Şeker-İş Sendikasının Özelleştirme Uyarısı Polonya'da Gerçek Oldu
Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, Polonya’da 1901 yılından beri üretim yapan Strzyzow Şeker Fabrikasının yanlış özelleştirilme politikası nedeniyle faaliyetini durduracağını belirterek, "Şeker konusunda Polonya’nın acı tecrübesini ve pişmanlığını yaşamamak için ülke olarak bu işten ders çıkartmalıyız" dedi.
Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri (Şeker-İş) Sendikası’nın on yılı aşkın bir süredir gündeme getirdiği şeker fabrikalarının özelleştirme sürecindeki tehlike Polonya’da gerçeğe dönüştü. AB ülkesi Polonya’nın şeker sektöründe acı tecrübeler yaşadığını belirten Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök, geçtiğimiz günlerde Alman Südzucker firmasının 1990’lı yıllarda satın aldığı Polonya Strzyw Şeker Fabrikasını kapatacağını ilan etmesinin özelleştirmenin acı bir sonucu olduğunu kaydetti.
Gök, Polonya’da 1901 yılından beri üretim yapan Strzyzow Şeker Fabrikasının yanlış özelleştirme politikası nedeniyle faaliyetini durduracağını belirterek, "Şeker konusunda Polonya’nın acı tecrübesini ve pişmanlığını yaşamamak için ülke olarak bu işten ders çıkartmalıyız" dedi.
Gök, şeker sektöründe fabrikaların özelleştirilmesinin sadece mülkiyetinin el değiştirmesi anlamına gelmediğini, özellikle yerli üretici tarafından satın alınıp zamanla daha sonra Tekel örneğindeki gibi yabancı bir şirkete devredilen şeker fabrikalarının kapanmasıyla bölgede pancar üretimini ortadan kaldırarak başta pancar üreticisi ve işçisi olmak üzere taşıma ve yem sektörünü perişan edebileceğini iddia etti. Gök şöyle konuştu:
"Polonya’da 1901 yılından bu yana üretim yapan Strzyw Şeker Fabrikasının 120 yıl sonra 2019/2020 kampanya döneminde faaliyetini durduracağını açıklaması ibretliktir. Fabrikanın kapanması sadece çalışanları değil, şeker pancarı eken üreticileri ve yerel toplumu da perişan edecektir. Bu nedenle de Brüksel’de AB Komisyonu binası önünde büyük bir protesto gösterisi düzenlemeyi planlıyorlar. Unutmayalım, son pişmanlık fayda vermez. Polonya’da yaşanan acı tecrübeden Türkiye’nin mutlaka ders çıkarması lazım. Türk şeker piyasası küresel güçlerin iştahını kabartıyor. Onların soframızdaki oyununa karşı şeker fabrikaları ve şeker pancarı yerli ve milli duruşun olmazsa olmazıdır. Ülke tarımı ve toplum sağlığı için şeker fabrikalarına her zamankinden daha çok sahip çıkılmalıdır."
Şeker-İş Sendikası’nın bazı kesimler tarafından felaket senaryosu diye nitelendirilen yanlış özelleştirme politikalarına yönelik ısrarla “şeker stratejik bir üründür, şeker sektörüne sahip çıkalım” sözlerinin ulusal bir mesele olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Gök, sektörün başta siyasi partiler dahil tüm kesimler tarafından sahiplenilmesi gerektiğini belirtti.
Kaynak: İHA
Gök, Polonya’da 1901 yılından beri üretim yapan Strzyzow Şeker Fabrikasının yanlış özelleştirme politikası nedeniyle faaliyetini durduracağını belirterek, "Şeker konusunda Polonya’nın acı tecrübesini ve pişmanlığını yaşamamak için ülke olarak bu işten ders çıkartmalıyız" dedi.
Gök, şeker sektöründe fabrikaların özelleştirilmesinin sadece mülkiyetinin el değiştirmesi anlamına gelmediğini, özellikle yerli üretici tarafından satın alınıp zamanla daha sonra Tekel örneğindeki gibi yabancı bir şirkete devredilen şeker fabrikalarının kapanmasıyla bölgede pancar üretimini ortadan kaldırarak başta pancar üreticisi ve işçisi olmak üzere taşıma ve yem sektörünü perişan edebileceğini iddia etti. Gök şöyle konuştu:
"Polonya’da 1901 yılından bu yana üretim yapan Strzyw Şeker Fabrikasının 120 yıl sonra 2019/2020 kampanya döneminde faaliyetini durduracağını açıklaması ibretliktir. Fabrikanın kapanması sadece çalışanları değil, şeker pancarı eken üreticileri ve yerel toplumu da perişan edecektir. Bu nedenle de Brüksel’de AB Komisyonu binası önünde büyük bir protesto gösterisi düzenlemeyi planlıyorlar. Unutmayalım, son pişmanlık fayda vermez. Polonya’da yaşanan acı tecrübeden Türkiye’nin mutlaka ders çıkarması lazım. Türk şeker piyasası küresel güçlerin iştahını kabartıyor. Onların soframızdaki oyununa karşı şeker fabrikaları ve şeker pancarı yerli ve milli duruşun olmazsa olmazıdır. Ülke tarımı ve toplum sağlığı için şeker fabrikalarına her zamankinden daha çok sahip çıkılmalıdır."
Şeker-İş Sendikası’nın bazı kesimler tarafından felaket senaryosu diye nitelendirilen yanlış özelleştirme politikalarına yönelik ısrarla “şeker stratejik bir üründür, şeker sektörüne sahip çıkalım” sözlerinin ulusal bir mesele olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Gök, sektörün başta siyasi partiler dahil tüm kesimler tarafından sahiplenilmesi gerektiğini belirtti.