BM, Israil'in Bazi Filistin STK'lerini 'Terör Örgütü' Listesine Almasini Kinadi

Birlesmis Milletler (BM) insan haklari uzmanlari, Israil hükümetinin, Filistin'deki bazi insan haklari gruplari ile sivil toplum kuruluslarini "terör örgütü" olarak tanimlamasini kinadi.

BM insan haklari uzmanlari, Israil hükümetinin, 22 Ekim'de, Filistin Halk Kurtulus Cephesi'ne (FHKC) bagli oldugunu iddia ettigi 6 Filistin insan haklari kurulusunu "terör örgütleri" listesine almasina iliskin yazili açiklama yayimladi.

Açiklamada, "Bu tanimlama Filistin insan haklari hareketi basta olmak üzere tüm dünyada insan haklarina yönelik bir saldiridir." ifadesi yer aldi.

Filistinli hak gruplarinin susturulmasinin insan haklari ve demokrasiye uymadiginin vurgulandigi açiklamada, uluslararasi camiaya "insan haklarini savunanlari koruma" çagrisi yapildi.

Açiklamada, Israil'in terörle mücadele tedbirlerini kendi amaçlari dogrultusunda kullandigi öne sürülerek, "Sivil toplum kuruluslarinin isini yapabilmesini saglamak için topluluk olusturma ve ifade özgürlügüne saygi gösterilmesi gerekmektedir." bilgisi paylasildi.

Terör listesine alinan kuruluslarin evrensel insan haklarini savundugu vurgulanan açiklamada, sunlar kaydedildi:

"Bu kuruluslar, insan haklarini esas alan bir yaklasimla faaliyet göstererek Filistin'deki her çesit insan hakki ihlallerini kayit altina almaktadir. Israil ordusu son yillarda insan haklari savunucularini sikça hedef alarak isgalini genisletirken, uluslararasi hukuka daha fazla meydan okumakta ve insan haklari ihlalleri daha vahim bir hal almaktadir. Uluslararasi ve Israilli insan haklari hareketleri, agir elestirilere tabi tutulup siyasi yasaklar ve hatta sinir disi gibi uygulamalarla karsi karsiya kalirken, Filistinli insan haklari savunuculari, en agir baskilara maruz kalmistir."

- "21. yüzyilda Filistin'e sömürgenin dayatilmasina tahammül edemeyiz"

Öte yandan Birlesmis Milletler (BM) Insan Haklari Filistin Özel Raportörü Michael Lynk, Genel Kurul'da yaptigi konusmada, 54 yildir süren Israil'in Filistin isgalini sonlandirmak için "yaratici ve cesur" bir strateji gelistirilmesi gerektigini belirtti.

Bundan önce gelistirilen stratejilerin diplomatik çikmazla sonuçlandigina dikkati çeken Lynk, ABD, Avrupa Birligi (AB), Dünya Bankasi ile BM, AB, ABD ve Rusya'dan olusan Orta Dogu Dörtlüsü'nün, Israil'e isgalden ötürü "manidar bir bedel ödetmeyerek" bu isgalin sürmesine bilerek veya kasten yardim ettiklerini vurguladi.

Lynk, "Isgal her zamankinden daha yerlesmis haldedir. Siyasi gelecekleri bir yana, Filistinlilerin günlük geçimleri dahi istikrarsiz durumdadir. Israil'in ihlalleri adeta sorgulanmaz hale gelmistir. Baris süreci can çekismekte ve hiç kimse bu süreci diriltmek için söz söylememektedir. Su an yapim asamasinda bir Filistin'e degil, esitliksiz haklarin oldugu tek devlet realitesinin güçlendigine sahitlik ediyoruz." degerlendirmesinde bulundu.

Uluslararasi camiaya, Israil'in isgali karsisinda gerekli bütün kurallari uygulama ve kararlari alma çagrisi yapan Lynk, "21. yüzyilda Filistin'e sömürgenin dayatilmasina tahammül etmeyi sürdüremeyiz." dedi.

Israil hükümeti, 22 Ekim'de, Filistin Halk Kurtulus Cephesine (FHKC) bagli oldugunu iddia ettigi 6 Filistin insan haklari kurulusunu, terör örgütleri listesine aldigini açiklamisti.

Bu kapsamda, Zamir Esirleri Koruma Kurumu, Insan Haklari Için Hukuk El-Hak, Bisan Arastirma ve Kalkinma Merkezi, Samidun Filistinli Esirleri Savunma Örgütü, Tarimsal Çalisma Komiteleri Birligi ve Uluslararasi Çocuk Haklarini Savunma Hareketinin Filistin subesi yasadisi ilan edilmisti.

Kaynak: AA