Adalet Bakanı Bozdağ, Antalya'da (1)
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanlığı sarayı tartışmaları ile ilgili olarak, "12 yıldır halkın arasında oturuyor. Bu ülkenin Başbakanını bir kez olsun haber yaptılar mı, halkın adamı dediler mi bugün sövenler sayanlar, saray iftirasını yapanlar" dedi.
Bakan Bozdağ, Erdem Bayazıt Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Kepez İlçe Teşkilatı olağan kongresine katıldı.
Bozdağ, kongrelerin şölen ortamında geçtiği zaman anlam kazandığını belirtti.
AK Parti'nin kurulduğu günden itibaren Türkiye'nin değişimi ve dönüşümünde büyük başarılara imza atıldığını vurgulayan Bozdağ, 2002 Türkiye'si ile bugünün Türkiye'sinin kıyaslanamayacak derecede olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin altyapısı, üstyapısı, demokrasisi, insan haklarıyla her alanda çok iyi konuma geldiğine işaret eden Bozdağ, 2002 yılında sadece AK Parti'nin yolunun açılmadığını, milletin ve Türkiye'nin yolunun açıldığını kaydetti.
AK Parti'den önceki hükümetlerin meydanlarda verdikleri sözleri Ankara'da yerine getiremediklerini anlatan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Erkeklere oy verin, ürkeklere oy vermeyin' sloganları atanlar, icraatlarında ise ekrekçe davranmadılar. Milletten aldıkları emanete sahip çıkamadılar. MHP, CHP, iktidar oldular, milletten bir takım vaatlerle oy aldılar, siz DSP'yi CHP gibi görün, Antalya'ya geldiler, vaatlerde bulundular, peki bunları Ankara'da icraata dönüştürebildiler mi? Erkek, ürkek dediler, başörtü meselesini dillerine doladılar, peki Ankara'ya gittiklerinde başı örtülü milletvekillerine sahip çıkabildiler mi?"
AK Parti'nin kurucu lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın ise meydanlarda ne söylediyse Ankara'da icraatlarını o şekilde gerçekleştirdiğini dile getiren Bozdağ, AK Parti'nin milletin emanetine sahip çıktığını, AK Parti'yi de diğer partilerden ayıran özelliğin bu olduğunu belirtti.
AK Parti'nin milletin iradesine sahip çıkarak, cumhurbaşkanlı seçme yetkisini de halka verdiğini, ağustosta yapılan seçimle halkın oylarıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olduğunu hatırlatan Bozdağ, diğer partilerin ise başkalarından talimat alarak bir aday çıkarmayı tercih ettiğini söyledi.
Bozdağ, Kemal Kılıçdaroğlu'na ve Devlet Bahçeli'ye Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kimin önerdiğini sordu.
- "Vampirlere danışmayacağız, millete danışacağız"
Bakan Bozdağ, AK Parti ve Türkiye'nin başarısından hem içeride hem de dışarıda rahatsız olan kesimlerin bulunduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eski Türkiye'de milletin reyi Ankara'da peşkeş çekilirdi, pazarlık konusu yapılırdı. Kimin bakan olacağını başkaları belirlerdi. Erdoğan geldi, kimi bakan edeceğini sormuyor, bütçeyi sormuyor, projeleri nereye yapacağını sormuyor, 'bu adam bize yaramaz' diyorlar, savaş açıyorlar. İstedikleri kadar bizimle mücadele etsinler, bir takım sermaye, medya çevrelerine, karanlık vesayet odaklarına, bugüne kadar Türkiye'nin kaynaklarını sömürmüş vampirlere danışmayacağız, bizim danışacağımız bu millettir. Milletimizden güç alarak yolumuza devam edeceğiz."
AK Parti'nin sadece emanete sahip çıkmadığını, milletin ekmeğini büyüttüğünü, refahını artırdığına işaret eden Bozdağ, Türkiye'nin gücüne güç kattığını söyledi.
Eskiden de hükümetler olduğunu, hazinenin bekçiliğini yapanlar bulunduğunu anlatan Bozdağ, "Bekçilik mi yaptılar, yoksa bostan korkuluğu mu, belli değil. Bostan korkuluğunu bile adam gibi yapamamışlar. Bizim dönemimizde hazine doldu, büyük yatırımlara dönüştü" dedi.
Bugün Türkiye'de birçok devlet yapılarını, temel binaları AK Parti hükümetinin yaptığına işaret eden Bozdağ, "Yahu bu devlet yeni mi kuruldu, bizden önce devletler yok muydu? Hastaneleri, okulları, yolları biz yapıyoruz, deyince de 'devletin görevi' diyorlar. Peki devletin görevi de bize mi bırakmış, niye önceden yapmamış?" ifadesini kullandı.
- Dış politikada muhalefete tepki
Dış politikaya değinen Bakan Bozdağ, Suriye'nin, Irak'ın, Ukrayna'nın yangın yerine döndüğünü, Yunanistan'ın ekonomik sıkıntı yaşadığını ancak tüm bu ülkelerin ortasındaki Türkiye'de huzurun, barışın hakim olduğuna dikkati çekti. Bu yangınların Türkiye'ye sıçramamasının nedenini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na bağlayan Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:
"MHP, CHP acaba iktidarda olsaydı bu yangınlar Türkiye'yi nasıl etkilerdi, sizin vicdanınıza bırakıyorum. Suriye ile ilgili bir şey oluyor, sayın Kılıçdaroğlu konuşuyor, Esed mi konuşuyor, yoksa Türkiye'nin çıkarlarını düşünen ana muhalefetin lideri mi konuşuyor, şaşıyorum. İsrail'den birileri konuşuyor, CHP'nin lideri konuşuyor, acaba hangisi konuşuyor diye şaşırıyorum. Bizim dış politikamız millidir. Bu ülkenin menfaatleri, çıkarları doğrultusunda şekillenmektedir. Ülkenin muhalefeti, çıkarlarını daha iyi gözetme konusunda iktidarı elbette eleştirebilir ama başka ülkelerin liderlerinin diliyle konuşup Türkiye'nin hükümetini sopalamak için yarış içerisine girmez, giremez ama bakın bizde böyle bir anamuhalefetimiz var. Ben bu açıdan CHP'ye oy vermiş bütün vatandaşlarımıza da soruyorum; CHP'nin dış politikası için ortaya koyduğu argümanlar Esed'in politikasına mı, İsrail'in politikasına mı, Mısır'ın politikasına mı, yoksa Türkiye'nin menfaatine mi daha uygundur. Allah için bir bakın. Böyle bir şey olamaz."
- Portakal ağaçlarının kesileceği iddiası
Bozdağ, Türkiye'yi 12 yıldır AK Parti iktidarının yönettiğini, bugüne kadar ortaya atılan "Türkiye İran olacak, şeriat gelecek, içki yasaklanacak, kadınların eteğine karışılacak" gibi iddiaların yaşanmadığının altını çizerek, muhalefetin AK Parti iktidarının gitmesi için asılsız iddialarla olumsuz algı oluşturulmaya çalıştığını savundu.
Antalya'da da Batı Çevre yolu çalışmaları kapsamında portakal ağaçlarının kesileceği yönündeki iddialara değinen Bozdağ, "Kesen CHP'li belediye ise ağaçların önemi yoktur, CHP'nin onayladığı projeye rağmen kesen AK Parti'li belediye ise bunun adı katliamdır, anlayış bu. Siz hiç endişe etmeyin başkanım, Antalya'nın hayrına siz işinizi yapmaya devam edin" diye konuştu.
- Cumhurbaşkanlığı Sarayı
Adalet Bakanı Bozdağ, Cumhurbaşkanlığı Sarayı üzerinden yapılan eleştirilere de değindi. "Erdoğan'ın kendine saray yaptırdığı, şu kadar odası olduğu, şu kadar masraf yapıldığı" gibi iftiraların dillendirilerek gerçek yerine ikame edilmeye çalışıldığını savunan Bozdağ, Recep Tayyip Erdoğan'ı milletin kendi kardeşlerini tanıdığı gibi tanıdığını, sevdiğini, o açıdan iftiralara kurban etmeyeceğini söyledi.
AK Parti iktidar olduğunda milletvekillerinin lojmanlarını iptal ettiğini hatırlatan Bozdağ, saltanat düşkünü bir kimsenin böyle bir karar alamayacağını ifade etti.
Bozdağ, "Cumhurbaşkanı seçilene kadar Sayın Cumhurbaşkanımız nerede oturdu, Keçiören'de. Oturduğu ev bir Türk vatandaşının oturduğu nitelikte bir ev. Öyle saray falan değil, 4 oda bir salon, benim evimden, sizin evinizden, içindeki eşyası dahil hiç farkı olmayan bir ev. 12 yıldır halkın arasında oturuyor. Bu ülkenin Başbakanını bir kez olsun haber yaptılar mı, halkın adamı dediler mi bugün sövenler sayanlar, saray iftirasını yapanlar" dedi.
Cumhurbakanlığı hizmet binasının Erdoğan'ın şahsi malı olmadığını, oraya gelenlerin millet adına ağırlanacağını ve binanın sembol eserlerden biri olduğunu dile getiren Bozdağ, 12 yıldır Recep Tayyip Erdoğan'ın 5 yıldızlı otellerde iftar programlarına katılıp katılmadığını, lüks bir yaşantı yaşayıp yaşamadığını sordu. Bozdağ, Erdoğan'ın iftarları çadırlarda, vatandaşın arasında geçirdiğini, kendi evlatlarının düğününü de vatandaşlarının yaptığı salonlarda gerçekleştirdiğini kaydetti.
- "CHP mantığına kalsaydık"
Bakan Bozdağ, CHP'nin yıllardır yapılan her çalışmayı eleştirdiğini belirtti.
Turgut Özal döneminde Türkiye'ye renkli televizyon geldiğinde, Özal'ın "Türkiye'ye bilgisayar getireceğim" diye açıklamalarda bulunduğunda CHP'lilerin sokaklara dökülüp tepki gösterdiklerini ifade eden Bozdağ, "Bir zaman 'Osmanlıya matbaa niye geç geldi' diye laf söyleyenler, 20. yüzyılın Türkiye'sinin'nde o zaman bilgisayar Türkiye'ye girecek diye karşı durdular, 'renkli televizyon bu kadar fakirlik varken sırası mı' dediler. Eğer biz bu CHP mantığına kalsaydık, Allah size inandırsın 1970 model Murat'a Mercedes niyetiyle binmeye vallahi devam ederdik" diye konuştu.
Bozdağ, CHP'nin Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra istop ettiğini, milleti oraya götürmek istediğini öne sürdü.
- "İdeolojik siyaset olmasa CHP, MHP, HDP oy alamaz"
Türkiye'nin pek çok meselesi olduğunu, siyasetin ortaya projeye koyarak meseleleri aşması gerektiğinin altını çizen Bozdağ, AK Parti'nin bu doğrultuda 2023, 2053 hedeflerinin olduğunu kaydetti.
Muhalefetin ise bir gün sonrasına bir hedef koyamadığını öne süren Bozdağ, "Türkiye'ye dair öngörüleri yok, yaptıkları şey eleştirmek. Doğru eleştirseler bir şey demeyeceğim. Çarpıtmak, iftirayla siyaset üretmek" dedi.
Bugün Türkiye'nin en önemli sorunlarının başında muhalefetin geldiğini dile getiren Bozdağ, Türkiye'de bütçe değil, muhalefet açığı bulunduğunu söyledi.
AK Parti'nin ise bu açığı kapatma gücünün olmadığını kaydeden Bozdağ, "İdeolojik siyaset olmasa CHP, MHP, HDP oy alamaz. Bunlar ideolojik siyaset ile oy alıyor, iyi yapsalar da sabit, hiç yapmasalar da sabit, berbat etseler de aynı, değişmiyor" diye konuştu.
(Sürecek)
Kaynak: AA
Bozdağ, kongrelerin şölen ortamında geçtiği zaman anlam kazandığını belirtti.
AK Parti'nin kurulduğu günden itibaren Türkiye'nin değişimi ve dönüşümünde büyük başarılara imza atıldığını vurgulayan Bozdağ, 2002 Türkiye'si ile bugünün Türkiye'sinin kıyaslanamayacak derecede olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin altyapısı, üstyapısı, demokrasisi, insan haklarıyla her alanda çok iyi konuma geldiğine işaret eden Bozdağ, 2002 yılında sadece AK Parti'nin yolunun açılmadığını, milletin ve Türkiye'nin yolunun açıldığını kaydetti.
AK Parti'den önceki hükümetlerin meydanlarda verdikleri sözleri Ankara'da yerine getiremediklerini anlatan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Erkeklere oy verin, ürkeklere oy vermeyin' sloganları atanlar, icraatlarında ise ekrekçe davranmadılar. Milletten aldıkları emanete sahip çıkamadılar. MHP, CHP, iktidar oldular, milletten bir takım vaatlerle oy aldılar, siz DSP'yi CHP gibi görün, Antalya'ya geldiler, vaatlerde bulundular, peki bunları Ankara'da icraata dönüştürebildiler mi? Erkek, ürkek dediler, başörtü meselesini dillerine doladılar, peki Ankara'ya gittiklerinde başı örtülü milletvekillerine sahip çıkabildiler mi?"
AK Parti'nin kurucu lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın ise meydanlarda ne söylediyse Ankara'da icraatlarını o şekilde gerçekleştirdiğini dile getiren Bozdağ, AK Parti'nin milletin emanetine sahip çıktığını, AK Parti'yi de diğer partilerden ayıran özelliğin bu olduğunu belirtti.
AK Parti'nin milletin iradesine sahip çıkarak, cumhurbaşkanlı seçme yetkisini de halka verdiğini, ağustosta yapılan seçimle halkın oylarıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olduğunu hatırlatan Bozdağ, diğer partilerin ise başkalarından talimat alarak bir aday çıkarmayı tercih ettiğini söyledi.
Bozdağ, Kemal Kılıçdaroğlu'na ve Devlet Bahçeli'ye Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kimin önerdiğini sordu.
- "Vampirlere danışmayacağız, millete danışacağız"
Bakan Bozdağ, AK Parti ve Türkiye'nin başarısından hem içeride hem de dışarıda rahatsız olan kesimlerin bulunduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eski Türkiye'de milletin reyi Ankara'da peşkeş çekilirdi, pazarlık konusu yapılırdı. Kimin bakan olacağını başkaları belirlerdi. Erdoğan geldi, kimi bakan edeceğini sormuyor, bütçeyi sormuyor, projeleri nereye yapacağını sormuyor, 'bu adam bize yaramaz' diyorlar, savaş açıyorlar. İstedikleri kadar bizimle mücadele etsinler, bir takım sermaye, medya çevrelerine, karanlık vesayet odaklarına, bugüne kadar Türkiye'nin kaynaklarını sömürmüş vampirlere danışmayacağız, bizim danışacağımız bu millettir. Milletimizden güç alarak yolumuza devam edeceğiz."
AK Parti'nin sadece emanete sahip çıkmadığını, milletin ekmeğini büyüttüğünü, refahını artırdığına işaret eden Bozdağ, Türkiye'nin gücüne güç kattığını söyledi.
Eskiden de hükümetler olduğunu, hazinenin bekçiliğini yapanlar bulunduğunu anlatan Bozdağ, "Bekçilik mi yaptılar, yoksa bostan korkuluğu mu, belli değil. Bostan korkuluğunu bile adam gibi yapamamışlar. Bizim dönemimizde hazine doldu, büyük yatırımlara dönüştü" dedi.
Bugün Türkiye'de birçok devlet yapılarını, temel binaları AK Parti hükümetinin yaptığına işaret eden Bozdağ, "Yahu bu devlet yeni mi kuruldu, bizden önce devletler yok muydu? Hastaneleri, okulları, yolları biz yapıyoruz, deyince de 'devletin görevi' diyorlar. Peki devletin görevi de bize mi bırakmış, niye önceden yapmamış?" ifadesini kullandı.
- Dış politikada muhalefete tepki
Dış politikaya değinen Bakan Bozdağ, Suriye'nin, Irak'ın, Ukrayna'nın yangın yerine döndüğünü, Yunanistan'ın ekonomik sıkıntı yaşadığını ancak tüm bu ülkelerin ortasındaki Türkiye'de huzurun, barışın hakim olduğuna dikkati çekti. Bu yangınların Türkiye'ye sıçramamasının nedenini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na bağlayan Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:
"MHP, CHP acaba iktidarda olsaydı bu yangınlar Türkiye'yi nasıl etkilerdi, sizin vicdanınıza bırakıyorum. Suriye ile ilgili bir şey oluyor, sayın Kılıçdaroğlu konuşuyor, Esed mi konuşuyor, yoksa Türkiye'nin çıkarlarını düşünen ana muhalefetin lideri mi konuşuyor, şaşıyorum. İsrail'den birileri konuşuyor, CHP'nin lideri konuşuyor, acaba hangisi konuşuyor diye şaşırıyorum. Bizim dış politikamız millidir. Bu ülkenin menfaatleri, çıkarları doğrultusunda şekillenmektedir. Ülkenin muhalefeti, çıkarlarını daha iyi gözetme konusunda iktidarı elbette eleştirebilir ama başka ülkelerin liderlerinin diliyle konuşup Türkiye'nin hükümetini sopalamak için yarış içerisine girmez, giremez ama bakın bizde böyle bir anamuhalefetimiz var. Ben bu açıdan CHP'ye oy vermiş bütün vatandaşlarımıza da soruyorum; CHP'nin dış politikası için ortaya koyduğu argümanlar Esed'in politikasına mı, İsrail'in politikasına mı, Mısır'ın politikasına mı, yoksa Türkiye'nin menfaatine mi daha uygundur. Allah için bir bakın. Böyle bir şey olamaz."
- Portakal ağaçlarının kesileceği iddiası
Bozdağ, Türkiye'yi 12 yıldır AK Parti iktidarının yönettiğini, bugüne kadar ortaya atılan "Türkiye İran olacak, şeriat gelecek, içki yasaklanacak, kadınların eteğine karışılacak" gibi iddiaların yaşanmadığının altını çizerek, muhalefetin AK Parti iktidarının gitmesi için asılsız iddialarla olumsuz algı oluşturulmaya çalıştığını savundu.
Antalya'da da Batı Çevre yolu çalışmaları kapsamında portakal ağaçlarının kesileceği yönündeki iddialara değinen Bozdağ, "Kesen CHP'li belediye ise ağaçların önemi yoktur, CHP'nin onayladığı projeye rağmen kesen AK Parti'li belediye ise bunun adı katliamdır, anlayış bu. Siz hiç endişe etmeyin başkanım, Antalya'nın hayrına siz işinizi yapmaya devam edin" diye konuştu.
- Cumhurbaşkanlığı Sarayı
Adalet Bakanı Bozdağ, Cumhurbaşkanlığı Sarayı üzerinden yapılan eleştirilere de değindi. "Erdoğan'ın kendine saray yaptırdığı, şu kadar odası olduğu, şu kadar masraf yapıldığı" gibi iftiraların dillendirilerek gerçek yerine ikame edilmeye çalışıldığını savunan Bozdağ, Recep Tayyip Erdoğan'ı milletin kendi kardeşlerini tanıdığı gibi tanıdığını, sevdiğini, o açıdan iftiralara kurban etmeyeceğini söyledi.
AK Parti iktidar olduğunda milletvekillerinin lojmanlarını iptal ettiğini hatırlatan Bozdağ, saltanat düşkünü bir kimsenin böyle bir karar alamayacağını ifade etti.
Bozdağ, "Cumhurbaşkanı seçilene kadar Sayın Cumhurbaşkanımız nerede oturdu, Keçiören'de. Oturduğu ev bir Türk vatandaşının oturduğu nitelikte bir ev. Öyle saray falan değil, 4 oda bir salon, benim evimden, sizin evinizden, içindeki eşyası dahil hiç farkı olmayan bir ev. 12 yıldır halkın arasında oturuyor. Bu ülkenin Başbakanını bir kez olsun haber yaptılar mı, halkın adamı dediler mi bugün sövenler sayanlar, saray iftirasını yapanlar" dedi.
Cumhurbakanlığı hizmet binasının Erdoğan'ın şahsi malı olmadığını, oraya gelenlerin millet adına ağırlanacağını ve binanın sembol eserlerden biri olduğunu dile getiren Bozdağ, 12 yıldır Recep Tayyip Erdoğan'ın 5 yıldızlı otellerde iftar programlarına katılıp katılmadığını, lüks bir yaşantı yaşayıp yaşamadığını sordu. Bozdağ, Erdoğan'ın iftarları çadırlarda, vatandaşın arasında geçirdiğini, kendi evlatlarının düğününü de vatandaşlarının yaptığı salonlarda gerçekleştirdiğini kaydetti.
- "CHP mantığına kalsaydık"
Bakan Bozdağ, CHP'nin yıllardır yapılan her çalışmayı eleştirdiğini belirtti.
Turgut Özal döneminde Türkiye'ye renkli televizyon geldiğinde, Özal'ın "Türkiye'ye bilgisayar getireceğim" diye açıklamalarda bulunduğunda CHP'lilerin sokaklara dökülüp tepki gösterdiklerini ifade eden Bozdağ, "Bir zaman 'Osmanlıya matbaa niye geç geldi' diye laf söyleyenler, 20. yüzyılın Türkiye'sinin'nde o zaman bilgisayar Türkiye'ye girecek diye karşı durdular, 'renkli televizyon bu kadar fakirlik varken sırası mı' dediler. Eğer biz bu CHP mantığına kalsaydık, Allah size inandırsın 1970 model Murat'a Mercedes niyetiyle binmeye vallahi devam ederdik" diye konuştu.
Bozdağ, CHP'nin Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra istop ettiğini, milleti oraya götürmek istediğini öne sürdü.
- "İdeolojik siyaset olmasa CHP, MHP, HDP oy alamaz"
Türkiye'nin pek çok meselesi olduğunu, siyasetin ortaya projeye koyarak meseleleri aşması gerektiğinin altını çizen Bozdağ, AK Parti'nin bu doğrultuda 2023, 2053 hedeflerinin olduğunu kaydetti.
Muhalefetin ise bir gün sonrasına bir hedef koyamadığını öne süren Bozdağ, "Türkiye'ye dair öngörüleri yok, yaptıkları şey eleştirmek. Doğru eleştirseler bir şey demeyeceğim. Çarpıtmak, iftirayla siyaset üretmek" dedi.
Bugün Türkiye'nin en önemli sorunlarının başında muhalefetin geldiğini dile getiren Bozdağ, Türkiye'de bütçe değil, muhalefet açığı bulunduğunu söyledi.
AK Parti'nin ise bu açığı kapatma gücünün olmadığını kaydeden Bozdağ, "İdeolojik siyaset olmasa CHP, MHP, HDP oy alamaz. Bunlar ideolojik siyaset ile oy alıyor, iyi yapsalar da sabit, hiç yapmasalar da sabit, berbat etseler de aynı, değişmiyor" diye konuştu.
(Sürecek)