'Sorunlarımızın Gerçek Nedenlerini Bilmezsek Çözüm Bulamayız'
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş: 'İslam dünyasına baktığımızda ümmetin yaşadığı sorunları görüyoruz. İnancın zayıflaması, açlık, yoksulluk, savaşlar, bunalımlar, dünyevileşme, birlik ve kardeşliğin zayıflaması benzeri sorunlardır. Sorunlarımızın gerçek nedenlerini bilmezsek çözüm bulamayız' 'Batı'da 'aile' diye bir şey kalmamış. Kendileri bir şeyler kaybettiği zaman Müslüman toplumların da kaybetmesi için özellikle çalışıyorlar'
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "İslam dünyasına baktığımızda ümmetin yaşadığı sorunları görüyoruz. İnancın zayıflaması, açlık, yoksulluk, savaşlar, bunalımlar, dünyevileşme, birlik ve kardeşliğin zayıflaması benzeri sorunlardır. Sorunlarımızın gerçek nedenlerini bilmezsek çözüm bulamayız." dedi.
Diyarbakır'daki temaslarını sürdüren Erbaş, merkez Yenişehir ilçesindeki Dini Yüksek İhtisas Merkezi'nde, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştu.
Burada konuşan Erbaş, üç ayların başlangıcını peygamberler, sahabeler, alimler ve medreseler şehrinde idrak etmenin ayrıcalık olduğunu söyledi.
Sivil toplum kuruluşlarının ve vakıfların, yardımlaşma ve dayanışmayı güçlü kıldığını belirten Erbaş, şöyle devam etti:
"Bizim medeniyetimize baktığınızda vakıf, dernek, birlik ve beraberlik medeniyeti olduğunu görürsünüz. İslam medeniyetinde ilk vakıf peygamber efendimizdir. Sivil toplum kuruluşları, vakıflar ve dernekler, iyilik ve takvada yardımlaşma vasıtalarıdır. İslam dünyasına baktığımızda ümmetin yaşadığı sorunları görüyoruz. İnancın zayıflaması, açlık, yoksulluk, savaşlar, bunalımlar, dünyevileşme, birlik ve kardeşliğin zayıflaması benzeri sorunlardır. Sorunlarımızın gerçek nedenlerini bilmezsek çözüm bulamayız. Sorunlarımızın sebebinin ne olduğunu istişare etmeliyiz."
"Çocuklarımıza ve gençlerimize sahip çıkarsak, onlarla aramızda boşluk bırakmazsak, geleceğimizi güvenli bir şekilde onlara emanet ederiz" diyen Erbaş, gençlere sabrın ve tahammülün çok iyi bir şekilde öğretilmesi gerektiğini vurguladı.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, şunları kaydetti:
"Ülke ve Müslümanlar olarak bir aileyiz. Diyanet İşleri Başkanlığınca 81 ilde ve 400 ilçede aile rehberlik bürolarında yapılan hizmetlerin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Aile rehberlik bürolarımıza herhangi bir problemi olan aileleri yönlendirin. Çünkü ailenin sağlam kalması bizim için çok önemlidir. Batı'da 'aile' diye bir şey kalmamış. Kendileri bir şeyler kaybettiği zaman Müslüman toplumların da kaybetmesi için özellikle çalışıyorlar. Bunlara fırsat vermeyelim. Sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri olarak onların karşısında yer alacağız. Ailemizi, gençlerimizi ve çocuklarımızı koruyacağız."
Vali Hasan Basri Güzeloğlu ise Diyarbakır'ın, medeniyet geçmişinin, birikiminin ve inancın aziz bir şehri olduğunu belirtti.
Güzeloğlu, "Her bir parçası bırakın insanını, taşı ve toprağı bunun şahididir. Bizlere düşen bu özü tekrar hayata taşımak, bu düstur doğrultusunda kentin özünü bugüne ve ebediyete taşıyacak kadar güçlü kalacak şekilde katkı sağlamaktır. Devlet olarak kararlılığımız, çabamız ve heyecanımız budur. Her bir kişisine ve köşesine dokunmak, maddi değerleri inşa ve ihya ederken esas meselemiz olan gönülleri yapmaktır. Çünkü en büyük kayıp değerlerin kaybıdır." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Diyarbakır'daki temaslarını sürdüren Erbaş, merkez Yenişehir ilçesindeki Dini Yüksek İhtisas Merkezi'nde, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştu.
Burada konuşan Erbaş, üç ayların başlangıcını peygamberler, sahabeler, alimler ve medreseler şehrinde idrak etmenin ayrıcalık olduğunu söyledi.
Sivil toplum kuruluşlarının ve vakıfların, yardımlaşma ve dayanışmayı güçlü kıldığını belirten Erbaş, şöyle devam etti:
"Bizim medeniyetimize baktığınızda vakıf, dernek, birlik ve beraberlik medeniyeti olduğunu görürsünüz. İslam medeniyetinde ilk vakıf peygamber efendimizdir. Sivil toplum kuruluşları, vakıflar ve dernekler, iyilik ve takvada yardımlaşma vasıtalarıdır. İslam dünyasına baktığımızda ümmetin yaşadığı sorunları görüyoruz. İnancın zayıflaması, açlık, yoksulluk, savaşlar, bunalımlar, dünyevileşme, birlik ve kardeşliğin zayıflaması benzeri sorunlardır. Sorunlarımızın gerçek nedenlerini bilmezsek çözüm bulamayız. Sorunlarımızın sebebinin ne olduğunu istişare etmeliyiz."
"Çocuklarımıza ve gençlerimize sahip çıkarsak, onlarla aramızda boşluk bırakmazsak, geleceğimizi güvenli bir şekilde onlara emanet ederiz" diyen Erbaş, gençlere sabrın ve tahammülün çok iyi bir şekilde öğretilmesi gerektiğini vurguladı.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, şunları kaydetti:
"Ülke ve Müslümanlar olarak bir aileyiz. Diyanet İşleri Başkanlığınca 81 ilde ve 400 ilçede aile rehberlik bürolarında yapılan hizmetlerin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Aile rehberlik bürolarımıza herhangi bir problemi olan aileleri yönlendirin. Çünkü ailenin sağlam kalması bizim için çok önemlidir. Batı'da 'aile' diye bir şey kalmamış. Kendileri bir şeyler kaybettiği zaman Müslüman toplumların da kaybetmesi için özellikle çalışıyorlar. Bunlara fırsat vermeyelim. Sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri olarak onların karşısında yer alacağız. Ailemizi, gençlerimizi ve çocuklarımızı koruyacağız."
Vali Hasan Basri Güzeloğlu ise Diyarbakır'ın, medeniyet geçmişinin, birikiminin ve inancın aziz bir şehri olduğunu belirtti.
Güzeloğlu, "Her bir parçası bırakın insanını, taşı ve toprağı bunun şahididir. Bizlere düşen bu özü tekrar hayata taşımak, bu düstur doğrultusunda kentin özünü bugüne ve ebediyete taşıyacak kadar güçlü kalacak şekilde katkı sağlamaktır. Devlet olarak kararlılığımız, çabamız ve heyecanımız budur. Her bir kişisine ve köşesine dokunmak, maddi değerleri inşa ve ihya ederken esas meselemiz olan gönülleri yapmaktır. Çünkü en büyük kayıp değerlerin kaybıdır." ifadesini kullandı.