Kaybolmak Üzere Olan Dillerine Sahip Çıkıyorlar

UNESCO'nun ''kaybolmak üzere olan diller'' kategorisinde yer alan Adigeceyi yaşatmaya çalışan İçel'deki Kafkas kökenli vatandaşlar, açtıkları kurslarla ana dillerini gelecek nesillere ulaştırmayı amaçlıyor.

Yaklaşık 150 yıl önce yaşanan sürgünle anavatanlarından ayrılmak zorunda bırakılan Çerkezler, dil ve kültürlerinin tamamen yok olmasından endişe duyuyor. Yıllar önce Türkiye'nin çeşitli bölgelerine dağılan Çerkezlerden İçel'de yaşayanlar, Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği bünyesinde açılan dil kursuyla ana dillerini yaşatmaya çalışıyor.
Yaklaşık 25 kişinin katılımıyla ilk etabı açılan kursta yaşlısından gencine her yaştan Çerkez, kiril alfebesiyle ana dilleri olan Adigeceyi öğreniyor.
Gönüllü dil eğitimi veren Kafkas kökenli Ercan Yıldırım, AA muhabirine, amaçlarının kaybolan Çerkez kültürünü ve ana dillerini ellerinden geldiğince yaşatmak olduğunu söyledi.

Ana dillerini, en azından bir nesil daha ileriye ulaştırmanın çabası içerisinde olduklarını aktaran Yıldırım, şöyle konuştu:
"Bir insan ömrünü 50-60 yıl olarak düşünürsek, yeni nesile dilimizi öğrettiğimizde en azından bir 60 yıl daha Adigecenin varlığını koruyabiliriz. Kaybolduğu zaman artık dilimiz maalesef ölü diller arasına giriyor. Türkiye Cumhuriyetine de teşekkür ediyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı kitabımızı bastırdı. Okullarda Adigece seçmeli dil olarak konuldu, fakat öğrencilerimiz öğretmen sıkıntısı yaşıyor. Yeterli sayı bulunmayınca sınıf açılamıyor maalesef. Böyle olunca biz de dernek olarak en azından bir boşluk dolduralım ve bir kelime dahi olsa dilimizden bir parçayı yaşatalım diye açtığımız kursla dilimizi yaşatma adına mücadele veriyoruz."
Her pazar 2 saat dil eğitimi verdiğini belirten Yıldırım, yaz tatiline kadar kursa katılan her Çerkezin günlük hayatta kullanabileceği seviyede Adigece öğrenebileceğini sözlerine ekledi.
- Çocuklarıyla kursa katılıyorlar
Kızıyla beraber kursa katılan Canan Atay, ana dilini bildiğini fakat çocuklarının da Adigeceyi öğrenmesi için kursa birlikte katıldıklarını söyledi.

Kurs sayesinde evde artık kızıyla ana dillerinde iletişim kurabildiklerini kaydeden Atay, bunun hem mutluluk verici olduğunu hem de ana dillerinin bir nesil daha ileriye gidebileceğinin ümidini verdiğini belirtti.

Elif Atay ise kendi dilini öğrenmenin onur verici olduğunu söyledi.

Habibe Şahin ise Adigece konuşabildiğini fakat okuma yazma konusundaki eksiğini gidermek için kursa katıldığını ifade etti.

Şahin, "Dilimizin yaşaması için gayret gösteriyoruz. Adigeceyi kaybolmak üzere olan diller listesinden çıkarmak için çabalıyoruz" diye konuştu.

Selim Aktaş da ana dilini çocukken anne ve babasından öğrendiğini belirterek, katılımın artması için arkadaşlarına destek olmaya geldiğini aktardı.

Kaynak: AA