Doç. Dr. Kumrular, Sarayın İki Valide Sultanını Anlattı
Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Kültür ve Tarih Konferansları’nın konuğu Doç. Dr. Özlem Kumrular oldu. Kumrular, Osmanlı’da ‘Kadınlar saltanatı’ olarak adlandırılan dönemin çok bilinmeyen iki valide sultanı Nurbanu ve Safiye Sultan’ı anlattı.
Ördekli Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Nurbanu ve Safiye Sultan’ konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özlem Kumrular, 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu’nda ‘kadınlar saltanatı’ olarak adlandırılan dönem hakkında bilgiler verdi. Çok bilinmeyen iki valide sultanı anlatan Kumrular, “Işık saçan prenses ismi ile adlandırılan Nurbanu Sultan için Yunan kaynakları Yunan olduğunu iddia ederken, İtalya kaynakları ise İtalyan olduğunu iddia ediyor. Çok az sayıda kaynak olduğu için Nurbanu Sultan’ın nereli olduğunu dönemin insanları dahi bilemiyor. Yapılan araştırmalar sonucunda ulaşılan ve Nurbanu’nun annesinin yazdığı anlaşılan bir mektup sayesinde Nurbanu’nun Yunan olduğu bilgisine varılıyor. Aşırı derecede güzel olmasının yanında sıra dışı bir zekâya sahip olduğu belirtilen Nurbanu Sultan, 3. Selim ile evlenerek saraya giriyor” dedi.
Nurbanu ve Safiye Sultan’ın iç ve dış politikada etkili kişiler olduklarını belirten Kumrular, “Her iki sultan da dönemlerinde ‘aklı noksan’ olarak adlandırılıyor. Bu sultanlar hakkında çok az şey biliyoruz. Ne yazık ki tarih kitaplarında iki sultana birkaç satırlık yer verilmiş. Bu iki sultan hakkındaki bilgilere Venedik arşivlerinde bulunan mektuplardan ulaşabildik. Topladığımız bilgilerle iki sultanın hayatlarının eksik kalan yanlarını yeniden kaleme aldık. Nurbanu ve Safiye Sultan hem iç, hem de dış politikada rol almıştır. Dış siyasette ülkenin yüzleri olmuşlardır. İngiltere ve Fransa kraliçeleri ile mektuplaşmışlardır. Osmanlı’da kadınların siyaset sahnesinde perde arkasında kalması gerekiyordu. Bu yüzden o dönemde bu sultanlar aklı noksan olarak nitelendiriyordu. Bu iki sultan hakkında elimizde hiç resim yok. Fiziki olarak nasıl kişiler olduklarını bilemiyoruz” diye konuştu.
Tarihi konu alan dizilerle de ilgili konuşan Kumrular, “Günümüzde tarihimizi konu alan dizilerin sayısında artış oldu. Bu diziler, büyük de ilgi görüyor. Ancak bu diziler kurgu açısından yanlışlara girmemeliler. Çünkü bu diziler insanların hafızalarında kalıyor ve tarihi farklı şekilde yorumlayabilirler. Bazen senarist bir şey ortaya koyarken önemsiz olarak görebiliyor, fakat bu detay insanların hafızasında gerçekmiş gibi kalabiliyor. Tarihî dizi yapmak bu kadar kolay olmamalı. Mutlaka ciddi bir araştırma ile yapılmalı. Dizideki kurgular mutlaka gerçeğe uygun olmalı” dedi.
Kaynak: İHA
Nurbanu ve Safiye Sultan’ın iç ve dış politikada etkili kişiler olduklarını belirten Kumrular, “Her iki sultan da dönemlerinde ‘aklı noksan’ olarak adlandırılıyor. Bu sultanlar hakkında çok az şey biliyoruz. Ne yazık ki tarih kitaplarında iki sultana birkaç satırlık yer verilmiş. Bu iki sultan hakkındaki bilgilere Venedik arşivlerinde bulunan mektuplardan ulaşabildik. Topladığımız bilgilerle iki sultanın hayatlarının eksik kalan yanlarını yeniden kaleme aldık. Nurbanu ve Safiye Sultan hem iç, hem de dış politikada rol almıştır. Dış siyasette ülkenin yüzleri olmuşlardır. İngiltere ve Fransa kraliçeleri ile mektuplaşmışlardır. Osmanlı’da kadınların siyaset sahnesinde perde arkasında kalması gerekiyordu. Bu yüzden o dönemde bu sultanlar aklı noksan olarak nitelendiriyordu. Bu iki sultan hakkında elimizde hiç resim yok. Fiziki olarak nasıl kişiler olduklarını bilemiyoruz” diye konuştu.
Tarihi konu alan dizilerle de ilgili konuşan Kumrular, “Günümüzde tarihimizi konu alan dizilerin sayısında artış oldu. Bu diziler, büyük de ilgi görüyor. Ancak bu diziler kurgu açısından yanlışlara girmemeliler. Çünkü bu diziler insanların hafızalarında kalıyor ve tarihi farklı şekilde yorumlayabilirler. Bazen senarist bir şey ortaya koyarken önemsiz olarak görebiliyor, fakat bu detay insanların hafızasında gerçekmiş gibi kalabiliyor. Tarihî dizi yapmak bu kadar kolay olmamalı. Mutlaka ciddi bir araştırma ile yapılmalı. Dizideki kurgular mutlaka gerçeğe uygun olmalı” dedi.