2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü

Antalya Otistik Bireyler Spor Kulübü Derneği Başkanı Nilhan Turan Kırdı, Türkiye'de 1 milyonun üzerinde otizmli bulunduğunu, otizmli bireylerin ve ailelerinin hayatlarını kolaylaştıracak 'Otizm Eylem Planı'nın hayata geçmesi için tüm kurumlardan destek beklediklerini bildirdi.Kırdı, yaptığı yazılı açıklamada, 25 yıl önce doğan her 10 bin bebekten bir tanesinde otizm görülürken, bugün dünyaya gelen her 68 bebekten birinde görüldüğünü ve sürekli artan bir grafik seyrettiğini kaydetti.Otizmli olmak ve otizmli bir bireyin ailesi olmanın zorlukları ve yükünün çok ağır olduğunu ve bir ömür boyu sürerek aileleri yıprattığını ve parçaladığını belirten Kırdı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı önderliğinde hazırlanan Otizm Eylem Planı'nın hala yürürlüğe konulmadığını ifade etti.Otizm tanısı konulmuş bireyler ve ailelerin ihtiyaçlarını karşılamak, yaşam kalitelerini artırmak ve ailelerine destek vermek amacıyla 7 bölüm ve 68 karardan oluşan planda, kurumlar arası işbirliğinin geliştirilmesinden otizmli bireylerin izlenmesine, otizmli bireylerin eğitimlerinde insan kaynağının geliştirilmesinden toplumsal yaşama tam olarak katılımlarının sağlanmasına kadar birçok konunun bulunduğunu kaydeden Kırdı, açıklamasına şöyle devam etti:'Otizm hiçbir engel türüne benzemez, onun kendine has özellikleri vardır. Onun öfke, anksiyete nöbetleri vardır ve ana babası dışında hiç kimse bunu durduramaz. Elini yıkayamaz, tuvaletine gidemez, temizliğini yapamaz. Yüzde yüz ana babaya bağımlı yaşam sürdürür. Bu kadar zorlu başa çıkılması oldukça güç olan çocuğun ve ailesinin en önemli problemi bakım problemidir. Henüz küçükken ana babası tarafından bakımı yapılan çocuk, büyüdükçe bakımı zorlaşmakta eğitim ve okuldan yararlanması azalmakta, ailesi de gitgide yaşlanmakta güç ve kuvvetten düşmekte ayrıca gelir kaybına uğramaktadır. Bu olumsuzlukların yaşanan güçlüklerin giderilmesi için ve adaletli sosyal haktan yararlanılabilmesi için yüzde 90 oranında ağır raporu olan, bakımını kendisi yapamayan, otizmli bireyin ailesine, gelir durumuna bakılmaksızın bakım yardımı yapılmalıdır. Bakım desteğinden yalnızca ev araba gibi zorunlu mallara sahip olduğumuz için yararlanamıyoruz. Bunu adaletli bulmuyoruz. Alnımızın teriyle çalışıyoruz hem de çocuğumuzu kimseye muhtaç etmeden kendimiz bakıyoruz. Durup dinlenmeden bıkmadan usanmadan hem ana hem baba hem kardeş uykusuz gecelerden sonra sabah kalkıp bazen de içimiz yana yana çocuğu evde kilitleyerek işe güce gidiyoruz. Hayatımızı kolaylaştıracak yaşam standartlarımızı koruyacak bazı düzenlemeler bekliyoruz. Devletin kurum açması değil ailesinin yanında bakılması desteğini önerisini destekliyoruz.'