Balık Sevdası Deniz Canlıları Müzesi’nde Hayat Buldu
Balıkçı Kenan tarafından yakalanan balıkların etleri vatandaşlara sunulurken, iskeleti, derisi, omurgası ve kafası ise Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’nde sergileniyor.
Müzeyi ziyaret eden öğrenciler, denizlerde yaşayan bin 500 balık türünü inceleyebiliyor.
Kalamar’dan Ahtapot’a, Köpek Balığı’ndan Kılıç Balığı’na, Palamut’tan Fener’e, Vatoz’dan Orkinos’a kadar bin 500 balık türünün bulunduğu Türkiye Deniz Canlıları Müzesi dünyada ilk kez ‘Balıkçı Kenan’ ismiyle bilinen Kenan Balcı tarafından Türkiye’de kuruldu. Karadeniz ve Marmara Denizi’nden yakalanan balıkların etini vatandaşa sunduktan sonra iskeletini, derisini, omurgasını ve kafasını bir bütün haline getirerek Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’ne kazandıran Kenan Balcı, Türkiye’de ve dünyada bir ilki başardı. Beylikdüzü’nde bulunan ve ücretsiz ziyaret edilen müzeye anaokulu öğrencileri de yoğun ilgi gösterdi. Çocuklar, okul öncesi eğitim müfredatı kapsamındaki Suda Yaşayan Hayvanlar konulu derslerini Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’nde işlediler.
“Balık ve deniz benim sevdam” diyen Kenan Balcı, 1 ton 200 kilo ağırlığındaki Köpek Balığı’ndan 50 gramlık hamsilere kadar bin 500 çeşit balığın yer aldığı Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’nin ilk olarak öğrencilere yardımcı olma fikrinden hareketle ortaya çıktığını söyledi.
Senelerce deneye deneye bir olmazı başardıklarını ifade eden Balcı, “30 sene önce öğrenciler gelirdi ve ‘Öğretmenimiz bize ödev verdi, balıkları gösterir misin?’ derdi. Biz de mevsimi olmadığı için istedikleri balıkları gösteremezdik. Öğrenciler ve bilgi edinmek isteyenler görsün diye müze çalışmalarına başladık. Senelerce deneye deneye bir olmazı başardık. Müzedeki balıkların hepsi elimden geçti. Çünkü bu iş hata kabul etmiyor ve küçük bir yerinde hata yaptığınızda anlamsızlaşıyor. O nedenle hepsiyle tek tek uğraşıyorum. Eşim bazen ‘Kokmuş balıklardan vazgeç’ diyor ama ben vazgeçemiyorum” dedi.
Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’ni ziyaret eden Şehitler İlköğretim Okulu’nun Anasınıfı Öğretmeni İlknur Konca ise “Okul öncesi eğitim müfredatımızda hayvanları tanırken suda, havada, toprak altında ve üstünde yaşayan hayvanları öğretiyoruz. Fakat kitapta görmekle canlı görmek çok farklı. Bu nedenle Türkiye Deniz Canlıları Müzesi çok faydalı oluyor. Aslında burası velilerin de ziyaret etmesi gereken bir yer. Çocuklar akşam eve gittiklerinde bunları ailelerine ve bütün arkadaşlarına anlatıyorlar. Biraz önce bir öğrencim, ‘Öğretmenim, eve gider gitmez burada gördüğüm her şeyi babama anlatacağım’ dedi.
Bu nedenle böyle bir yerin olması çok güzel” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Kalamar’dan Ahtapot’a, Köpek Balığı’ndan Kılıç Balığı’na, Palamut’tan Fener’e, Vatoz’dan Orkinos’a kadar bin 500 balık türünün bulunduğu Türkiye Deniz Canlıları Müzesi dünyada ilk kez ‘Balıkçı Kenan’ ismiyle bilinen Kenan Balcı tarafından Türkiye’de kuruldu. Karadeniz ve Marmara Denizi’nden yakalanan balıkların etini vatandaşa sunduktan sonra iskeletini, derisini, omurgasını ve kafasını bir bütün haline getirerek Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’ne kazandıran Kenan Balcı, Türkiye’de ve dünyada bir ilki başardı. Beylikdüzü’nde bulunan ve ücretsiz ziyaret edilen müzeye anaokulu öğrencileri de yoğun ilgi gösterdi. Çocuklar, okul öncesi eğitim müfredatı kapsamındaki Suda Yaşayan Hayvanlar konulu derslerini Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’nde işlediler.
“Balık ve deniz benim sevdam” diyen Kenan Balcı, 1 ton 200 kilo ağırlığındaki Köpek Balığı’ndan 50 gramlık hamsilere kadar bin 500 çeşit balığın yer aldığı Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’nin ilk olarak öğrencilere yardımcı olma fikrinden hareketle ortaya çıktığını söyledi.
Senelerce deneye deneye bir olmazı başardıklarını ifade eden Balcı, “30 sene önce öğrenciler gelirdi ve ‘Öğretmenimiz bize ödev verdi, balıkları gösterir misin?’ derdi. Biz de mevsimi olmadığı için istedikleri balıkları gösteremezdik. Öğrenciler ve bilgi edinmek isteyenler görsün diye müze çalışmalarına başladık. Senelerce deneye deneye bir olmazı başardık. Müzedeki balıkların hepsi elimden geçti. Çünkü bu iş hata kabul etmiyor ve küçük bir yerinde hata yaptığınızda anlamsızlaşıyor. O nedenle hepsiyle tek tek uğraşıyorum. Eşim bazen ‘Kokmuş balıklardan vazgeç’ diyor ama ben vazgeçemiyorum” dedi.
Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’ni ziyaret eden Şehitler İlköğretim Okulu’nun Anasınıfı Öğretmeni İlknur Konca ise “Okul öncesi eğitim müfredatımızda hayvanları tanırken suda, havada, toprak altında ve üstünde yaşayan hayvanları öğretiyoruz. Fakat kitapta görmekle canlı görmek çok farklı. Bu nedenle Türkiye Deniz Canlıları Müzesi çok faydalı oluyor. Aslında burası velilerin de ziyaret etmesi gereken bir yer. Çocuklar akşam eve gittiklerinde bunları ailelerine ve bütün arkadaşlarına anlatıyorlar. Biraz önce bir öğrencim, ‘Öğretmenim, eve gider gitmez burada gördüğüm her şeyi babama anlatacağım’ dedi.
Bu nedenle böyle bir yerin olması çok güzel” diye konuştu.