Geçmişten Geleceğe, Yerelden Evrensele Türk Dünyası Edebiyat Forumu
Türk Cumhuriyetleri ve topluluklarından akademisyen, yazar ve edebiyat adamları, Süleyman Demirel Üniversitesinin (SDÜ) düzenlediği "Geçmişten Geleceğe, Yerelden Evrensele Türk Dünyası Edebiyatı Forumu"nda buluştu.
Forumun açılışında konuşan Türk Dünyası Yazarlar Birliği Başkanı ve Azerbaycan Yazarlar Birliği Başkanı Anar Rızayev, edebiyatın ülkeler arasındaki sınırları kaldırdığına işaret ederek, "Ülkeler arasında sınırlar vardır. Edebiyat bu sınırları kaldırır, insanları, kampları birbirine yakınlaştırır. Burada yerelde, genelde Türk dünyasının her yerinde Türk edebiyatını birleştirerek, onları evrensel çapta dünyaya tanıtmak istiyoruz. Birbirimizi daha iyi tanımak istiyoruz. Bizi dünyanın tanımasını istiyoruz. Bunun en büyük aracı edebiyat" dedi.
SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu ise 17 farklı ülkeden ama tek milletten olan edebiyatçıları "Dünyanın gül bahçesi" olarak nitelendirilen Isparta'da ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
Günümüzde araştırmacıların ortaya koyduğu rakamlara göre, etkili bir iletişim için bir insanın 2 bin 500 kelimeye ihtiyaç duyduğunu dile getiren İbicioğlu şöyle konuştu:
"Bugün ülkelerimizde gençlerimiz 350- 400 kelimeyle konuşuyor. Bu bizim açımızdan üzücü. Bir Aglosakson ülkede 3 bin kelime aktif olarak kullanıyor. Kelimeler pencereler gibidir. Ne kadar çok kelime bilirsen o kadar zengin, farklı, geniş düşünebilirsin. Bu şuna benziyor: İnsanın başının önünde gözleri var, başımızın her tarafında gözler olsaydı dünyayı daha farklı görürdük. İşte kelimeler de beynimizden dışarıya açılan pencereler gibidir. Ne kadar çok açılan pencere olursa o pencerelerden ne kadar çok olursa dış alemi o kadar görürüz. Ne kadar çok dış alem görülürse o kadar bulgular ortaya çıkartırız. 5 bin yıllık geçmişi olan bizlerin kelimeleri yeniden canlandırıp kullanım alanları oluşturmamız gerekiyor. İlerleyen aşamalarda bir kültürel entegrasyon veya dilde, işte, fikirde birliktelik oluşturmak istiyorsak, hepimizin ortak pencereye sahip olmamız ve bu pencerelerden aynı şekilde bakmayı öğrenmemiz gerekir."
- "Kendi dilini düzgün konuşmayan başka dili öğrenemez"
Türk dünyasının hızlı bir toparlanmaya ihtiyacı olduğunu vurgulayan İbicioğlu, Türkçe'yi her alanda etkin hale getirmek gerektiğini kaydetti.
Türk entellektüellerin batı dillerinden etkilendiğini söyleyen İbicioğlu, şöyle devam etti:
"Gelin görünki entellektüeller batı dillerinden kelimeleri, onları da doğru kullanabilse neyse, bakıyorsunuz, 'tamam' yerine 'okey' diyor. İngilizce'yi de düzgün bilse neyse. Birkaç kelime öğreniyor. Kendi dilini düzgün konuşamayanların başka dilleri konuşması, kültürleri öğrenmesi mümkün değildir. Genç üniversitelilere sesleniyorum. Türkçe'yi iyi konuşmadıkça, Türkçe annenizin ak sütü gibi ağzınızda hela durmadıkça başka dilleri adam gibi öğrenemezsiniz. Kendi kültürüyle komplekse düşmüş bireyin başka kültürlerden öğreneceği hiçbir şey yoktur."
Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu ise foruma katılan ve "2013 Türk Dünyası Yılın Edebiyat Adamı Ödülü"ne layık görülen Kazak yazar Tölen Abdikov'un kendisine 2. Dünya Savaşında Rus askerlerinin Gothe, Alman askerlerinin ise Tolstoy'u okuduğunu söylediğini anlattı.
Ömeroğlu "Bu tablo uluslararası düzeyde edebiyatın barışı, dostluğu sağlamak için nasıl bir fonksiyon görebileceğinin en açık ifadesi olsa gerek. Şairleri susmuş millet yakınları kaybolmuş yetime benzer. Bugün aramızda halkın vicdanı olmuş yazarlar var. En zor şartlarda hakikati aktaran yazarlarımız var. Onların bilgisiyle Türk dünyası tarihimizi nasıl ele almalı, destanlarımızı nasıl işlemeli, bu değerleri güncel sanata nasıl taşımalıyız ve halkımızın edebiyatını nasıl temsil etmeliyiz, bunları değerlendireceğiz. Böylece insanlığın kültürü daha zenginleşecek. Biz kendi kültürümüzü oraya nasıl aktarabiliriz bunu tartışacağız" diye konuştu.
Forumda Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (Türksoy) Genel Sekreteri Düsein Kaseinov da Türksoy hakkında bilgi verdi. Kaseinov, "Türksoy, kültür ve sanatın her dalında çeşitli buluşmalar gerçekleştirmek suretiyle Türk halklarının birbirlerini daha yakından tanımasına aracılık etmektedir" dedi.
Foruma katılan Isparta Valisi Vahdettin Özkan da duygularını şu şekilde ifade etti:
"Edebiyata gönül vermiş büyüklerim, sizlerle buluşmak, ev sahipliği yapmak, duygudaşlık, gönüldaşlık iklimini birlikte yaşamaktan mutluluk duyuyorum. Gerçekten kültürümüzü, tarihimizi, tarihin derinliklerinde bulunan zenginliklerimizi, yeni nesillere aktarmak, daha sağlıklı bir istikamette ilerlemek, zenginliklerimizin farkında olmak, bütün genç nesiller, akademisyenler, toplumun her kesimi açısından önemli. Türk dünyasının zenginliklerinden nehir oluşturmak önemli."
Foruma 17 Türk Cumhuriyetleri ve topluluklarından aralarında Kazakistan Yazarlar Birliği Başkanı Nurlan Orazalin, Kırgızistan Yazarlar Birliği Genel Sekreteri Aydarbek Sarbabetov, Tataristan Yazarlar Birliği Başkanı Rafis Kurbanov, Başkurt Yazarlar Birliği Başkanı Tanzilya Devletberdina, Kabardin Balkarya Yazarlar Birliği Başkanı Khasan Misedoviç Tkhazef, Karaçay Çerkes Yazarlar Birliği Başkanı Niurliu Bekmurzayeviç Gerbekov'un da bulunduğu 70 akademisyen, yazarlar birliği başkanı, edebiyat dergisi editörü, yazar ve bürokrat katıldı.
Kaynak: AA
SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu ise 17 farklı ülkeden ama tek milletten olan edebiyatçıları "Dünyanın gül bahçesi" olarak nitelendirilen Isparta'da ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
Günümüzde araştırmacıların ortaya koyduğu rakamlara göre, etkili bir iletişim için bir insanın 2 bin 500 kelimeye ihtiyaç duyduğunu dile getiren İbicioğlu şöyle konuştu:
"Bugün ülkelerimizde gençlerimiz 350- 400 kelimeyle konuşuyor. Bu bizim açımızdan üzücü. Bir Aglosakson ülkede 3 bin kelime aktif olarak kullanıyor. Kelimeler pencereler gibidir. Ne kadar çok kelime bilirsen o kadar zengin, farklı, geniş düşünebilirsin. Bu şuna benziyor: İnsanın başının önünde gözleri var, başımızın her tarafında gözler olsaydı dünyayı daha farklı görürdük. İşte kelimeler de beynimizden dışarıya açılan pencereler gibidir. Ne kadar çok açılan pencere olursa o pencerelerden ne kadar çok olursa dış alemi o kadar görürüz. Ne kadar çok dış alem görülürse o kadar bulgular ortaya çıkartırız. 5 bin yıllık geçmişi olan bizlerin kelimeleri yeniden canlandırıp kullanım alanları oluşturmamız gerekiyor. İlerleyen aşamalarda bir kültürel entegrasyon veya dilde, işte, fikirde birliktelik oluşturmak istiyorsak, hepimizin ortak pencereye sahip olmamız ve bu pencerelerden aynı şekilde bakmayı öğrenmemiz gerekir."
- "Kendi dilini düzgün konuşmayan başka dili öğrenemez"
Türk dünyasının hızlı bir toparlanmaya ihtiyacı olduğunu vurgulayan İbicioğlu, Türkçe'yi her alanda etkin hale getirmek gerektiğini kaydetti.
Türk entellektüellerin batı dillerinden etkilendiğini söyleyen İbicioğlu, şöyle devam etti:
"Gelin görünki entellektüeller batı dillerinden kelimeleri, onları da doğru kullanabilse neyse, bakıyorsunuz, 'tamam' yerine 'okey' diyor. İngilizce'yi de düzgün bilse neyse. Birkaç kelime öğreniyor. Kendi dilini düzgün konuşamayanların başka dilleri konuşması, kültürleri öğrenmesi mümkün değildir. Genç üniversitelilere sesleniyorum. Türkçe'yi iyi konuşmadıkça, Türkçe annenizin ak sütü gibi ağzınızda hela durmadıkça başka dilleri adam gibi öğrenemezsiniz. Kendi kültürüyle komplekse düşmüş bireyin başka kültürlerden öğreneceği hiçbir şey yoktur."
Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu ise foruma katılan ve "2013 Türk Dünyası Yılın Edebiyat Adamı Ödülü"ne layık görülen Kazak yazar Tölen Abdikov'un kendisine 2. Dünya Savaşında Rus askerlerinin Gothe, Alman askerlerinin ise Tolstoy'u okuduğunu söylediğini anlattı.
Ömeroğlu "Bu tablo uluslararası düzeyde edebiyatın barışı, dostluğu sağlamak için nasıl bir fonksiyon görebileceğinin en açık ifadesi olsa gerek. Şairleri susmuş millet yakınları kaybolmuş yetime benzer. Bugün aramızda halkın vicdanı olmuş yazarlar var. En zor şartlarda hakikati aktaran yazarlarımız var. Onların bilgisiyle Türk dünyası tarihimizi nasıl ele almalı, destanlarımızı nasıl işlemeli, bu değerleri güncel sanata nasıl taşımalıyız ve halkımızın edebiyatını nasıl temsil etmeliyiz, bunları değerlendireceğiz. Böylece insanlığın kültürü daha zenginleşecek. Biz kendi kültürümüzü oraya nasıl aktarabiliriz bunu tartışacağız" diye konuştu.
Forumda Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (Türksoy) Genel Sekreteri Düsein Kaseinov da Türksoy hakkında bilgi verdi. Kaseinov, "Türksoy, kültür ve sanatın her dalında çeşitli buluşmalar gerçekleştirmek suretiyle Türk halklarının birbirlerini daha yakından tanımasına aracılık etmektedir" dedi.
Foruma katılan Isparta Valisi Vahdettin Özkan da duygularını şu şekilde ifade etti:
"Edebiyata gönül vermiş büyüklerim, sizlerle buluşmak, ev sahipliği yapmak, duygudaşlık, gönüldaşlık iklimini birlikte yaşamaktan mutluluk duyuyorum. Gerçekten kültürümüzü, tarihimizi, tarihin derinliklerinde bulunan zenginliklerimizi, yeni nesillere aktarmak, daha sağlıklı bir istikamette ilerlemek, zenginliklerimizin farkında olmak, bütün genç nesiller, akademisyenler, toplumun her kesimi açısından önemli. Türk dünyasının zenginliklerinden nehir oluşturmak önemli."
Foruma 17 Türk Cumhuriyetleri ve topluluklarından aralarında Kazakistan Yazarlar Birliği Başkanı Nurlan Orazalin, Kırgızistan Yazarlar Birliği Genel Sekreteri Aydarbek Sarbabetov, Tataristan Yazarlar Birliği Başkanı Rafis Kurbanov, Başkurt Yazarlar Birliği Başkanı Tanzilya Devletberdina, Kabardin Balkarya Yazarlar Birliği Başkanı Khasan Misedoviç Tkhazef, Karaçay Çerkes Yazarlar Birliği Başkanı Niurliu Bekmurzayeviç Gerbekov'un da bulunduğu 70 akademisyen, yazarlar birliği başkanı, edebiyat dergisi editörü, yazar ve bürokrat katıldı.