AK Parti'li Külünk'ten Almanya'ya 'Terör' Eleştirisi
AK Parti İstanbul Milletvekili Külünk: 'Almanya, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki kirli akla teslim oldu. Şu anda FETÖ'nün, PKK'nın, sol terör örgütlerinin üssü Avrupa, merkez üssü Almanya' 'Almanya şimdi bunlara, orada yaşayan Müslümanların içerisinden devşirdikleri, tıpkı FETÖ gibi dindarlık kimliği altında ajanlaştırmaya başladığı kişileri de ilave ediyor'
COŞKUN ERGÜL - AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Almanya'nın, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki kirli akla teslim olduğunu iddia ederek, 'Şu anda FETÖ'nün, PKK'nın, sol terör örgütlerinin üssü Avrupa, merkez üssü Almanya. Almanya şimdi bunlara, orada yaşayan Müslümanların içerisinden devşirdikleri, tıpkı FETÖ gibi dindarlık kimliği altında ajanlaştırmaya başladığı kişileri de ilave ediyor.' dedi.
Külünk, konuyla ilgili TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun sorularını yanıtlamasını istedi. Metin Külünk, soru önergesinde, 'Türkiye'de faal olan, Avrupa ya da Almanya kökenli hangi STK'ların bulunduğunu, Avrupa ve Almanya makamlarının bu STK'ların hangi faaliyetlerinden haberdar olduğunu ve ne kadar destek olduklarını' öğrenmek istedi.
Soru önergesi hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Külünk, Avrupa'da 2008 küresel finans krizinin ardından, ırkçı ve faşist politikaların çok daha fazla güçlenmeye başladığını vurguladı.
Bu yükselen ırkçılık ve faşizm yanlısı politikaların, ülkelerine 50 yıl önce gelen ve ülkelerinin zenginliğine son derece önemli katkıda bulunan göçmen ve yabancıları hedef aldığına değinen Külünk, 'Ne zaman Avrupa finansman krizi hissediyorsa ertesi gün Pegida'da olduğu gibi ırkçı faşizmi merkeze koyan insanlar sokaklara çıkıyor, göçmenlere 'evinize dönün' diyor ve İslam karşıtlığı yükseliyor.' ifadesini kullandı.
Külünk, Avrupa'nın çok ciddi anlamda İslamofobi sorunu olduğunu, ancak bu sorununu çözmek de istemediğini bildirdi.
Bu sorunun, Avrupa'nın kendi halklarının demokrasisini şekillendirmek için bir araca dönüştürüldüğünü belirten Külünk, 'Avrupa ülkeleri, İslamofobiyi kendi halklarının demokratik haklarını kısıtlamada şekillendirmek için bir araç olarak kullanıyor ve halkların İslamla bağını kesmede, İslam=terör algısı üzerinden bir siyaset biçimi yönetiyor.' diye konuştu.
Metin Külünk, Avrupa'da çok ciddi anlamda Türk düşmanlığının yükseldiğini, İslamofobi ile birlikte 'Türkfobi' oluştuğuna değindi.
- 'Hitler'i 70 yıl sonra tekrar diriltmek istiyor'
Bazı Avrupa ülkelerinin, yabancıları devşirerek ajanlaştırma politikaları güttüğünü ileri süren Külünk, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Avrupa; bir taraftan Avrupa İslami diye bir kavram üretip, kendi emperyalist çıkarları için Müslümanları ve Ortadoğu'yu, özellikle de Türkiye'yi hedef alan bir siyaset biçimi tercih ediyor, diğer taraftan da radikalizmin önünü açarak, bir anlamda havuç sopa politikası güdüyor. Almanya, Avrupa'nın amiral gemisi, bütün politikaların merkez üssü. Almanya, son yıllarda Avrupa İslami ile beraber Alman İslami üretmeye çalışmaktadır. Camilerdeki hutbelerin niteliğine varıncaya kadar her şeye karışmaktadır. Din dersleri ve Türkçe dilini tasfiye etme, Türkiye'den gelen imamları kabul etmeme, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nüfus kağıdı ve pasaportu taşıyan Türklerin dini hayatlarına hizmet vermek üzere kurulan Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DITIB) yönelik ciddi bir devşirme siyaseti izlemektedir. Anadolu değerlerinin Avrupa'daki varlığını kendilerine engel olarak görmekten kaynaklanan tedirginlikle, DITIB'e yönelik son derece kirli algı operasyonu yönetmekteler.'
-'İmamlara hak etmedikleri davranışları sergiliyorlar'
Metin Külünk, Almanya, Hollanda, Belçika ve Avusturya'daki imamlara hak etmedikleri davranışların sergilendiğine dikkati çekti. DITIB görevlilerini ajan kimliğinin içerisine sıkıştırarak, onların şahsında Türkiye'ye karşı saldırganlık geliştirildiğine vurgu yapan Külünk, şu ifadeleri kullandı:
'Bu saldırganlığın sonucunda asıl hedefleri şudur; Almanya DITIB'ı teslim almak ve Türkiye ile bağını koparmak istiyor. Tamamen Almanya ideallerine hizmet edecek bir DITIB üzerinden Türk toplumunu teslim almak istiyor. Bunu yaparken de entegre ve uyum kavramlarının arkasına saklanıyor. Ancak Türk toplumunun ne uyum ne de entegrasyon sorunu vardır. Avrupa'nın kafasında olan ne uyumdur ne entegrasyondur; Avrupa'nın kafasında olan Hitler'i aradan 70 yıl geçtikten sonra tekrar diriltmek, asimilasyon ve yabancıları yok etmek vardır.'
AK Parti'li Külünk, Almanya'nın, bir taraftan DITIB görevlilerine casus muamelesi yaptığını, diğer taraftan da din derslerine yönelik operasyon hazırlığı içerisinde olduğunu savundu.
Almanya'nın Türkiye ile dostluğuna yakışır şekilde hareket etmediğini, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki kirli akla teslim olduğunu iddia eden Külünk, şunları kaydetti:
'Şu anda FETÖ'nün üssü Avrupa, merkez üssü Almanya; PKK'nın üssü Avrupa, merkez üssü Almanya; 12 Eylül'den sonra Avrupa'ya kaçan ve göçmen olan Türk solundan Türkiye'ye yönelik terör eylemlerini gerçekleştirenlerin merkez üssü de Almanya. Almanya şimdi bunlara bir başka grubu daha ilave ediyor. Onlar da Almanya'da yaşayan Müslümanların içerisinden devşirdikleri, tıpkı FETÖ gibi dindarlık kimliği altında ajanlaştırmaya başladığı kişiler.'
Kaynak: AA
Külünk, konuyla ilgili TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun sorularını yanıtlamasını istedi. Metin Külünk, soru önergesinde, 'Türkiye'de faal olan, Avrupa ya da Almanya kökenli hangi STK'ların bulunduğunu, Avrupa ve Almanya makamlarının bu STK'ların hangi faaliyetlerinden haberdar olduğunu ve ne kadar destek olduklarını' öğrenmek istedi.
Soru önergesi hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Külünk, Avrupa'da 2008 küresel finans krizinin ardından, ırkçı ve faşist politikaların çok daha fazla güçlenmeye başladığını vurguladı.
Bu yükselen ırkçılık ve faşizm yanlısı politikaların, ülkelerine 50 yıl önce gelen ve ülkelerinin zenginliğine son derece önemli katkıda bulunan göçmen ve yabancıları hedef aldığına değinen Külünk, 'Ne zaman Avrupa finansman krizi hissediyorsa ertesi gün Pegida'da olduğu gibi ırkçı faşizmi merkeze koyan insanlar sokaklara çıkıyor, göçmenlere 'evinize dönün' diyor ve İslam karşıtlığı yükseliyor.' ifadesini kullandı.
Külünk, Avrupa'nın çok ciddi anlamda İslamofobi sorunu olduğunu, ancak bu sorununu çözmek de istemediğini bildirdi.
Bu sorunun, Avrupa'nın kendi halklarının demokrasisini şekillendirmek için bir araca dönüştürüldüğünü belirten Külünk, 'Avrupa ülkeleri, İslamofobiyi kendi halklarının demokratik haklarını kısıtlamada şekillendirmek için bir araç olarak kullanıyor ve halkların İslamla bağını kesmede, İslam=terör algısı üzerinden bir siyaset biçimi yönetiyor.' diye konuştu.
Metin Külünk, Avrupa'da çok ciddi anlamda Türk düşmanlığının yükseldiğini, İslamofobi ile birlikte 'Türkfobi' oluştuğuna değindi.
- 'Hitler'i 70 yıl sonra tekrar diriltmek istiyor'
Bazı Avrupa ülkelerinin, yabancıları devşirerek ajanlaştırma politikaları güttüğünü ileri süren Külünk, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Avrupa; bir taraftan Avrupa İslami diye bir kavram üretip, kendi emperyalist çıkarları için Müslümanları ve Ortadoğu'yu, özellikle de Türkiye'yi hedef alan bir siyaset biçimi tercih ediyor, diğer taraftan da radikalizmin önünü açarak, bir anlamda havuç sopa politikası güdüyor. Almanya, Avrupa'nın amiral gemisi, bütün politikaların merkez üssü. Almanya, son yıllarda Avrupa İslami ile beraber Alman İslami üretmeye çalışmaktadır. Camilerdeki hutbelerin niteliğine varıncaya kadar her şeye karışmaktadır. Din dersleri ve Türkçe dilini tasfiye etme, Türkiye'den gelen imamları kabul etmeme, Türkiye Cumhuriyeti Devleti nüfus kağıdı ve pasaportu taşıyan Türklerin dini hayatlarına hizmet vermek üzere kurulan Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DITIB) yönelik ciddi bir devşirme siyaseti izlemektedir. Anadolu değerlerinin Avrupa'daki varlığını kendilerine engel olarak görmekten kaynaklanan tedirginlikle, DITIB'e yönelik son derece kirli algı operasyonu yönetmekteler.'
-'İmamlara hak etmedikleri davranışları sergiliyorlar'
Metin Külünk, Almanya, Hollanda, Belçika ve Avusturya'daki imamlara hak etmedikleri davranışların sergilendiğine dikkati çekti. DITIB görevlilerini ajan kimliğinin içerisine sıkıştırarak, onların şahsında Türkiye'ye karşı saldırganlık geliştirildiğine vurgu yapan Külünk, şu ifadeleri kullandı:
'Bu saldırganlığın sonucunda asıl hedefleri şudur; Almanya DITIB'ı teslim almak ve Türkiye ile bağını koparmak istiyor. Tamamen Almanya ideallerine hizmet edecek bir DITIB üzerinden Türk toplumunu teslim almak istiyor. Bunu yaparken de entegre ve uyum kavramlarının arkasına saklanıyor. Ancak Türk toplumunun ne uyum ne de entegrasyon sorunu vardır. Avrupa'nın kafasında olan ne uyumdur ne entegrasyondur; Avrupa'nın kafasında olan Hitler'i aradan 70 yıl geçtikten sonra tekrar diriltmek, asimilasyon ve yabancıları yok etmek vardır.'
AK Parti'li Külünk, Almanya'nın, bir taraftan DITIB görevlilerine casus muamelesi yaptığını, diğer taraftan da din derslerine yönelik operasyon hazırlığı içerisinde olduğunu savundu.
Almanya'nın Türkiye ile dostluğuna yakışır şekilde hareket etmediğini, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki kirli akla teslim olduğunu iddia eden Külünk, şunları kaydetti:
'Şu anda FETÖ'nün üssü Avrupa, merkez üssü Almanya; PKK'nın üssü Avrupa, merkez üssü Almanya; 12 Eylül'den sonra Avrupa'ya kaçan ve göçmen olan Türk solundan Türkiye'ye yönelik terör eylemlerini gerçekleştirenlerin merkez üssü de Almanya. Almanya şimdi bunlara bir başka grubu daha ilave ediyor. Onlar da Almanya'da yaşayan Müslümanların içerisinden devşirdikleri, tıpkı FETÖ gibi dindarlık kimliği altında ajanlaştırmaya başladığı kişiler.'