ANALİZ - LGBT Skandalı Rusya'da Muhalif Gösterileri Unutturdu
Daha geçen ay bir çok şehrinde kitlesel gösterilere tanık olunan Rusya, nasıl olduysa bugün Çeçenistan’daki gizli cezaevlerinde öldürülen eşcinselleri konuşuyor Türkiye’nin yoğun gündemi içinde yer bulamayan bu skandal, aslında Rusya’daki medya savaşlarının ve gündem değiştirme operasyonlarının başarılı bir hamlesiydi Batı’nın LGBT hassasiyetini iyi okuyan Rusya yine AB’ye gol atmış oldu: Rusya’ya yaptırımlar uygulayan AB ülkeleri bile Mayıs ayı boyunca Soçi yolunda sıraya girdiler.
İSTANBUL -SASLANBEK İSAEV- Rusya ilginç bir skandalla çalkalanıyor. Daha geçen ay bir çok şehrinde kitlesel gösterilere tanık olunan Rusya, nasıl olduysa bugün Çeçenistan’daki gizli cezaevlerinde öldürülen eşcinselleri konuşuyor.
Çeçenistan uluslararası kamuoyunda yıllar boyunca verdiği bağımsızlık mücadelesiyle tanınıyordu. Son zamanlarda ise Çeçenler Suriye’de devam eden iç savaşta Esed’e karşı savaşan ‘yabancı savaşçılar’ olarak dünyanın gündemine geldi. DEAŞ’a katılımlarıyla ve son olarak da Rusya’nın Suriye’ye gönderdiği askeri polis birlikleriyle gündemdeydi Çeçenler. Rusya ile Türkiye arasında yaşanan uçak krizi döneminde Ramazan Kadirov’un sert söylemleri de gözlerden kaçmamıştı. Hasılı, “Çeçenleri nasıl bilirsiniz” denildiğinde, bütün dünya onların savaşçı bir kavim olduğuna şahitlik edecektir. Rusya karşıtı ve Rus yanlısı olarak ikiye bölünmüş bu halkın isminin bir LGBT skandalı ile anılacağı ise kimsenin aklına gelmezdi; ama bu da oldu işte.
- Gündem değiştirme operasyonu
Türkiye’nin yoğun gündemi içinde yer bulamayan bu skandal, aslında Rusya’daki medya savaşlarının ve gündem değiştirme operasyonlarının başarılı bir hamlesiydi.
Geçtiğimiz ay Rusya, muhalif siyasetçi Aleksey Navalnıy’nın önderliğinde gerçekleşen kitlesel protestolarla sarsılmıştı. Navalnıy bugün Rusya’da büyük kitleleri sokağa dökebilen tek muhalif lider. Rusya Federasyonu parlamentosunda temsil edilen bir siyasi güç olmadığından, sistem dışı bir muhalif olarak tanınıyor. Aleksey Navalnıy kimine göre Kremlin kulelerinden birine ait bir kukla (örneğin aşırı sağcı lideri Limonov böyle söylüyor), kimine göre ise Rusya’da gerçekten muhalefet yapan tek lider ve bir kahraman. ‘Kremlim kuleleri’ tabiriyle, Putin etrafında oluşmuş onun üzerinde etkiye sahip, siyasi ve ekonomi çıkarları için yarışan askeri ve sivil lobi grupları kastediliyor. Navalnıy’a bu tek adamlık koltuğu Moskova’da öldürülen Boris Nemtsov’dan miras kaldı (Nemtsov suikastından dolayı yine bazı Çeçenlerin yargılandığını da burada hatırlatalım). Başka muhalefet liderleri olsa da onların Navalnıy en önde geleni. Navalnıy Başbakan Dimitriy Medvedev hakkında yaptığı yolsuzluk araştırmalarıyla büyük ses getirmiş ve Rus şehirlerinin sokaklarını liseli ve üniversiteli öğrencilerle doldurmuştu. Koskoca Rusya’da gösterilerin yaşanmadığı bir büyük şehir neredeyse kalmamıştı. Gösterilerin ardından, 2018 yılında gerçekleşecek devlet başkanlığı seçimlerine katılacağını da bildiren Navalnıy, gerçekten kendisine kitlesel destek oluşturabilen bir lider haline dönüştü.
Navalnıy gençleri sokağa dökerken, TIR şoförlerinin de protesto gösterileri vardı. Rusya’nın tarım bölgesi olan Krasnodar, Rostov ve Stavropol illerinde ise çiftçi protestoları yaşanıyordu. Tam bu olaylar yaşanırken, Suriye’de kullanılan kimyasal silahlarla ilgili uluslararası skandal Kremlin’i hızla çıkmaza sürüklüyordu. İşte tam bu anda Kremlin’in imdadına Çeçen LGBT skandalı yetişti.
- Kremlin’in imdadına LGBT skandalı yetişti
Novaya Gazeta yazarı Elena Milashina 1 nisan 2017 tarihinde, Kadirovcular tarafından Çeçenistan’da bir ‘eşcinsel avı’ başlatıldığını yazdı. LGBT haklarını savunan GayRussia.ru aktivistleri Rusya genelinde yürüyüş izni isteyerek devletten ret cevapları topluyor. Bu ret cevaplarına karşı davalar açılıyor, kaybediliyor ve sonunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne ulaşan stratejik bir yol izleniyor. Bu strateji dahilinde GayRussia.ru Kuzey Kafkasya’da da iki şehirde yürüyüş başvurusu yaptı. Nalçik ve Çerkesk’te yapılan bu başvurular Kafkasya’da ses getirdi. Milashina’nın yazısına göre, bu strateji Çeçenistan’daki LGBT avını tetikledi. Oysa Çeçenistan’ın başkenti Grozni’nin aktivistlerin planları dahilinde bile olmadığını GayRussia.ru lideri Nikolay Alekseev de ısrarla söylüyor. Hatta Novaya Gazeta'ya karşı bir dava bile açmışlar.
Ama artık geri dönüş için geç kalınmıştı. Novaya Gazeta'nın haberine göre Çeçenistan’da eşcinsel avı başlamıştı; hatta kaçırılıp öldürülenler bile vardı. Bu vahşi “DEAŞvari” saldırılar, Çeçenistan’ın ikinci önemli şehri olan Argun’daki gizli bir hapishanede yapılıyordu. Novaya Gazeta hapishanenin uydu resimlerini paylaştı. Bütün bu bilgilerin kaynağı olarak ise Çeçenistan’daki bölgesel FSB, içişleri bakanlığı ve savcılık görevlisi isimsiz memurları gösterdi. Skandal Novaya Gazeta’dan Meduza’ya, oradan Dojd, RBC ve diğer liberal Rus medya organlarına sıçradı ve hemen ardından Avrupa medyasına taşındı. Haber artık BBC ve CNN başta olmak üzere, Batı medyasının önde gelen kurumlarındaydı.
- Kahraman AB, eşcinsel katillerine karşı
AB’de gündem olan skandal tabii ki AB liderlerine de soruldu: İngiliz başbakanı Theresa May, Çeçen eşcinseller için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. Alman şansölyesi Soçi’de görüştüğü Putin’den, Suriye ve Ukrayna’nın yanı sıra eşcinseller için Çeçenistan’a da müdahale etmesini istedi. Batı medyası skandalı her fırsatta Putin’e de hatırlattı. Bu baskılardan sonra Rus başsavcılığı bir araştırma başlatsa da, henüz ortada ulaşılmış bir sonuç yok. Novaya Gazeta ise olayın sonuna kadar takipçisi olacağını söylüyor ve savcılığa yeni bilgiler göndererek skandalı gündemde tutuyor.
- Muhaliflerin gösterileri unutuluverdi
Trump dönemi iç skandallarla boğuşan ABD yönetimi, Obama kadar Rusya’nın iç işlerine karışmıyor; ikili ilişkilerde uluslararası gündemle yetiniyor. AB ise Navalnıy ve onun protestocu kitlesini unutmuş görünüyor; onlar yerine bugün, kimsenin görmediği Çeçen eşcinselleri korumakla meşgul. Bu arada Navalnıy sokakta saldırıya uğradı ve gözünden ciddi bir yara aldı. TIR şoförlerinin iptalini isteği PLATON yol ücretlendirme sistemi iptal edilmedi, onun yerine temsili bir indirim yapıldı. TIR şoförlerinin çoğu evlerine döndü; dağılmayanlar ise tutuklanıyor. Çiftçiler ise Rusya-Türkiye domates görüşmelerin arka planında kaldı. Rus parlamentosunda liseli gençlerin izinsiz kitle gösterilerine katılmalarını yasaklamak için çalışma başlatıldı.
- AB üyesi devletlerden sığınma hakkı ilanı
Tüm bu olanlar karşısında AB tabii ki susmadı: Avrupa’nın bir çok şehrinde Çeçen eşcinseller için destek gösterileri düzenlendi; yardım fonları kuruldu. AB üyesi bazı devletler hemen Çeçen eşcinsellere sığınma hakkı tanıyacağını açıkladı. Fakat aynı devletler, eşcinsel olmayan Çeçenleri Rusya’ya iade etmeyi de ihmal etmiyor. AB tam “demokrasi savaşı”na adanmışken, Rusya’daki yeni toplumsal isyan ikinci planda kaldı, Çeçen LGBT skandalının dalgaları arasında boğuldu.
Asıl önemlisi, bu skandalın sadece Milaşina ve Novaya Gazeta’nın sayfalarında yazılandan ibaret olması. Çeçen kaynaklar da, Rus LGBT aktivistleri de olayın asılsız olduğunu ve şişirilmiş bir balon olduğunu savunuyor. Belki de tarihte ilk defa, eşcinsellere işkence yaptığı iddia edilen Kadirovcu Çeçen yönetimle Rus eşcinsel hakları savunucuları, Novaya Gazeta karşısında bir araya geliyor. Novaya Gazeta’ya karşı ayrı ayrı hukuki süreç başlatan taraflar, Çeçenistan’da eşcinsel olmadığını ispatlamaya çalışıyor.
- Sığınmacı Çeçen muhaliflere baskı
LGBT skandalın bir diğer önemli etkisi de AB’ye sığınmış Çeçen muhaliflere, Kadirov’un eşcinsellere yönelik hak ihlallerini kınamaları için yapılan baskı. Çeçenlerin toplumsal mevcut yapısında eşcinselleri savunan kimselerin halk desteğini kaybedeceğini bildikleri için muhalifler susmayı tercih ediyorlar. Muhaliflerin bu suskunluğu ise onların Avrupalı “demokrasi önderleri” tarafından dışlanmasına neden oluyor. AB Rusya’ya karşı elinde tuttuğu Çeçen direniş kozunu, hiç var olmamış bir LGBT skandalı uğruna suya atıyor.
Batı’nın LGBT hassasiyetini iyi okuyan Rusya ise yine AB’ye gol atmış oldu. Hatta Rusya’ya yaptırımlar uygulayan AB ülkeleri bile Mayıs ayı boyunca Soçi yolunda sıraya girdiler. Putin’i Ukrayna ve Suriye yüzünden sözde dışlayan Batılı liderler, tabii ki Çeçen eşcinselleri “kurtarmak” için Soçi’ye bu kadar sık gelmeye başladılar. Sonuç olarak, LGBT skandalı hâlâ gündemde. Navalnıy isyanını ikinci plana iten bu skandal, AB’yi “demokrasi değerleri” üzerinden daha da zorlayacak gibi görünüyor.
Kaynak: AA
Çeçenistan uluslararası kamuoyunda yıllar boyunca verdiği bağımsızlık mücadelesiyle tanınıyordu. Son zamanlarda ise Çeçenler Suriye’de devam eden iç savaşta Esed’e karşı savaşan ‘yabancı savaşçılar’ olarak dünyanın gündemine geldi. DEAŞ’a katılımlarıyla ve son olarak da Rusya’nın Suriye’ye gönderdiği askeri polis birlikleriyle gündemdeydi Çeçenler. Rusya ile Türkiye arasında yaşanan uçak krizi döneminde Ramazan Kadirov’un sert söylemleri de gözlerden kaçmamıştı. Hasılı, “Çeçenleri nasıl bilirsiniz” denildiğinde, bütün dünya onların savaşçı bir kavim olduğuna şahitlik edecektir. Rusya karşıtı ve Rus yanlısı olarak ikiye bölünmüş bu halkın isminin bir LGBT skandalı ile anılacağı ise kimsenin aklına gelmezdi; ama bu da oldu işte.
- Gündem değiştirme operasyonu
Türkiye’nin yoğun gündemi içinde yer bulamayan bu skandal, aslında Rusya’daki medya savaşlarının ve gündem değiştirme operasyonlarının başarılı bir hamlesiydi.
Geçtiğimiz ay Rusya, muhalif siyasetçi Aleksey Navalnıy’nın önderliğinde gerçekleşen kitlesel protestolarla sarsılmıştı. Navalnıy bugün Rusya’da büyük kitleleri sokağa dökebilen tek muhalif lider. Rusya Federasyonu parlamentosunda temsil edilen bir siyasi güç olmadığından, sistem dışı bir muhalif olarak tanınıyor. Aleksey Navalnıy kimine göre Kremlin kulelerinden birine ait bir kukla (örneğin aşırı sağcı lideri Limonov böyle söylüyor), kimine göre ise Rusya’da gerçekten muhalefet yapan tek lider ve bir kahraman. ‘Kremlim kuleleri’ tabiriyle, Putin etrafında oluşmuş onun üzerinde etkiye sahip, siyasi ve ekonomi çıkarları için yarışan askeri ve sivil lobi grupları kastediliyor. Navalnıy’a bu tek adamlık koltuğu Moskova’da öldürülen Boris Nemtsov’dan miras kaldı (Nemtsov suikastından dolayı yine bazı Çeçenlerin yargılandığını da burada hatırlatalım). Başka muhalefet liderleri olsa da onların Navalnıy en önde geleni. Navalnıy Başbakan Dimitriy Medvedev hakkında yaptığı yolsuzluk araştırmalarıyla büyük ses getirmiş ve Rus şehirlerinin sokaklarını liseli ve üniversiteli öğrencilerle doldurmuştu. Koskoca Rusya’da gösterilerin yaşanmadığı bir büyük şehir neredeyse kalmamıştı. Gösterilerin ardından, 2018 yılında gerçekleşecek devlet başkanlığı seçimlerine katılacağını da bildiren Navalnıy, gerçekten kendisine kitlesel destek oluşturabilen bir lider haline dönüştü.
Navalnıy gençleri sokağa dökerken, TIR şoförlerinin de protesto gösterileri vardı. Rusya’nın tarım bölgesi olan Krasnodar, Rostov ve Stavropol illerinde ise çiftçi protestoları yaşanıyordu. Tam bu olaylar yaşanırken, Suriye’de kullanılan kimyasal silahlarla ilgili uluslararası skandal Kremlin’i hızla çıkmaza sürüklüyordu. İşte tam bu anda Kremlin’in imdadına Çeçen LGBT skandalı yetişti.
- Kremlin’in imdadına LGBT skandalı yetişti
Novaya Gazeta yazarı Elena Milashina 1 nisan 2017 tarihinde, Kadirovcular tarafından Çeçenistan’da bir ‘eşcinsel avı’ başlatıldığını yazdı. LGBT haklarını savunan GayRussia.ru aktivistleri Rusya genelinde yürüyüş izni isteyerek devletten ret cevapları topluyor. Bu ret cevaplarına karşı davalar açılıyor, kaybediliyor ve sonunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne ulaşan stratejik bir yol izleniyor. Bu strateji dahilinde GayRussia.ru Kuzey Kafkasya’da da iki şehirde yürüyüş başvurusu yaptı. Nalçik ve Çerkesk’te yapılan bu başvurular Kafkasya’da ses getirdi. Milashina’nın yazısına göre, bu strateji Çeçenistan’daki LGBT avını tetikledi. Oysa Çeçenistan’ın başkenti Grozni’nin aktivistlerin planları dahilinde bile olmadığını GayRussia.ru lideri Nikolay Alekseev de ısrarla söylüyor. Hatta Novaya Gazeta'ya karşı bir dava bile açmışlar.
Ama artık geri dönüş için geç kalınmıştı. Novaya Gazeta'nın haberine göre Çeçenistan’da eşcinsel avı başlamıştı; hatta kaçırılıp öldürülenler bile vardı. Bu vahşi “DEAŞvari” saldırılar, Çeçenistan’ın ikinci önemli şehri olan Argun’daki gizli bir hapishanede yapılıyordu. Novaya Gazeta hapishanenin uydu resimlerini paylaştı. Bütün bu bilgilerin kaynağı olarak ise Çeçenistan’daki bölgesel FSB, içişleri bakanlığı ve savcılık görevlisi isimsiz memurları gösterdi. Skandal Novaya Gazeta’dan Meduza’ya, oradan Dojd, RBC ve diğer liberal Rus medya organlarına sıçradı ve hemen ardından Avrupa medyasına taşındı. Haber artık BBC ve CNN başta olmak üzere, Batı medyasının önde gelen kurumlarındaydı.
- Kahraman AB, eşcinsel katillerine karşı
AB’de gündem olan skandal tabii ki AB liderlerine de soruldu: İngiliz başbakanı Theresa May, Çeçen eşcinseller için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi. Alman şansölyesi Soçi’de görüştüğü Putin’den, Suriye ve Ukrayna’nın yanı sıra eşcinseller için Çeçenistan’a da müdahale etmesini istedi. Batı medyası skandalı her fırsatta Putin’e de hatırlattı. Bu baskılardan sonra Rus başsavcılığı bir araştırma başlatsa da, henüz ortada ulaşılmış bir sonuç yok. Novaya Gazeta ise olayın sonuna kadar takipçisi olacağını söylüyor ve savcılığa yeni bilgiler göndererek skandalı gündemde tutuyor.
- Muhaliflerin gösterileri unutuluverdi
Trump dönemi iç skandallarla boğuşan ABD yönetimi, Obama kadar Rusya’nın iç işlerine karışmıyor; ikili ilişkilerde uluslararası gündemle yetiniyor. AB ise Navalnıy ve onun protestocu kitlesini unutmuş görünüyor; onlar yerine bugün, kimsenin görmediği Çeçen eşcinselleri korumakla meşgul. Bu arada Navalnıy sokakta saldırıya uğradı ve gözünden ciddi bir yara aldı. TIR şoförlerinin iptalini isteği PLATON yol ücretlendirme sistemi iptal edilmedi, onun yerine temsili bir indirim yapıldı. TIR şoförlerinin çoğu evlerine döndü; dağılmayanlar ise tutuklanıyor. Çiftçiler ise Rusya-Türkiye domates görüşmelerin arka planında kaldı. Rus parlamentosunda liseli gençlerin izinsiz kitle gösterilerine katılmalarını yasaklamak için çalışma başlatıldı.
- AB üyesi devletlerden sığınma hakkı ilanı
Tüm bu olanlar karşısında AB tabii ki susmadı: Avrupa’nın bir çok şehrinde Çeçen eşcinseller için destek gösterileri düzenlendi; yardım fonları kuruldu. AB üyesi bazı devletler hemen Çeçen eşcinsellere sığınma hakkı tanıyacağını açıkladı. Fakat aynı devletler, eşcinsel olmayan Çeçenleri Rusya’ya iade etmeyi de ihmal etmiyor. AB tam “demokrasi savaşı”na adanmışken, Rusya’daki yeni toplumsal isyan ikinci planda kaldı, Çeçen LGBT skandalının dalgaları arasında boğuldu.
Asıl önemlisi, bu skandalın sadece Milaşina ve Novaya Gazeta’nın sayfalarında yazılandan ibaret olması. Çeçen kaynaklar da, Rus LGBT aktivistleri de olayın asılsız olduğunu ve şişirilmiş bir balon olduğunu savunuyor. Belki de tarihte ilk defa, eşcinsellere işkence yaptığı iddia edilen Kadirovcu Çeçen yönetimle Rus eşcinsel hakları savunucuları, Novaya Gazeta karşısında bir araya geliyor. Novaya Gazeta’ya karşı ayrı ayrı hukuki süreç başlatan taraflar, Çeçenistan’da eşcinsel olmadığını ispatlamaya çalışıyor.
- Sığınmacı Çeçen muhaliflere baskı
LGBT skandalın bir diğer önemli etkisi de AB’ye sığınmış Çeçen muhaliflere, Kadirov’un eşcinsellere yönelik hak ihlallerini kınamaları için yapılan baskı. Çeçenlerin toplumsal mevcut yapısında eşcinselleri savunan kimselerin halk desteğini kaybedeceğini bildikleri için muhalifler susmayı tercih ediyorlar. Muhaliflerin bu suskunluğu ise onların Avrupalı “demokrasi önderleri” tarafından dışlanmasına neden oluyor. AB Rusya’ya karşı elinde tuttuğu Çeçen direniş kozunu, hiç var olmamış bir LGBT skandalı uğruna suya atıyor.
Batı’nın LGBT hassasiyetini iyi okuyan Rusya ise yine AB’ye gol atmış oldu. Hatta Rusya’ya yaptırımlar uygulayan AB ülkeleri bile Mayıs ayı boyunca Soçi yolunda sıraya girdiler. Putin’i Ukrayna ve Suriye yüzünden sözde dışlayan Batılı liderler, tabii ki Çeçen eşcinselleri “kurtarmak” için Soçi’ye bu kadar sık gelmeye başladılar. Sonuç olarak, LGBT skandalı hâlâ gündemde. Navalnıy isyanını ikinci plana iten bu skandal, AB’yi “demokrasi değerleri” üzerinden daha da zorlayacak gibi görünüyor.