'Kaynağını Tarihten Alan Çoğu Senaryo Osmanlı'yı Anlatamıyor'
Son yıllarda televizyonda yayınlanan yüksek reytinglere sahip tarihi dizilerin Osmanlı Devleti'nin gerçek yapısını yansıtmadığı bildirildi.
Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim, Fatih Sultan Mehmet, Hürrem Sultan, Şehzade Mustafa, Kösem Sultan gibi Osmanlı tarihinde önemli yer tutan birçok isim televizyonlarda yayınlanan dizilerde ve sinema filmlerinde konu olarak işleniyor.
Trakya Üniversitesi (TÜ) Edebiyat Fakültesi Yeniçağ Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Sezgin, seyirciye cazip gelebilmesi için dizilere abartılı sahnelerin ortaya koyulduğunu söyledi.
Dizilerin gerçek tarihi yansıtmadığını ifade eden Sezgin, "Dizi sahneleri gerçek kişiler, gerçek isimler, gerçek olaylar üzerine kurgulanıyor fakat diyaloglar ve senaryo ile bu gerçeklik değiştiriliyor" diye konuştu.
Televizyondaki dizi ve sinema filmleriyle algı oluşturmanın kolay olduğunu ifade eden Sezgin, şunları kaydetti:
"Bu algıyı sahnede oyuncunun mimiği yada konuştuklarıyla seyirciye verebiliyorsunuz. Mesela Hürrem Sultan'ın şehzadeler arası mücadelelerde etkisinin olduğunu biliyoruz. Bazılarını öne çıkarma gayretleri olmuş. Bu anlamda bu sahneler diziye taşınmış. Tabi bu dizilerdeki senaristlerin, yönetmenin becerisi şeklinde insanlara bir algı oluşturuluyor. Dizilerde, Hürrem Sultan için 'diğer sultanlar masum, o hain, Rus casusu' gibi bir algı oluşturulmuş ama bu şekilde bir casusluk faaliyetinin Osmanlı Sarayı içerisinde olabileceğini düşünemiyorum.
Çünkü Osmanlı Sarayı'nda kimse kolay kolay dışarıdan kimseyle görüşemez, bağlantı kuramaz. Osmanlı haremi o kadar rahat değildir, bu nedenli filimin abartısı olarak görüyoruz. Yani Tarihi diziler Osmanlı Devleti'ni anlatamıyor."
-"Senaryo gereği tarihe katkı yapılmaması gerekiyor"
Tarihçi yazar Talha Uğurluel ise günümüzde yayınlanan tarihi dizi ve romanların gerçek tarihi bilenleri üzdüğünü söyledi.
Dizilerin başlangıcında yada romanların kapak kısmına, "Tarihten esinlenilmiştir" ya da "Tarihi danışmanlarımız vardır" denildiğini belirten Uğurluel, "Gerçek isimler, gerçek zaman dilimi ve o döneme ait bir takım savaşlar, barışlar kurguya katılıyor fakat gerçekle hiç alakası yok" şeklinde konuştu.
Senaryo gereği tarihe katkı yapılmaması gerektiğini ifade eden Uğurluel, şöyle konuştu:
"Muhteşem Yüzyıl dizisi 2,5 yıl yayınlandı, Hürrem Sultan Türkiye'deki ev hanımlarının gözünde 'Hürrem cadısına' döndü. Avrupa ülkelerinde tarihi birçok incelemelerde bulundum. Osmanlı Devleti döneminde Kanuni Sultan Süleyman o gün Avrupa'yı yöneten Şarlken'i şamar oğlanına döndürmüştü. Adam hayattayken tahtı terk etmek zorunda kaldı. İspanya'daki Şarlken'in yani I. Karlos'un kim olduğunu bilmeyen bir adam Kanuni'yi anlayamaz."
"Gerçek tarihe" birkaç asırlık açlık olduğunu vurgulayan Uğurluel, "Tarihimizi yabancı kaynaklardan öğrendiğimiz için ön yargılar ve yanlış beslenmeler ortaya çıktı. Gençler doğru ve gerçek tarihi öğrenmek istiyor. Mezar taşlarını okumak istiyorlar. Kitabeleri öğrenmek istiyorlar" diye konuştu.
Kaynak: AA
Trakya Üniversitesi (TÜ) Edebiyat Fakültesi Yeniçağ Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Sezgin, seyirciye cazip gelebilmesi için dizilere abartılı sahnelerin ortaya koyulduğunu söyledi.
Dizilerin gerçek tarihi yansıtmadığını ifade eden Sezgin, "Dizi sahneleri gerçek kişiler, gerçek isimler, gerçek olaylar üzerine kurgulanıyor fakat diyaloglar ve senaryo ile bu gerçeklik değiştiriliyor" diye konuştu.
Televizyondaki dizi ve sinema filmleriyle algı oluşturmanın kolay olduğunu ifade eden Sezgin, şunları kaydetti:
"Bu algıyı sahnede oyuncunun mimiği yada konuştuklarıyla seyirciye verebiliyorsunuz. Mesela Hürrem Sultan'ın şehzadeler arası mücadelelerde etkisinin olduğunu biliyoruz. Bazılarını öne çıkarma gayretleri olmuş. Bu anlamda bu sahneler diziye taşınmış. Tabi bu dizilerdeki senaristlerin, yönetmenin becerisi şeklinde insanlara bir algı oluşturuluyor. Dizilerde, Hürrem Sultan için 'diğer sultanlar masum, o hain, Rus casusu' gibi bir algı oluşturulmuş ama bu şekilde bir casusluk faaliyetinin Osmanlı Sarayı içerisinde olabileceğini düşünemiyorum.
Çünkü Osmanlı Sarayı'nda kimse kolay kolay dışarıdan kimseyle görüşemez, bağlantı kuramaz. Osmanlı haremi o kadar rahat değildir, bu nedenli filimin abartısı olarak görüyoruz. Yani Tarihi diziler Osmanlı Devleti'ni anlatamıyor."
-"Senaryo gereği tarihe katkı yapılmaması gerekiyor"
Tarihçi yazar Talha Uğurluel ise günümüzde yayınlanan tarihi dizi ve romanların gerçek tarihi bilenleri üzdüğünü söyledi.
Dizilerin başlangıcında yada romanların kapak kısmına, "Tarihten esinlenilmiştir" ya da "Tarihi danışmanlarımız vardır" denildiğini belirten Uğurluel, "Gerçek isimler, gerçek zaman dilimi ve o döneme ait bir takım savaşlar, barışlar kurguya katılıyor fakat gerçekle hiç alakası yok" şeklinde konuştu.
Senaryo gereği tarihe katkı yapılmaması gerektiğini ifade eden Uğurluel, şöyle konuştu:
"Muhteşem Yüzyıl dizisi 2,5 yıl yayınlandı, Hürrem Sultan Türkiye'deki ev hanımlarının gözünde 'Hürrem cadısına' döndü. Avrupa ülkelerinde tarihi birçok incelemelerde bulundum. Osmanlı Devleti döneminde Kanuni Sultan Süleyman o gün Avrupa'yı yöneten Şarlken'i şamar oğlanına döndürmüştü. Adam hayattayken tahtı terk etmek zorunda kaldı. İspanya'daki Şarlken'in yani I. Karlos'un kim olduğunu bilmeyen bir adam Kanuni'yi anlayamaz."
"Gerçek tarihe" birkaç asırlık açlık olduğunu vurgulayan Uğurluel, "Tarihimizi yabancı kaynaklardan öğrendiğimiz için ön yargılar ve yanlış beslenmeler ortaya çıktı. Gençler doğru ve gerçek tarihi öğrenmek istiyor. Mezar taşlarını okumak istiyorlar. Kitabeleri öğrenmek istiyorlar" diye konuştu.