Şamil Tayyar: HDP kadınları öne sürdüler
24 TV'de Melik Yiğitel'e konuk olan Şamil Tayyar, HDP'li Hasip Kaplan'ın Meclis'te kavga çıkarmak için uydurduğu laptop bahanesini anlattı..
AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, 24 TV'de Melik Yiğitel'in sunduğu 'Son Baskı' programına konuk oldu.
Tayyar, Meclis'te önceki gün çıkan tartışmayla ilgili oldukça ilginç bir olayı anlattı. Meclis'te vakit doldurmak ve AK Parti'nin önergelerine sıra gelmeden oturumu kapatmak için sudan sebeplerle sürekli olarak kavga çıkarılmaya çalışıldığını söyleyen Şamil Tayyar, HDP'li Hasip Kaplan'la ilgili de oldukça ilginç bir olay anlattı.
Şamil Tayyar'ın anlattığına göre olay şöyle gelişti:
Mesai doldurmak için bahaneler bulan, kavgalar çıkaran muhalefet vekilleri son olarak 'kapalı oturum' istemişti. Kapalı oturum esnasında Hasip Kaplan laptopundan internete giremediğini söyleyerek itirazlarda bulundu. Oturumu yöneten Bahçekapılı, bunun zaten bir kapalı oturum olduğunu ve mevzuata göre internete erişmesinin mümkün olmadığını söylese de Hasip Kaplan'ı durdurmak mümkün olmadı. Yeniden tartışma çıktı. Böylelikle, muhalefet vekilleri kavga ve tartışma çıkara çıkara oturumun bitiş saatine ulaşmayı başardılar.
İşte, Şamil Tayyar'ın açıklamalarının bir bölümü;
MHP VE HDP NASIL UZLAŞTI?
Bir araya gelmekte zorlanan MHP ile HDP'nin İç Güvenlik Paketi konusunda uzlaşıyor olması insana çok tuhaf geliyor. Bu izaha muhtaçtır. MHP'li ve HDP'li yöneticilerin bu tutumu kamuoyuna iyi anlatmaları lazım.
İç Güvenlik Paketi, 132 maddelik bir kanun metni, tasarı. Bununla alakalı, itiraz noktalarını da gördük. Ama öncesinde şunu söyleyeyim. Kamuoyu, bu kanunun görüşmeleri başladı da, kavga çıktı zannediyor. Ama biz daha bu kanunu görüşmeye başlamadık bile. Dün medyaya yansıyan olaylar, öncü sarsıntılar. Kanuna geçmemek için Meclis gündemini kilitlemek istiyorlar.
VAKİT DOLDURUP MECLİS'İ KİLİTLEMEK İSTİYORLAR
Saat 00:00'a kadar vakit doldurmak için her meseleyi sürekli kavga konusu yaptılar. Zaman zaman kapalı oturum önergesi verdiler. Zaman zaman eften püften şeyleri kavga konusu yaptılar.
HASİP KAPLAN KAPALI OTURUMDA İNTERNETE GİRMEYE ÇALIŞIRSA...
Komik olsun diye anlatayım. Kapalı oturum önergesi verdiler. Kapalı oturuma geçtikten sonra Hasip Kaplan önündeki laptopu açtı ve 'ben buradan internete giremiyorum' dedi. Oturumu yöneten başkanvekili de dedi ki 'zaten şu anda kapalı oturumdayız, her türlü iletişimi kesiyoruz'.
Kapalı oturumda içeride gazeteci kalmaz, görevli kalmaz. Sadece milletvekilleri var. Bir de stenograf görevliler var.Diğer görevlilerin hepsi çıkıyor.
MAKSAT KAVGA ÇIKSIN
Bunun böyle olduğunu kendileri bilmelerine rağmen Hasip Kaplan 'Hayır, bana internet erişimi sağlamak zorundasınız' dedi. Niye? Kavga edecek, iş uzayacak. Ne oldu? Bunu başardılar mı? Evet başardılar. Saat 00:00'a kadar üç partinin önergesi görüşüldü, bitti. Tam AK Parti'nin önergesinin görüşülmesine sıra geldi, çalışma saati doldu. O kavga görüntüleri tamamen kürsü işgalinden kaynaklandı.
Görüşmeler saat 15:00'te başladı. Olaylar ise saat gece 12 sıralarında oldu. Görüşmeler başladığından gece 12'ye kadar hala kanuna geçememişsin, milletin sinirlerini germişsin, her şey kavga konusu yapmışsın.
KADINLARI ÖNE SÜRDÜLER, KADIN BAŞKANVEKİLİNE SÖYLEMEDİKLERİNİ BIRAKMADILAR
Üstelik de HDP'nin ön sıralarında Sabahat Tuncel'le Pervin Buldan var. Hani sokak eylemlerinde çocukları öne sürerler ya. Burada da kadınları öne sürdüler. Hani bir de, Özgecan cinayeti nedeniyle konu hassasiyeti var. Kadına şiddet konusunda duyarlılık biraz daha hat safhada. Bu atmosferde öne kadınları koymuşlar.
HDP, algı operasyonu oluşturmakta aynı paralel yapı gibi çok becerikli. Bunu kullanıyorlar. HDP'nin bu iki kadın milletvekili kürsüye yürüdü. O sırada oturumu yöneten de bir kadın. Eğer siz 'kadına şiddet uygulanmasın, kadınlara daha zarif ve ince davranılsın' istiyorsanız, aynı nezaketi, oturumu yöneten başkanvekiline de göstermeniz gerekir.
Hasip Kaplan söylemediğini bırakmadı. Çok ağır laflar kullandılar. Saat 00:00'ı buldurmaya çalıştılar. Kavga çıksın, kaotik bir ortam olsun ve gece 12'de oturum kapansın, biz bunu görüşmeyelim diye. Başardılar da.
Ama ne oldu, bugün Genel Kurul'un çalışma saatlerini yeniden düzenleyen önergemizi geçirdik. 5 Mart'a kadar çalışacağız.
İÇ GÜVENLİK PAKETİ NE GETİRİYOR?
-Molotof artık silah sayılıyor. 1991 yılında bir işletmeye molotof atılması sonucu yangın çıkmış,11 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. Son 6 yılda molotofla yapılan 5458 saldırı olayında 3 polis ve 4 sivil vatandaşımız hayatını kaybetmiş. Ayrıca 406 polis, 1 asker ve 127 vatandaşımız da molotoflu eylemlerde yaralanmış.
-Bonzai bir sentetik uyuşturucu. Bu eroin gibi bir suç kapsamına alınıyor. Eroinle ilgili nasıl bir yaptırım yapılıyorsa, bu bonzai için de geçerli olacak. Burada ayrıca satanlar ve kullananlarla ilgili bir ayrım var. Kullanıcıya, satıcıdan daha az ceza verildiği için, satıcılar kendilerini kullanıcı gibi göstererek daha az cezayla kurtulabiliyorlardı. Şimdi bu boşluk da dolduruluyor. Bu istismarı önlemek için kullanıcıya da satıcı gibi ağır ceza veriliyor.
-Ayrıca okul, yurt, ibadethane ve kışla etrafında uyuşturucu kullananların cezaları artırılıyor.
-Yüzünü kapatarak her türlü eylem yapılabiliyor. Gelişmiş hiçbir demokraside yüzünüzü kapatarak eylem yapamazsınız. Oralarda, eğer yüzünüzü açmazsanız polisin sizi doğrudan vurma yetkisi var.
-Polise ilave yetkiler veriliyor. Polisin, molotoflu saldırılar karşısında orada güç tesis edecek bir yetkisi yok. Polise denetimli olarak vurma yetkisi getiriliyor.
Tayyar, Meclis'te önceki gün çıkan tartışmayla ilgili oldukça ilginç bir olayı anlattı. Meclis'te vakit doldurmak ve AK Parti'nin önergelerine sıra gelmeden oturumu kapatmak için sudan sebeplerle sürekli olarak kavga çıkarılmaya çalışıldığını söyleyen Şamil Tayyar, HDP'li Hasip Kaplan'la ilgili de oldukça ilginç bir olay anlattı.
Şamil Tayyar'ın anlattığına göre olay şöyle gelişti:
Mesai doldurmak için bahaneler bulan, kavgalar çıkaran muhalefet vekilleri son olarak 'kapalı oturum' istemişti. Kapalı oturum esnasında Hasip Kaplan laptopundan internete giremediğini söyleyerek itirazlarda bulundu. Oturumu yöneten Bahçekapılı, bunun zaten bir kapalı oturum olduğunu ve mevzuata göre internete erişmesinin mümkün olmadığını söylese de Hasip Kaplan'ı durdurmak mümkün olmadı. Yeniden tartışma çıktı. Böylelikle, muhalefet vekilleri kavga ve tartışma çıkara çıkara oturumun bitiş saatine ulaşmayı başardılar.
İşte, Şamil Tayyar'ın açıklamalarının bir bölümü;
MHP VE HDP NASIL UZLAŞTI?
Bir araya gelmekte zorlanan MHP ile HDP'nin İç Güvenlik Paketi konusunda uzlaşıyor olması insana çok tuhaf geliyor. Bu izaha muhtaçtır. MHP'li ve HDP'li yöneticilerin bu tutumu kamuoyuna iyi anlatmaları lazım.
İç Güvenlik Paketi, 132 maddelik bir kanun metni, tasarı. Bununla alakalı, itiraz noktalarını da gördük. Ama öncesinde şunu söyleyeyim. Kamuoyu, bu kanunun görüşmeleri başladı da, kavga çıktı zannediyor. Ama biz daha bu kanunu görüşmeye başlamadık bile. Dün medyaya yansıyan olaylar, öncü sarsıntılar. Kanuna geçmemek için Meclis gündemini kilitlemek istiyorlar.
VAKİT DOLDURUP MECLİS'İ KİLİTLEMEK İSTİYORLAR
Saat 00:00'a kadar vakit doldurmak için her meseleyi sürekli kavga konusu yaptılar. Zaman zaman kapalı oturum önergesi verdiler. Zaman zaman eften püften şeyleri kavga konusu yaptılar.
HASİP KAPLAN KAPALI OTURUMDA İNTERNETE GİRMEYE ÇALIŞIRSA...
Komik olsun diye anlatayım. Kapalı oturum önergesi verdiler. Kapalı oturuma geçtikten sonra Hasip Kaplan önündeki laptopu açtı ve 'ben buradan internete giremiyorum' dedi. Oturumu yöneten başkanvekili de dedi ki 'zaten şu anda kapalı oturumdayız, her türlü iletişimi kesiyoruz'.
Kapalı oturumda içeride gazeteci kalmaz, görevli kalmaz. Sadece milletvekilleri var. Bir de stenograf görevliler var.Diğer görevlilerin hepsi çıkıyor.
MAKSAT KAVGA ÇIKSIN
Bunun böyle olduğunu kendileri bilmelerine rağmen Hasip Kaplan 'Hayır, bana internet erişimi sağlamak zorundasınız' dedi. Niye? Kavga edecek, iş uzayacak. Ne oldu? Bunu başardılar mı? Evet başardılar. Saat 00:00'a kadar üç partinin önergesi görüşüldü, bitti. Tam AK Parti'nin önergesinin görüşülmesine sıra geldi, çalışma saati doldu. O kavga görüntüleri tamamen kürsü işgalinden kaynaklandı.
Görüşmeler saat 15:00'te başladı. Olaylar ise saat gece 12 sıralarında oldu. Görüşmeler başladığından gece 12'ye kadar hala kanuna geçememişsin, milletin sinirlerini germişsin, her şey kavga konusu yapmışsın.
KADINLARI ÖNE SÜRDÜLER, KADIN BAŞKANVEKİLİNE SÖYLEMEDİKLERİNİ BIRAKMADILAR
Üstelik de HDP'nin ön sıralarında Sabahat Tuncel'le Pervin Buldan var. Hani sokak eylemlerinde çocukları öne sürerler ya. Burada da kadınları öne sürdüler. Hani bir de, Özgecan cinayeti nedeniyle konu hassasiyeti var. Kadına şiddet konusunda duyarlılık biraz daha hat safhada. Bu atmosferde öne kadınları koymuşlar.
HDP, algı operasyonu oluşturmakta aynı paralel yapı gibi çok becerikli. Bunu kullanıyorlar. HDP'nin bu iki kadın milletvekili kürsüye yürüdü. O sırada oturumu yöneten de bir kadın. Eğer siz 'kadına şiddet uygulanmasın, kadınlara daha zarif ve ince davranılsın' istiyorsanız, aynı nezaketi, oturumu yöneten başkanvekiline de göstermeniz gerekir.
Hasip Kaplan söylemediğini bırakmadı. Çok ağır laflar kullandılar. Saat 00:00'ı buldurmaya çalıştılar. Kavga çıksın, kaotik bir ortam olsun ve gece 12'de oturum kapansın, biz bunu görüşmeyelim diye. Başardılar da.
Ama ne oldu, bugün Genel Kurul'un çalışma saatlerini yeniden düzenleyen önergemizi geçirdik. 5 Mart'a kadar çalışacağız.
İÇ GÜVENLİK PAKETİ NE GETİRİYOR?
-Molotof artık silah sayılıyor. 1991 yılında bir işletmeye molotof atılması sonucu yangın çıkmış,11 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. Son 6 yılda molotofla yapılan 5458 saldırı olayında 3 polis ve 4 sivil vatandaşımız hayatını kaybetmiş. Ayrıca 406 polis, 1 asker ve 127 vatandaşımız da molotoflu eylemlerde yaralanmış.
-Bonzai bir sentetik uyuşturucu. Bu eroin gibi bir suç kapsamına alınıyor. Eroinle ilgili nasıl bir yaptırım yapılıyorsa, bu bonzai için de geçerli olacak. Burada ayrıca satanlar ve kullananlarla ilgili bir ayrım var. Kullanıcıya, satıcıdan daha az ceza verildiği için, satıcılar kendilerini kullanıcı gibi göstererek daha az cezayla kurtulabiliyorlardı. Şimdi bu boşluk da dolduruluyor. Bu istismarı önlemek için kullanıcıya da satıcı gibi ağır ceza veriliyor.
-Ayrıca okul, yurt, ibadethane ve kışla etrafında uyuşturucu kullananların cezaları artırılıyor.
-Yüzünü kapatarak her türlü eylem yapılabiliyor. Gelişmiş hiçbir demokraside yüzünüzü kapatarak eylem yapamazsınız. Oralarda, eğer yüzünüzü açmazsanız polisin sizi doğrudan vurma yetkisi var.
-Polise ilave yetkiler veriliyor. Polisin, molotoflu saldırılar karşısında orada güç tesis edecek bir yetkisi yok. Polise denetimli olarak vurma yetkisi getiriliyor.