Moody's'ten Avrupalı Otomotiv Üreticileri Değerlendirmesi
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s: 'Küresel ölçekte araç satışlarında devam eden zayıflamaya rağmen, BMW, Daimler, Peugeot, Volvo, Aston Martin gibi Avrupalı otomotiv üreticilerinin gelirlerindeki ve nakit akışındaki artışın desteği ile kredi güçlerini artırmaları olası'.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Avrupa'daki otomotiv üreticilerinin sektörel zorluklarla başa çıkabileceğini belirtti.
Moody's'ten yapılan açıklamada, küresel ölçekte araç satışlarında devam eden zayıflamaya rağmen, BMW, Daimler, Peugeot, Volvo, Aston Martin gibi Avrupalı otomotiv üreticilerinin gelirlerindeki ve nakit akışındaki artışın desteği ile kredi güçlerini artırmalarının olası olduğu ifade edildi.
Açıklamada, Avrupalı otomotiv üreticileri için yeni teknolojilere yapılan yatırımlardan kaynaklı kar baskısının uzun vadeli zorluk oluşturmaya devam edeceği bildirildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Moody's Kıdemli Başkan Yardımcısı Falk Frey ise "Avrupalı otomotiv üreticileri için istikrarlı faaliyet performansı, güçlü nakit geliri ve önemli şirket birleşme ve evliliklerinin (M&A) olmaması, şirket bilançolarının ve kredi ölçütlerinin güçlenmesine yardımcı oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Frey, tüketici talebindeki döngüsel düşüşün yakın dönemde en önemli kredi riski olmaya devam edeceğinin altını çizdi.
Kaynak: AA
Moody's'ten yapılan açıklamada, küresel ölçekte araç satışlarında devam eden zayıflamaya rağmen, BMW, Daimler, Peugeot, Volvo, Aston Martin gibi Avrupalı otomotiv üreticilerinin gelirlerindeki ve nakit akışındaki artışın desteği ile kredi güçlerini artırmalarının olası olduğu ifade edildi.
Açıklamada, Avrupalı otomotiv üreticileri için yeni teknolojilere yapılan yatırımlardan kaynaklı kar baskısının uzun vadeli zorluk oluşturmaya devam edeceği bildirildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Moody's Kıdemli Başkan Yardımcısı Falk Frey ise "Avrupalı otomotiv üreticileri için istikrarlı faaliyet performansı, güçlü nakit geliri ve önemli şirket birleşme ve evliliklerinin (M&A) olmaması, şirket bilançolarının ve kredi ölçütlerinin güçlenmesine yardımcı oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Frey, tüketici talebindeki döngüsel düşüşün yakın dönemde en önemli kredi riski olmaya devam edeceğinin altını çizdi.