Barış Ve Huzur Vadetti
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, siyasette gerginlik ve kavga istemediğini belirterek, “Bu ülkeye barışı ve huzuru getireceğim” dedi.
Zübeyde Hanım Bulvarı’nda partililere hitap eden Kılıçdaroğlu, Iğdırlılarla amcaoğlu olduklarını belirterek, Türkiye’nin sorunlarını çözmek için yola çıktıklarını ve bunun için mücadele ettiklerini söyledi.
Bu ülkeye barışı getireceklerini ve bu ülkede yoksulluğu çözeceklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, “13 yıldır iktidardalar. Bunun sonunda 6 milyon 200 bin işsizimiz var. Iğdır’da işsizlik var, Türkiye’nin her tarafından işsizimiz var. 17 milyon yoksulumuz var. İzledikleri dış politikanın faturası bu ülkenin fakir fukarasından çıkıyor. 2 milyon Suriyeliye 5 milyon para harcandı. Dışarıdan gelen işçiler için meclise bir kanun tasarısı getirdiler. Yabancıların istihdamı hakkında kanun tasarısı getirdiler. Sen önce kendi 6 milyon 200 bin işsizine iş bul. Buradan size söz, ben önce kendi insanımıza iş bulmak için çalışacağım ve onun için çaba harcayacağım” dedi.
Iğdır’da 3 yıldır çiftçinin su sorunu çektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Peki 13 yıldır bunlar köylünün sorununu çözmek için ne yaptı? Onlar sulama kanalı yaptılar da, barajlar yaptılar da CHP mi engel oldu. Hayır, onlar paraları başka yerlere götürdüler. Iğdır Ovası su bekliyor, çiftçi su bekliyor. Iğdır Ovası’na suyu biz getireceğiz inşallah” şeklinde konuştu.
“NAHÇIVAN VE İRAN’A PASAPORTSUZ GİDECEĞİZ”
Iğdır’ın güzel bir yönünün daha bulunduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Komşumuz, akrabamız var, ama oraya giderken pasaport olmadan gidemiyor Iğdırlılar. Kuzey Kıbrıs’a giderken pasaport isteniliyor mu? Hayır, o zaman Nahçıvan’a giderken neden pasaport isteniliyor. Iğdırlı İran’da, Nahçıvan’da olan akrabalarını nüfus cüzdanı ile gidip görebilecek, bunu biz sağlayacağız” ifadelerini kullandı.
“BU ÜLKEYE BARIŞI VE HUZURU GETİRECEĞİM”
Siyasette gerginlik ve kavga istemediğine vurgu yapan Kılıçdaroğlu, “Bu ülkeye barışı ve huzuru getireceğim. Bana oy versin ya da vermesin bütün vatandaşlarımı kucaklayacağım. Hiçbir vatandaşımı, ne kimliği, ne inancı, ne de yaşam tarzı dolayısıyla siyasete malzeme etmeyeceğim. Benim anlayışım şu, insan Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır. Vatandaşın evinde tencere kaynaması lazım, siyasette kavga ve gerginlik olmaması lazım. Uygar insanlar gibi televizyonlara çıkıp tartışmamız lazım. Vatandaş, bu şekilde karar versin. Hayatımın hiçbir döneminde halka her gittiğim yerde doğruları anlatacağım, bunu yapıyorum. Bunlar elmasta, yakutta, pırlantada, incide vergiyi sıfırladı. Bir şey demedik buna. Biz de mazotta sıfırlayacağız. Sen yakutta sıfırlayacaksın, ben de mazotta. Sen halkı düşünmüyorsun, ben düşünüyorum. Sen çiftçiyi düşünmüyorsun, ben düşünüyorum. Çiftçilere mazotu 4 liradan veriyorlar. Ben de 1,5 liradan vereceğimi söylüyorum. Koro halinde bağırıyorlar, ‘parayı nereden bulacaksın’ diye. Ben de biliyorum petrol dışarıdan geliyor, dolarla ödeniyor, Petrol geliyor, rafineride işleniyor, rafineri sahibi kârını koyuyor, benzin istasyonunda satılıyor. Fiyatı nedir 1.21 kuruş. Biz kaçtan veriyoruz, 1,5 liradan kimse zarar etmiyor. Kim kazanıyor, çiftçi kazanıyor, bu sayede alın terinin karşılığını alacak. Dünyanın her yerinde çiftçiye mazot ucuza verilir, biz de öyle yapacağız. Taşeronda çalışan işçilerimiz var. 800 bin işçimiz taşeron olarak çalışıyor. Taşeron sisteminde devlet bir iş yapacak, gidiyor taşeron şirkete 100 işçi için para ödüyor. İşçinin hiçbir hakkı olmasın, mesaisi olmasın, iş güvenliği ve güvencesi olmasın, 21’inci yüzyılın köleleri gibi çalışsın. Ben de diyorum ki taşeronu kaldıracağım, işçiye kadroyu vereceğim. Bu kadar basit. Diyorlar ki; ‘parayı nereden bulacaksın?’ Allah aşkına bunun parasını zaten sen veriyorsun. Sen taşerona para veriyorsun, o da işçiye veriyor. Ben de taşeronu kaldırıp parayı direkt işçiye vereceğimi söylüyorum. Kredi kartı borçları konusunda da bir projemiz var. Vatandaş borç batağında, 5 milyon vatandaş borç batağında. 1 milyon 220 bin vatandaş için ceza verildi.
Bir kısmı cezaevine girdi, bazıları sırada bekliyor. Bu vatandaşların faiz borçlarının en az yüzde 80’ini sileceğim. En az yüzde 80, belki daha da fazla olabilir. Bunun kaynağını da soruyorlar. Bunun kaynağı yok arkadaşlar. Bankaların kredi kartları ve tüketici kredilerinden dolayı alacakları 19 milyar lira. Bankalar bu alacağını, varlık yönetimi şirketlerine 2 milyar 800 milyon liraya satıyorlar. Bu şirketler de satın aldığı 19 milyar lira için avukat ordusuyla vatandaşa baskı yapıyor. Ben de bankalar birliğiyle görüşeceğim. Bu vatandaşlar, son 10 yılda sana 128 milyar dolar faiz ödediler. Madem 19 milyar lira alacağını, 2 milyar liraya satıyorsun, bana sat arkadaş. 17 milyar lirayı siliyorsun, kimsenin yükü değil bu. Bunu dünya yapıyor, Romanya yapıyor, diğer ülkeler yapıyor. Biz de yaparız. Ben sizleri düşünüyorum, banka kredisi ve tüketici kredisi borçlarının yüzde 80’i silinecek” şeklinde konuştu.
Buradaki programının ardında geçtiğimiz günlerde annesini kaybeden MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan’ın Söğütlü Mahallesi’nde kurulan taziye çadırına giderek başsağlığı dileğinde bulunan Kılıçdaroğlu, daha sonra Iğdır Havaalanı’ndan özel uçakla Ankara’ya hareket etti.
Kaynak: İHA
Bu ülkeye barışı getireceklerini ve bu ülkede yoksulluğu çözeceklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, “13 yıldır iktidardalar. Bunun sonunda 6 milyon 200 bin işsizimiz var. Iğdır’da işsizlik var, Türkiye’nin her tarafından işsizimiz var. 17 milyon yoksulumuz var. İzledikleri dış politikanın faturası bu ülkenin fakir fukarasından çıkıyor. 2 milyon Suriyeliye 5 milyon para harcandı. Dışarıdan gelen işçiler için meclise bir kanun tasarısı getirdiler. Yabancıların istihdamı hakkında kanun tasarısı getirdiler. Sen önce kendi 6 milyon 200 bin işsizine iş bul. Buradan size söz, ben önce kendi insanımıza iş bulmak için çalışacağım ve onun için çaba harcayacağım” dedi.
Iğdır’da 3 yıldır çiftçinin su sorunu çektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Peki 13 yıldır bunlar köylünün sorununu çözmek için ne yaptı? Onlar sulama kanalı yaptılar da, barajlar yaptılar da CHP mi engel oldu. Hayır, onlar paraları başka yerlere götürdüler. Iğdır Ovası su bekliyor, çiftçi su bekliyor. Iğdır Ovası’na suyu biz getireceğiz inşallah” şeklinde konuştu.
“NAHÇIVAN VE İRAN’A PASAPORTSUZ GİDECEĞİZ”
Iğdır’ın güzel bir yönünün daha bulunduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Komşumuz, akrabamız var, ama oraya giderken pasaport olmadan gidemiyor Iğdırlılar. Kuzey Kıbrıs’a giderken pasaport isteniliyor mu? Hayır, o zaman Nahçıvan’a giderken neden pasaport isteniliyor. Iğdırlı İran’da, Nahçıvan’da olan akrabalarını nüfus cüzdanı ile gidip görebilecek, bunu biz sağlayacağız” ifadelerini kullandı.
“BU ÜLKEYE BARIŞI VE HUZURU GETİRECEĞİM”
Siyasette gerginlik ve kavga istemediğine vurgu yapan Kılıçdaroğlu, “Bu ülkeye barışı ve huzuru getireceğim. Bana oy versin ya da vermesin bütün vatandaşlarımı kucaklayacağım. Hiçbir vatandaşımı, ne kimliği, ne inancı, ne de yaşam tarzı dolayısıyla siyasete malzeme etmeyeceğim. Benim anlayışım şu, insan Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır. Vatandaşın evinde tencere kaynaması lazım, siyasette kavga ve gerginlik olmaması lazım. Uygar insanlar gibi televizyonlara çıkıp tartışmamız lazım. Vatandaş, bu şekilde karar versin. Hayatımın hiçbir döneminde halka her gittiğim yerde doğruları anlatacağım, bunu yapıyorum. Bunlar elmasta, yakutta, pırlantada, incide vergiyi sıfırladı. Bir şey demedik buna. Biz de mazotta sıfırlayacağız. Sen yakutta sıfırlayacaksın, ben de mazotta. Sen halkı düşünmüyorsun, ben düşünüyorum. Sen çiftçiyi düşünmüyorsun, ben düşünüyorum. Çiftçilere mazotu 4 liradan veriyorlar. Ben de 1,5 liradan vereceğimi söylüyorum. Koro halinde bağırıyorlar, ‘parayı nereden bulacaksın’ diye. Ben de biliyorum petrol dışarıdan geliyor, dolarla ödeniyor, Petrol geliyor, rafineride işleniyor, rafineri sahibi kârını koyuyor, benzin istasyonunda satılıyor. Fiyatı nedir 1.21 kuruş. Biz kaçtan veriyoruz, 1,5 liradan kimse zarar etmiyor. Kim kazanıyor, çiftçi kazanıyor, bu sayede alın terinin karşılığını alacak. Dünyanın her yerinde çiftçiye mazot ucuza verilir, biz de öyle yapacağız. Taşeronda çalışan işçilerimiz var. 800 bin işçimiz taşeron olarak çalışıyor. Taşeron sisteminde devlet bir iş yapacak, gidiyor taşeron şirkete 100 işçi için para ödüyor. İşçinin hiçbir hakkı olmasın, mesaisi olmasın, iş güvenliği ve güvencesi olmasın, 21’inci yüzyılın köleleri gibi çalışsın. Ben de diyorum ki taşeronu kaldıracağım, işçiye kadroyu vereceğim. Bu kadar basit. Diyorlar ki; ‘parayı nereden bulacaksın?’ Allah aşkına bunun parasını zaten sen veriyorsun. Sen taşerona para veriyorsun, o da işçiye veriyor. Ben de taşeronu kaldırıp parayı direkt işçiye vereceğimi söylüyorum. Kredi kartı borçları konusunda da bir projemiz var. Vatandaş borç batağında, 5 milyon vatandaş borç batağında. 1 milyon 220 bin vatandaş için ceza verildi.
Bir kısmı cezaevine girdi, bazıları sırada bekliyor. Bu vatandaşların faiz borçlarının en az yüzde 80’ini sileceğim. En az yüzde 80, belki daha da fazla olabilir. Bunun kaynağını da soruyorlar. Bunun kaynağı yok arkadaşlar. Bankaların kredi kartları ve tüketici kredilerinden dolayı alacakları 19 milyar lira. Bankalar bu alacağını, varlık yönetimi şirketlerine 2 milyar 800 milyon liraya satıyorlar. Bu şirketler de satın aldığı 19 milyar lira için avukat ordusuyla vatandaşa baskı yapıyor. Ben de bankalar birliğiyle görüşeceğim. Bu vatandaşlar, son 10 yılda sana 128 milyar dolar faiz ödediler. Madem 19 milyar lira alacağını, 2 milyar liraya satıyorsun, bana sat arkadaş. 17 milyar lirayı siliyorsun, kimsenin yükü değil bu. Bunu dünya yapıyor, Romanya yapıyor, diğer ülkeler yapıyor. Biz de yaparız. Ben sizleri düşünüyorum, banka kredisi ve tüketici kredisi borçlarının yüzde 80’i silinecek” şeklinde konuştu.
Buradaki programının ardında geçtiğimiz günlerde annesini kaybeden MHP Iğdır Milletvekili Sinan Oğan’ın Söğütlü Mahallesi’nde kurulan taziye çadırına giderek başsağlığı dileğinde bulunan Kılıçdaroğlu, daha sonra Iğdır Havaalanı’ndan özel uçakla Ankara’ya hareket etti.