Koronavirüs Sigarayı Bırakmak İçin 'Bahaneniz Olsun'
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Türüt: 'Belli dozda sigara içen birinde Kovid19 ile bulaşma meydana gelirse yaştan bağımsız akciğerlerin etkilenme olasılığı, hasar etkisi, yoğun bakım ihtiyacı ve ölüm olasılığı daha fazla olmaktadır'
MUHİTTİN SANDIKÇI - Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Türüt, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) sigara içen bireylerdeki risklerine işaret ederek, "Durumun ciddiyetinin farkına vararak bir nevi Kovid-19 salgını ile birlikte başka bir salgın halini almış olan sigara bağımlılığından kurtulalım." çağrısında bulundu.
Prof. Dr. Türüt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada ve Türkiye'de ölümlere yol açan koronavirüsün "yeni bir düşman" olduğunu belirtti.
İnsan sağlığının en eski düşmanlarından sigara ve tütün ürünlerinin, koronavirüsün yol açtığı hastalığın seyrini büyük oranda olumsuz etkilediğine dikkati çeken Türüt, hastalıkta özellikle 65 yaş üzeri kişiler, kronik hastalığı bulunan ve sigara kullananlarda daha sık yoğun bakım ihtiyacı söz konusu olduğunu ifade etti.
Türüt, koronavirüsün akciğerlerde gösterdiği hasarın temel sebebinin virüsün kendisinden kaynaklanmadığını kaydederek, "Asıl neden virüse karşı vücudun özellikle T-lenfosit ve nötrofil adı verilen savunma hücrelerinin savaşmak üzere sahaya salınması sonucu ortaya çıkan aşırı reaksiyon ve neticesinde karmaşık bir hasar mekanizmasıdır. Özellikle kronik akciğer hastalığı olanlar ve sigara içenlerde çok büyük bir risk mevcuttur." dedi.
Kovid-19 salgınında, sigara içenlerin içmeyenlere oranla birçok açıdan risk taşıdıklarına işaret eden Türüt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sigaranın akciğere yaptığı hasar herkes tarafından bilinmektedir. Hasarlı ve fonksiyonu olumsuz etkilenmiş bir akciğer dokusunda, solunum yolu ile etkisini gösteren bu virüs, kolaylıkla hastayı ciddi solunum yetmezliğine sokacaktır. Yani belli dozda sigara içen birinde Kovid-19 ile bulaşma meydana gelirse yaştan bağımsız akciğerlerin etkilenme olasılığı, hasar etkisi, yoğun bakım ihtiyacı ve ölüm olasılığı daha fazla olmaktadır."
Türüt, sigaranın bağışıklık sistemini zayıflattığının herkes tarafından bilindiğini kaydederek, daha önce yaşanan salgınlarda sigara içenlerin birkaç kat daha fazla etkilendiklerinin ve ölüm oranlarının daha yüksek olduğunun bilimsel olarak ortaya konulduğunu aktardı.
Prof. Dr. Türüt, Kovid-19 ile ilgili Çin bağlantılı yapılan son bildirimlerde, yine benzer şekilde verilerin, sigara kullanımının, hastalığın seyrini içmeyenlere göre daha olumsuz etkilediğini ortaya koyduğunu belirtti.
Sigara kullanıcılarının, hayatlarını olumsuz etkileyen bu davranışlarıyla ilgili ciddi bir karar vermesi gerektiğine vurgu yapan Türüt, şunları kaydetti:
"Verilecek karar sadece sigara içicisinin kendisinin hayatını değil, yakınlarının da kaderini direkt etkileme potansiyeline sahiptir. 'Her şerde bir hayır vardır.' felsefesinden hareketle bu salgın, sigarayı bırakmak için bir vesile olsun. Lütfen durumun ciddiyetinin farkına vararak bir nevi Kovid-19 salgınıyla birlikte başka bir salgın halini almış sigara bağımlılığından kurtulalım."
Kaynak: AA
Prof. Dr. Türüt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada ve Türkiye'de ölümlere yol açan koronavirüsün "yeni bir düşman" olduğunu belirtti.
İnsan sağlığının en eski düşmanlarından sigara ve tütün ürünlerinin, koronavirüsün yol açtığı hastalığın seyrini büyük oranda olumsuz etkilediğine dikkati çeken Türüt, hastalıkta özellikle 65 yaş üzeri kişiler, kronik hastalığı bulunan ve sigara kullananlarda daha sık yoğun bakım ihtiyacı söz konusu olduğunu ifade etti.
Türüt, koronavirüsün akciğerlerde gösterdiği hasarın temel sebebinin virüsün kendisinden kaynaklanmadığını kaydederek, "Asıl neden virüse karşı vücudun özellikle T-lenfosit ve nötrofil adı verilen savunma hücrelerinin savaşmak üzere sahaya salınması sonucu ortaya çıkan aşırı reaksiyon ve neticesinde karmaşık bir hasar mekanizmasıdır. Özellikle kronik akciğer hastalığı olanlar ve sigara içenlerde çok büyük bir risk mevcuttur." dedi.
Kovid-19 salgınında, sigara içenlerin içmeyenlere oranla birçok açıdan risk taşıdıklarına işaret eden Türüt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sigaranın akciğere yaptığı hasar herkes tarafından bilinmektedir. Hasarlı ve fonksiyonu olumsuz etkilenmiş bir akciğer dokusunda, solunum yolu ile etkisini gösteren bu virüs, kolaylıkla hastayı ciddi solunum yetmezliğine sokacaktır. Yani belli dozda sigara içen birinde Kovid-19 ile bulaşma meydana gelirse yaştan bağımsız akciğerlerin etkilenme olasılığı, hasar etkisi, yoğun bakım ihtiyacı ve ölüm olasılığı daha fazla olmaktadır."
Türüt, sigaranın bağışıklık sistemini zayıflattığının herkes tarafından bilindiğini kaydederek, daha önce yaşanan salgınlarda sigara içenlerin birkaç kat daha fazla etkilendiklerinin ve ölüm oranlarının daha yüksek olduğunun bilimsel olarak ortaya konulduğunu aktardı.
Prof. Dr. Türüt, Kovid-19 ile ilgili Çin bağlantılı yapılan son bildirimlerde, yine benzer şekilde verilerin, sigara kullanımının, hastalığın seyrini içmeyenlere göre daha olumsuz etkilediğini ortaya koyduğunu belirtti.
Sigara kullanıcılarının, hayatlarını olumsuz etkileyen bu davranışlarıyla ilgili ciddi bir karar vermesi gerektiğine vurgu yapan Türüt, şunları kaydetti:
"Verilecek karar sadece sigara içicisinin kendisinin hayatını değil, yakınlarının da kaderini direkt etkileme potansiyeline sahiptir. 'Her şerde bir hayır vardır.' felsefesinden hareketle bu salgın, sigarayı bırakmak için bir vesile olsun. Lütfen durumun ciddiyetinin farkına vararak bir nevi Kovid-19 salgınıyla birlikte başka bir salgın halini almış sigara bağımlılığından kurtulalım."