'7. Malatya Uluslararası Film Festivali' Konukları Suriyeli Sığınmacıları Ziyaret Etti
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Festival Başkanı Çakır: 'Ailesini, evladını, vatanını kaybetmiş bu insanlara ev sahipliği yapmak, Türkiye gibi geçmişi olan bir devletin yapabileceği bir uygulama' Sanatçı Koçyiğit: 'Onların bulundukları yerde kendi kültürünü, dinlerini yaşayabilmelerine ve ihtiyaçlarına cevap veriyoruz. Dolayısıyla biz kendi kültürümüzle bize yakışanı yapıyoruz' Onur Ödülü sahibi yönetmen Uçakan: 'Kurumlarımız organize şekilde buraya, ülkemize gelenleri yediriyor, içiriyor, doyuruyor, bakıyor, tahsiliyle uğraşıyor. Bunun gerçekten çok çok takdir edilecek tarafları var. Biz sinemacı olarak baktığımızda da hakikaten güncel filmlere de yansıyarak topluma anlatılması gerektiğini düşünüyorum' Onur Ödülü sahibi oyuncu Ergün: 'Ben buraya gelirken iki türlü duygu yaşadım. Birisi çok iyi bir duygu, buraya insanlar yerleştirilmiş. İnsanlara yaşam hakkı tanınmış ve belli imkanlar sunulmuş. Çoluk çocukla yaşıyorlar. Tabii çok hüzünlü de'
Hülya Koçyiğit, Halil Ergün ve Mesut Uçakan'ın da aralarında bulunduğu oyuncu ve yönetmenler, ülkelerindeki savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin yaşadığı Malatya Beydağı Konaklama Tesisi'ne gitti.
Ziyaret öncesi basın mensuplarına açıklamada bulunan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Festival Başkanı Ahmet Çakır, savaştan kaçan Suriyeliler konusunda Türkiye'nin dünyaya örnek olacak bir uygulamayı yürüttüğünü belirterek, "Ülkemizde 3 milyonu aşkın misafirimiz var aslında. Sığınmacı demeyeceğim. (Onları) İçlerinde bulundukları savaş ortamından kaçarak ülkemize sığınan geçici misafirler olarak görüyoruz." dedi.
Çakır, Suriye'deki savaş ortamı bittikten sonra bir çoğunun ülkesine döneceğini dile getirerek, "Bu süre içerisinde de ailesini, evladını, vatanını kaybetmiş bu insanlara ev sahipliği yapmak, Türkiye gibi geçmişi olan bir devletin yapabileceği bir uygulama. Dolayısıyla onların eğitimi, barınmasıyla yakından ilgilenilmesinin burada örnekleri var. Değerleri sanatçılarımızın burayı ziyaret edip görmesi de ayrı bir güzellik." değerlendirmesinde bulundu.
- "Kendimizle gurur duymalıyız"
Ünlü oyuncu Hülya Koçyiğit, tesisteki Suriyelilere gösterilen özen ve dikkatten dolayı memnuniyetini dile getirerek, "Avrupa'nın ya da batının belki de bugüne kadar alabildiği (Suriyeli sayısı), bizim ülkemizdeki bir tek şehirde barınıyor. Bu çok önemli. Bu Türk insanının insanlığa bakışını temsil ediyor. Her şeyden önce bu nedenle biz kendimizle gurur duymalıyız. Çünkü biz her şeyden önce insanlığımızı yaşıyoruz. Gerçekten vatansız kalan, sadece canını kurtarabilmek ve hayatta kalabilmek için ölümü dahi göze alıp yola çıkan bu insanlara görevimizi yerine getiriyoruz." diye konuştu.
Suriyelilerin yaşam koşullarına da dikkati çeken Koçyiğit, şunları aktardı:
"Onların bulundukları yerde kendi kültürünü, dinlerini yaşayabilmelerine ve ihtiyaçlarına cevap veriyoruz. Dolayısıyla biz kendi kültürümüzle bize yakışanı yapıyoruz. Bence dünyaya çok doğru bir örnek gösteriyoruz. O nedenle çok huzurlu ve memnunum burada olmaktan. Tüm görevlilere, burada hizmet verenlere teşekkür ediyorum."
Malatya film festivali dolayısıyla kente geldiklerinin altını çizen sanatçı, "Film festivali demek bir şenlik, eğlence demek değil. Bir kültür alışverişinde bulunmak demek. Dolayısıyla bu nedenle buradayız ama kültürümüzün en güzel örneğini de bu konteyner kente gelerek bir kez daha yaşıyoruz." diye konuştu.
Koçyiğit, hangi tür filmlerde oynayabileceği yönünde yöneltilen bir soru üzerine ise mülteci filmi ya da komedi filmi türü fark etmeden her tür projede yer alabileceğini, projenin insanlığa verdiği mesajın önemli olduğunu vurguladı.
Suriyelilerin Türkiye'nin misafiri olduğunu sözlerine ekleyen sanatçı, "Tabii ki gönlümüz diliyor ki bir an evvel kendi ülkelerinde barış tesis edilsin ve insanlar kendi vatanlarında ve kendi topraklarında kendi yaşam alanlarında yaşayabilsinler. Doğrusu bu. Biz geçici olarak onları misafir ediyor ve bize düşen görevleri yapıyoruz. Onun için de huzurluyum." dedi.
Hülya Koçyiğit birçok Suriyelinin Avrupa'ya sığınmak için çıktığı yolda hayatını kaybettiğini anımsatarak, "Çok büyük acılar çekildiğini söylediler bize. 'Biz de çok acı çekiyoruz ama biz çok mutluyuz, memnunuz iyi ki biz buradayız.' dediler. O benim hoşuma gitti." ifadelerini kullandı.
- "Hepimiz belli ölçüde mesulüz"
Festivalin bu yılki onur ödüllerinden birine layık görülen yönetmen Mesut Uçakan da Türkiye'deki Suriyelilere sunulan yaşam koşullarının Türkiye'nin diğer ülkelerden farkını ortaya koyduğunu söyledi.
Katkıda bulunanlara teşekkür eden Uçakan, şu bilgileri verdi:
"Vatandaş olarak hepimiz belli ölçüde mesulüz. Kurumlarımız organize şekilde buraya, ülkemize gelenleri yediriyor, içiriyor, doyuruyor, bakıyor, tahsiliyle uğraşıyor. Bunun gerçekten çok çok takdir edilecek tarafları var. Biz sinemacı olarak baktığımızda da hakikaten güncel filmlere de yansıyarak topluma anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Malatya Film Festivali çerçevesinde, festival bünyesinde bu konuya dikkat çekilmesi, hoş ve güzel bir olay. Burada gördüğüm kadarıyla çok sayıda mülteci barındırılıyor. Onları da içine alan bir yaklaşımla, burada ağırladığımız muhakkak."
Onur Ödülü sahibi Halil Ergün ise insanların zorunlu nedenlerle yurdundan ayrılmasının kolay bir şey olmadığının altını çizerek, "Ben buraya gelirken iki türlü duygu yaşadım. Birisi çok iyi bir duygu, buraya insanlar yerleştirilmiş. İnsanlara yaşam hakkı tanınmış ve belli imkanlar sunulmuş. Çoluk çocukla yaşıyorlar. Tabii çok hüzünlü de. İnsanların ülkesini terk etmesi, Başka diyarlara göç etmesi kolay iş değil doğrusu." diye konuştu.
Ergün, Türkiye'nin imkanlarıyla, insani şartlarda, çok iyi kurulmuş tesislerde Suriyelileri ağırlamasının sevindirici olduğunu söyleyerek, "Müsterih, memnun olduk. Övündük diyebilirim. Tabii kimsenin başına böyle bir şey gelmesin. Ülkesini yurdunu terk etmesin bunu söylemek istedim." dedi.
Malatya Valiliği'nin desteğiyle yapılan festival, sinema sektöründen yerli ve yabancı konukları sinemaseverlerle buluşturacak.
Bu akşam yapılacak açılış töreniyle başlayacak festival, 16 Kasım'a kadar devam edecek.