'28 Şubat'ta Mesleki Eğitim Katledildi'
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Demirci: '28 Şubat süreciyle beraber her sektöre balans ayarı yapıldı ama mesleki eğitim katledildi. Bunu biz yeni yeni hissetmeye başladık'
Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ercan Demirci, "28 Şubat süreciyle beraber her sektöre balans ayarı yapıldı ama mesleki eğitim katledildi. Bunu biz yeni yeni hissetmeye başladık." dedi.
Çeşitli temaslarda bulunmak amacıyla Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay ile Van'a gelen Demirci, Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Zorluoğlu'nu makamında ziyaret etti.
Daha sonra Vestel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ne geçerek okuldaki çalışmalar hakkında bilgi alan Demirci ve beraberindekiler, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Tevke, müdür yardımcıları ve şube müdürleriyle toplantı yaptı.
Edremit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde ilçe milli eğitim müdürleri ve okul idarecilerinin katılımıyla düzenlenen il değerlendirme toplantısına katılan Demirci, burada yaptığı konuşmada, derin bir coğrafyada yaşadıklarını söyledi.
Demirci, Türkiye Cumhuriyeti devletinin 80 milyon insanı, 81 ili, devasa coğrafyası, tarihi, geleneğiyle, sadece bu ülkenin değil ezilen, mağdur edilen coğrafyalar açısından da ümit vesilesi olduğunu, bunu her akşam ekranlarda izledikleriyle hissedebildiklerini aktardı.
Devletin büyüklüğünün ekonomik büyüklüğüyle de ilgili olduğuna dikkati çeken Demirci, şöyle devam etti:
"Bu coğrafyanın insanlarıyız. Coğrafya, son 40 yıldır terör denen illeti yaşıyor. Türkiye Cumhuriyeti devleti milletiyle ayakta, yürüyor ama koşamıyor. Bunun birtakım nedenleri var. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak bu toplumun mayasıyız. Bu toplum içinde bürokratik makamlarda olan insanlar içinde en çok sorumluluğu olan bizleriz. Bu şuurla bizim işgal ettiğimiz makamların hakkını vermek için gecemizi gündüzümüze katmalıyız. Biz sonsuz bir sorumluluğun altında olan bir camiayız. Toplumumuz bizden çocuklarına eğitim, ahlak, görgü vermemizi istiyor. Beklentiler, sorumluluklar sonsuz ama imkanlar sınırlı. Bununla iyi işler yapmaya çalışıyoruz. Her şeye rağmen diğer kamu kurumlarıyla kıyaslanmayacak seviyede iyiyiz. Biz kamu kurumları içinde iyiyiz. Kendimizi kıyas dahi etmiyoruz ama daha çok kenetlenmeliyiz."
Mesleki eğitimle ilgili bir hassasiyetlerinin bulunduğunu, bütün milli eğitim bürokrasisinin katkısıyla son iki yıl içinde çok nitelikli ivme kazandıklarını vurgulayan Demirci, mesleki eğitimin başının son 20 yıldır dik olmadığını aktardı.
Önceki dönemlerde mesleki eğitim okullarına, eğitim konsantrasyonu daha yüksek öğrencilerin talip olduğunu, mesleki liselerin sınavla öğrenci aldığını belirten Demirci, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ama bir şey yaşandı ve mesleki eğitim eski günlerindeki ilgi ve alakayı kaybetti. Biz konsantrasyonu yüksek olan çocukları çekemiyoruz çünkü onlara verilen bir mesaj var. 28 Şubat süreciyle beraber her sektöre balans ayarı yapıldı ama mesleki eğitim katledildi. Bunu biz yeni yeni hissetmeye başladık. Türkiye üretme konusunda bir mecburiyeti yaşıyor. Sadece ara eleman değil liderliğe koşan tüccar, bürokrat, müteşebbis bizim mesleki eğitim okullarından çıkmalı, geçmişte çıkıyordu. Bugün geçmişle kıyaslandığında skalamız düştü."
Yaptıkları çalışmalarda daha güzel günlere dair adım atmaya başladıklarını ancak bunu geliştirmeleri gerektiğini vurgulayan Demirci, mesleki eğitimin sadece okullarda yapılacak bir iş olmadığını, sektörle beraber yapılmasının önem taşıdığını dile getirdi.
Demirci'nin konuşmasının ardından toplantı sunumlarla devam etti.
Kaynak: AA
Çeşitli temaslarda bulunmak amacıyla Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Osman Nuri Gülay ile Van'a gelen Demirci, Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Murat Zorluoğlu'nu makamında ziyaret etti.
Daha sonra Vestel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ne geçerek okuldaki çalışmalar hakkında bilgi alan Demirci ve beraberindekiler, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Tevke, müdür yardımcıları ve şube müdürleriyle toplantı yaptı.
Edremit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde ilçe milli eğitim müdürleri ve okul idarecilerinin katılımıyla düzenlenen il değerlendirme toplantısına katılan Demirci, burada yaptığı konuşmada, derin bir coğrafyada yaşadıklarını söyledi.
Demirci, Türkiye Cumhuriyeti devletinin 80 milyon insanı, 81 ili, devasa coğrafyası, tarihi, geleneğiyle, sadece bu ülkenin değil ezilen, mağdur edilen coğrafyalar açısından da ümit vesilesi olduğunu, bunu her akşam ekranlarda izledikleriyle hissedebildiklerini aktardı.
Devletin büyüklüğünün ekonomik büyüklüğüyle de ilgili olduğuna dikkati çeken Demirci, şöyle devam etti:
"Bu coğrafyanın insanlarıyız. Coğrafya, son 40 yıldır terör denen illeti yaşıyor. Türkiye Cumhuriyeti devleti milletiyle ayakta, yürüyor ama koşamıyor. Bunun birtakım nedenleri var. Biz Milli Eğitim Bakanlığı olarak bu toplumun mayasıyız. Bu toplum içinde bürokratik makamlarda olan insanlar içinde en çok sorumluluğu olan bizleriz. Bu şuurla bizim işgal ettiğimiz makamların hakkını vermek için gecemizi gündüzümüze katmalıyız. Biz sonsuz bir sorumluluğun altında olan bir camiayız. Toplumumuz bizden çocuklarına eğitim, ahlak, görgü vermemizi istiyor. Beklentiler, sorumluluklar sonsuz ama imkanlar sınırlı. Bununla iyi işler yapmaya çalışıyoruz. Her şeye rağmen diğer kamu kurumlarıyla kıyaslanmayacak seviyede iyiyiz. Biz kamu kurumları içinde iyiyiz. Kendimizi kıyas dahi etmiyoruz ama daha çok kenetlenmeliyiz."
Mesleki eğitimle ilgili bir hassasiyetlerinin bulunduğunu, bütün milli eğitim bürokrasisinin katkısıyla son iki yıl içinde çok nitelikli ivme kazandıklarını vurgulayan Demirci, mesleki eğitimin başının son 20 yıldır dik olmadığını aktardı.
Önceki dönemlerde mesleki eğitim okullarına, eğitim konsantrasyonu daha yüksek öğrencilerin talip olduğunu, mesleki liselerin sınavla öğrenci aldığını belirten Demirci, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ama bir şey yaşandı ve mesleki eğitim eski günlerindeki ilgi ve alakayı kaybetti. Biz konsantrasyonu yüksek olan çocukları çekemiyoruz çünkü onlara verilen bir mesaj var. 28 Şubat süreciyle beraber her sektöre balans ayarı yapıldı ama mesleki eğitim katledildi. Bunu biz yeni yeni hissetmeye başladık. Türkiye üretme konusunda bir mecburiyeti yaşıyor. Sadece ara eleman değil liderliğe koşan tüccar, bürokrat, müteşebbis bizim mesleki eğitim okullarından çıkmalı, geçmişte çıkıyordu. Bugün geçmişle kıyaslandığında skalamız düştü."
Yaptıkları çalışmalarda daha güzel günlere dair adım atmaya başladıklarını ancak bunu geliştirmeleri gerektiğini vurgulayan Demirci, mesleki eğitimin sadece okullarda yapılacak bir iş olmadığını, sektörle beraber yapılmasının önem taşıdığını dile getirdi.
Demirci'nin konuşmasının ardından toplantı sunumlarla devam etti.