Genç Kızın Cesedi Bilirkişi Raporu İçin Mezardan Çıkarılacak
Denizli'de 4 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybeden zihinsel engelli kız çocuğunu fuhşa sürükledikleri ve taksirle ölümüne sebep oldukları iddiasıyla 5 sanığın yargılandığı davada mahkeme heyeti, kızın cesedinin mezardan çıkarılarak bilirkişi raporu için İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine karar verdi.
Denizli'nin Baklan ilçesinde 4 yıl önce trafik kazasında hayatını kaybeden 16 yaşındaki zihinsel engelli E.B'yi fuhuşa sürükledikleri ve taksirle ölümüne sebep oldukları iddiasıyla 5 sanık hakkında açılan davada mahkeme heyeti, kızın cesedinin mezardan çıkarılarak otopsi yapılmasına karar verdi.
Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık B.A, başka bir davadan tutuklu bulunan Y.G, E.B'nin babası Şakir B. ve annesi Ayşe B. ile sanık ve müşteki avukatları katıldı. Tutuklu sanık Erhan Tunç ile diğer tutuksuz sanıklar E.D. ve H.G. ise duruşmaya katılmadı.
Ek savunma hakkı verilen sanıklar B.A. ile Y.G. savunmalarını aynen tekrar ederek beraat talep etti.
Denizli Barosu adına avukat Jülide Keleş ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneğini temsilen avukat Aylin Onursev, kurumları adına müdahillik talebinde bulundu.
Onursev, dosyada sadece ölü muayene tutanağı bulunduğunu, otopsi yapılmadığını belirterek şüpheli ölümün söz konusu olduğunu, etkin bir soruşturma yürütülmediğini savundu ve cenazenin mezardan çıkarılarak otopsiye gönderilmesini talep etti.
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü avukatı Yahya Altınay da ölüm olayının araştırılmasını, sanıkların TCK'nın 80/1,2,3 maddeleri gereği yargılanmalarını, 'fuhşa teşvik ve cinsel istismardan suç işleme amacıyla örgüt kurma' suçlarından dolayı da sanıkların ek savunmalarının alınmasını istedi.
- Kaza mı cinayet mi raporu
Savcı ise mütalaasında, tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamını, Denizli Barosu ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneğinin müdahilliğinin kabul edilmesini ve kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için cesedin fethi kabir yapılarak adli tıpa gönderilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, Burdur Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılarak Çavdır ilçesinde defnedilen E. B'nin cesedinin mahkeme heyeti ve sağlık heyeti ile mezardan çıkarılmasına ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmesine, genç kızın ölüm sebebinin kazadan mı yoksa kaza öncesinde kıza yönelik eylemler sonucu mu gerçekleştiği yönünde bilirkişi raporu istenmesine karar verdi.
Sanık Erhan Tunç'un tutukluluk halinin devamına hükmeden mahkeme, tutuksuz sanıklardan E.D. hakkında da yakalama kararı çıkartılmasına ve ek savunmasının alınmasına karar verdi.
Denizli Baro Başkanlığının davaya müdahil olma talebini reddeden mahkeme heyeti, Eşit Haklar İçin İzleme Derneğinin müdahillik talebiyle ilgili kararı bir sonraki duruşmaya bıraktı.
- Olay
Burdur'un Çavdır ilçesinde ailesiyle yaşayan, zeka geriliği ve duyma sorunu olmak üzere yüzde 63 oranında engelli raporu bulunan 16 yaşındaki E.B. 21 Ekim 2013'te babasının yanına gitmek üzere çıktığı evine bir daha dönmemişti.
E.B. evden ayrıldıktan 12 gün sonra E.D'nin kullandığı Y.G'ye ait 28 DR 363 plakalı aracın Baklan ilçesinde elektrik direğine çarpması sonucu yaşamını yitirmişti.
Kazayla ilgili Erhan Tunç, E.D, H.G, Y.G. ve B.A. hakkında, 'taksirle ölüme neden olmak, çocukları fuhşa teşvik etmek veya yaptırmak veya aracılık ettirmek' gibi suçlamalarla Çal Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Mahkemenin görevsizlik kararı vermesi sonrası dosya, Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı davaya müdahil olmuştu.
Kaynak: AA
Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık B.A, başka bir davadan tutuklu bulunan Y.G, E.B'nin babası Şakir B. ve annesi Ayşe B. ile sanık ve müşteki avukatları katıldı. Tutuklu sanık Erhan Tunç ile diğer tutuksuz sanıklar E.D. ve H.G. ise duruşmaya katılmadı.
Ek savunma hakkı verilen sanıklar B.A. ile Y.G. savunmalarını aynen tekrar ederek beraat talep etti.
Denizli Barosu adına avukat Jülide Keleş ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneğini temsilen avukat Aylin Onursev, kurumları adına müdahillik talebinde bulundu.
Onursev, dosyada sadece ölü muayene tutanağı bulunduğunu, otopsi yapılmadığını belirterek şüpheli ölümün söz konusu olduğunu, etkin bir soruşturma yürütülmediğini savundu ve cenazenin mezardan çıkarılarak otopsiye gönderilmesini talep etti.
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü avukatı Yahya Altınay da ölüm olayının araştırılmasını, sanıkların TCK'nın 80/1,2,3 maddeleri gereği yargılanmalarını, 'fuhşa teşvik ve cinsel istismardan suç işleme amacıyla örgüt kurma' suçlarından dolayı da sanıkların ek savunmalarının alınmasını istedi.
- Kaza mı cinayet mi raporu
Savcı ise mütalaasında, tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamını, Denizli Barosu ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneğinin müdahilliğinin kabul edilmesini ve kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için cesedin fethi kabir yapılarak adli tıpa gönderilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, Burdur Ağır Ceza Mahkemesine talimat yazılarak Çavdır ilçesinde defnedilen E. B'nin cesedinin mahkeme heyeti ve sağlık heyeti ile mezardan çıkarılmasına ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmesine, genç kızın ölüm sebebinin kazadan mı yoksa kaza öncesinde kıza yönelik eylemler sonucu mu gerçekleştiği yönünde bilirkişi raporu istenmesine karar verdi.
Sanık Erhan Tunç'un tutukluluk halinin devamına hükmeden mahkeme, tutuksuz sanıklardan E.D. hakkında da yakalama kararı çıkartılmasına ve ek savunmasının alınmasına karar verdi.
Denizli Baro Başkanlığının davaya müdahil olma talebini reddeden mahkeme heyeti, Eşit Haklar İçin İzleme Derneğinin müdahillik talebiyle ilgili kararı bir sonraki duruşmaya bıraktı.
- Olay
Burdur'un Çavdır ilçesinde ailesiyle yaşayan, zeka geriliği ve duyma sorunu olmak üzere yüzde 63 oranında engelli raporu bulunan 16 yaşındaki E.B. 21 Ekim 2013'te babasının yanına gitmek üzere çıktığı evine bir daha dönmemişti.
E.B. evden ayrıldıktan 12 gün sonra E.D'nin kullandığı Y.G'ye ait 28 DR 363 plakalı aracın Baklan ilçesinde elektrik direğine çarpması sonucu yaşamını yitirmişti.
Kazayla ilgili Erhan Tunç, E.D, H.G, Y.G. ve B.A. hakkında, 'taksirle ölüme neden olmak, çocukları fuhşa teşvik etmek veya yaptırmak veya aracılık ettirmek' gibi suçlamalarla Çal Asliye Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Mahkemenin görevsizlik kararı vermesi sonrası dosya, Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı davaya müdahil olmuştu.