CHP MYK Toplantısı
Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Tezcan: '(BAE Dışişleri Bakanı Zayed'in sosyal medya paylaşımı) Bu densizliği şiddetle kınıyoruz ve Türkiye'ye kimsenin, ne tarihinden ne bugününden hakaret etmeye hakkı olmadığını, haddi de olmadığını bir kere daha hatırlatmak istiyoruz' 'Türk Ceza Kanunu'nda Cumhurbaşkanına hakaret suçu artık işlenemez bir suç haline gelmiştir. Böyle bir suçun fiilen işlenmesi mümkün değildir, çünkü o maddenin koruduğu cumhurbaşkanı yoktur Türkiye'de' 'Yunanistan Savunma Bakanına söylüyorum, bu maceralardan, heveslerden ve hezeyanlardan vazgeçsinler. Bu coğrafya üzerinde Kuvayi Milliye ruhu hala yaşıyor, hala sağdır ve verilecek bir karış toprağımız yoktur'
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed'in sosyal medyada Fahreddin Paşa hakkındaki paylaşımına tepki göstererek, "Bu densizliği şiddetle kınıyoruz ve Türkiye'ye kimsenin, ne tarihinden ne bugününden hakaret etmeye hakkı olmadığını, haddi de olmadığını bir kere daha hatırlatmak istiyoruz." dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.
Toplantının ardından açıklama yapan Tezcan, Türkiye'nin "20 Temmuz OHAL darbesi"nin etkisi altında, ciddi sıkıntılar içinde yol alamaya devam ettiğini savundu.
CHP'nin 6 Kasım 2016'da yayınladığı PM bildirgesini hatırlatan Tezcan, bu bildiri üzerine Cumhuriyet Savcılıklarının soruşturma başlattığını ve milletvekili olan PM üyeleri hakkında fezleke hazırlandığını aktardı.
Milletvekili olmayan üyelerin de ifadeye çağrıldığını belirten Tezcan, "Bu soruşturmanın açılmış olması dahi o PM bildirisinin ne kadar haklı olduğunun delilidir. PM bildirisinde demokrasinin ortadan kalktığı, tek adam rejiminin yerleştirildiği, iktidar eliyle Türkiye'nin çok kötü bir sürece götürüldüğü anlatılıyordu ve çok doğru tespitlerdi. Aradan geçen sürede bunların haklılığı ortaya çıktı." dedi.
Bu soruşturmanın talimatla açıldığını ileri süren Tezcan, buna, o gün toplantıda bulunmayan PM üyeleri ile yedek üyelere dahi ifade çağrısının gönderilmesini gerekçe gösterdi.
Soruşturmaya gerekçe gösterilen bildirinin bir bölümünü tekrar okuyan ve arkasında olduklarını vurgulayan Tezcan, ülkeye demokrasiyi getirmek için bunları söylemeye devam edeceklerini belirtti.
Tezcan, Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesine atıfta bulunarak Cumhurbaşkanına hakaret suçuna da değinerek, bu suçun artık Türkiye'de uygulanamayacağını iddia etti.
Söz konusu maddenin tarafsız cumhurbaşkanını korumaya dönük olduğunu belirten Bülent Tezcan, "Niye cumhurbaşkanlığı zırhını alıp da 299'uncu maddeye sığınıyorsun. Mertlik sözle olur, mahkemelerden yardım bekleyerek değil. Türk Ceza Kanunu'nda Cumhurbaşkanına hakaret suçu artık işlenemez bir suç haline gelmiştir. Böyle bir suçun fiilen işlenmesi mümkün değildir, çünkü o maddenin koruduğu cumhurbaşkanı yoktur Türkiye'de. Bu madde tarafsız cumhurbaşkanını korumak için konmuştur ve ne yazık ki tarafsız bir cumhurbaşkanı yoktur." dedi.
- Yunanistan Savunma Bakanı'nın sözleri
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Yunanistan'ın 18 Ege adasını işgal etmesine ilişkin sözlerinin ardından Yunan Savunma Bakanı'nın meydan okuduğuna işaret eden Tezcan, hükümetten buna karşı tek bir ses olmadığını dile getirdi.
Tezcan, şöyle devam etti:
"Meydan okuma konusu, Türkiye'nin olması gereken ve işgal ettikleri topraklar. Yerli ve milli olmaksa bundan daha yerli ve milli başka bir mesele olabilir mi? 18 değil, gerçek rakam 156 ada ve kayalıktır. Yunanistan'ın Ege'de haksız işgal ettiği bize ait olması gereken 156 ada ve kayalık, şu anda Yunanistan tarafından işgal etmiştir. CHP Genel Başkanı buna gereği gibi cevap vermiştir. Yunanistan bu sözüyle işgali ikrar etmiştir. Binali Yıldırım hükümetine sesleniyorum, Ege'de Türkiye'nin ada ve kayalıklarına 'bizim' diyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu'nun buna söyleyecek sözü vardı, söylemeye devam ediyor. Sizin bunu söyleyecek bir sözünüz yok mu? Bir meselenin milli mesele olabilmesi için sizinle şahsi münasebetinin olması mı gerekiyor?"
Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos'a sert tepki gösteren Tezcan, "Kammenos 'Gel de al, buralar bizim' diyor ya... Bu hezeyanların rüzgarı 98 yıl önce bu bölgede esti ve kuvayımilliye hareketi çıktı bu hezeyanlara gerekli cevap verdi." ifadesini kullandı.
Aynı ruhun buna benzer hezeyanlara karşı 43 yıl önce de Kıbrıs'ta gereken cevabı verdiğini hatırlatan Tezcan, şunları kaydetti:
"Bugün hükümet sessiz kalmaya devam etse dahi bu millet buna gerekli cevabı verecek güçte ve inançtadır. Yunanistan Savunma Bakanına söylüyorum, bu maceralardan, heveslerden ve hezeyanlardan vazgeçsinler. Bu coğrafya üzerinde kuvayımilliye ruhu hala yaşıyor, hala sağdır ve verilecek bir karış toprağımız yoktur."
- BAE Dışişleri Bakanı'na sert tepki
CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed'in sosyal medyada Fahreddin Paşa hakkındaki paylaşımına da sert tepki gösterdi.
Bu sözlerin edep, ahlak, vicdan ve vefa kavramlarıyla izah edilemeyeceğine dikkati çeken Tezcan, şu görüşlere yer verdi:
"Tarihe geçmiş Medine müdafasındaki o önemli isim, Fahreddin Paşa'ya ağza alınmayacak hakaret eden sözler, onun üzerinden bugünün Türkiyesine dönük hakaret içeren sözler kabul edilmesi mümkün değildir. Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanına bir şeyi hatırlatmak isterim, o coğrafyada bu milletin evlatları aç, çıplak, yoksulluk içerisinde, sıtmadan ölürken kutsal toprakları korumak için canlarını verdiler, kanlarını akıttılar. Yemen türkülerinin yakıldığı bir milletin evlatlarıyız. Eğer birazcık ahde vefa olsa, birazcık dökülen kana saygı olsa oturup söylediğiniz sözün vicdan azabını yaşarsınız.
Biz biliyoruz ki o coğrafyayı yönetenler, oradaki halklar değil. O coğrafyayı yönetenler, petrollerini çalan gerçek hırsızları bilmeyip, sırtlarını o gerçek hırsızlara dayayarak, o toprakları savunmak isteyenlere kafa tutmayı maharet saymışlardır. Bugün o coğrafyada azıcık kimliklerinin farkına varsalar bugün düştükleri duruma düşmezlerdi. Bu densizliği şiddetle kınıyoruz ve Türkiye'ye kimsenin ne tarihinden ne bugününden hakaret etmeye hakkı olmadığını, haddi de olmadığını bir kere daha hatırlatmak istiyoruz."
- "Nüfusun yüzde 1'i milli servetin yüzde 55'ine sahip"
Zenginin daha zenginleştiği, yoksulun daha yoksullaştığı bir dönem yaşandığını kaydeden Tezcan, milli gelirin adaletli bir şekilde dağılmasını istediklerini belirtti.
Türkiye'de nüfusun yüzde 1'inin, milli servetin yüzde 55'ine sahip olduğunu aktaran Tezcan, bundan daha büyük adaletsizlik olamayacağını söyledi.
Ekonominin yükünün yoksulların sırtında olduğunu vurgulayan Tezcan, "En zenginler yüzde 20,2 vergi yükü altında. En yoksulların vergi yükü ise yüzde 21,6. En yoksullar en zenginlerden daha fazla yük altında." ifade etti.
- "Evi satmaya hazırız"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, kızı Zeynep Kılıçdaroğlu'nun Ataşehir'deki dairesine ilişkin dünkü sözlerinden sonra bugün bir gazetenin eve talip olduğunu belirten Tezcan, evi 100 bin dolara satmaya hazır olduklarını bildirdi.
Tezcan, "O havuz medyasının sahibi kimse yarın gazetede yazsınlar ismini ya da avukatları bize göndersinler. 100 bin dolara, doğacak gelir vergisi ve harçlar alıcıya ait olmak üzere satmaya hazırız. Sayın Zeynep Kılıçdaroğlu hemen vekalet verecek. Parayı hazır etsinler. Bizim hesabını veremeyeceğimiz herhangi bir haram kazancımız yoktur. Bir şey söylerken 40 kere düşünsünler geri adım atmak yok, bekliyoruz." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun dün Kılıçdaroğlu'nu istifaya davet eden bir tweet attığının hatırlatılması üzerine Tezcan, her şeyin ortada olduğunu ve soruşturmaya gerek olmadığını gösteren tüm belgeleri dağıttıklarını bildirdi.
Hesap veremeyecekleri şeyleri olmadığını aktaran Tezcan, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'nin de kendi mal varlığının araştırılması ile ilgili gidip savcılığı başvurduğuna işaret etti.
Bülent Tezcan, asıl istifa etmesi gereken kişinin Süleyman Soylu olduğunu kaydetti.
Kaynak: AA
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.
Toplantının ardından açıklama yapan Tezcan, Türkiye'nin "20 Temmuz OHAL darbesi"nin etkisi altında, ciddi sıkıntılar içinde yol alamaya devam ettiğini savundu.
CHP'nin 6 Kasım 2016'da yayınladığı PM bildirgesini hatırlatan Tezcan, bu bildiri üzerine Cumhuriyet Savcılıklarının soruşturma başlattığını ve milletvekili olan PM üyeleri hakkında fezleke hazırlandığını aktardı.
Milletvekili olmayan üyelerin de ifadeye çağrıldığını belirten Tezcan, "Bu soruşturmanın açılmış olması dahi o PM bildirisinin ne kadar haklı olduğunun delilidir. PM bildirisinde demokrasinin ortadan kalktığı, tek adam rejiminin yerleştirildiği, iktidar eliyle Türkiye'nin çok kötü bir sürece götürüldüğü anlatılıyordu ve çok doğru tespitlerdi. Aradan geçen sürede bunların haklılığı ortaya çıktı." dedi.
Bu soruşturmanın talimatla açıldığını ileri süren Tezcan, buna, o gün toplantıda bulunmayan PM üyeleri ile yedek üyelere dahi ifade çağrısının gönderilmesini gerekçe gösterdi.
Soruşturmaya gerekçe gösterilen bildirinin bir bölümünü tekrar okuyan ve arkasında olduklarını vurgulayan Tezcan, ülkeye demokrasiyi getirmek için bunları söylemeye devam edeceklerini belirtti.
Tezcan, Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesine atıfta bulunarak Cumhurbaşkanına hakaret suçuna da değinerek, bu suçun artık Türkiye'de uygulanamayacağını iddia etti.
Söz konusu maddenin tarafsız cumhurbaşkanını korumaya dönük olduğunu belirten Bülent Tezcan, "Niye cumhurbaşkanlığı zırhını alıp da 299'uncu maddeye sığınıyorsun. Mertlik sözle olur, mahkemelerden yardım bekleyerek değil. Türk Ceza Kanunu'nda Cumhurbaşkanına hakaret suçu artık işlenemez bir suç haline gelmiştir. Böyle bir suçun fiilen işlenmesi mümkün değildir, çünkü o maddenin koruduğu cumhurbaşkanı yoktur Türkiye'de. Bu madde tarafsız cumhurbaşkanını korumak için konmuştur ve ne yazık ki tarafsız bir cumhurbaşkanı yoktur." dedi.
- Yunanistan Savunma Bakanı'nın sözleri
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Yunanistan'ın 18 Ege adasını işgal etmesine ilişkin sözlerinin ardından Yunan Savunma Bakanı'nın meydan okuduğuna işaret eden Tezcan, hükümetten buna karşı tek bir ses olmadığını dile getirdi.
Tezcan, şöyle devam etti:
"Meydan okuma konusu, Türkiye'nin olması gereken ve işgal ettikleri topraklar. Yerli ve milli olmaksa bundan daha yerli ve milli başka bir mesele olabilir mi? 18 değil, gerçek rakam 156 ada ve kayalıktır. Yunanistan'ın Ege'de haksız işgal ettiği bize ait olması gereken 156 ada ve kayalık, şu anda Yunanistan tarafından işgal etmiştir. CHP Genel Başkanı buna gereği gibi cevap vermiştir. Yunanistan bu sözüyle işgali ikrar etmiştir. Binali Yıldırım hükümetine sesleniyorum, Ege'de Türkiye'nin ada ve kayalıklarına 'bizim' diyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu'nun buna söyleyecek sözü vardı, söylemeye devam ediyor. Sizin bunu söyleyecek bir sözünüz yok mu? Bir meselenin milli mesele olabilmesi için sizinle şahsi münasebetinin olması mı gerekiyor?"
Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos'a sert tepki gösteren Tezcan, "Kammenos 'Gel de al, buralar bizim' diyor ya... Bu hezeyanların rüzgarı 98 yıl önce bu bölgede esti ve kuvayımilliye hareketi çıktı bu hezeyanlara gerekli cevap verdi." ifadesini kullandı.
Aynı ruhun buna benzer hezeyanlara karşı 43 yıl önce de Kıbrıs'ta gereken cevabı verdiğini hatırlatan Tezcan, şunları kaydetti:
"Bugün hükümet sessiz kalmaya devam etse dahi bu millet buna gerekli cevabı verecek güçte ve inançtadır. Yunanistan Savunma Bakanına söylüyorum, bu maceralardan, heveslerden ve hezeyanlardan vazgeçsinler. Bu coğrafya üzerinde kuvayımilliye ruhu hala yaşıyor, hala sağdır ve verilecek bir karış toprağımız yoktur."
- BAE Dışişleri Bakanı'na sert tepki
CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed'in sosyal medyada Fahreddin Paşa hakkındaki paylaşımına da sert tepki gösterdi.
Bu sözlerin edep, ahlak, vicdan ve vefa kavramlarıyla izah edilemeyeceğine dikkati çeken Tezcan, şu görüşlere yer verdi:
"Tarihe geçmiş Medine müdafasındaki o önemli isim, Fahreddin Paşa'ya ağza alınmayacak hakaret eden sözler, onun üzerinden bugünün Türkiyesine dönük hakaret içeren sözler kabul edilmesi mümkün değildir. Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanına bir şeyi hatırlatmak isterim, o coğrafyada bu milletin evlatları aç, çıplak, yoksulluk içerisinde, sıtmadan ölürken kutsal toprakları korumak için canlarını verdiler, kanlarını akıttılar. Yemen türkülerinin yakıldığı bir milletin evlatlarıyız. Eğer birazcık ahde vefa olsa, birazcık dökülen kana saygı olsa oturup söylediğiniz sözün vicdan azabını yaşarsınız.
Biz biliyoruz ki o coğrafyayı yönetenler, oradaki halklar değil. O coğrafyayı yönetenler, petrollerini çalan gerçek hırsızları bilmeyip, sırtlarını o gerçek hırsızlara dayayarak, o toprakları savunmak isteyenlere kafa tutmayı maharet saymışlardır. Bugün o coğrafyada azıcık kimliklerinin farkına varsalar bugün düştükleri duruma düşmezlerdi. Bu densizliği şiddetle kınıyoruz ve Türkiye'ye kimsenin ne tarihinden ne bugününden hakaret etmeye hakkı olmadığını, haddi de olmadığını bir kere daha hatırlatmak istiyoruz."
- "Nüfusun yüzde 1'i milli servetin yüzde 55'ine sahip"
Zenginin daha zenginleştiği, yoksulun daha yoksullaştığı bir dönem yaşandığını kaydeden Tezcan, milli gelirin adaletli bir şekilde dağılmasını istediklerini belirtti.
Türkiye'de nüfusun yüzde 1'inin, milli servetin yüzde 55'ine sahip olduğunu aktaran Tezcan, bundan daha büyük adaletsizlik olamayacağını söyledi.
Ekonominin yükünün yoksulların sırtında olduğunu vurgulayan Tezcan, "En zenginler yüzde 20,2 vergi yükü altında. En yoksulların vergi yükü ise yüzde 21,6. En yoksullar en zenginlerden daha fazla yük altında." ifade etti.
- "Evi satmaya hazırız"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, kızı Zeynep Kılıçdaroğlu'nun Ataşehir'deki dairesine ilişkin dünkü sözlerinden sonra bugün bir gazetenin eve talip olduğunu belirten Tezcan, evi 100 bin dolara satmaya hazır olduklarını bildirdi.
Tezcan, "O havuz medyasının sahibi kimse yarın gazetede yazsınlar ismini ya da avukatları bize göndersinler. 100 bin dolara, doğacak gelir vergisi ve harçlar alıcıya ait olmak üzere satmaya hazırız. Sayın Zeynep Kılıçdaroğlu hemen vekalet verecek. Parayı hazır etsinler. Bizim hesabını veremeyeceğimiz herhangi bir haram kazancımız yoktur. Bir şey söylerken 40 kere düşünsünler geri adım atmak yok, bekliyoruz." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun dün Kılıçdaroğlu'nu istifaya davet eden bir tweet attığının hatırlatılması üzerine Tezcan, her şeyin ortada olduğunu ve soruşturmaya gerek olmadığını gösteren tüm belgeleri dağıttıklarını bildirdi.
Hesap veremeyecekleri şeyleri olmadığını aktaran Tezcan, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'nin de kendi mal varlığının araştırılması ile ilgili gidip savcılığı başvurduğuna işaret etti.
Bülent Tezcan, asıl istifa etmesi gereken kişinin Süleyman Soylu olduğunu kaydetti.