Dinleme İddiaları
AK Parti Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Ordu Milletvekili İhsan Şener, paralel yapının 4 yıl boyunca telefonunu hukuksuzca dinlediğini belirterek şikayetçi olduğunu söyledi.
Şener, yaptığı açıklamada, sahte isimler ile telefonlarının dinlendiğini belirtti.
"Hukuksuz şekilde dinlemişler. Gerçek adım olmadan mahkeme kararı alınmış. Savcıya müşteki sıfatıyla ifade verdim" diyen Şener, şunları kaydetti:
"Örgüt elemanlarını bir görseniz evlere şenlik. Ben Hizbul Tahrir örgütünün ne yaptığını bilmiyorum. İsmini duydum ama ne olduğunu, ne yaptığını bilmiyorum. Dinleme yapanlar beni Hizbul Tahrir örgütü lideri olarak kayıt etmiş. Ayrıca bir de Selam örgütü diye bir şey uydurup onun üyesi olarak dinlemişler. Selam örgütü diye bir örgüt yok. Ama telefon açtığınızda 'Selamun Aleyküm' diyorsunuz ya direk örgüt üyesisiniz. Savcıya müşteki sıfatıyla ifade verdim. Hakim ve polislerden şikayetçi olduk. Gayri meşru bir eylem veya bir oluşumun içinde olmadım. Bu hususta rahatım. Ancak bu ahlaksız bir tavır. Yaklaşık olarak 2 bin kişi dinlenmiş. Milletvekili olmadan önce dinlemişler."
Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığını hatırlatan Şener, "Çok şükür bugün Türkiye sadeleşen bir Türkiye, açık toplum olan bir Türkiye. Herkesin sorgulanabildiği, yapanın yanına kar kalmadığı bir Türkiye. Yasa mücadelesi veriyoruz. 20 gün gece yarılarına kadar sabahlara kadar çalıştık. Muhalefetin tek bir gayesi var engel olmak. 'Niye karşısınız' dediğimizde 'İstemezük' diyorlar. Bunlar 1974'te ilk yapılan boğaz köprüsünü de istemediler. 2. köprüyü de istemediler. Şimdi 3. köprüyü de istemiyorlar. Marmaray'ı da, Tüp geçidi de istemediler. Havaalanını da istemiyorlar. Kanal İstanbul'u da istemiyorlar. Bunlar Türkiye'nin zenginleşmesini istemeyen uluslararası güçlerin taşeronu" diye konuştu.
"Vandalları savunmak muhalefete mi düştü" diye soran Şener, "İnsanların ticarethanelerini yakan, ambulansı deviren, polise, askere kurşun atan insanların savunması muhalefete mi düştü. Hepimiz yaşadık 6-7 Ekim olaylarını, 50 kişi öldü. Bunun engellenmesine yönelik polise biraz daha salahiyet vermek bu verilen salahiyette kıta Avrupa'sındaki yetkiler kadar da değil. Ama buna karşı çıkıyorlar. Mecliste engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar "diye sözlerini tamamladı.
Kaynak: AA
"Hukuksuz şekilde dinlemişler. Gerçek adım olmadan mahkeme kararı alınmış. Savcıya müşteki sıfatıyla ifade verdim" diyen Şener, şunları kaydetti:
"Örgüt elemanlarını bir görseniz evlere şenlik. Ben Hizbul Tahrir örgütünün ne yaptığını bilmiyorum. İsmini duydum ama ne olduğunu, ne yaptığını bilmiyorum. Dinleme yapanlar beni Hizbul Tahrir örgütü lideri olarak kayıt etmiş. Ayrıca bir de Selam örgütü diye bir şey uydurup onun üyesi olarak dinlemişler. Selam örgütü diye bir örgüt yok. Ama telefon açtığınızda 'Selamun Aleyküm' diyorsunuz ya direk örgüt üyesisiniz. Savcıya müşteki sıfatıyla ifade verdim. Hakim ve polislerden şikayetçi olduk. Gayri meşru bir eylem veya bir oluşumun içinde olmadım. Bu hususta rahatım. Ancak bu ahlaksız bir tavır. Yaklaşık olarak 2 bin kişi dinlenmiş. Milletvekili olmadan önce dinlemişler."
Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığını hatırlatan Şener, "Çok şükür bugün Türkiye sadeleşen bir Türkiye, açık toplum olan bir Türkiye. Herkesin sorgulanabildiği, yapanın yanına kar kalmadığı bir Türkiye. Yasa mücadelesi veriyoruz. 20 gün gece yarılarına kadar sabahlara kadar çalıştık. Muhalefetin tek bir gayesi var engel olmak. 'Niye karşısınız' dediğimizde 'İstemezük' diyorlar. Bunlar 1974'te ilk yapılan boğaz köprüsünü de istemediler. 2. köprüyü de istemediler. Şimdi 3. köprüyü de istemiyorlar. Marmaray'ı da, Tüp geçidi de istemediler. Havaalanını da istemiyorlar. Kanal İstanbul'u da istemiyorlar. Bunlar Türkiye'nin zenginleşmesini istemeyen uluslararası güçlerin taşeronu" diye konuştu.
"Vandalları savunmak muhalefete mi düştü" diye soran Şener, "İnsanların ticarethanelerini yakan, ambulansı deviren, polise, askere kurşun atan insanların savunması muhalefete mi düştü. Hepimiz yaşadık 6-7 Ekim olaylarını, 50 kişi öldü. Bunun engellenmesine yönelik polise biraz daha salahiyet vermek bu verilen salahiyette kıta Avrupa'sındaki yetkiler kadar da değil. Ama buna karşı çıkıyorlar. Mecliste engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar "diye sözlerini tamamladı.