Trakya Üniversitesinde Edirne'de Kadın Olmak Konuşuldu

Kadınlara yönelik sosyal sorumluluk projelerinde yer almak, farkındalık oluşturmak ve birlikteliği arttırmak gibi amaçlara hizmet eden Trakya Üniversitesi Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜKSAM) günlük hayat içinde kadına ve kadının toplumsal yaşam içindeki yerine dikkat çekmek amacıyla “Edirne’de Kadın Olmak-Ekonomi ve Sosyal Hayat Konferansı”nı düzenledi.

Kadının ekonomik, politik ve sosyal yaşamda hak ettiği yeri alması ve güçlenmesinin önündeki sosyal ve kültürel engellere dikkat çekmek amacıyla Trakya Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Fehmi Yıldız Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte Trakya Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi öncülüğünde Edirne Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü, Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) İl Müdürlüğü ve Edirne Sosyal Hizmet Merkezi; kadının iş gücüne katılımı ve istihdamı, Edirne’de kadın yoksulluğu ve sosyal yardımlar ile kadın sorunlarına yönelik kamuoyunu aydınlatacak bilgiler paylaştı.

TÜKSAM Müdürü Doç. Dr. Cemile Arıkoğlu Ündücü’nün moderatörlüğünde gerçekleşen konferansa, Edirne Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Erdinç Topçu, Edirne İŞKUR İl Müdürü Şengül Çildam, Edirne Sosyal Hizmetler Merkezi Müdür Yardımcısı Selen Erden konuşmacı olarak katıldı.

TÜKSAM Müdürü Doç. Dr. Cemile Arıkoğlu Ündücü, açılışta yaptığı konuşmada, yaptıkları çalışmalardan bahsederek “Toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmaları, tüm dünya ülkelerinde özellikle 2000 yılından sonra üzerinde hassasiyetle durulan bir alan olmuştur. Bunun sebebi; ülkelerin sürdürülebilir ekonomik ve sosyal kalkınmasında toplumsal cinsiyet eşitliğinin son derece önemli görülmesidir. Özellikle, bu eşitliği sağlayabilmiş ülkelerin ekonomik ve sosyal kalkınmada ciddi boyutta öne çıktıkları dikkat çekicidir. Bu açıdan değerlendirildiğinde akademik alanda toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmalarının son derece kritik bir alan olduğu gerçektir. 2018 yılı itibariyle Türkiye’de 85 üniversitede kadın araştırmaları merkezi bulunmaktadır. Bu merkezler; kadın sorunları, kadın hakları, toplumsal cinsiyet konuları, kadın girişimciliği ve kadın sağlığı gibi konularda çalışmalar yürütmektedir. 2015 yılında YÖK tarafından hazırlanan ’Yükseköğretim Kurumları Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesi’ ile toplumsal cinsiyet eşitliği anlayışı, yükseköğretim kurumlarında geliştirilip yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır” dedi.

Çalışan annelere yönelik projeler hakkında da bilgi veren Çildam “İş’te Anne programımız ile 0-14 yaş arasında çocuğu bulunan Annelere İşbaşı Eğitim Programı veya Mesleki Eğitim Kurslarından yararlandıkları süre boyunca günlük 80 TL ödeme yapılmaktadır. Kreş Desteği kapsamında 2-5 yaş arası çocukları olan annelere sanayi ve imalat sektöründeki mesleklerde düzenlenen mesleki eğitim kursları ve işbaşı eğitim programlarına katılmaları durumunda aylık 400 TL’lik bakım desteği sağlıyoruz” dedi.

Şengül Çildam’ın ardından konuşan Edirne Sosyal Hizmet Merkezi Müdür Yardımcısı Selen Erden dezavantajlı bölgelerde yaptıkları çalışmalara değinerek, “Dezavantajlı bölgelerdeki kadınları güçlendirmek için sosyal hizmetin içerdiği koruyucu, önleyici ve geliştirici müdahale yöntemleri uyguladık. Edirne’de dezavantajlı bölgelerde eğitim, istihdam, sağlık, sosyal hizmetler ve erişilebilirlik alanındaki engellerin ortadan kaldırılması için 2016-2017’de Roman vatandaşlarımız başta olmak üzere tüm dezavantajlı kesimlere SİROMA Projesi uygulandı. Edirne’de bu proje kapsamında kadınlarımıza hizmet verecek olan kamu personellerine yönelik eğitici eğitimi programları tamamlandı. İlimizde dezavantajlı mahallelerde yaşayan vatandaşlarımız ile düzenli olarak bir araya gelerek Mahalle Toplantıları yaptık. SİROMA Projesi kapsamında ünlü moda tasarımcısı Gülşah Saraçoğlu tarafından Roman kadınlarımıza eğitimler verilmiştir. Dezavantajlı mahallelerde 120’si yatalak hasta olmak üzere toplamda 300 kişiye sıcak yemek yardımları yapılmaktadır” ifadelerini kullandı.

Edirne Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdür Yardımcısı Erdinç Topçu ise konuşmasında kadına şiddetin anayasal bir suç olduğunu belirterek “Dünyada her yıl 1.4 milyon insanın şiddet nedeniyle hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir. Şiddet en çok kadınlara, çocuklara, yaşlılara, engellilere, göçmenlere, evsizlere, mültecilere yönelmektedir. Dünyada her 3 kadından 1’i fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalmaktadır. Dünya çapında kadın cinayetlerinin yüzde 38’i kadınların eşi ya da birlikte yaşadığı kişiler tarafından işlenmektedir. Anayasanın Kanun Önünde Eşitlik başlıklı 10. maddesinde ‘Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür’ fıkrası ile ‘Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz’ ibaresi eklenmiştir. Ayrıca Anayasanın 41. maddesinin ‘Aile, Türk toplumunun temelidir’ şeklindeki 1. Fıkrasına ‘ve eşler arasında eşitliğe dayanır’ ibaresi eklenmiş, böylece ailede eşitlik ilkesi Anayasada yerini almıştır” diye konuştu.