'Güney Fili' Fosili Tüm Parçalarıyla Tamamlanmayı Bekliyor
Burdur'un Kemer ilçesine bağlı Elmacık köyünde, çeşitli parçaları bulunan jeoloji tarihi boyunca karalarda yaşamış en büyük fil türlerinden 'güney fili'nin fosili tüm parçalarının tamamlanmasını bekliyor Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurfeddin Kahraman: 'Kazılarda bulduğumuz türler arasında en dikkat çekici olanı jeoloji tarihi boyunca karalarda yaşamış en büyük fil türlerinden biri 'güney fili'ne ait fosiller oldu' 'Burdur bu açıdan çok özel bir yer. Çünkü bu fosilleri her yerde bulmak mümkün değil'
BİLAL ALTIOK - Burdur'un Kemer ilçesine bağlı Elmacık köyünde, çeşitli parçaları bulunan jeoloji tarihi boyunca karalarda yaşamış en büyük fil türlerinden "güney fili"nin fosili tüm parçalarının tamamlanmasını bekliyor.
Güney filinin kazılarda bulunan 3,5 metreye kadar varan savunma dişleri, kaburgası ve çeşitli parçaları Burdur Doğa Tarihi Müzesi'nde sergileniyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğünün koordinesinde 2006-2009 yılları arasında Burdur'un Kemer ilçesine bağlı Elmacık köyü civarında yapılan kazılarda, tarihi 2 buçuk milyon yıl öncesine dayanan filler ile gergedan, toynaklı tür, atların ataları ve su aygırları gibi iri cüsseli hayvanlara ait fosiller bulundu.
Ortaya çıkarılan fosiller arasında jeolojik dönemlerde yaşamış en büyük fiil türlerinden biri olan güney filinin 3 buçuk metreye kadar varan savunma dişleri ve çeşitli fosil parçaları dikkati çekiyor.
Burdur kent merkezine 42 kilometre uzaklıkla bulunan ve 2009 yılında kazı çalışmalarının durduğu Elmacık köyü fosil yataklarının, aralarında güney filinin de olduğu jeoloji tarihi boyunca yaşamış iri cüsseli hayvanlarının tüm parçalarıyla bulunmasına olanak sağlayan bir kapasiteye sahip olduğu belirtiliyor.
- "Orada çok zengin fosil yatakları var"
Kazı çalışmalarının yapıldığı dönem ekipte yer alan ve fosillerin yerini tespit eden Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurfeddin Kahraman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Elmacık köyü civarında büyük cüsseli omurgalı hayvanlara ait zengin fosil yataklarının bulunduğunu söyledi.
Karasal kökenli hayvanlara ait fosillerde Burdur Elmacık köyü kadar zengin bir başka sahadan bahsetmenin zor olduğunu belirten Kahraman, kazıların sona erdirilmesinin yanlış bir karar olduğunu savundu. Kahraman, "Orada çok zengin fosil yatakları var. Bunun yanında Burdur'da o dönemde yaptığım araştırmalarda farklı noktalarda da fosiller olduğu yönünde tespitlerim oldu. Denizel fosil (deniz memelisi) bakımından da Burdur çok zengin." diye konuştu.
Kahraman, kazıların devam ettiği dönemde Türkiye'de bulunmuş en büyük fosil parçalarıyla karşılaştıklarını vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Tür bakımından ilk evrede 13 makro tür (büyük hayvan türü) ortaya çıkardık. Kazılar devam ederken bu tür sayısı 17'e çıktı. Kazılarda bulduğumuz türler arasında en dikkat çekici olanı jeoloji tarihi boyunca karalarda yaşamış en büyük fil türlerinden biri olan güney filine ait fosiller oldu. Dolayısıyla Burdur bu açıdan çok özel bir yer. Çünkü bu fosilleri her yerde bulmak mümkün değil. Elmacık fosil yataklarından sadece fil değil, gergedan, toynaklı türlere ait atların ataları, bunun yanında su aygırları gibi iri cüsseli türler de ortaya çıkarıldı."
-"Hayalim bir mamut iskeletini bütün halinde ayağa kaldırmaktı"
Ortaya çıkarılan fosil parçalarının Burdur'daki doğa tarihi müzesinde ayrı parçalar halinde sergilendiğini belirten Kahraman, bulunan ve müzede sergilenen fil dişlerinin görsel açıdan doyurucu unsurlar olduğunu kaydetti.
"Benim hayalim bir mastodon (mamut) iskeletini bütün halinde ayağa kaldırmaktı." diyen Kahraman, şunları kaydetti:
"Bunu yapmak mümkün çünkü Elmacık köyü fosil yatakları bu malzemeyi bize sağlayacak kadar zengin. Elmacık fosil yataklarının şöyle bir özelliği var. Kil dolgular eski canlılara ait kalıntıları gayet kolay saklayan bir formasyon. Yalnız burada sanılanın aksine bu fosiller böyle birbirini takip eden bir fosilleşme alanında bulunmuyor. Lokal noktalar halinde bulunuyor. Bunların tespiti sahada yapılacak bir takım özel çalışmalarla mümkün. Ben bu alanda uzun müddet gözlem yaptım. Neticede bu fosillerin çıkarılabilecek noktalarını tespitte son derece başarılı olduk o açıdan biz hiçbir kazı döneminde elimiz boş dönmedik. Bugün eğer kazılar tekrardan başlarsa bu saha bize çok sayıda bulgu ve buluntu sağlar."
- "Elmacık fosil yataklarının büyük bölümü kazılmayı bekliyor"
Kahraman, Elmacık köyü civarındaki fosil yataklarının tür bakımından da oldukça zengin olduğunu belirterek, "Bu türler arasında iri toynaklı türler egemen bunun yanında hortumlu türler de oldukça var. Bunların içinde bazı bölgelerde denizel hayvan türlerine ait fosiller de yoğunluk gösteriyor. Elmacık omurgalı fosil yataklarını 10 birim kazı alanı olarak düşünürseniz biz o dönemde iki birimi dahi bitiremedik. Yani Elmacık fosil yataklarının büyük bölümü kazılmayı bekliyor." şeklinde konuştu.
Ülkenin doğal varlığı olan fosillerin arkeolojik buluntular kadar önemli olduğunu dile getiren Kahraman, "Fosiller, hayvan türlerinin paleocoğrafik açıdan yayılış alanları, göçleri, nerelerde yaşadıkları ayrıca maden yatakları hakkında çok önemli ip uçları verir. Maalesef bu çalışmalar Türkiye'de yeterince ilgi görmüyor. Turizm bakımından da bu değerlerimizi iyi tanıtırsak turistler buraya rahatlıkla gelir." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Güney filinin kazılarda bulunan 3,5 metreye kadar varan savunma dişleri, kaburgası ve çeşitli parçaları Burdur Doğa Tarihi Müzesi'nde sergileniyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğünün koordinesinde 2006-2009 yılları arasında Burdur'un Kemer ilçesine bağlı Elmacık köyü civarında yapılan kazılarda, tarihi 2 buçuk milyon yıl öncesine dayanan filler ile gergedan, toynaklı tür, atların ataları ve su aygırları gibi iri cüsseli hayvanlara ait fosiller bulundu.
Ortaya çıkarılan fosiller arasında jeolojik dönemlerde yaşamış en büyük fiil türlerinden biri olan güney filinin 3 buçuk metreye kadar varan savunma dişleri ve çeşitli fosil parçaları dikkati çekiyor.
Burdur kent merkezine 42 kilometre uzaklıkla bulunan ve 2009 yılında kazı çalışmalarının durduğu Elmacık köyü fosil yataklarının, aralarında güney filinin de olduğu jeoloji tarihi boyunca yaşamış iri cüsseli hayvanlarının tüm parçalarıyla bulunmasına olanak sağlayan bir kapasiteye sahip olduğu belirtiliyor.
- "Orada çok zengin fosil yatakları var"
Kazı çalışmalarının yapıldığı dönem ekipte yer alan ve fosillerin yerini tespit eden Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurfeddin Kahraman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Elmacık köyü civarında büyük cüsseli omurgalı hayvanlara ait zengin fosil yataklarının bulunduğunu söyledi.
Karasal kökenli hayvanlara ait fosillerde Burdur Elmacık köyü kadar zengin bir başka sahadan bahsetmenin zor olduğunu belirten Kahraman, kazıların sona erdirilmesinin yanlış bir karar olduğunu savundu. Kahraman, "Orada çok zengin fosil yatakları var. Bunun yanında Burdur'da o dönemde yaptığım araştırmalarda farklı noktalarda da fosiller olduğu yönünde tespitlerim oldu. Denizel fosil (deniz memelisi) bakımından da Burdur çok zengin." diye konuştu.
Kahraman, kazıların devam ettiği dönemde Türkiye'de bulunmuş en büyük fosil parçalarıyla karşılaştıklarını vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Tür bakımından ilk evrede 13 makro tür (büyük hayvan türü) ortaya çıkardık. Kazılar devam ederken bu tür sayısı 17'e çıktı. Kazılarda bulduğumuz türler arasında en dikkat çekici olanı jeoloji tarihi boyunca karalarda yaşamış en büyük fil türlerinden biri olan güney filine ait fosiller oldu. Dolayısıyla Burdur bu açıdan çok özel bir yer. Çünkü bu fosilleri her yerde bulmak mümkün değil. Elmacık fosil yataklarından sadece fil değil, gergedan, toynaklı türlere ait atların ataları, bunun yanında su aygırları gibi iri cüsseli türler de ortaya çıkarıldı."
-"Hayalim bir mamut iskeletini bütün halinde ayağa kaldırmaktı"
Ortaya çıkarılan fosil parçalarının Burdur'daki doğa tarihi müzesinde ayrı parçalar halinde sergilendiğini belirten Kahraman, bulunan ve müzede sergilenen fil dişlerinin görsel açıdan doyurucu unsurlar olduğunu kaydetti.
"Benim hayalim bir mastodon (mamut) iskeletini bütün halinde ayağa kaldırmaktı." diyen Kahraman, şunları kaydetti:
"Bunu yapmak mümkün çünkü Elmacık köyü fosil yatakları bu malzemeyi bize sağlayacak kadar zengin. Elmacık fosil yataklarının şöyle bir özelliği var. Kil dolgular eski canlılara ait kalıntıları gayet kolay saklayan bir formasyon. Yalnız burada sanılanın aksine bu fosiller böyle birbirini takip eden bir fosilleşme alanında bulunmuyor. Lokal noktalar halinde bulunuyor. Bunların tespiti sahada yapılacak bir takım özel çalışmalarla mümkün. Ben bu alanda uzun müddet gözlem yaptım. Neticede bu fosillerin çıkarılabilecek noktalarını tespitte son derece başarılı olduk o açıdan biz hiçbir kazı döneminde elimiz boş dönmedik. Bugün eğer kazılar tekrardan başlarsa bu saha bize çok sayıda bulgu ve buluntu sağlar."
- "Elmacık fosil yataklarının büyük bölümü kazılmayı bekliyor"
Kahraman, Elmacık köyü civarındaki fosil yataklarının tür bakımından da oldukça zengin olduğunu belirterek, "Bu türler arasında iri toynaklı türler egemen bunun yanında hortumlu türler de oldukça var. Bunların içinde bazı bölgelerde denizel hayvan türlerine ait fosiller de yoğunluk gösteriyor. Elmacık omurgalı fosil yataklarını 10 birim kazı alanı olarak düşünürseniz biz o dönemde iki birimi dahi bitiremedik. Yani Elmacık fosil yataklarının büyük bölümü kazılmayı bekliyor." şeklinde konuştu.
Ülkenin doğal varlığı olan fosillerin arkeolojik buluntular kadar önemli olduğunu dile getiren Kahraman, "Fosiller, hayvan türlerinin paleocoğrafik açıdan yayılış alanları, göçleri, nerelerde yaşadıkları ayrıca maden yatakları hakkında çok önemli ip uçları verir. Maalesef bu çalışmalar Türkiye'de yeterince ilgi görmüyor. Turizm bakımından da bu değerlerimizi iyi tanıtırsak turistler buraya rahatlıkla gelir." ifadelerini kullandı.