'Domuz Kılı Fırçalara Dikkat'
GİMDES Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, domuz kılından üretilen fırçalara dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.
Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Araştırma Derneği (GİMDES) Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer, domuz kılından üretilen fırçalara dikkat çekti. Büyüközer, “Fırça deyip hemen geçmeyin, günlük hayatımızda çok yönlü yer alan bir eşya. Dişlerimiz için diş fırçası, elbisemiz için elbise fırçası, ayakkabımız için ayakkabı fırçası, sakal tıraşımız için sakal fırçası, saç tıraşımız için berber fırçası, badana için badana fırçası, yağlı boyamız için boya fırçası, ev temizliği için temizlik fırçası, hamur işlerimizin yüzlerine yağ ve yumurta sürmek için yağlama fırçası, hanımlar için rimel fırçası, oje fırçası ve sanayide kullanılan sıyırma fırçası” dedi.
Hayatın her alanında, bir Müslüman olarak, helal ve tayyib şartlara dikkat etmemiz gerektiğini söyleyen Büyüközer: “Domuz dinimizde yasak olduğu halde insanlarımızın çoğu bilinçsiz ve bilgisiz olduğundan, bunları hepimiz bir şekilde kullanıyor veya kullandırılıyoruz. İşte bilgisiz ve bilinçsiz olarak kullandığımız veya kullandırıldığımız konulardan biri de fırçalarımız.“ diye konuştu.
“Makarna üretiminde domuz kılı”
Fırınlarda, restaurantlarda pide, pizza, lahmacun vb.. hamur işlerinin yağlanmasında kullanılan fırçalar da aynı kategoride olup büyük kısmı domuz kılından elde edildiğini belirten Dr. Büyüközer: “Makarna üretiminde, un değirmenlerinde kullanılan sıyırma fırçalarında da maalesef çoğunlukla domuz kılı kullanılmaktadır. Halbuki bütün bu iş kollarında da rahatlıkla plastik elyaflı fırçalar kullanılabilmektedir. Kuaförlerde kullanılan sakal fırçalarının domuz kılından elde edilen fırçalardan olabilmektedir. Bu konuda da dikkat edilmesini sizlere bildirmekle yükümlü olduğumuzu düşünüyoruz. Elbise fırçalarından, badana ve duvar boyama fırçalarından tutun hanımların rimel, tırnak cilası ve benzeri fırçalarda da domuz kıllı alarmı söz konusudur. Şu anda ekmek fabrikalarında ve tüm klasik fırınlarda pişen normal ekmeklerin üzerine, fırına girmeden önce bıçak çekilmekte ve sulu bir karışım sürülmektedir. Bu sıvı, hassas olan çok az fırın dışında, çoğunluğu domuz kılı olan fırça ile sürülmektedir” dedi.
Ayrıca yine gözleme ve pide başta olmak üzere birçok unlu mamulde bu fırçanın kullanıldığını belirten Dr. Büyüközer sözlerine şöyle devam etti: “Berberlerin yine domuz kılı olan ense fırçaları’na alternatif olarak, naylon elyaftan mamul fırça piyasada bulunmaktadır. Halbuki, domuz kılı dahil tüm hayvan orjinli doğal kıllar, gözenekli yapısı nedeniyle tam bir mikrop yuvasıdır. Mikroorganizma kılın bu keratin yapısına sıkıca yapışır ve çoğalır. Üstelik dezenfeksiyon için kimyasal solüsyonlara koyunca doğal kıllar derhal deforme olup kullanılamaz hale gelir. Halbuki sentetik malzeme kıllar çok daha kolay dezenfekte olabildiği için sağlıklıdır.
İmalatçıların çoğu Müslüman olduklarını söyledikleri halde imal ettikleri fırça kıllarının domuz kılı olduğu şaşılacak bir durumdur. Nasıl bu hale gelmişiz? Hangi sahte din bezirganı buna fetva vermiş?
Halbuki dinimizin mesajı bu konuda dikkatli olmamızı gerektiriyor. “-De ki: "Bana vahyolunanda, (bu haram dediklerinizi) yiyen kimse için haram edilmiş bir şey bulamıyorum. Ancak leş veya akıtılmış kan yahut domuz eti - ki bu gerçekten pistir yahut Allah’tan başkası adına kesilmiş bir hayvan olursa, bunlar haramdır. Ama kim çaresiz kalırsa, (başkasının hakkına) tecavüz etmemek ve zaruret sınırını aşmamak üzere (bunlardan yiyebilir)" Çünkü Rabbin çok bağışlayandır, merhamet edendir.” (Sure6: Ayet145) buyrulmuştur ki burada leş, kan ve domuz eti necis olarak nitelendirilmiş ve haramlığı açıklanmıştır.
Peygamber(s.a.v) de bir hadislerinde şöyle buyurmuştur; “Muhakkak ki Allah ve Resulü şarabın, meytenin(leşin), domuzun ve putların satışını haram kıldılar.””Ey Allahın Resulü! Meytenin yağları hakkında ne dersin, onlarla gemiler yağlanır ve insanlar onu aydımlanmak için kullanırlar?” diye sorulunca, Hz. Peygamber(s.a.v.) “hayır o haramdır” diye buyurdu ve şöyle devam etti “Allah yahudileri kahretsin, Allah onlara hayvanların iç yağlarını haram kılınca onlar bunu erittiler ve sonra da satıp bedelini yediler.
Olayın vahameti ortada. Bu durumda Müsluman tüketici ne yapmalıdır? Her zaman ifade ettiğimiz gibi bu konuda da teklifimiz, önce sorgulamak, sonra güven vermeyen ürün , üretici ve satıcıları BOYKOT etmek. Sorgulamaya önce kendimizden ve evimizden başlamalıyız. Elbise fırçamızdan, ayakkabı fırçamıza, temizlik fırçamızdan tıraş fırçamıza, hamur yağlama fırçamızdan diş, rimel, oje ve diğer tuvalet fırçamıza kadar bütün şüphelendiğimiz fırçalarımızdan kurtulmalıyız”.
Dr.Büyüközer domuz kılı fırçalardan uzak durma yöntemlerini şöyle sıraladı: “Evlerimizde ve işyerlerimizde bulunan bu tür fırçalar yerine alternatif olarak piyasada olan naylon veya plastik fırçaları kullanmalıyız. Ürünlerin yüzeylerinde kullanacağımız çeşitli sos maddelerini plastik spreyler vasıtası ile püskürtebiliriz. Pastaneleri, lokantaları, fırınları, sokaklarda ayaküstü hazır yemek satıcıları üzerinde bu konuda ikaz ve tebliğ çalışmaları yapmalıyız”.
Kaynak: İHA
Hayatın her alanında, bir Müslüman olarak, helal ve tayyib şartlara dikkat etmemiz gerektiğini söyleyen Büyüközer: “Domuz dinimizde yasak olduğu halde insanlarımızın çoğu bilinçsiz ve bilgisiz olduğundan, bunları hepimiz bir şekilde kullanıyor veya kullandırılıyoruz. İşte bilgisiz ve bilinçsiz olarak kullandığımız veya kullandırıldığımız konulardan biri de fırçalarımız.“ diye konuştu.
“Makarna üretiminde domuz kılı”
Fırınlarda, restaurantlarda pide, pizza, lahmacun vb.. hamur işlerinin yağlanmasında kullanılan fırçalar da aynı kategoride olup büyük kısmı domuz kılından elde edildiğini belirten Dr. Büyüközer: “Makarna üretiminde, un değirmenlerinde kullanılan sıyırma fırçalarında da maalesef çoğunlukla domuz kılı kullanılmaktadır. Halbuki bütün bu iş kollarında da rahatlıkla plastik elyaflı fırçalar kullanılabilmektedir. Kuaförlerde kullanılan sakal fırçalarının domuz kılından elde edilen fırçalardan olabilmektedir. Bu konuda da dikkat edilmesini sizlere bildirmekle yükümlü olduğumuzu düşünüyoruz. Elbise fırçalarından, badana ve duvar boyama fırçalarından tutun hanımların rimel, tırnak cilası ve benzeri fırçalarda da domuz kıllı alarmı söz konusudur. Şu anda ekmek fabrikalarında ve tüm klasik fırınlarda pişen normal ekmeklerin üzerine, fırına girmeden önce bıçak çekilmekte ve sulu bir karışım sürülmektedir. Bu sıvı, hassas olan çok az fırın dışında, çoğunluğu domuz kılı olan fırça ile sürülmektedir” dedi.
Ayrıca yine gözleme ve pide başta olmak üzere birçok unlu mamulde bu fırçanın kullanıldığını belirten Dr. Büyüközer sözlerine şöyle devam etti: “Berberlerin yine domuz kılı olan ense fırçaları’na alternatif olarak, naylon elyaftan mamul fırça piyasada bulunmaktadır. Halbuki, domuz kılı dahil tüm hayvan orjinli doğal kıllar, gözenekli yapısı nedeniyle tam bir mikrop yuvasıdır. Mikroorganizma kılın bu keratin yapısına sıkıca yapışır ve çoğalır. Üstelik dezenfeksiyon için kimyasal solüsyonlara koyunca doğal kıllar derhal deforme olup kullanılamaz hale gelir. Halbuki sentetik malzeme kıllar çok daha kolay dezenfekte olabildiği için sağlıklıdır.
İmalatçıların çoğu Müslüman olduklarını söyledikleri halde imal ettikleri fırça kıllarının domuz kılı olduğu şaşılacak bir durumdur. Nasıl bu hale gelmişiz? Hangi sahte din bezirganı buna fetva vermiş?
Halbuki dinimizin mesajı bu konuda dikkatli olmamızı gerektiriyor. “-De ki: "Bana vahyolunanda, (bu haram dediklerinizi) yiyen kimse için haram edilmiş bir şey bulamıyorum. Ancak leş veya akıtılmış kan yahut domuz eti - ki bu gerçekten pistir yahut Allah’tan başkası adına kesilmiş bir hayvan olursa, bunlar haramdır. Ama kim çaresiz kalırsa, (başkasının hakkına) tecavüz etmemek ve zaruret sınırını aşmamak üzere (bunlardan yiyebilir)" Çünkü Rabbin çok bağışlayandır, merhamet edendir.” (Sure6: Ayet145) buyrulmuştur ki burada leş, kan ve domuz eti necis olarak nitelendirilmiş ve haramlığı açıklanmıştır.
Peygamber(s.a.v) de bir hadislerinde şöyle buyurmuştur; “Muhakkak ki Allah ve Resulü şarabın, meytenin(leşin), domuzun ve putların satışını haram kıldılar.””Ey Allahın Resulü! Meytenin yağları hakkında ne dersin, onlarla gemiler yağlanır ve insanlar onu aydımlanmak için kullanırlar?” diye sorulunca, Hz. Peygamber(s.a.v.) “hayır o haramdır” diye buyurdu ve şöyle devam etti “Allah yahudileri kahretsin, Allah onlara hayvanların iç yağlarını haram kılınca onlar bunu erittiler ve sonra da satıp bedelini yediler.
Olayın vahameti ortada. Bu durumda Müsluman tüketici ne yapmalıdır? Her zaman ifade ettiğimiz gibi bu konuda da teklifimiz, önce sorgulamak, sonra güven vermeyen ürün , üretici ve satıcıları BOYKOT etmek. Sorgulamaya önce kendimizden ve evimizden başlamalıyız. Elbise fırçamızdan, ayakkabı fırçamıza, temizlik fırçamızdan tıraş fırçamıza, hamur yağlama fırçamızdan diş, rimel, oje ve diğer tuvalet fırçamıza kadar bütün şüphelendiğimiz fırçalarımızdan kurtulmalıyız”.
Dr.Büyüközer domuz kılı fırçalardan uzak durma yöntemlerini şöyle sıraladı: “Evlerimizde ve işyerlerimizde bulunan bu tür fırçalar yerine alternatif olarak piyasada olan naylon veya plastik fırçaları kullanmalıyız. Ürünlerin yüzeylerinde kullanacağımız çeşitli sos maddelerini plastik spreyler vasıtası ile püskürtebiliriz. Pastaneleri, lokantaları, fırınları, sokaklarda ayaküstü hazır yemek satıcıları üzerinde bu konuda ikaz ve tebliğ çalışmaları yapmalıyız”.