Ruhani Yönetiminde İran'da Pozitif Deşiğimi Değerlendirme Konferansı

ABD Dışişleri Bakanlığının Dubai'deki İran ofisi eski yöneticisi Ramin Asgard, İran'ın nükleer programıyla ilgili yaşanan sorunların çözülmesi için hem ABD Başkanı Barack Obama'nın hem de İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin siyasi istek gösterse de iki ülke arasında 30 yılı aşkın süredir var olan sorunların birden çözülemeyeceğini kaydetti.

Asgard, Stimson Center'da düzenenlenen "Ruhani Yönetiminde İran'da Pozitif Deşiğimi Değerlendirme Konferansı"nda ABD ile İran arasındaki ılımlı havayı değerlendirdi.

Ruhani'nin Cumhurbaşkanlığı seçim döneminde vaatleri arasında ilk sırada ekonomik büyümenin yer aldığını ifade eden Asgard, diğer dünya ülkeriyle ilişki kurmanın ve sosyal hakları iyileştirmenin Ruhani'nin diğer önemli hedefleri arasında yer aldığını anlattı. İşsizliğin yüzde 15-20 arasında seyrettiği, rüşvet ve yanlış yönetimlerin sergilendiği bir ortamın, iktirada gelen Ruhani'yi ekonomik büyümeyi başarabilmesi için biran önce ABD ile ilişkilerini gözden geçirmeye ittiğini belirten Asgard, Tahran yönetiminin uluslararası yaptırımların birden kaldırılmasını istediğini ifade etti.

"Hükümet tüm yaptırımların bir anda kaldırılmasını istiyor. Aslında bunun ne kadar gerçekçi olduğunu sorgulamak lazım" diyen Asgard, ABD-İran sorunlarına değindi. İran'da 1979'da gerçekleşen devrimden sonra iki ülke arasında iletişim kurmadan onlarca yılın geçtiğini hatırlatan Asgard, "ABD ile İran arasındaki ilişkilerde 34 yıllık donmanın ardından kimse ilişkilerin birden normale dönmesini beklemesin. Bu mümkün değil" ifadesini kullandı.

-"İran tarafı kesinlikle esnek ve şeffaf olmalı"

Obama'nın geçen hafta BM Genel Kurulu için New York'ta bulunan Ruhani ile telefonla görüşerek ilişkilerdeki yeni aşamaya dikkati çeken Asgard, İran'ın nükleer programının çözümü konusunda Omaba'yı da bazı zorlukların beklediğini anlattı. "Obama için bu kadar kolay olmayacak" ifadesini kullanan Asgard, hem Washington yönetiminin hem de Tahran yönetiminin yumuşak bir anlayış sergilemeyeceğine işaret etti.

Asgard, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İran tarafı kesinlikle esnek ve şeffaf olmalı. İran halkının da desteğini almak zorundalar, içeriden gelen seslere kulak vermek zorundalar. ABD ve diğer batılı ülkelerin isteklerinin ne olduğuna dikkat etmeliler. Zor durumdalar ve bir anlaşmaya varmak mecburiyetindeler. Belirledikleri tarihe kadar bir anlaşmaya ulaşılmazsa, kesinlikle yaptırımların kaldırılması söz konusu olmayacaktır. İran'ın niyetinin gerçekçi olduğunu ümit ediyorum. Aksi takdirde İran İslam Cumhuriyeti'nin geleceği söz konusu olacaktır."

Ruhani yönetiminin İran halkının görüşlerini dikkate alması gerektiğine vurgu yapan Asgard, "Ruhani her ne kadar Batı ile bir anlaşmaya varmak ve yaptırımları azaltma niyetinde olsa da kamuoyunun görüşleri çok önemli olacaktır. Halkla da iletişim kurmak zorundalar. İçeride halka kabul ettiremeden, kendilerini ifade edemeden Batı ile diyalog kurmaları içte bazı sıkıntıların kapısını aralayacaktır" yorumunda bulundu.

-İran'daki değişimde sosyal medyanın rolü

İran'da 2013 Cumhurbaşkanlığı seçim döneminde reformistlerin kampanyasında danışmanlık yapan Arash Ghafouri ise İran'da sosyal medyanın da bir değişimden geçtiğinden bahsetti. İran'daki değişimi gözlemlemek için sosyal medyada yaşananların ipucu vereceğini belirten Ghafouri, ülkedeki gençlerin sanal ortamda değişimden yana olduklarını sıklıkla paylaştığını anlattı.

New York'ta BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleriyle İran'ın nükleer programı üzerine yapılan görüşmede çekilen fotoğrafı, İran Dışişleri Bakanı Cevat Zarif'in kendi sosyal erişim sayfasından paylaştığını anlatan Ghafouri, fotoğrafın 60 bin kişi tarafından beğenildiğini, 3 bin 800 kişinin yorum yazdığını ve bin 357 kişinin ise fotoğrafı paylaştığı bilgisini verdi.