Merkez Bankasının Faiz Arttırım Kararı

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı ve Uluslararası Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Bayraktutan, Merkez Bankasının faiz arttırım kararına ilişkin, "Merkez Bankası, bağımsızlığını sorgulanır olmaktan çıkarmıştır. Gerektiğinde teknik hesaplarının gerektirdiği kararları alabileceğini göstermiştir" dedi.

Bayraktutan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) geçen yılın mayıs ayından beri 2007-2008'deki kriz sürecinden bu yana uyguladığı politikalardan geri dönüşün sinyalini vermeye başladığını belirterek, bunun bankanın aylık 85 milyar dolarlık fonlamayı azaltacağı anlamına geldiğini söyledi.

Yeni FED başkanının bu fonlamayı 75 milyar dolara çekme yönünde adım attığından beri bütün gelişmekte olan ekonomilerin para birimlerinde yukarı yönlü bir hareketlilik oluştuğuna dikkati çeken Bayraktutan, bu gelişmelere bir de "17 Aralık" sürecinin eklenmesiyle Türkiye'deki para biriminin olumsuz yönde etkilediğini kaydetti.

Bayraktutan, Merkez Bankasının geç ama etkili bir müdahalede bulunduğunu anlatarak, "Sonuç almayı amaçlayan bir stratejiyle hem faizle ilintili çeşitli araçları daha net ve anlaşılır hale getirdi hem de 200-300 baz puanlık faiz oranı arttırmalarıyla Türk lirası lehine hissedilir bir gelişmeyi sağlayacak müdahalesini yaptı. Nokta tahmini yapmak yerinde değil ama bu müdahalenin dolardaki oynaklığı azaltacağı kesinlikle açıktır. Dolar-TL kuru belki 2 lira civarında bir istikrar bulabilir ki bu da 2014 beklentileri açısından uygun olacak" diye konuştu.

Dolardaki yükselmenin büyük ölçüde ithalata bağımlı olan ekonomiler için ithal girdilerin maliyetini arttırarak enflasyona yol açacak bir gelişme olduğunu dile getiren Prof. Dr. Bayraktutan, "Merkez Bankası kendi saygınlığını fiyat istikrarı üzerinden tanımladığı, bir enflasyon hedefi ortaya koyduğu ve bundan sapmalar durumunda saygınlığının azalacağından endişe duyduğu için bu silahı kullandı ve fiyat istikrarını sağlamak üzere onu kur etkilerini de zayıflatmak için bu politika aracını devreye soktu. İsabetli bir karar olduğunu düşünüyorum" ifadesisin kullandı.
Bayraktutan, yükselen faiz oranlarının ilk etapta büyümeyi olumsuz etkileyecek gibi görünebileceğini ancak fiyat ve kur istikrarının büyüme açısından çok daha önemli olduğunu vurgulayarak, "O yüzden onları sağlayıp zaman içinde de Merkez Bankası yükselttiği faiz oranlarını gelişmelere bağlı olarak yeniden geri çekecektir. 30 Mart seçimleri sonrasında siyasal istikrarın devamlılığı yönünde bir sonuç ortaya çıkarsa zaten tedirginlik de ortadan kalkmış olacak. Merkez Bankası da yeniden gelişmelere bağlı olarak faiz oranlarında aşağıya doğru bir değişikliğe gidebilecektir" dedi.

- "Merkez Bankası, bağımsızlığını sorgulanır olmaktan çıkardı"
Merkez Bankası bağımsızlığının tüm dünyada önemli olduğuna dikkati çeken Bayraktutan, şöyle devam etti:
"Merkez bankaları, hükumetlerin günübirlik politikalarından etkilenmemelidirler ki teknik çalışmalara dayalı doğru politikalar uygulayabilsinler. Başbakanın kişisel tercihi de faiz oranlarının artmaması yönünde. O daha çok büyümeye vurgu yapıyor ve yükselen faiz oranlarının büyümeyi zayıflatacağından endişe ediyor zannediyorum. O yüzden sıklıkla faizlerin artmamasına ilişkin kişisel kanaatini ifade ediyor. Başbakana rağmen Merkez Bankası'nın kendi teknik hesaplarına dayalı aldığı bu son kararlar, görece bağımsız bir Merkez Bankası'na sahip olduğumuzu gösteriyor. Merkez Bankası, bağımsızlığını sorgulanır olmaktan çıkarmıştır. Gerektirdiğinde teknik hesaplarının gerektirdiği kararları alabileceğini göstermiştir. Merkez Bankası hem dünyanın başka yerlerinde örneği pek olmayan yeni politika araçları üreterek hem de gerektiğinde ekonomiye yerinde müdahaleler yaparak başarılı bir performans sergiliyor."
Kaynak: AA