Minik Öğrencilerden Bakan Yıldız'a Terleten Sorular
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, elektrik faturalarındaki artış iddialarına yönelik, "Türkiye'de elektrik fiyatlarında bir artış olmadı.
Bazı şirketler Aralık ayında fatura kesememişler. Biz onları uyardık yani 'siz Aralık ayında kesmediğiniz faturayı Ocak ayında kestiniz. Bu doğru bir şey değil, bunu her ay kesmeniz lazım' dedik. Onlarda bunu telafi edeceklerini söylediler" dedi.
Bakan Yıldız, Ankara Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi üyesi öğrencileri bakanlıkta kabul etti. Minik öğrencilerin Soma maden faciasından nükleer enerji santrallerine, bor madeninin ihraç edilmesinden enerji verimliliğine, elektrik faturalarındaki artıştan doğalgaz ve petrol arama çalışmalarına kadar çeşitli sorularına tek tek cevap veren Yıldız, öğrencilere meslek tercihleri konusunda da tavsiyelerde bulundu. Bakan Yıldız, miniklere bir de sürpriz yaptı. Yıldız'ın konuşması sırasında çocukların enerji kullanımı ve tüketimi konusunda bilinçlendirilmesi ve ülke ekonomisine katkıda bulunması amacıyla oluşturulan "Enerji Çocuk Naz" toplantı salonuna girdi. Öğrencilerin ilgiyle karşıladığı "Enerji Çocuk Naz" salonda tebessüm ettiren anlar yaşattı. "Enerji Çocuk Naz"ı yanındaki sandalyeye oturtan Bakan Yıldız, ona çay ikram etmeyi de unutmadı.
Miniklere "Bizler geleceğimiz olan sizlerle beraber Türkiye'yi inşa ediyoruz" diyerek seslenen Yıldız, "Hem kentin hem de ülkemizin problemlerine kayıtsız olmayan bir gençliğimizin olduğunu görüyorum. Sizler kendinizi geliştirecek birçok alanlar biliyorsunuz. Bunlardan en önemlisi kitap okuma alışkanlığı. Çünkü Türkiye'de kitap okuma alışkanlığı istediğimiz düzeylerde değil" şeklinde konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Türkiye'de kitap okuma alışkanlığına ilişkin araştırmasının verilerini paylaşan Yıldız, "Japonya'da kişi başında 25, Fransa'da 7 ama Türkiye'de 12 bin kişi ancak 1 kitap okuyor. Çok büyük bir fark var. O yüzden kitap okuma oranlarımızı çocuk meclislerinden başlayarak artırmış olacağız" dedi.
Bakan Yıldız, konuşmasının ardından sözü Ankara Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi Başkanı Ayşe Dila Karakaya'ya verdi. 20 yıldır çocukların sesi olmaya çalışan bu öncü meclisin bir üyesi olmaktan gurur duyduğunu söyleyen Karakaya, "Bugün ricamızı kabul ederek bizleri kabul ettiğiniz için tüm meclis üyelerim adına çok teşekkür ediyorum. Sayın Bakanım, mutlu, sağlıklı, güzel bir gelecek hayal ediyor, savaşların, hastalıkların ve felaketlerin olmadığı, çocuk haklarının tüm ilkelerinin uygulandığı, çocukların ağlamadığı, hep güleceği, doğal güzellikleri yemyeşil bir gelecek ümit ediyoruz" şeklinde konuştu.
BAKAN YILDIZ MİNİKLERİN SORULARINI CEVAPLADI
Daha sonra öğrencilerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın faaliyetlerine yönelik sorularını cevaplayan Yıldız, "Ülkemizde benzinin pahalı olduğu söyleniyor. Daha ucuz benzin kullanır hale gelmemiz mümkün mü?" sorusu üzerine, "Normalde Türkiye gelirlerini artırdıkça, vergi gelirleri stabil hale gelip bütün vatandaşların ekonomik büyümesi ve refah seviyesi arttıkça, bunlarla alakalı gelişmişlik düzeyi daha da arttıkça bunu sağlama imkanımız var. Türkiye'de bundan 12 yıl önce yaklaşık 8.5 milyon civarında araç vardı. 12 yılda bu iki katından daha fazla arttı. Şu anda Türkiye'de 19 milyon civarında bir araç sayımız var. Hemen hemen her yıl trafiğe 1 milyon araç giriyor. Bunun getirdiği bazı düzenlemeler yapmak lazım. Türkiye'nin nüfusu yeni sayımlarla beraber 77 milyonu geçti. Vergiyi benzin ve mazotu kullananlardan mı alacağız yoksa toplamdan mı alacağız. Türkiye'de uygulanan sistem yalnızca kullanandan almak üzere. Benzinin ve motorinin satış fiyatı dünyada hemen hemen aynı ama ülkelere göre uygulanan vergiler farklı. O fark oradan kaynaklanıyor" diye konuştu.
MİNİK ÖĞRENCİLERE "ENERJİ ÇOCUK NAZ" SÜRPRİZİ
Bir öğrencinin "Enerji Naz"ın Ankara'daki okullara daha sık gelmesi yönündeki isteğine cevap veren Yıldız, "Enerji Naz' bizim çok önem verdiğimiz bir proje. Enerji ve elektriği ihtiyacımız olan yerlerde ve ihtiyacımız kadar kullanmamız lazım. Bugün Enerji Naz'la alakalı ufak bir sürprizimiz olacak. Çünkü bu Türkiye'nin en iyi projelerinden bir tanesi. Enerji tasarrufunu, verimli kullanmayı bir kültür olarak yerleştirmek istiyoruz. Bu kültürü yerleştirmek için de görünürlüğünü artırmamız lazım" ifadelerini kullandı.
Bakan Yıldız'ın açıklamaları sırasında çocukların enerji kullanımı ve tüketimi konusunda bilinçlendirilmesi ve ülke ekonomisine katkıda bulunması amacıyla oluşturulan "Enerji Çocuk Naz" toplantı salonuna girdi. Yıldız, "Enerji Çocuk Naz"ı miniklere sürpriz yapmak için İstanbul'dan getirdiklerini söyledi.
Yıldız, "Büyüklerin, annelerin, babaların sokak lambalarında, kamu binalarında, odamızda sizlerin uygulayabileceği tasarruftan tutun buzdolaplarının açık bırakılmamasına kadar enerjinin tasarruflu kullanılmasına yönelik birçok alan var. Bütün bu alanları biz daha çok görünür hale getirmek istiyoruz ki tasarruf yaşamımıza girsin. Hani Peygamber Efendimiz buyuruyor ya 'İsraf etmeyiniz', dinimizde de bu var. İsraf etmeyelim ama ihtiyacımızdan daha fazlasını da kullanmayalım. Bu manada yeni bir nesille beraber tasarrufu daha iyi yerleştireceğimiz kanaatindeyiz" şeklinde konuştu.
MESLEK TERCİHİ TAVSİYESİ
Bir öğrencinin "Ülkemizde enerji sektöründe hangi mesleklere ihtiyaç var. Bizim hangi meslekleri tercih etmemizi önerirsiniz?" sorunu cevaplayan Yıldız, "Bu konuda çok net tavsiyelerim var. Türkiye'de çok ihtiyaç hissedilen enerji mühendisliği var, enerji hukuku var. Çünkü biz kamunun bir kısım özelleştirmelerle, bir kısım kiralama yöntemleriyle beraber kamuyla özel sektör arasında bir düzenleme yapıyoruz. Özel sektörün, şahısların, firmaların daha çok yatırım yapmasını istiyoruz. O zaman hukuki bazı konular da çıkabiliyor. O yüzden enerji üzerine hukuk okumanızı özellikle tavsiye ediyorum. Enerji mühendisliği, sistem mühendisliği, elektronik mühendisliğini tavsiye ediyorum. Aynı zamanda nükleer mühendislikler var. Bizim şu anda yeni kurduğumuz nükleer santrallere yetişmesini istediğimiz mühendisler bulunuyor" dedi
ENERJİ TASARRUFU ÖNERİSİ
"Annelerimizin birer enerji hanımı olması için biz çocuklar neler yapabiliriz?" sorusuna cevap veren Yıldız, buzdolabının kapısının açık bırakılmaması, çamaşır makinesine kapasitesinden çok çamaşır atılmaması ve gereksiz lambaların kapatılması önerisinde bulundu. Bakan Yıldız, "Bütün bunlardan yılda bir küçük altın tasarruf etme imkanı var. Mesela annene dersin ki 'ben bu tasarrufu yaparsam küçük altını verir misin?' dersin, annen de razı olabilir mi. Bütün bunların hepsi ev ev toplanıyor ve Türkiye için 4 milyon TL miktarında para oluşuyor. Bunları annenize, büyüklerinize anlatabilirsiniz" dedi.
ELEKTRİK FATURALARINDAKİ ARTIŞ
Son zamanlarda işyerlerinde elektrik faturalarındaki artışın nedenini soran öğrenciye Yıldız, "Türkiye'de elektrik fiyatlarında bir artış olmadı. Yalnızca bazı şirketler -Türkiye'de 21 dağıtım şirketi var- Aralık ayında fatura kesememişler. Biz onları uyardık yani 'siz Aralık ayında kesmediğiniz faturayı Ocak ayında kestiniz. Bu doğru bir şey değil bunu her ay kesmeniz lazım' dedik. Onlarda bunu telafi edeceklerini söylediler. Vatandaşımızın cebinden çıkan artı para yok. O yüzden biz denetlemelerimize devam ediyoruz, uyarılarımızı yapıyoruz ve her şirketin görevini doğru bir şekilde yapmasını temin ediyoruz. Biz ne Aralık ne de Ocak ayında ne açık ne de gizli zam yapmadık" karşılığını verdi.
ELEKTRİKLİ BİSİKLET İSTEĞİ
"Yurt dışında elektrikli otomobil ve bisikletler kullanılıyor. Ülkemizde de bunlar kullanılacak mı?" sorusu üzerine Yıldız, "Türkiye'de bisiklet teknolojisi var. Her birimizin, araçlara göre bisikleti araçlara daha fazla kullanmalıyız. Bu hem sağlık hem de daha az enerji harcamak açısından doğru. Elektrikli araçlar ticarileştikçe, karlı hale geldikçe kullanım oranı artacak. Elektrikli araç üretilmesini teşvik ediyoruz, daha fazla üretilmesini istiyoruz. Bu manada elektrikli araç sayısı her geçen gün artacak" dedi.
BOR MADENİNİN İHRAÇ EDİLMESİ
"21. yüzyılın petrolü" olarak adlandırılan bor madeninin ihraç edilmesi ve kullanım alanlarını soran bir öğrenciye ise Bakan Yıldız, "Bor madeni Türkiye'de bol ve yalnızca kamuya ait. Özel sektörün bor madeni sahibi olma imkanı yok. Çünkü stratejik bir ürün. Dünyanın en büyük bor rezervi Türkiye'de ve dünyanın en fazla bor satışı yapan ülkesi de Türkiye. Biz 1 milyar dolardan daha fazla satış yaptık ama dünyanın toplam talep miktarı bizim rezervlerimiz kadar değil. Ne kadar talep edilirse biz o kadar üretiyoruz. Her yıl hemen hemen iki katına çıkıyoruz" yanıtını verdi.
Bor madeninin kullanım alanlarını anlatan Yıldız, söz konusu madenin LCD televizyon ekranlarında, deterjan yapımında, zırhlılar ve camlarda kullanıldığını belirtti.
"En fazla Çin olmak üzere 5 kıtada bor satışımız var ve en karlı kuruluşlarımızdan bir tanesi" diyen Yıldız, "Madenler açısından baktığımızda da en karlı madenlerimizden bir tanesi bor. Talep arttıkça biz de satışlarımızı artıracağız" açıklamasında bulundu.
MİNİK ÖĞRENCİSİNDEN SOMA SORUSU
"13 Mayıs'ta Manisa'nın Soma ilçesinde maden faciası meydana geldi. Bu olay için basında birçok haber yazıldı. Bu facianın asıl sebebi nedir?" sorusuna yönelik ise Yıldız şöyle cevap verdi:
"Öncelikle Soma'da hayatını kaybeden madenci kardeşlerimize, 301 canımıza Allah'tan rahmet diliyoruz. Bizim için çok büyük bir üzüntü kaynağı oldu. Aynı zamanda enerji sektörü için de zaman zaman duyduğum bir mahcubiyet gerekçesi oldu. Onlar, 400'den daha fazla çocuklarımızı bize emanet ettiler. İçlerinde yetimlerimiz, öksüzlerimiz var. Onları biz üniversitenin sonuna kadar okumalarını şu veya bu şekilde ister hayırsever insanlarımız, isterse kamu vasıtasıyla sağlamış olacağız. Her kazanın doğal afetlerin haricinde bir sebebi var. Doğal afetlerin de sebebi var ama bizim müdahil olamadığımız. Deprem oluyor, depremle alakalı biz müdahil olamıyoruz veya çok büyük bir sel felaketi oluyor, onunla alakalı çok fazla müdahil olamadığımız alanlar var. Ama Soma kazası gibi bir yerde mutlaka kusur var ki o kaza oluyor. Soma'ya, 'Ne yapalım kendi halinde olmuştur' diyemeyiz. Mutlaka birinin eksiği, yanlışı var. İster kamudan ister özel sektörden ister çalışanlardan, işverenden ama hangisindense mutlaka onunla alakalı yargı süreci devam ediyor. Yargı sürecinden sonra da onlar net olarak ortaya çıkacak. Teknik araştırmalarımız var, üniversitelerin araştırmaları var, TBMM Araştırma Komisyonu kuruldu, onların raporları var. Hepsi değerlendirildikten sonra net olarak ortaya çıkacak."
"YETERİNCE ENERJİ TASARRUFU SAĞLANMIYOR"
Türkiye'de yeterince enerji tasarrufu sağlanıp sağlanmadığı sorusuna da cevap veren Yıldız, "Ülkemizde enerji tasarrufu sağlanmıyor. Bunu sağlamak için her birimizin çalışması lazım. Enerji Çocuk Naz, kapı kapı dolaşıyor ve bunları yaygınlaştırmak için uğraşıyor. Sanayide motorlu daha verimlilerle değiştirilerek, sokakta lambaların daha verimlileriyle değiştirilerek, kamu binalarında yalıtımın artırılarak, evlerimizde televizyonlarımızın kullanmadığımız zaman fişlerinden çekerek birçok ayrıntıya dikkat ederek her birimizin yapacağı tasarruflar var. Bunları yaptığımız takdirde tarımda, sanayide, ulaşımda, araç kullanırken benzin ve dizeli daha fazla harcamamak açısından çok hızlı araç kullanmamak lazım" diye konuştu.
"PETROL İHTİYACININ YÜZDE 10'UNU KARŞILIYORUZ, BU YETERLİ DEĞİL"
Bir soru üzerine Türkiye'de bulunan petrol ve doğalgaz rezervlerinin ihtiyacı karşılamaya yeterli olmadığını anlatan Yıldız, "Petrol ve doğalgaz arıyoruz, aramaya da devam edeceğiz. Bununla alakalı çalışmalara da çok para harcıyoruz. Eğer varsa bulacağız yoksa bulamayacağız. Türkiye'nin şu anda petrol ihtiyacının yüzde 10'unu karşılıyoruz, bu yeterli değil. Bunun en az yarısını karşılamamız lazım. Dışa bağımlı olmak tabii ki iyi bir şey değil ama Güney Kore ve Japonya bizden daha fazla enerjide dışarıya bağımlı ama bizden daha gelişmiş ülkeler. Tek kalem yeterli değil başka hususlara da dikkat etmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
"NÜKLEER SANTRALLER GEREKLİ Mİ?"
Bakan Yıldız, bir öğrencinin nükleer santrallerin gerekli olup olmadığına ilişkin sorusuna ise, "Nükleer santral yapmak yalnızca elektrik üretmek değil aynı zamanda sanayileşme, yüksek teknolojili ürünler, daha ileri manada üretim tesisleri demektir. Yani bizim 10 yıl önce yapamayıp da 2 yıl önce yaptığımız ürünler var. Şu anda yapamayıp 5-10 yıl sonra yapacağımız ürünler var. Biz de dünyadaki teknolojik gelişmeye uyum sağlamak için en önemli noktalardan bir tanesi nükleer santralleri geliştiriyoruz. Çevreye en az zararlı olacak güvenlik önlemlerini alıyoruz. Çünkü nükleer kazaları olduğunda yalnızca bulunduğu ülkeye değil aynı zamanda komşuları, çevresi ve dünyaya da zararları olan kazalar oluyor. O yüzden bu kazaların önlenmesi için çok güvenlikli tesisler yapmaya gayret ediyoruz" açıklamasında bulundu.
"HAKSIZ DEĞİLSİN"
Son olarak bir öğrencinin "Rüzgar ve güneş enerjisi kullanmakta çok geç kaldı mı? Bu konuda teşvik ve projeleriniz var mı?" sorusuna Yıldız, "Burada çok diplomatik bir şekilde bizi uyardığını görüyorum, bunda haksız değilsin" karşılığını verdi.
Soruları tek tek yanıtlayan Bakan Yıldız, ardından minik öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Minik öğrencileri uğurlayan Yıldız, onlara fındıklı çikolata ve masal kitabı hediye etti
Kaynak: İHA
Bakan Yıldız, Ankara Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi üyesi öğrencileri bakanlıkta kabul etti. Minik öğrencilerin Soma maden faciasından nükleer enerji santrallerine, bor madeninin ihraç edilmesinden enerji verimliliğine, elektrik faturalarındaki artıştan doğalgaz ve petrol arama çalışmalarına kadar çeşitli sorularına tek tek cevap veren Yıldız, öğrencilere meslek tercihleri konusunda da tavsiyelerde bulundu. Bakan Yıldız, miniklere bir de sürpriz yaptı. Yıldız'ın konuşması sırasında çocukların enerji kullanımı ve tüketimi konusunda bilinçlendirilmesi ve ülke ekonomisine katkıda bulunması amacıyla oluşturulan "Enerji Çocuk Naz" toplantı salonuna girdi. Öğrencilerin ilgiyle karşıladığı "Enerji Çocuk Naz" salonda tebessüm ettiren anlar yaşattı. "Enerji Çocuk Naz"ı yanındaki sandalyeye oturtan Bakan Yıldız, ona çay ikram etmeyi de unutmadı.
Miniklere "Bizler geleceğimiz olan sizlerle beraber Türkiye'yi inşa ediyoruz" diyerek seslenen Yıldız, "Hem kentin hem de ülkemizin problemlerine kayıtsız olmayan bir gençliğimizin olduğunu görüyorum. Sizler kendinizi geliştirecek birçok alanlar biliyorsunuz. Bunlardan en önemlisi kitap okuma alışkanlığı. Çünkü Türkiye'de kitap okuma alışkanlığı istediğimiz düzeylerde değil" şeklinde konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Türkiye'de kitap okuma alışkanlığına ilişkin araştırmasının verilerini paylaşan Yıldız, "Japonya'da kişi başında 25, Fransa'da 7 ama Türkiye'de 12 bin kişi ancak 1 kitap okuyor. Çok büyük bir fark var. O yüzden kitap okuma oranlarımızı çocuk meclislerinden başlayarak artırmış olacağız" dedi.
Bakan Yıldız, konuşmasının ardından sözü Ankara Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi Başkanı Ayşe Dila Karakaya'ya verdi. 20 yıldır çocukların sesi olmaya çalışan bu öncü meclisin bir üyesi olmaktan gurur duyduğunu söyleyen Karakaya, "Bugün ricamızı kabul ederek bizleri kabul ettiğiniz için tüm meclis üyelerim adına çok teşekkür ediyorum. Sayın Bakanım, mutlu, sağlıklı, güzel bir gelecek hayal ediyor, savaşların, hastalıkların ve felaketlerin olmadığı, çocuk haklarının tüm ilkelerinin uygulandığı, çocukların ağlamadığı, hep güleceği, doğal güzellikleri yemyeşil bir gelecek ümit ediyoruz" şeklinde konuştu.
BAKAN YILDIZ MİNİKLERİN SORULARINI CEVAPLADI
Daha sonra öğrencilerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın faaliyetlerine yönelik sorularını cevaplayan Yıldız, "Ülkemizde benzinin pahalı olduğu söyleniyor. Daha ucuz benzin kullanır hale gelmemiz mümkün mü?" sorusu üzerine, "Normalde Türkiye gelirlerini artırdıkça, vergi gelirleri stabil hale gelip bütün vatandaşların ekonomik büyümesi ve refah seviyesi arttıkça, bunlarla alakalı gelişmişlik düzeyi daha da arttıkça bunu sağlama imkanımız var. Türkiye'de bundan 12 yıl önce yaklaşık 8.5 milyon civarında araç vardı. 12 yılda bu iki katından daha fazla arttı. Şu anda Türkiye'de 19 milyon civarında bir araç sayımız var. Hemen hemen her yıl trafiğe 1 milyon araç giriyor. Bunun getirdiği bazı düzenlemeler yapmak lazım. Türkiye'nin nüfusu yeni sayımlarla beraber 77 milyonu geçti. Vergiyi benzin ve mazotu kullananlardan mı alacağız yoksa toplamdan mı alacağız. Türkiye'de uygulanan sistem yalnızca kullanandan almak üzere. Benzinin ve motorinin satış fiyatı dünyada hemen hemen aynı ama ülkelere göre uygulanan vergiler farklı. O fark oradan kaynaklanıyor" diye konuştu.
MİNİK ÖĞRENCİLERE "ENERJİ ÇOCUK NAZ" SÜRPRİZİ
Bir öğrencinin "Enerji Naz"ın Ankara'daki okullara daha sık gelmesi yönündeki isteğine cevap veren Yıldız, "Enerji Naz' bizim çok önem verdiğimiz bir proje. Enerji ve elektriği ihtiyacımız olan yerlerde ve ihtiyacımız kadar kullanmamız lazım. Bugün Enerji Naz'la alakalı ufak bir sürprizimiz olacak. Çünkü bu Türkiye'nin en iyi projelerinden bir tanesi. Enerji tasarrufunu, verimli kullanmayı bir kültür olarak yerleştirmek istiyoruz. Bu kültürü yerleştirmek için de görünürlüğünü artırmamız lazım" ifadelerini kullandı.
Bakan Yıldız'ın açıklamaları sırasında çocukların enerji kullanımı ve tüketimi konusunda bilinçlendirilmesi ve ülke ekonomisine katkıda bulunması amacıyla oluşturulan "Enerji Çocuk Naz" toplantı salonuna girdi. Yıldız, "Enerji Çocuk Naz"ı miniklere sürpriz yapmak için İstanbul'dan getirdiklerini söyledi.
Yıldız, "Büyüklerin, annelerin, babaların sokak lambalarında, kamu binalarında, odamızda sizlerin uygulayabileceği tasarruftan tutun buzdolaplarının açık bırakılmamasına kadar enerjinin tasarruflu kullanılmasına yönelik birçok alan var. Bütün bu alanları biz daha çok görünür hale getirmek istiyoruz ki tasarruf yaşamımıza girsin. Hani Peygamber Efendimiz buyuruyor ya 'İsraf etmeyiniz', dinimizde de bu var. İsraf etmeyelim ama ihtiyacımızdan daha fazlasını da kullanmayalım. Bu manada yeni bir nesille beraber tasarrufu daha iyi yerleştireceğimiz kanaatindeyiz" şeklinde konuştu.
MESLEK TERCİHİ TAVSİYESİ
Bir öğrencinin "Ülkemizde enerji sektöründe hangi mesleklere ihtiyaç var. Bizim hangi meslekleri tercih etmemizi önerirsiniz?" sorunu cevaplayan Yıldız, "Bu konuda çok net tavsiyelerim var. Türkiye'de çok ihtiyaç hissedilen enerji mühendisliği var, enerji hukuku var. Çünkü biz kamunun bir kısım özelleştirmelerle, bir kısım kiralama yöntemleriyle beraber kamuyla özel sektör arasında bir düzenleme yapıyoruz. Özel sektörün, şahısların, firmaların daha çok yatırım yapmasını istiyoruz. O zaman hukuki bazı konular da çıkabiliyor. O yüzden enerji üzerine hukuk okumanızı özellikle tavsiye ediyorum. Enerji mühendisliği, sistem mühendisliği, elektronik mühendisliğini tavsiye ediyorum. Aynı zamanda nükleer mühendislikler var. Bizim şu anda yeni kurduğumuz nükleer santrallere yetişmesini istediğimiz mühendisler bulunuyor" dedi
ENERJİ TASARRUFU ÖNERİSİ
"Annelerimizin birer enerji hanımı olması için biz çocuklar neler yapabiliriz?" sorusuna cevap veren Yıldız, buzdolabının kapısının açık bırakılmaması, çamaşır makinesine kapasitesinden çok çamaşır atılmaması ve gereksiz lambaların kapatılması önerisinde bulundu. Bakan Yıldız, "Bütün bunlardan yılda bir küçük altın tasarruf etme imkanı var. Mesela annene dersin ki 'ben bu tasarrufu yaparsam küçük altını verir misin?' dersin, annen de razı olabilir mi. Bütün bunların hepsi ev ev toplanıyor ve Türkiye için 4 milyon TL miktarında para oluşuyor. Bunları annenize, büyüklerinize anlatabilirsiniz" dedi.
ELEKTRİK FATURALARINDAKİ ARTIŞ
Son zamanlarda işyerlerinde elektrik faturalarındaki artışın nedenini soran öğrenciye Yıldız, "Türkiye'de elektrik fiyatlarında bir artış olmadı. Yalnızca bazı şirketler -Türkiye'de 21 dağıtım şirketi var- Aralık ayında fatura kesememişler. Biz onları uyardık yani 'siz Aralık ayında kesmediğiniz faturayı Ocak ayında kestiniz. Bu doğru bir şey değil bunu her ay kesmeniz lazım' dedik. Onlarda bunu telafi edeceklerini söylediler. Vatandaşımızın cebinden çıkan artı para yok. O yüzden biz denetlemelerimize devam ediyoruz, uyarılarımızı yapıyoruz ve her şirketin görevini doğru bir şekilde yapmasını temin ediyoruz. Biz ne Aralık ne de Ocak ayında ne açık ne de gizli zam yapmadık" karşılığını verdi.
ELEKTRİKLİ BİSİKLET İSTEĞİ
"Yurt dışında elektrikli otomobil ve bisikletler kullanılıyor. Ülkemizde de bunlar kullanılacak mı?" sorusu üzerine Yıldız, "Türkiye'de bisiklet teknolojisi var. Her birimizin, araçlara göre bisikleti araçlara daha fazla kullanmalıyız. Bu hem sağlık hem de daha az enerji harcamak açısından doğru. Elektrikli araçlar ticarileştikçe, karlı hale geldikçe kullanım oranı artacak. Elektrikli araç üretilmesini teşvik ediyoruz, daha fazla üretilmesini istiyoruz. Bu manada elektrikli araç sayısı her geçen gün artacak" dedi.
BOR MADENİNİN İHRAÇ EDİLMESİ
"21. yüzyılın petrolü" olarak adlandırılan bor madeninin ihraç edilmesi ve kullanım alanlarını soran bir öğrenciye ise Bakan Yıldız, "Bor madeni Türkiye'de bol ve yalnızca kamuya ait. Özel sektörün bor madeni sahibi olma imkanı yok. Çünkü stratejik bir ürün. Dünyanın en büyük bor rezervi Türkiye'de ve dünyanın en fazla bor satışı yapan ülkesi de Türkiye. Biz 1 milyar dolardan daha fazla satış yaptık ama dünyanın toplam talep miktarı bizim rezervlerimiz kadar değil. Ne kadar talep edilirse biz o kadar üretiyoruz. Her yıl hemen hemen iki katına çıkıyoruz" yanıtını verdi.
Bor madeninin kullanım alanlarını anlatan Yıldız, söz konusu madenin LCD televizyon ekranlarında, deterjan yapımında, zırhlılar ve camlarda kullanıldığını belirtti.
"En fazla Çin olmak üzere 5 kıtada bor satışımız var ve en karlı kuruluşlarımızdan bir tanesi" diyen Yıldız, "Madenler açısından baktığımızda da en karlı madenlerimizden bir tanesi bor. Talep arttıkça biz de satışlarımızı artıracağız" açıklamasında bulundu.
MİNİK ÖĞRENCİSİNDEN SOMA SORUSU
"13 Mayıs'ta Manisa'nın Soma ilçesinde maden faciası meydana geldi. Bu olay için basında birçok haber yazıldı. Bu facianın asıl sebebi nedir?" sorusuna yönelik ise Yıldız şöyle cevap verdi:
"Öncelikle Soma'da hayatını kaybeden madenci kardeşlerimize, 301 canımıza Allah'tan rahmet diliyoruz. Bizim için çok büyük bir üzüntü kaynağı oldu. Aynı zamanda enerji sektörü için de zaman zaman duyduğum bir mahcubiyet gerekçesi oldu. Onlar, 400'den daha fazla çocuklarımızı bize emanet ettiler. İçlerinde yetimlerimiz, öksüzlerimiz var. Onları biz üniversitenin sonuna kadar okumalarını şu veya bu şekilde ister hayırsever insanlarımız, isterse kamu vasıtasıyla sağlamış olacağız. Her kazanın doğal afetlerin haricinde bir sebebi var. Doğal afetlerin de sebebi var ama bizim müdahil olamadığımız. Deprem oluyor, depremle alakalı biz müdahil olamıyoruz veya çok büyük bir sel felaketi oluyor, onunla alakalı çok fazla müdahil olamadığımız alanlar var. Ama Soma kazası gibi bir yerde mutlaka kusur var ki o kaza oluyor. Soma'ya, 'Ne yapalım kendi halinde olmuştur' diyemeyiz. Mutlaka birinin eksiği, yanlışı var. İster kamudan ister özel sektörden ister çalışanlardan, işverenden ama hangisindense mutlaka onunla alakalı yargı süreci devam ediyor. Yargı sürecinden sonra da onlar net olarak ortaya çıkacak. Teknik araştırmalarımız var, üniversitelerin araştırmaları var, TBMM Araştırma Komisyonu kuruldu, onların raporları var. Hepsi değerlendirildikten sonra net olarak ortaya çıkacak."
"YETERİNCE ENERJİ TASARRUFU SAĞLANMIYOR"
Türkiye'de yeterince enerji tasarrufu sağlanıp sağlanmadığı sorusuna da cevap veren Yıldız, "Ülkemizde enerji tasarrufu sağlanmıyor. Bunu sağlamak için her birimizin çalışması lazım. Enerji Çocuk Naz, kapı kapı dolaşıyor ve bunları yaygınlaştırmak için uğraşıyor. Sanayide motorlu daha verimlilerle değiştirilerek, sokakta lambaların daha verimlileriyle değiştirilerek, kamu binalarında yalıtımın artırılarak, evlerimizde televizyonlarımızın kullanmadığımız zaman fişlerinden çekerek birçok ayrıntıya dikkat ederek her birimizin yapacağı tasarruflar var. Bunları yaptığımız takdirde tarımda, sanayide, ulaşımda, araç kullanırken benzin ve dizeli daha fazla harcamamak açısından çok hızlı araç kullanmamak lazım" diye konuştu.
"PETROL İHTİYACININ YÜZDE 10'UNU KARŞILIYORUZ, BU YETERLİ DEĞİL"
Bir soru üzerine Türkiye'de bulunan petrol ve doğalgaz rezervlerinin ihtiyacı karşılamaya yeterli olmadığını anlatan Yıldız, "Petrol ve doğalgaz arıyoruz, aramaya da devam edeceğiz. Bununla alakalı çalışmalara da çok para harcıyoruz. Eğer varsa bulacağız yoksa bulamayacağız. Türkiye'nin şu anda petrol ihtiyacının yüzde 10'unu karşılıyoruz, bu yeterli değil. Bunun en az yarısını karşılamamız lazım. Dışa bağımlı olmak tabii ki iyi bir şey değil ama Güney Kore ve Japonya bizden daha fazla enerjide dışarıya bağımlı ama bizden daha gelişmiş ülkeler. Tek kalem yeterli değil başka hususlara da dikkat etmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
"NÜKLEER SANTRALLER GEREKLİ Mİ?"
Bakan Yıldız, bir öğrencinin nükleer santrallerin gerekli olup olmadığına ilişkin sorusuna ise, "Nükleer santral yapmak yalnızca elektrik üretmek değil aynı zamanda sanayileşme, yüksek teknolojili ürünler, daha ileri manada üretim tesisleri demektir. Yani bizim 10 yıl önce yapamayıp da 2 yıl önce yaptığımız ürünler var. Şu anda yapamayıp 5-10 yıl sonra yapacağımız ürünler var. Biz de dünyadaki teknolojik gelişmeye uyum sağlamak için en önemli noktalardan bir tanesi nükleer santralleri geliştiriyoruz. Çevreye en az zararlı olacak güvenlik önlemlerini alıyoruz. Çünkü nükleer kazaları olduğunda yalnızca bulunduğu ülkeye değil aynı zamanda komşuları, çevresi ve dünyaya da zararları olan kazalar oluyor. O yüzden bu kazaların önlenmesi için çok güvenlikli tesisler yapmaya gayret ediyoruz" açıklamasında bulundu.
"HAKSIZ DEĞİLSİN"
Son olarak bir öğrencinin "Rüzgar ve güneş enerjisi kullanmakta çok geç kaldı mı? Bu konuda teşvik ve projeleriniz var mı?" sorusuna Yıldız, "Burada çok diplomatik bir şekilde bizi uyardığını görüyorum, bunda haksız değilsin" karşılığını verdi.
Soruları tek tek yanıtlayan Bakan Yıldız, ardından minik öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi. Minik öğrencileri uğurlayan Yıldız, onlara fındıklı çikolata ve masal kitabı hediye etti