Mirasımız Derneği'nin '2018 Kudüs Raporu' Açıklandı
Mirasımız Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Demirci: 'Bir kişinin yılda sadece bir kez ziyaret etmesi şartını getiren İsrail, Kudüs rehberlerine de vize vermemeye başladı' Eski Kudüs Müftüsü ve Yüksek İslam Heyeti Başkanı Şeyh İkrime Sabri: 'Mescidi Aksa'nın altını kazıp Yahudiliğe ait tarihi eserler arıyorlar. Bu kazılar neticesinde Yahudi tarihine ait hiçbir esere rastlamadılar. Buna rağmen Osmanlı döneminden kalan tarihi eserlerin altını kazıp onları da tarihi eser kaçakçılığı yoluyla buradan uzaklaştırıyorlar'
Kudüs ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneği (Mirasımız) "2018 Kudüs Raporu"nu açıkladı.
Mirasımız Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Demirci, bir otelde düzenlenen basın toplantısında, Filistin toprakları ve Kudüs’ün 102 yıldır işgal altında olduğunu söyledi.
Kudüs’ün dünyanın gündemine en çok gelen şehir olmasına karşın İsrail'in yaptıklarına sessiz kalınması bakımından da "en yalnız şehir" olduğunu belirten Demirci, İsrail'in 1967'de Kudüs'ü işgal ettikten sonra Müslümanlara baskı yaptığını ve Mescid-i Aksa'ya saldırılarda bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"UNESCO'nun 2016'da aldığı 'Mescid-i Aksa'da Yahudi tarihine ait bir şey yok' kararı bile Aksa'nın ve Kudüs'ün altının oyulmasına engel olamamıştır. UNESCO'nun kararının üye devletler üzerinde bir etki uyandırması gerekirken, İsrail için tam tersi bir sonuç doğurmuştur. İsrail, Kudüs'te dilediğini yapmak için bunu bir fırsat olarak görmüş ve UNESCO'dan ayrılmıştır. Bu durum, İsrail'in 'Dilediğimi yaparım' anlayışının somut örneğidir. Fanatik partiler nisan ayında yapılacak seçimlerde Mescid-i Aksa üzerinden propaganda yapıyor. Mayıs ayında Mescid-i Aksa'yı yıkacaklarını ve yerine vadedildiği iddia edilen tapınağı yapacaklarını söylüyorlar."
- İsrail'den vize zorluğu
Demirci, Kudüs'e ziyaretlerin her geçen yıl arttığını ancak İsrail'in Türkiye'den Kudüs'e ziyaretleri engellemek için vize konusunda engeller çıkarması nedeniyle geçen yıl düşüş yaşandığını aktardı.
Türkiye'den Kudüs'e 2017'de 41 bin kişinin gittiğini, geçen yıl ise vize kısıtlamaları nedeniyle bu sayının azaldığını belirten Demirci, "Bir kişinin yılda sadece bir kez ziyaret etmesi şartını getiren İsrail, Kudüs rehberlerine de vize vermemeye başladı. Halbuki İsrail vatandaşları ülkemize vizesiz geliyorlar." dedi.
Demirci, geçen yıl yaşanan hak ihlallerine değinerek, Mescid-i Aksa'ya milletvekillerinin de katıldığı 29 bin 801 baskın yapıldığını ve bu baskınlarda içeride ayinler yapılmaya başlandığını kaydetti.
- Çocuk, kadın ve yaşlılar tutuklandı
Mescid-i Aksa'nın 27 Temmuz ve 17 Ağustos'ta İsrail tarafından iki kez kapatıldığını dile getiren Demirci, "İsrail, 2018 yılında Kudüs'te bin 736 Müslümanı tutukladı. Bu tutukluların içerisinde yüzlerce çocuk, kadın ve yaşlı da bulunuyor. Ayrıca İsrail hapishanelerinde tutuklu bulunan Kudüslü Aziz Uveysat isimli Müslüman ise ilaçları verilmediği için şehit olmuştu. İsrail, 7 Kudüslü Müslümanı 2018 yılında şehit etti." şeklinde konuştu.
İsrail'in 2018'de çoğunluğu Mescid-i Aksa'nın savunması için önemli olan Han El Ahmar ve Şeyh Cerrah'ta 246 ev ve iş yerini yıktığını ifade eden Demirci, Müslümanlara ait mezarlıkların da yıkılarak "Dünya Hoşgörü Müzesi", otel, eğlence mekanları yapıldığını aktardı.
Demirci, Yahudilerin sahabe kabirlerinin de bulunduğu mezarlıklardan cesetleri çaldığını ve Müslümanların da buna engel olmak için mezarların üzerini betonla kapladığını kaydetti.
Mirasımız Derneği'nin Kudüs'teki çalışmalarına da değinen Demirci, şu bilgileri verdi:
"Yıl boyunca yapılan seferlerle beş bin kişi Mescid-i Aksa'ya taşındı. 800 öğrenciye okul çantası ve kırtasiye malzemeleri dağıtıldı. 15 bin ihtiyaç sahibi aileye kumanya paketi dağıtıldı. Bin 650 aileye soba, battaniye, kışlık kıyafet yardımı yapıldı. Aksa'ya yakın mesafede olan Tütüncü Evi'nin restorasyonu yapıldı. Ramazan'da Mescid-i Aksa'da 30 bin kişiye iftar verildi. 13 bin 500 aileye kurban eti ulaştırıldı. Kudüs'te Ailem Var Projesiyle 550 aileye nakdi yardım yapıldı. 4 bin 500 çocuğa her iki bayram öncesi bayramlık kıyafet dağıtıldı. Kudüs'te Kardeşim Var Projesiyle 300 yetime nakdi yardım yapıldı. Engelli ve hastalar için 150 tekerlekli sandalye alındı. 175 öğrenciye burs verildi. Yıl boyunca Aksa'da cuma sonrası yemek dağıtımı yapıldı. Yıl boyunca 15 defa Aksa'nın genel temizliği gerçekleştirildi."
Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Necati Ceylan da Kudüs'te yaşananları hukuki açıdan değerlendirdi.
Ceylan, İsrail'in işgalle mülkiyet hakkını, insanları katlederek hayat hakkını ihlal ettiğini, Mescid-i Aksa'da ibadeti engelleyerek din ve vicdan özgürlüğünü engellediğini söyledi.
- "Osmanlı döneminden kalan tarihi eserlerin altını kazıyorlar"
Programa telekonferansla katılan eski Kudüs Müftüsü ve Yüksek İslam Heyeti Başkanı Şeyh İkrime Sabri, Türk halkının ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kudüs'e olan ilgi ve sevgisinden mutlu olduklarını ifade ederek Mescid-i Aksa'da Türklerle omuz omuza namaz kılmanın kendilerine güç verdiğini söyledi.
İsrailli belediyelerin de Müslümanlara zulmettiğini belirten Sabri, "Müslümanların evlerine ruhsat vermeyip yıkıyorlar. İşgalci güçler Kudüslü bir Müslüman'ı evinden çıkarttı ve o kişiye kendi evini yıktırdı. Mescid-i Aksa'nın altını kazıp Yahudiliğe ait tarihi eserler arıyorlar. Bu kazılar neticesinde Yahudi tarihine ait hiçbir esere rastlamadılar. Buna rağmen Osmanlı döneminden kalan tarihi eserlerin altını kazıp onları da tarihi eser kaçakçılığı yoluyla buradan uzaklaştırıyorlar." diye konuştu.
İsrail'in Mescid-i Aksa'yı yıkmayı hedeflediğini ancak buna izin vermeyeceklerini dile getiren Sabri, "Mescid-i Aksa bizim için taş değildir, toprak parçasıdır. O yüzden o topraklar bizim için kıyamete kadar mukaddes ve değerli olacaktır. Mescid-i Aksa'yı yıkmak İsrail devletinin yok olmasıyla bağlantılı değil. Mescid-i Aksa yıkılmadan İsrail devleti yok olacaktır." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Mirasımız Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Demirci, bir otelde düzenlenen basın toplantısında, Filistin toprakları ve Kudüs’ün 102 yıldır işgal altında olduğunu söyledi.
Kudüs’ün dünyanın gündemine en çok gelen şehir olmasına karşın İsrail'in yaptıklarına sessiz kalınması bakımından da "en yalnız şehir" olduğunu belirten Demirci, İsrail'in 1967'de Kudüs'ü işgal ettikten sonra Müslümanlara baskı yaptığını ve Mescid-i Aksa'ya saldırılarda bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"UNESCO'nun 2016'da aldığı 'Mescid-i Aksa'da Yahudi tarihine ait bir şey yok' kararı bile Aksa'nın ve Kudüs'ün altının oyulmasına engel olamamıştır. UNESCO'nun kararının üye devletler üzerinde bir etki uyandırması gerekirken, İsrail için tam tersi bir sonuç doğurmuştur. İsrail, Kudüs'te dilediğini yapmak için bunu bir fırsat olarak görmüş ve UNESCO'dan ayrılmıştır. Bu durum, İsrail'in 'Dilediğimi yaparım' anlayışının somut örneğidir. Fanatik partiler nisan ayında yapılacak seçimlerde Mescid-i Aksa üzerinden propaganda yapıyor. Mayıs ayında Mescid-i Aksa'yı yıkacaklarını ve yerine vadedildiği iddia edilen tapınağı yapacaklarını söylüyorlar."
- İsrail'den vize zorluğu
Demirci, Kudüs'e ziyaretlerin her geçen yıl arttığını ancak İsrail'in Türkiye'den Kudüs'e ziyaretleri engellemek için vize konusunda engeller çıkarması nedeniyle geçen yıl düşüş yaşandığını aktardı.
Türkiye'den Kudüs'e 2017'de 41 bin kişinin gittiğini, geçen yıl ise vize kısıtlamaları nedeniyle bu sayının azaldığını belirten Demirci, "Bir kişinin yılda sadece bir kez ziyaret etmesi şartını getiren İsrail, Kudüs rehberlerine de vize vermemeye başladı. Halbuki İsrail vatandaşları ülkemize vizesiz geliyorlar." dedi.
Demirci, geçen yıl yaşanan hak ihlallerine değinerek, Mescid-i Aksa'ya milletvekillerinin de katıldığı 29 bin 801 baskın yapıldığını ve bu baskınlarda içeride ayinler yapılmaya başlandığını kaydetti.
- Çocuk, kadın ve yaşlılar tutuklandı
Mescid-i Aksa'nın 27 Temmuz ve 17 Ağustos'ta İsrail tarafından iki kez kapatıldığını dile getiren Demirci, "İsrail, 2018 yılında Kudüs'te bin 736 Müslümanı tutukladı. Bu tutukluların içerisinde yüzlerce çocuk, kadın ve yaşlı da bulunuyor. Ayrıca İsrail hapishanelerinde tutuklu bulunan Kudüslü Aziz Uveysat isimli Müslüman ise ilaçları verilmediği için şehit olmuştu. İsrail, 7 Kudüslü Müslümanı 2018 yılında şehit etti." şeklinde konuştu.
İsrail'in 2018'de çoğunluğu Mescid-i Aksa'nın savunması için önemli olan Han El Ahmar ve Şeyh Cerrah'ta 246 ev ve iş yerini yıktığını ifade eden Demirci, Müslümanlara ait mezarlıkların da yıkılarak "Dünya Hoşgörü Müzesi", otel, eğlence mekanları yapıldığını aktardı.
Demirci, Yahudilerin sahabe kabirlerinin de bulunduğu mezarlıklardan cesetleri çaldığını ve Müslümanların da buna engel olmak için mezarların üzerini betonla kapladığını kaydetti.
Mirasımız Derneği'nin Kudüs'teki çalışmalarına da değinen Demirci, şu bilgileri verdi:
"Yıl boyunca yapılan seferlerle beş bin kişi Mescid-i Aksa'ya taşındı. 800 öğrenciye okul çantası ve kırtasiye malzemeleri dağıtıldı. 15 bin ihtiyaç sahibi aileye kumanya paketi dağıtıldı. Bin 650 aileye soba, battaniye, kışlık kıyafet yardımı yapıldı. Aksa'ya yakın mesafede olan Tütüncü Evi'nin restorasyonu yapıldı. Ramazan'da Mescid-i Aksa'da 30 bin kişiye iftar verildi. 13 bin 500 aileye kurban eti ulaştırıldı. Kudüs'te Ailem Var Projesiyle 550 aileye nakdi yardım yapıldı. 4 bin 500 çocuğa her iki bayram öncesi bayramlık kıyafet dağıtıldı. Kudüs'te Kardeşim Var Projesiyle 300 yetime nakdi yardım yapıldı. Engelli ve hastalar için 150 tekerlekli sandalye alındı. 175 öğrenciye burs verildi. Yıl boyunca Aksa'da cuma sonrası yemek dağıtımı yapıldı. Yıl boyunca 15 defa Aksa'nın genel temizliği gerçekleştirildi."
Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Necati Ceylan da Kudüs'te yaşananları hukuki açıdan değerlendirdi.
Ceylan, İsrail'in işgalle mülkiyet hakkını, insanları katlederek hayat hakkını ihlal ettiğini, Mescid-i Aksa'da ibadeti engelleyerek din ve vicdan özgürlüğünü engellediğini söyledi.
- "Osmanlı döneminden kalan tarihi eserlerin altını kazıyorlar"
Programa telekonferansla katılan eski Kudüs Müftüsü ve Yüksek İslam Heyeti Başkanı Şeyh İkrime Sabri, Türk halkının ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kudüs'e olan ilgi ve sevgisinden mutlu olduklarını ifade ederek Mescid-i Aksa'da Türklerle omuz omuza namaz kılmanın kendilerine güç verdiğini söyledi.
İsrailli belediyelerin de Müslümanlara zulmettiğini belirten Sabri, "Müslümanların evlerine ruhsat vermeyip yıkıyorlar. İşgalci güçler Kudüslü bir Müslüman'ı evinden çıkarttı ve o kişiye kendi evini yıktırdı. Mescid-i Aksa'nın altını kazıp Yahudiliğe ait tarihi eserler arıyorlar. Bu kazılar neticesinde Yahudi tarihine ait hiçbir esere rastlamadılar. Buna rağmen Osmanlı döneminden kalan tarihi eserlerin altını kazıp onları da tarihi eser kaçakçılığı yoluyla buradan uzaklaştırıyorlar." diye konuştu.
İsrail'in Mescid-i Aksa'yı yıkmayı hedeflediğini ancak buna izin vermeyeceklerini dile getiren Sabri, "Mescid-i Aksa bizim için taş değildir, toprak parçasıdır. O yüzden o topraklar bizim için kıyamete kadar mukaddes ve değerli olacaktır. Mescid-i Aksa'yı yıkmak İsrail devletinin yok olmasıyla bağlantılı değil. Mescid-i Aksa yıkılmadan İsrail devleti yok olacaktır." ifadesini kullandı.