Bakan Gül, Mehmetçiğe Moral Ziyaretinde Bulunan Sanatçıları Eleştiren Kılıçdaroğlu'na Cevap Verdi Açıklaması
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Zeytin Dalı Harekatı’nın milletin göğsünü kabartan bir operasyon olduğunu belirterek, sanatçıların sınırdaki Mehmetçiği ziyaret etmesine ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı eleştirilere cevap verdi. Bakan Gül, “Kılıçdaroğlu demek ki dilinde teşekkür, güzel sempati sözcükleri, kuşatıcı sözler değil de hep itekleyici, ötekileştirici, dışlayıcı, otoriter dile sahip olduğunu gösteriyor” dedi.

Sınırdaki Mehmetçiğe moral ziyaretinde bulunan sanatçıları eleştiren Kılıçdaroğlu’na cevap veren Bakan Gül, “O günden itibaren bütün annelerimiz, dolma yapanlar, yemek gönderenler, her türlü hediye alıp destek verenler oldu. Elbette sanatçılar da bu ülkenin sorumlu ve aydın insanlarıdır. Türkiye’nin bekası için, Türkiye’nin çok önemli başarısı için onların da kayıtsız kalması düşünülemezdi. Bu sanatçı sorumluluğunu yerine getirmek adına Mehmetçiğimizle buluşmuşlardır. Sporcularımız gitmiştir, sanat dünyasının önemli isimleri oraya gitmişlerdi, bilim adamları gitmiştir. 81 milyon hangi kesim varsa hepsi oradadır. Yüreğiyle orada. Oraya bizzat giden bu sanatçılarımız da gerçekten kendine yakışır, sanatçı zaten milletle aynı türküyü söyleyen kişidir. Milletin acısıyla, milletin derdiyle aynı türküyü paylaşan kişi demektir. Dolayısıyla bundan daha doğal olamaz. Doğal olmayan, ana muhalefet liderinin sanatçıların bu moral desteği ziyaretini yersiz bulmasıdır. Asıl anlamsız olanı bu. Asıl şaşırılacak, kabul edilmeyecek olan budur. Kendisinin zaten bugüne kadar gitmemesi eksiklik. Bu bir siyaset değildir, bu bir partiler üstüdür. AK Parti’yi otoriter dil kullandı diye eleştirenlerin bugün Mehmetçikle bir sevinci paylaşan, moral vermeye gidenleri ötekileştirmesi, kötü göstermesi, dışlaması, adeta hedef göstermesi asla kabul edilebilir şeyler değildir. Bu sanatçılar milletin gönlünde taht kurmuş kişilerdir. Ama bu insanlara böyle milli ve insani duyarlılık gösterdikleri için ancak teşekkür etmek gerekir. Kılıçdaroğlu demek ki dilinde teşekkür, güzel sempati sözcükleri, kuşatıcı sözler değil de hep itekleyici, ötekileştirici, dışlayıcı otoriter dile sahip olduğunu gösteriyor. Üzücü bir tablo ana muhalefet adına” diye konuştu.
