Pekmez, Geleneksel Yöntemlerle Yapılıyor
Kendine has kokusu ve özelliği ile dikkat çeken Kırşehir üzüm pekmezi, yüzyıllardır süren geleneksel yöntemlerle hazırlanıyor.
Kırşehir genelinde olduğu gibi Kaman ilçesi ve köylerinde de bağ bozumu başladı.
Toplanan üzümler, kışın tüketilmek üzere pekmez yapılmaya başlandı.
Pekmez yeteri kadar tanıtılamadığını söyleyen ve pekmezin özellikle kış dönemlerinde bir çok derde deva olduğunu söyleyen Asena Özdemir, "Kırşehir’de eskiden olduğu gibi büyük üzüm bağları artık yok. Küçük bahçelerde tel boylarına, asmalıklara ve hobi bahçelerine dikilen az miktardaki asmalardan arta kalan üzümler hasat edilerek yapılan meşhur ’Kırşehir pekmezi’ni artık sadece kendimize yetecek kadar yapmaktayız” dedi.
Uzun uğraşlar sonrası hiçbir katkı maddesi kullanılmadan hazırlanan pekmezin el becerisi de gerektirdiğini anlatan Özdemir, "Uzun uğraş ve zahmetler sonucu el işçiliği ile tamamen doğal yollardan hiçbir katkı maddesi kullanılmadan üretilen pekmezlerimiz kış mevsiminde her derde deva olarak kullanılır. Bir kilogram üzüm pekmezi, ortalama 5–6 kilogram üzümden çıkmaktadır. Pekmezlik üzümler çeşitli şekillerde sıkılır ve şırası elde edilir. Bu şıra üzerinde ekşiliği gidermek amacıyla ön kaynatma işlemi uygulanır. Bu sürenin sonunda bir gece dinlendirilen şıra tekrar kaynatma kazanına boşaltılır. Kaynatma işlemi açık yayvan kaplarda yapılır ve düşük ısıda koyulaşıncaya kadar kaynatılır. Kaynatma kazanında şıra kaynamaya başlayınca oluşan köpükler kepçe ile alınır. Kaynama ilerledikçe şıranın üstü kırmızı köpük bağlar, şıra içten içe kızarır göz göz olarak kaynar ve pekmez kokusunu yayar"diye konuştu.
Özdemir, kışın tüketilen pekmezin insan vücudu için çok değerli olduğunu ve içerisinde zengin mineraller de barındırdığını belirtti.
Kaynak: İHA
Toplanan üzümler, kışın tüketilmek üzere pekmez yapılmaya başlandı.
Pekmez yeteri kadar tanıtılamadığını söyleyen ve pekmezin özellikle kış dönemlerinde bir çok derde deva olduğunu söyleyen Asena Özdemir, "Kırşehir’de eskiden olduğu gibi büyük üzüm bağları artık yok. Küçük bahçelerde tel boylarına, asmalıklara ve hobi bahçelerine dikilen az miktardaki asmalardan arta kalan üzümler hasat edilerek yapılan meşhur ’Kırşehir pekmezi’ni artık sadece kendimize yetecek kadar yapmaktayız” dedi.
Uzun uğraşlar sonrası hiçbir katkı maddesi kullanılmadan hazırlanan pekmezin el becerisi de gerektirdiğini anlatan Özdemir, "Uzun uğraş ve zahmetler sonucu el işçiliği ile tamamen doğal yollardan hiçbir katkı maddesi kullanılmadan üretilen pekmezlerimiz kış mevsiminde her derde deva olarak kullanılır. Bir kilogram üzüm pekmezi, ortalama 5–6 kilogram üzümden çıkmaktadır. Pekmezlik üzümler çeşitli şekillerde sıkılır ve şırası elde edilir. Bu şıra üzerinde ekşiliği gidermek amacıyla ön kaynatma işlemi uygulanır. Bu sürenin sonunda bir gece dinlendirilen şıra tekrar kaynatma kazanına boşaltılır. Kaynatma işlemi açık yayvan kaplarda yapılır ve düşük ısıda koyulaşıncaya kadar kaynatılır. Kaynatma kazanında şıra kaynamaya başlayınca oluşan köpükler kepçe ile alınır. Kaynama ilerledikçe şıranın üstü kırmızı köpük bağlar, şıra içten içe kızarır göz göz olarak kaynar ve pekmez kokusunu yayar"diye konuştu.
Özdemir, kışın tüketilen pekmezin insan vücudu için çok değerli olduğunu ve içerisinde zengin mineraller de barındırdığını belirtti.