Antalya'da 'Halep'e Yardım Gecesi' Düzenlendi
Büyükşehir Belediyesi, Kepez Belediyesi ve Antalya Milli Eğitim Müdürlüğünün öncülüğünde, Antalya'daki sivil toplum kuruluşu ile yardım derneklerinin katkılarıyla düzenlenen gecede, Halep için yardım çağrısında bulunuldu İİT İnsani Faaliyetler Birimi Türkiye Sorumlusu Altan: 'Biz o fedakarlığı yapmazsak o ateş bize sıçrayacak. Orada ateş varsa, orada yangın varsa, o yangını bize sıçratmamak için onlar orada ölüyorlar. Orada bir hat var, durduruluyor. O zaman oraya bir destek atmamız lazım'
Antalya'da, sivil toplum kuruluşu ile yardım derneklerinin katkılarıyla düzenlenen gecede, Halep için yardım çağrısında bulunuldu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Kepez Belediyesi ve Antalya Milli Eğitim Müdürlüğünün öncülüğünde, Kepez Mimar Sinan Kongre Merkezi'nde düzenlenen gece, hafız Süleyman Aykut tarafından okunan Kur'an-ı Kerim ve sinevizyon gösterisiyle başladı.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İnsani Faaliyetler Birimi Türkiye Sorumlusu İbrahim Altan, burada yaptığı konuşmada, Suriye ve Halep'te insanlık dramı yaşandığını belirtti. Gelinen noktada 500 bini aşkın insanın şehit olduğunu kaydeden Altan, 'Yüz binlerce insan yaralandı, milyonlarca kişi Türkiye'ye, 1,5 milyon Lübnan'a, Ürdün'e 1 milyon, Irak'a 300 bin, Mısır'a 150 bin, Avrupa'ya 600 bin civarı Suriyeli kardeşimiz vatanını terkederek gitti. İçeride muhalifler, canını dişine takanlar mücadele ediyorlar.' dedi.
Bütün dünyanın Suriye'de yaşananlara seyirci kaldığını ancak Türkiye, Suudi Arabistan, Katar gibi birkaç ülkenin 'Nasıl kurtulur?' diye mücadele ettiğini vurgulayan Altan, Türkiye'nin oradakilere su, ekmek, battaniye, ilaç göndermek için büyük bir mücadele verdiğini dile getirdi. Altan, 'Herkes, İİT ülkeleri, siyasi olarak çözüm bulmaya çalışıyor ama işin içinden çıkamıyor.' diye konuştu.
Türkiye'de 15 Temmuz'da bombaların patladığını, helikopterden ateş açıldığını dile getiren Altan, şöyle konuştu:
'5 yıldır çok ağırı Suriye'de yaşanıyor. İnsanlar bu zulüm altında inlerken bizler şimdiye kadar elimizden geleni yapmaya gayret ettik. Bugün artık oradaki insanların boğazlanmaması için son bir gayrete ihtiyaç var. 2012 yılında çarşıya pazara giderken yarısını, Suriyelinin payını ayırın demiştim. Şimdi yarısından fazlasını ayırma zamanı. Biz o fedakarlığı yapmazsak o ateş bize sıçrayacak. Orada ateş varsa, orada yangın varsa, o yangını bize sıçratmamak için onlar orada ölüyorlar. Orada bir hat var, durduruluyor. O zaman oraya bir destek atmamız lazım.'
İmkanı olanlardan maddi destek isteyen Altan, imkanı olmayanlardan da dualarını esirgememelerini temenni etti.
Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yasin Pişgin ise Suriye başta olmak üzere İslam dünyasında yaşanan dramlara dikkati çekerek, duyarlı davranılmasını istedi.
- Duygusal anlar yaşandı
Programda konuşan Halepli Jalaleddin Hancı da konuşmasına Türkiye'ye ve Türk halkına teşekkür ederek başladı. Kendisinin Halep'teki bir üniversitede hocalık yaptığını kaydeden Hancı, Suriye'de büyük bir zulüm ve baskı yaşandığını belirtti.
Baskı ve zulmün Halep'ten tüm yaşamı söküp aldığını belirten Hancı, 'Ben 3,5 ay önce Suriye'den ayrıldım. O zamanlar Suriye'de büyük bir savaş vardı. Ancak öyle bir noktaya ulaştı ki sabah akşam ara vermeden dozunu artırarak devam ediyor. Bombardımanlar ne hastane dinliyor, ne okul dinliyor. Ayrım yapmadan bütün binaları enkaza çeviriyor.' dedi.
Konuşması sırasında gözyaşlarını tutamayan Hancı, Halep'te taş üstünde taş kalmadığını, çocukların diri diri toprak ve enkaz altında kaldığını anlattı. Türkiye'nin halkı, hükümeti ve Cumhurbaşkanı ile elinden geleni yaptığını anlatan Hancı, 'Orada her kim var ise hepsini Allah'a emanet ettik. Sizden isteğim her daim bizi hatırlayın. Bizi dualarınızda hatırda tutun.' diye konuştu.
Öte yandan, İHH ve Deniz Feneri Derneği tarafından isteyenlerin bağış yapabilmesi amacıyla kongre merkezinde kurulan stantlar program boyunca katılımcılardan yoğun ilgi gördü.
Kaynak: AA
Antalya Büyükşehir Belediyesi, Kepez Belediyesi ve Antalya Milli Eğitim Müdürlüğünün öncülüğünde, Kepez Mimar Sinan Kongre Merkezi'nde düzenlenen gece, hafız Süleyman Aykut tarafından okunan Kur'an-ı Kerim ve sinevizyon gösterisiyle başladı.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İnsani Faaliyetler Birimi Türkiye Sorumlusu İbrahim Altan, burada yaptığı konuşmada, Suriye ve Halep'te insanlık dramı yaşandığını belirtti. Gelinen noktada 500 bini aşkın insanın şehit olduğunu kaydeden Altan, 'Yüz binlerce insan yaralandı, milyonlarca kişi Türkiye'ye, 1,5 milyon Lübnan'a, Ürdün'e 1 milyon, Irak'a 300 bin, Mısır'a 150 bin, Avrupa'ya 600 bin civarı Suriyeli kardeşimiz vatanını terkederek gitti. İçeride muhalifler, canını dişine takanlar mücadele ediyorlar.' dedi.
Bütün dünyanın Suriye'de yaşananlara seyirci kaldığını ancak Türkiye, Suudi Arabistan, Katar gibi birkaç ülkenin 'Nasıl kurtulur?' diye mücadele ettiğini vurgulayan Altan, Türkiye'nin oradakilere su, ekmek, battaniye, ilaç göndermek için büyük bir mücadele verdiğini dile getirdi. Altan, 'Herkes, İİT ülkeleri, siyasi olarak çözüm bulmaya çalışıyor ama işin içinden çıkamıyor.' diye konuştu.
Türkiye'de 15 Temmuz'da bombaların patladığını, helikopterden ateş açıldığını dile getiren Altan, şöyle konuştu:
'5 yıldır çok ağırı Suriye'de yaşanıyor. İnsanlar bu zulüm altında inlerken bizler şimdiye kadar elimizden geleni yapmaya gayret ettik. Bugün artık oradaki insanların boğazlanmaması için son bir gayrete ihtiyaç var. 2012 yılında çarşıya pazara giderken yarısını, Suriyelinin payını ayırın demiştim. Şimdi yarısından fazlasını ayırma zamanı. Biz o fedakarlığı yapmazsak o ateş bize sıçrayacak. Orada ateş varsa, orada yangın varsa, o yangını bize sıçratmamak için onlar orada ölüyorlar. Orada bir hat var, durduruluyor. O zaman oraya bir destek atmamız lazım.'
İmkanı olanlardan maddi destek isteyen Altan, imkanı olmayanlardan da dualarını esirgememelerini temenni etti.
Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yasin Pişgin ise Suriye başta olmak üzere İslam dünyasında yaşanan dramlara dikkati çekerek, duyarlı davranılmasını istedi.
- Duygusal anlar yaşandı
Programda konuşan Halepli Jalaleddin Hancı da konuşmasına Türkiye'ye ve Türk halkına teşekkür ederek başladı. Kendisinin Halep'teki bir üniversitede hocalık yaptığını kaydeden Hancı, Suriye'de büyük bir zulüm ve baskı yaşandığını belirtti.
Baskı ve zulmün Halep'ten tüm yaşamı söküp aldığını belirten Hancı, 'Ben 3,5 ay önce Suriye'den ayrıldım. O zamanlar Suriye'de büyük bir savaş vardı. Ancak öyle bir noktaya ulaştı ki sabah akşam ara vermeden dozunu artırarak devam ediyor. Bombardımanlar ne hastane dinliyor, ne okul dinliyor. Ayrım yapmadan bütün binaları enkaza çeviriyor.' dedi.
Konuşması sırasında gözyaşlarını tutamayan Hancı, Halep'te taş üstünde taş kalmadığını, çocukların diri diri toprak ve enkaz altında kaldığını anlattı. Türkiye'nin halkı, hükümeti ve Cumhurbaşkanı ile elinden geleni yaptığını anlatan Hancı, 'Orada her kim var ise hepsini Allah'a emanet ettik. Sizden isteğim her daim bizi hatırlayın. Bizi dualarınızda hatırda tutun.' diye konuştu.
Öte yandan, İHH ve Deniz Feneri Derneği tarafından isteyenlerin bağış yapabilmesi amacıyla kongre merkezinde kurulan stantlar program boyunca katılımcılardan yoğun ilgi gördü.