Target Digital kurucusu Nezih Kılınç soruları yanıtladı

Starbucks, Oysho, İşbir Yatak, Uludağ İçecek ve Stone Group gibi geniş bir müşteri grubuyla çalışan Target Digital kurucusu Nezih Kılınç kendisine yöneltilen sorulara cevap verdi...

Target Digital kurucusu Nezih Kılınç soruları yanıtladı
Target Digital kurucusu Nezih Kılınç soruları yanıtladı
Kariyerinizi nasıl özetlersiniz?

1983 yılında Ankara'da doğdum. Uzun yıllar televizyon sektöründe yöneticilik yaptım. 2005 yılında İngiltere'de dijital video ve otomasyon sistemleri eğitimlerini aldıktan sonra Türkiye'nin ilk dijital alt yapılı televizyon kanalının kurulumunda görev aldım. Birçok televizyon kanalının kurulumunda danışmanlık yaptım. 2009 - 2013 yılları arasında Beyaz Tv' de teknikten sorumlu Genel Müdür Yardımcısı pozisyonunda görev aldım. 2013 yılından bu yana digital marketing ve teknolojileri üzerine yoğunlaştım. Son olarak Efe Duru ile birlikte Temas Digital'i kurduk. Bu yılı itibariyle Serra Kızıl ile ortaklığa başlayarak ajansımızın bünyesinde kreatif alanda da hizmet vermeye devam ediyoruz.

Target Digital'i nasıl tanımlarsınız? Kısaca yaptığınız işlerden bahsedebilir misiniz?

Biz yeni nesil bir reklam ajansıyız. Dijital reklam, programatik, kreatif tasarım, application, influencer marketing, sosyal medya yönetimi, yazılım, web tasarımı, Google reklamları gibi çok geniş bir reklam alanında hizmet sunuyoruz. Yalnızca var olan yöntemlerle yetinmiyoruz. Ekip olarak gündemi takip ediyoruz, global gelişmeleri izliyoruz ve müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre kreatif çözümler sunarak yöntemlerimizi geliştiriyoruz. Stone Group, Starbucks, Oysho, İşbir Yatak, Uludağ İçecek, Pull&Bear, Bisse, Gloria Jean's Coffes ile ajans olarak, kullandığımız teknolojiler sayesinde HSBC, L'oreal Paris, LC Waikiki, Volkswagen vb. birçok büyük markalar ile proje bazlı çalışıyoruz. 2017 yılında Yılın En İyi Dijital Ajansı olarak ve 2018 yılında Yılın En İyi Influencer Marketing Çalışması ödülünü aldık.

Starbucks, Oysho, İşbir Yatak, Uludağ İçecek, Stone Group gibi geniş bir müşteri grubuyla çalışıyorsunuz. Müşterilerinize farklı olarak ne sağlıyorsunuz? Sizi neden tercih ediyorlar?

Daha öncede bahsettiğim gibi Dijital reklam, programatik, kreatif tasarım, influencer marketing, web tasarımı vb. pek çok alanda geniş bir reklam alanında hizmet sunuyoruz fakat bizi ayrıştıran en büyük özelliğimiz bir markanın ihtiyaç duyduğu tüm reklam hizmetlerini aynı çatı altında karşılıyor olmamız. Bunun yani sıra markanın ihtiyaçları doğrultusunda bu saydığım hizmetlerden oluşturduğumuz kombinasyonlarla ile her alandaki reklamı diğer bir alanda yaptığımız çalışmalar ile desteklemiş oluyoruz. Bizim ekip olarak önceliğimiz para kazanmaktan çok ‘işimizi en iyi nasıl yapabiliriz'i sorgulayıp ona göre kendimizi geliştirmektir.

Son zamanlarda insanların ve markaların en büyük korkusu veri hırsızlığı ve data anonimliği. İşin içinde olan biri olarak bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Veri hızlığı ve data anonimliği birbirine karıştırılan konular. Aslında ikisini birbirinden çok kalın çizgilerle ayırmak mümkün. Veri hırsızlığı; elde edilen dataların, data sahiplerinin bilgisi olmadan kullanmak, kullanmak isteyen kurum veya kuruluşlarla paylaşmak olarak tanımlanabilir. Data anonimliği ise kimlik bilgilerini kaldıran veya kriptolayarak kullanan bir veri işleme tekniğidir; sonuç olarak, hiçbir bireyle ilişkilendirilemeyen anonim veriler ortaya çıkar. Veri hırsızlığı legal olmamakla birlikte kullanılması etik değildir. Data anonimliği ise sektörde yeni geliştirmelere sebep olabilir. Açık kaynak kodlu uygulamalar ve anonim veriler ile topluluklar teknolojinin daha hızlı gelişmesine olanak sağlar.

Dijital pazarlamanın geleceğinde nelerin önem kazanacağını düşünüyorsunuz?

Dijital pazarlama sürekli gelişen ve yenilenen bir alan. Günümüzde çok kullanılan ve çok konuşulan bir reklam modeli ve gerçekten markalar için önemi her geçen gün artıyor. Bu alanda etkin olabilmek için günceli takip etmek ve global gelişmelerden kopmamak çok önemli. Çünkü çok hızlı bir şekilde işleyiş ve yöntemler değişebiliyor, arkada kalmamak lazım. Konvansiyonel reklamcılıkta kullanılan funnel modeline göre kullanıcıların bir yolculuktan geçtiğini varsayarız. Reklamlarımızla kullanıcıların brand awarness, consideration, acqusition olmak üzere 3 aşamadan sırasıyla geçtiğini düşünürdük. Günümüzde ise kullanıcılar marka hakkında bir fikri olmasa bile Google hizmetleri, bazı uygulamalar ve mecralardan marka hakkında gerekli bilgileri anında öğrenmekte ve 3. aşama olan acqusition direkt geçmektedir. Bu durumda bizim de fünnel modelimizi 360 Ecosistem modeline çevirerek her alanda acqusition aşamasına hazır olmamız gerekiyor. Başka bir örnek daha vermek gerekirse machine learning modeli herkesin çok konuştuğu ama aslında çok az kişinin gerçek anlamıyla bildiği bir modeldir. İlk olarak 2000'lerden önce başlayan bu model zaman içerisinde geliştirilerek insan kararına ihtiyacı olmadan topladığı datalar sayesinde en doğru sonuca makinenin kendisinin ulaşmasıdır ve bu model hata payını minimalize etmesi sebebiyle çok önemlidir.

Dijital pazarlama alanında Google ile Facebook son zamanlarda birbirleriyle bir atışma içerisindeler. Sizin bu duruma bakış açınız nasıl?

Facebook ile Google dataları arasında her zaman farklılıklar vardır. Bunun en önemli sebebi ise Facebook kullanıcılarının sosyal medya mecralarında veriyi oluşturan bilgileri verirken olduklarından çok olmak istedikleri kişi olarak paylaşımlarda bulunmaları. Örneklendirmek gerekirse sosyal medyada çok mutlu, çok sosyal olduğunu anlatan paylaşımlar yapan birisinin Google aramaları bunun tam tersi olduğunu gösterebiliyor. Bu durum ise Google datalarının Facebook datalarından daha gerçekçi olduğunu gösteriyor. Fakat diğer yandan Google reklamlarda maalesef kullanıcılarda reklam körlüğü var. Yani bir sayfaya girdiğinizde orada reklam olması çok olağındır ve siz reklama dikkat bile etmemiş olabilirsiniz. Diğer yandan Facebook reklamları yani sosyal medya reklamları direkt kullanıcının gözünün önünde olduğu ve yeni bir reklam modeli olduğu için tüketicilerin reklama duyarlılığı daha fazladır.

Geçen senelerde gördük ki dijital pazarlama ve iletişim stratejileri ile seçim sonuçlarına kadar manipülasyon yapılabiliyor. İnsanın öz iradesinin etkilendiğini düşünüyor musunuz?

Evet dijital pazarlamanın yanlış bir şekilde kullanılabilineceğini Cambridge Analytica Skandalı ile tüm dünya ile birlikte öğrendik. Cambridge Analytica adlı veri analiz şirketi Facebook'ta 50 milyon kullanıcı profiline ait verileri usulsüz bir şekilde ABD ve İngiltere seçimlerinden kullanıldığı düşünüldü bu da verilerin aslında ne kadar değerli olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Legal olmayan datalar ve manipüle amaçlı haberler öz iradeyi etkileyebilir. Bunun önüne geçilebilmesi için ağır GDPR (The General Data Protection Regulation) adı altında kurallar geliştirildi. Fakat bu ağır yaptırımlar ve kurallar datanın işlenmesi konusunda gelecekte kullanılabilinecek yöntemlere ket vuruyor. Farklı denetlemeler getirilerek ağır kısıtlamalar kaldırılırsa öz iradeye zarar vermeden ve dataların kötüye kullanımı engellenerek insan yaşam standartlarını olumlu yönde etkileyebilecek çalışmalar ve yenilikler yapılabilir.

Peki tüm bu anlattığınız yöntemleri siz kendi ajansınızda, Target Digital'de nasıl kullanıyorsunuz?

Daha önce dediğim gibi bizim önceliğimiz para kazanmak değil her zaman işimizi en iyi yapmanın yollarını bulmaktır. Bu yüzden ekibimiz daima kendilerini geliştirmek için tüm güncellemeleri takip ederler, yeni çözüm yöntemleri araştırırlar, günceli ve globalı takip edip kendi işlerimize uygularlar. Bahsettiğim tüm yöntemleri araştırıp, kendimize ve markalarımıza göre şekillendirip projelerimize uygulayarak her zaman işimizi en iyi yapmanın yollarını bulma konusunda ilerlemiş oluyoruz.