'Bin Ali Barış Yasasından Yararlanamaz'

Tunus Projesi Hareketi Başkanı Merzuk:'Eski Cumhurbaşkanı Bin Ali ve çevresi hakkında yargı hükümleri açık. Bu yüzden kendisinin bu yasadan yararlanması kesinlikle imkânsız''Nida Tunus Partisi'nin tercihleri vardır. Bizler bu tercihlere katılmıyoruz. Ancak belirli dosyalarda, projeler ve konularda anlaşabilirsek iş birliği yapabiliriz''Nahda Hareketi olumlu bir şey yaptığı zaman bizim buna 'olumlu değil' dememiz gerekmez. Bizler politikalara göre değerlendiririz. Siyasi kimlikler, son kıstas değildir'

ENES CANLI - Tunus Projesi Hareketi Başkanı Muhsin Merzuk, mecliste geçen ay kabul edilen İdari Barış Yasası'ndan Tunus'un devrik lideri Zeynel Abidin Bin Ali ve çevresinin yararlanmasının kesinlikle mümkün olmadığını belirtti.

Mecliste 22 milletvekiliyle temsil edilen muhalefet partisi Tunus Projesi Hareketi lideri Merzuk, tartışmalı İdari Barış Yasası, ertelenen yerel seçimler, geçen yıl genel sekreterliğini yürütürken ayrıldığı Nida Tunus Partisi ve Nahda Hareketi Partisi'ne bakışı hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Merzuk, eski rejim döneminde hakkındaki suçlamalar nedeniyle görevden uzaklaştırılan yaklaşık bin 500 memurun işe iadesini öngören İdari Barış Yasası'nı ilk olarak kendilerinin gündeme getirdiğini belirtti.

Yasadan "sadece emirleri uygulamak zorunda kalan memurların" faydalanacağını, "insan haklarını ihlal eden ya da uyguladıkları emirler sonucunda finansal çıkar sağlayanların" kapsam dışı bırakıldığını vurgulayan Merzuk, şunları söyledi:

"Eski Cumhurbaşkanı Bin Ali ve çevresi hakkında yargı hükümleri açık. Bu yüzden kendisinin bu yasadan yararlanması kesinlikle imkânsız. İdari Barış Yasası, ancak kendisine otorite sahipleri tarafından verilen emirleri uygulayan memurları kapsıyor. Bu yüzden, sorumluluk bu emirleri veren kişiye ait. Bugün İdari Barış Yasası'na konu memurların, bu emirleri uygularken herhangi bir ekonomik kazanım elde etmemiş olması gerekiyor."

- Farklı partilerle ortak liste, başkentte çatı aday

Merzuk parti olarak, Mart 2018'e ertelenen yerel seçimlere odaklandıklarını ve listelerde "son rötuşları" yaptıklarını aktardı. Bununla birlikte, farklı partilerle bir araya gelerek seçime ortak listeler ile katılabileceklerini dile getiren Merzuk, başkent Tunus için ise "hedeflerini gerçekleştirebilecek, belirli bir geçmişe sahip, bağımsız ve parti dışından bir aday" gösterebileceklerini ifade etti.

Muhsin Merzuk, Nida Tunus Partisi'nden istifa ettiğine pişmanlık duymadığını, Tunus Projesi Hareketi'ni kurdukları için de gururlu olduklarını belirtirken, Nida Tunus ile iş birliği ihtimaline açık kapı bıraktı. Tunuslu siyasetçi, "Bizler geleceğe ilişkin kesin bir şey söyleyemeyiz. Ancak genel haliyle siyasetten beklenen, kilitlenmiş konuları şiddet olmadan çözmektir. Kilitlenen meseleler, her zaman ucu açık sonuçlara gebedir. Nida Tunus Partisi'nin tercihleri vardır. Bizler bu tercihlere katılmıyoruz. Ancak belirli dosyalarda, projeler ve konularda anlaşabilirsek iş birliği yapabiliriz." dedi.

Nahda Hareketi Partisi'ne yönelik duruşuna ilişkin ise Merzuk, "Bizler Nahda Hareketi ile temelden ayrılıyoruz. Bu görüş ayrılığı iyi ki de var, demokrasi görüş ayrılıkları üzerinedir. Bizler tek görüşün zorbalığından çok çektik. Görüşlerimiz farklı da olsa Nahda Hareketi olumlu bir şey yaptığı zaman bizim buna 'olumlu değil' dememiz gerekmez. Bizler politikalara göre değerlendiririz. Siyasi kimlikler, son kıstas değildir. Nahda Hareketi Partisi'nden bazı milletvekilleri İdari Barış Yasası lehine oy kullandı. Biz de bunu olumlu bulduğumuzu kamuoyu önünde paylaştık." diye konuştu.

- Tunus için "başkanlık sistemi" önerisi

Tunus'ta cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine rağmen yürütme yetkisinin bulunmamasını eleştiren Merzuk, seçim sisteminin "çoğunluk partilerine izin vermediğini, iktidarı elde etmek için farklı partilerin programlarını göz ardı ederek koalisyon oluşturduğunu" aktardı.

Yürütme yetkilerine sahip başkanlık sistemini Tunus için "en iyisi" olarak nitelendiren Merzuk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizler, seçim ve siyasi sistemde değişiklik teklif ediyoruz. Cumhurbaşkanının başbakanı ataması, başbakanın parlamentodan güvenoyu almaksızın hükümeti kurmasını, parlamentonun eğer ki dengelemek için hükümetten güvenoyunu çekebileceği bir sistem önerisinde bulunuyoruz. Cumhurbaşkanı halk oyuyla göreve geldiği için yürütmenin başında olmalı diye düşünüyoruz. Siyasi sistemin ülkenin siyasi geleneklerine uygun olması gerekir. Tabii ki bizler, yargı, yasama tarafından denetlenmeyen, sınırları ve ucu açık bir cumhurbaşkanlığı sistemine karşıyız. Cumhurbaşkanlığı, yasama ve yargı tarafından denetlenmeli ki bir kez daha, başka bir despotluğa dönmeyelim."

Merzuk, 2019 yılında cumhurbaşkanlığı adaylığını ihtimal dışı bırakmayarak, "Eğer ki kendimizi ülkeyi yönetebilecek kapasitede görmeseydik, bu sürece girmezdik. Ancak bunu sadece kendim için değil partimiz için söylüyorum. Tunus Projesi Hareketi içinde ülkeyi yönetebilecek, bu işte rol alabilecek isimler mevcut." ifadelerini kullandı.

Muhsin Merzuk genel sekreterliği görevinde Nida Tunus Partisi'nin 2014 parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçim kampanyalarını yürüttü. Partide yaşanan iç çekişmelerin ardından Mart 2016'da aralarında Merzuk'un da olduğu 25 milletvekili Nida Tunus Partisi'nden istifa etti. Merzuk, ardından Tunus Projesi Hareketi'ni kurdu.
Kaynak: AA