Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Antalya'da

Çavuşoğlu: (1) 'Dışarıdakileri de gidip getireceğiz, FETÖ'yü de Türkiye'ye getireceğiz, eğer kanun, hukuk varsa Amerika da FETÖ'yü bize verecek. Diğerlerini de getireceğiz kulaklarından tutup getireceğiz' 'Avusturya Başbakanı çıkmış, 'Avusturya'daki radikal Türkler' diye saygısızlık yapmış. Ben yaklaşık 23 ay önce Viyana'da onun dışişleri bakanına sordum, 'Sebastian Avusturya'da radikalleşmiş bir tane Türk var mı' dedim, yok dedi. Şimdi ya dışişleri bakanı doğruyu söylemiyor ya da başbakan yalan söylüyor' 'Sen önce kendi sorununu çöz ondan sonra benim vatandaşlarıma radikal de. Haddini bil sen önce. Bunu söyleyince de 'Efendim Türkiye kelimelerini seçerek konuşşun', peki sen niye seçerek konuşmuyorsun? Sen benim patronum musun, sen bana akıl mı vereceksin?' '(FETÖ'nün darbe girişimi) Bu hainler, bu alçaklar, bu vatana millete, bayrağa kastedenler kime hizmet ediyorlar? Evet şeytana hizmet ediyorlar, şeytani bir yola hizmet ediyor bunlar. Şeytani, sapkın bir yola ve sapkın bir adama, kendisini Peygamber, mehdi zanneden, sapık sapkın bir adama hizmet ediyor bunlar'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 'Dışarıdakileri de gidip, getireceğiz, FETÖ'yü de Türkiye'ye getireceğiz, eğer kanun, hukuk varsa Amerika da FETÖ'yü bize verecek. Diğerlerini de getireceğiz kulaklarından tutup getireceğiz.' dedi.

Bazı temaslarda bulunmak üzere Antalya'ya gelen Çavuşoğlu, Vali Münir Karaloğlu ile Serik ilçesindeki Çınaraltı Demokrasi Meydanı'nda vatandaşların sürdürdüğü 'demokrasi nöbeti'ne katılarak destek verdi.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşma yapan Çavuşoğlu, bu meydanlarda defalarca beraber olduklarını belirterek, Seriklilerin muhteşem bir tablo sergilediğini söyledi.

15 Temmuz gecesinden bu yana destek verenlere teşekkür eden Çavuşoğlu, 22 gün sonra demokrasi nöbetlerini taçlandıracaklarını ve mitingde de beraber olacaklarını ifade etti.

Serik'in tarih boyunca vatanına, milletine, demokrasiye sahip çıktığını, hiçbir zaman eğilip, bükülmediğini dile getiren Çavuşoğlu, darbe girişimi gecesi Samsun'da olduğunu ve o gece yaşadıklarını anlattı.

Kefenlerini giyerek yola çıktıklarını vurgulayan Çavuşoğlu, kendisini de zamanında tehdit ettiklerini, 'Bu partide ne işin var, kapatırlar, darbe olur hapse atarlar, ne işin var' diye uyaranların olduğunu dile getirdi.

İnandıkları yolda sonuna kadar yürüyeceklerini belirten Çavuşoğlu, 'Bu hainler, bu alçaklar, bu vatana millete, bayrağa kastedenler kime hizmet ediyorlar? Evet şeytana hizmet ediyorlar, şeytani bir yola hizmet ediyor bunlar. Şeytani, sapkın bir yola ve sapkın bir adama, kendisini Peygamber, mehdi zanneden, sapık sapkın bir adama hizmet ediyor bunlar. Bunların ipi kimin elinde, bunları kim yönetiyor acaba? Bütün dünyada neden bu kadar çabuk büyüdüler.' diye konuştu.

Çavuşoğlu, 15 Temmuz gecesi kadınların, çocukların milletin üzerinden tanklarla geçen, helikopterleden her yerde ateş açan, 'evladım yapma' diyen kadınlara kurşun sıkan hainlerden hesap sorulacağını bildirdi.

- 'Hepsinin hesabı sorulacak'

Dışarıdaki hainlerden de hesap sorulacağını vurgulayan Çavuşoğlu, 'Dışarıdakileri gidip, getireceğiz, FETÖ'yü de Türkiye'ye getireceğiz, eğer kanun, hukuk varsa Amerika da FETÖ'yü bize verecek. Diğerlerini de getireceğiz kulaklarından tutup getireceğiz. Şimdi köprü altlarından, rögarlardan çıkıyorlar. Fare gibi Yunanistan'a kaçtılar, yerin altına girdiler. Nereye girerseniz girin, sizi oradan çıkaracağız ve milletin, şehitlerimizin hesabını sizden soracağız.' dedi.

Çavuşoğlu, 22 günde dostun kim olduğunu, Türkiye'nin dostunun kim olmadığını çok net gördüklerini ifade ederek, birçoğunun hatasını anladığını, 'Ne yapacağız, bu işin içinden nasıl çıkacağız?' demeye başladığını anımsattı.

Milletin yazdığı tarih ve destanla 100 yıl sonra da okunacağını, yad edileceğini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

'Ama siz de 22 gündür gösterdiğiniz utanç tablosuyla utancınızla kalacaksınız. Onunla yaşayacaksınız. 22 gün sonra aklı başına gelmeye başlamış, bazıları 'düzeltelim Türkiye ile' diyor, 22 gündür nerdesiniz? İnsan haklarından bahsediyorsunuz, kimin insan haklarından bahsediyorsunuz? Havadan bomba atanın hakkından mı bahsediyorsun, o bombaların karşısında göğsüne siper eden kadın, genç çocukların hakkından mı bahsediyorsun? Şehitlerin hakkından mı bahsediyorsun? Zalim hakkından mı mazlumun hakkından mı bahsediyorsun, sen bana onu söyle. İnsan hakları dersi vermeyin bize. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasiyi savunan Avrupa Konseyinin başkanlığını yapmışım. 47 ülkenin meclisinin başkanlığını yaptık, siz kime hesap soruyorsunuz, kime ders veriyorsunuz? Ders vermeye kalkanların hepsine telefonda cevabını veriyorum, hem ağır bir biçimde veriyorum.'

Çavuşoğlu, kimsenin Türkiye'ye ders veremeyeceğini ile getirerek, ırkçılığın da FETÖ'nün akımı gibi sapkın bir akım olduğunu söyledi.

Sonuna kadar dik durduklarını bildiren Çavuşoğlu, 'Akıl veriyorsun, demokrasi diyorsun da bu darbe girişimi neye karşı yapıldı, Türkiye'de demokrasiyi kastetmedi mi? Meclis, demokrasinin evi değil mi? Peki hukuk diyorsun, benim şehitlerimin, ailelerinin hukuku ne olacak?' ifadelerini kullandı.

Kendi bakanlığındaki hainleri de gördüğünü ve tespit ettiğini anlatan Çavuşoğlu, çalınmış soruların nasıl verildiğini tespit ettiğini, nasıl iletişim kurduklarını, iletişim ağlarını ortaya çıkardıklarını belirtti.

Bunların asıl derdinin kıskançlık, nefret, İslam karşıtlığı olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

'Onden sonra da Avusturya Başbakanı çıkmış, 'Avusturya'daki radikal Türkler' diye saygısızlık yapmış. Ben yaklaşık 2-3 ay önce Viyana'da onun dışişleri bakanına sordum, 'Sebastian, Avusturya'da radikalleşmiş bir tane Türk var mı' dedim, yok dedi. Şimdi ya dışişleri bakanı doğruyu söylemiyor ya da başbakan yalan söylüyor. Birisi yok diyor, birisi radikal Türk diyor. Radikalizmden bahsedecek olursak Avrupa'da, özellike de Avusturya'da hiçbirisi yüzümüze bakamaz çünkü Avusturya ırkçılığın başkentidir, hem de radikal ırkçılığın başkentidir. Bundan kaç yıl önceydi hatırlamıyorum, Haider diye birisi seçilmişti Avusturya'da biliyorsunuz, değil mi? Sonra onu ırkçı diye yönetimden attılar. Peki Haider'i siz mi seçtiniz Serikliler, biz mi seçtik, Avusturya'daki Türkler mi seçti? Kim seçti, kendileri seçti.'

- 'Haddini bil haddini'

Avrupa'nın hastalığının ya aşırı sağ ya da aşırı sol olduğunu anlatan Çavuşoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Ortadakilerde büyük bir zemin kayması var, erozyon var maalesef. Bu çok tehlikeli. Geçenlerde Avusturya'da seçim oldu, seçimi kılpayı yani yüzde 51,01 ile Yeşillerin adayı kazandı. Irkçı partinin adayı yüzde 49,9 aldı. Esasen orada yaşayan Türkler ve diğerlerinin ırkçıya vermediğini düşünürsek şu anda Avusturya halkının oy verenlerinin yüzde 50'den fazlası ırkçı. Sen önce kendi ülkendeki radikalizme çözüm bul, bu senin için de tehlikelidir, insanlık için de tehlikelidir. Sen önce kendi sorununu çöz ondan sonra benim vatandaşlarıma radikal de, haddini bil sen önce. Bunu söyleyince de 'Efendim Türkiye kelimelerini seçerek konuşsun', peki sen niye seçerek konuşmuyorsun? Sen benim patronum musun, sen bana akıl mı vereceksin? Biz sizin emrettiğin gibi mi konuşacağız, biz sizin kuklanız mıyız? Geçti o, o Türkiye eskide kaldı. Artık bu millet tekrar diriliyor ey Avusturya. Dolayısıyla bizim ancak dostluğumuzu ararsanız, Avrupa ve Avusturya'ya faydası olur. Biz hiçbirisine sığıntı da olmayız, hiçbir uluslarası örgütte kapıda da beklemek istemeyiz, dolayısıyla olursak onurlu ve eşit oluruz her yerde. Kimseye yük olmayız, yük alırız. O nedenle Avusturya ve Avrupalılar 22 gündür darbe destekçisi durumuna düştüğü utancıyla yaşayadursun, bu millet eline bir tane silah bile almadan imanıyla elleriyle göğsüyle darbeyi reddetmiştir.'

(Sürecek)

Kaynak: AA