde asla asgari ücret hesaplanmaz. Bizim maliyet tablomuz ve parite hesabimiz var. Bunun üzerinden sanayici ve sektör temsilcileri anlasmaya çalisir. Anlasamazsa devlet hakemlik yapar. Son seferde oldugu gibi fiyati açiklayamazsak is Gida Komitesi'ne gider. 1 litre sütün bize maliyeti dünkü zamlarla beraber 5,28 kurus oldu. 4,7 kurusun belirlendigi dönemde de bizim maliyetimiz çok fazlaydi. Bugünkü sartlarda 58 kurus zarardayiz. Bizim bir de kar marjimizin olmasi lazim. Maliyetleri gidermek için ya destekleri artirmaliyiz ya da konseyin sektör toplantisinda fiyati revize etmeliyiz. ABD'de süt fiyatlari kilogram basina 6,28 kurus iken AB ortalamasi 6,52 kurus oldu. Buna bakinca bizim üretici fiyatlarimiz düsük."
- "Tekellesme olursa devlet zarar görür"
Süt fiyatlarinin düsürülmesi için süt hayvanlarinin kesilmesini önlemenin önemine isaret eden Keskin, bu kapsamda desteklerin artirilmasini ve üreticinin maliyetlerini gözetecek yeni bir model bulunmasini istedi.
Keskin, Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) üreticilere yaptigi arpa ve misir desteginin artirilmasinin çok faydali olacagini bildirerek, sunlari kaydetti:
"Ben üreticiye 4,7 kurustan satmisim ama sanayicinin benden fazla mi maliyeti var? Zaten bir zincir var süt bir yerden girip öbüründen çikiyor. Onlarin maliyeti belli. Esas sanayiciler kafalarindaki asgari ücrete göre fiyati hesapliyor. Bizim öyle bir sansimiz yok. Bizim hesabimizi devlet yapiyor. Sanayici serbest piyasa mantigiyla bizden aldigi sütü istedigi fiyata satiyor. Ancak biz sanayiciye satarken belirli fiyatin disina çikamiyoruz. Süt ürününün kendisinden kaynaklana zorluklar var depolama ve saklama gibi. Biz stok yapamiyoruz. Bu ürünün tüketiciye ulasmasina kadar olan sürece standart getirilmesi lazim. Üretici ve tüketici burada magdur oluyor. Tekellesme olursa devlet zarar görür."
Üreticiye deger katmak ve bilinçlendirmek adina 7 meslek grubunda egitim vereceklerini anlatan Keskin, sözlerini söyle tamamladi:
"Üreticiler egitimden sonra sertifika alacaklar. Bu sertifika uluslararasi anlamda geçerli olacak. Süt toplama ve depolama elemani meslegi Resmi Gazete'de yayimlandi. 2022 sonuna kadar sektörde çalisacak bu belgeyi almak zorunda. Hayvan bakicisi, süt sagim elemani, süt sagim operatörü ve yem karma operatörü mesleklerinde de standartlar olusturuldu. Resmi Gazete'de yayimlanmasini bekliyoruz."
Kaynak: AA
Keskin, son dönemde artan süt fiyatlarina iliskin degerlendirmelerde bulunmak üzere düzenledigi basin toplantisinda, köyden toplanan sütün, sanayiye gidene kadar belirli bir masrafa tabi oldugunu söyledi.
Sütün, kapi kapi dolasip toplanmasi veya üreticilerin merkezdeki kazana sütleri kendilerinin getirmesine göre taban fiyatinin degistigini dile getiren Keskin, sogutma bedeli maliyetlerine dikkati çekti.
Keskin, eskiden yüzde 18 KDV'si olan sogutma bedeli masraflarinin sanayici tarafindan karsilandigini kaydederek, "Ancak simdi bu masraflar bizim üzerimize yikildi. Bunlar, Ulusal Süt Konseyi tarafindan belirlenen 4,7 kurusun içinden kesilip, üreticiye yansitiliyor. Üreticinin eline geçecek rakam da ortalama 4,4 kurus civarinda oluyor." diye konustu.
Yag orani ve protein miktarina göre fiyatin pahalanabildigine isaret eden Keskin, üreticiler kalabalik oldugu için yag orani meselesinin çözülemedigini anlatti.
Ancak Tarim ve Orman Bakani Bekir Pakdemirli'nin talimatiyla bu sorunun adini koyduklarini ifade eden Keskin, "Artik Ulusal Süt Konseyinde sütler yag ve proteine göre fiyatlandiriliyor. 1 Ekim-1 Nisan arasi 1 litre sütte yüzde 3,6 yag ve yüzde 3,2 protein olacak sekilde belirlendi. Bunun üzerine çikan her bir oranda 7 kurus fiyatlara ilave ediliyor. Bu oranda gelmeyenlerden ise 7 kurus fiyatlar asagi çekiliyor." dedi.
Sütlerin kutularinin üzerinde yag oranlarinin yazildigina dikkati çeken Keskin, sanayicilerin, kendilerinden aldiklari yüzde 3,5 yag oranini begenmediklerine ancak kendilerinin tüketiciye yüzde 3,1 yag oraniyla satis yaptiklarina isaret etti.
- "Kendi marketimizi açmaya sicak bakmiyoruz"
Fabrikada sütün çesitli islemlerden geçirildigini dile getiren Keskin, "Üretici 4,7 kurus ile hem ailesini geçindirmeye çalisiyor hem de ürettiginin parasini 45 gün sonra aliyor. Sanayiciler nasil satis fiyatini bu kadar yüksekten belirliyorlar?" diye sordu.
Keskin, birçok insanin kendilerine "kendi fabrikanizi ve marketinizi açin, orada süt satin" dedigini anlatarak, bu öneriye sicak bakmadiklarini söyledi. Bu durumda üretici olmaktan çikilarak sanayici olmaya dogru gidilecegini belirten Keskin, "Biz üretici örgütüysek, sanayici olmaya çok girilmesini dogru bulmuyoruz. Fakat sartlar bizi zorlar ve mecbur kalinirsa farkli tesisler kurulmasini düsünüyoruz." degerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de yillik ortalama 20 milyon ton civarinda süt üretildigine dikkati çeken Keskin, bunun da simdiki bedelle 100 milyar liralik bir sektör olusturdugunu bildirdi.
- "1 litre sütün bize maliyeti 5,28 kurus oldu"
Keskin, belirlenen çig süt maliyetinin, asgari ücrete göre hesaplanmadiginin da altini çizerek, sunlari kaydetti:
"Konseyde asla asgari ücret hesaplanmaz. Bizim maliyet tablomuz ve parite hesabimiz var. Bunun üzerinden sanayici ve sektör temsilcileri anlasmaya çalisir. Anlasamazsa devlet hakemlik yapar. Son seferde oldugu gibi fiyati açiklayamazsak is Gida Komitesi'ne gider. 1 litre sütün bize maliyeti dünkü zamlarla beraber 5,28 kurus oldu. 4,7 kurusun belirlendigi dönemde de bizim maliyetimiz çok fazlaydi. Bugünkü sartlarda 58 kurus zarardayiz. Bizim bir de kar marjimizin olmasi lazim. Maliyetleri gidermek için ya destekleri artirmaliyiz ya da konseyin sektör toplantisinda fiyati revize etmeliyiz. ABD'de süt fiyatlari kilogram basina 6,28 kurus iken AB ortalamasi 6,52 kurus oldu. Buna bakinca bizim üretici fiyatlarimiz düsük."
- "Tekellesme olursa devlet zarar görür"
Süt fiyatlarinin düsürülmesi için süt hayvanlarinin kesilmesini önlemenin önemine isaret eden Keskin, bu kapsamda desteklerin artirilmasini ve üreticinin maliyetlerini gözetecek yeni bir model bulunmasini istedi.
Keskin, Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) üreticilere yaptigi arpa ve misir desteginin artirilmasinin çok faydali olacagini bildirerek, sunlari kaydetti:
"Ben üreticiye 4,7 kurustan satmisim ama sanayicinin benden fazla mi maliyeti var? Zaten bir zincir var süt bir yerden girip öbüründen çikiyor. Onlarin maliyeti belli. Esas sanayiciler kafalarindaki asgari ücrete göre fiyati hesapliyor. Bizim öyle bir sansimiz yok. Bizim hesabimizi devlet yapiyor. Sanayici serbest piyasa mantigiyla bizden aldigi sütü istedigi fiyata satiyor. Ancak biz sanayiciye satarken belirli fiyatin disina çikamiyoruz. Süt ürününün kendisinden kaynaklana zorluklar var depolama ve saklama gibi. Biz stok yapamiyoruz. Bu ürünün tüketiciye ulasmasina kadar olan sürece standart getirilmesi lazim. Üretici ve tüketici burada magdur oluyor. Tekellesme olursa devlet zarar görür."
Üreticiye deger katmak ve bilinçlendirmek adina 7 meslek grubunda egitim vereceklerini anlatan Keskin, sözlerini söyle tamamladi:
"Üreticiler egitimden sonra sertifika alacaklar. Bu sertifika uluslararasi anlamda geçerli olacak. Süt toplama ve depolama elemani meslegi Resmi Gazete'de yayimlandi. 2022 sonuna kadar sektörde çalisacak bu belgeyi almak zorunda. Hayvan bakicisi, süt sagim elemani, süt sagim operatörü ve yem karma operatörü mesleklerinde de standartlar olusturuldu. Resmi Gazete'de yayimlanmasini bekliyoruz."