Ekonomi Bakanı Çağlayan, Emd Üyeleri İle Bir Araya Geldi
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Koç Grubu’na yapılan denetimlerle ilgili, “Etkin bir vergi denetimi var.
Kesinlikle siyasi bir şekilde düşünülmesinin yanlış olduğunu ifade etmek istiyorum” dedi.
Bakan Çağlayan, Ekonomi Muhabirleri Derneği üyeleri ile Marriott Otel’de biraraya geldi.
Çağlayan, yatırım ortamını iyileştirme paketine yönelik olarak, yatırım ortaklığı Parlamento’ya sunacaklarını belirtti.
Çağlayan, “Özel sektörün beklentilerini yerine getireceğiz. Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED)’deki hassasiyetlerimiz ortadan kalkmayacak. Diğer taraftan firma başvuruyor ama rapor çıkıncaya kadar bazen konunun önceliği ortadan kayboluyor. Öbür türlü tamamen bekletiliyor. Ön izin verilecek diğer ayrıntılara bakılacak ama firma diğer işlemlerine başlayacak. Bir taraftan işlemler yürürken diğer taraftan firmanın da işlemleri türeyecek” ifadelerini kullandı.
Firmanın öncelikle yapacağı yatırımla ilgili kendi hazırlıklarını yapacağını söyleyen Çağlayan, “Yapacağı ön hazırlıkla birlikte işlemler hızlandırılacak ve diğer taraftan süreç ikisi beraber devam edecek. Tek aşamada tüm kurum görüşleri ilgili bakanlıkta alınacak. Tabi ki gerekli hassasiyetler gözetilecek” şeklinde konuştu.
ÇED raporu alma süresinin 6-9 ay gibi bir süre aldığını aktaran Çağlayan, “Gerekli değildir kararının alınması 2-2,5 ay sürebiliyor. Burada önemli olan bu iş dünyasında öngörülebilirliği olumlu yöne çevirmektir. Meclise götürülmüş bazı yasalar var. Her bakanlık ayrı ayrı yaparsa ciddi bir zaman kaybı olacak o yüzden biz bunu bir yatırım ortaklığı torba kanunu düzenlemesiyle meclise getirmiş olacağız” diye konuştu.
Koç Grubu'na bağlı olan şirketlere denetimlerin yapılması ve dün Koç Grubu şirketi RMK’nın kazandığı MİLGEM projesinin iptal edilmesiyle ortaya çıkan durumu değerlendiren Çağlayan, “Etkin bir vergi denetimi var. Bilhassa Sosyal güvenlik alanında çok etkin denetimlerin sürekli gündeme getirildiği dönemden bahsediyoruz. İlgili bakanlıklar kendilerine gelen bir ihbar varsa, inceleme yapmalarından doğal bir şey olmaz. Bu ilişkilendirmenin dezenformasyon olduğunu ifade etmek isterim. Kesinlikle siyasi bir şekilde düşünülmesinin yanlış olduğunu ifade etmek istiyorum. Koç grubun benim bakanlığım yapmış olduğu teşvik ile ilgili çalışmaları süresi içinde müracaatlarını inceliyor. Muhalefet partisi ne yazık ki akla hayale gelmeyecek konuları sırf muhalefet yapmak için dile getiriyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu 500 kişilik Maliye müfettişin gittiğini söylüyor. Allah aşkına kaç memur var? Maliye Bakanı açıklama yaptı 'tamamıyla gerçek dışıdır' dedi” ifadelerini kullandı.
Yapılan denetimlerin yasal ve mevzuata uygun olduğunu belirten Çağlayan, “Savunma Sanayi İcra Kurulu’nda böyle bir ihaleden şimdilik vazgeçildiği ifade edilmiştir. Bu sefer yanlış yapanların üstünü kapatalım anlayışı doğar. Nasıl bakkal Ahmet denetleniyorsa Koç Grubu da denetlenmeye açıktır” şeklinde konuştu.
Çağlayan, Amerika Birleşik Devletleri ziyaretinde Fettullah Gülen ile görüşüp görüşmediği sorusuna, “Görüştüm. Daha evvel de kendisiyle görüşen biriydim. 14 yıldır görmemiştim. Kendisiyle sohbet ettik, fikir alışverişinde bulunduk, akşam yemeği yedik. Sonra süratle Washington’a döndük” diye konuştu.
İhracata odaklı büyüme konusunda Çağlayan, “İhracata dönük büyüme önemli. İhracatın kalitesinin değiştirilmesi yani üretimden başlayarak ihracata esas ürünlerin birim fiyatlarının kilogram fiyatlarının, ileri teknolojilerin yüksek katma değer ve marka katkısı yaparak arttırılması bunun işin esası. Orta ve uzun vadede böyle bir yapısal değişim ve dönüşümü sağlayacak olan önemli bir çalışma içindeyiz. Türkiye ekonomisi büyüyecek. Türkiye iç pazarda, dış pazarda büyüyecek, Türkiye ekonomisi 2023 yılı hedeflerini yakalaması için aynen geçtiğimiz on yılda olduğu gibi önümüzdeki on yılda da yüzde 5’lik oranın üzerinde büyümemiz gerekiyor. Ana hedefimiz, ihracatta büyüyen bir Türkiye olmak. Türkiye gaza basmak durumunda ama kontrollü şekilde tabi” dedi
Olaylı derbi konusunda ise Çağlayan, “Yapılanları çok çirkin bulunuyorum. Centilmenliğe Türk sporuna yakışmayan olaylar olarak buluyorum. Umarım ders olur. Her iki tarafın da kaybı var. Belki daha da fazla ceza verilecek bir durum söz konusu olabilirdi. Doksan artı üç artık maçın sonuna gelişmiş, 2-1’lik bir sonuç var, seyircilerin sahaya girmesini çok doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı.
Çağlayan, FITCH’in sermaye akışlarının Türkiye üzerinde olumsuz etki yaratacağı söylemiyle ilgili olarak, yükselen pazarların, gelişmekte olan ülkelerin hepsinde benzer sorunlar yaşandığına dikkat çekerek, “Yine Türkiye en sağlam ülke. Türkiye’yi kötü gösterecek bir açıklama olmadığını düşünüyorum. Bir durum tespiti yapmışlar” diye konuştu.
Merkez Bankası’nın döviz ile ilgili olarak hedef koymasını doğru bulmadığını ifade ettiğini söyleyen Çağlayan, “Dünya ekonomisi bir arayış içindedir. Bunun nasıl duracağı, ne zaman duracağı herkes tarafından görülüyor. Benim bildiğim bir iş adamı aldığı borç para birimi neyse kendini buna göre dengelemek zorundadır. Dolar aldım halim ne olacak? Valla buna Güzin abla bile cevap veremez” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Bakan Çağlayan, Ekonomi Muhabirleri Derneği üyeleri ile Marriott Otel’de biraraya geldi.
Çağlayan, yatırım ortamını iyileştirme paketine yönelik olarak, yatırım ortaklığı Parlamento’ya sunacaklarını belirtti.
Çağlayan, “Özel sektörün beklentilerini yerine getireceğiz. Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED)’deki hassasiyetlerimiz ortadan kalkmayacak. Diğer taraftan firma başvuruyor ama rapor çıkıncaya kadar bazen konunun önceliği ortadan kayboluyor. Öbür türlü tamamen bekletiliyor. Ön izin verilecek diğer ayrıntılara bakılacak ama firma diğer işlemlerine başlayacak. Bir taraftan işlemler yürürken diğer taraftan firmanın da işlemleri türeyecek” ifadelerini kullandı.
Firmanın öncelikle yapacağı yatırımla ilgili kendi hazırlıklarını yapacağını söyleyen Çağlayan, “Yapacağı ön hazırlıkla birlikte işlemler hızlandırılacak ve diğer taraftan süreç ikisi beraber devam edecek. Tek aşamada tüm kurum görüşleri ilgili bakanlıkta alınacak. Tabi ki gerekli hassasiyetler gözetilecek” şeklinde konuştu.
ÇED raporu alma süresinin 6-9 ay gibi bir süre aldığını aktaran Çağlayan, “Gerekli değildir kararının alınması 2-2,5 ay sürebiliyor. Burada önemli olan bu iş dünyasında öngörülebilirliği olumlu yöne çevirmektir. Meclise götürülmüş bazı yasalar var. Her bakanlık ayrı ayrı yaparsa ciddi bir zaman kaybı olacak o yüzden biz bunu bir yatırım ortaklığı torba kanunu düzenlemesiyle meclise getirmiş olacağız” diye konuştu.
Koç Grubu'na bağlı olan şirketlere denetimlerin yapılması ve dün Koç Grubu şirketi RMK’nın kazandığı MİLGEM projesinin iptal edilmesiyle ortaya çıkan durumu değerlendiren Çağlayan, “Etkin bir vergi denetimi var. Bilhassa Sosyal güvenlik alanında çok etkin denetimlerin sürekli gündeme getirildiği dönemden bahsediyoruz. İlgili bakanlıklar kendilerine gelen bir ihbar varsa, inceleme yapmalarından doğal bir şey olmaz. Bu ilişkilendirmenin dezenformasyon olduğunu ifade etmek isterim. Kesinlikle siyasi bir şekilde düşünülmesinin yanlış olduğunu ifade etmek istiyorum. Koç grubun benim bakanlığım yapmış olduğu teşvik ile ilgili çalışmaları süresi içinde müracaatlarını inceliyor. Muhalefet partisi ne yazık ki akla hayale gelmeyecek konuları sırf muhalefet yapmak için dile getiriyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu 500 kişilik Maliye müfettişin gittiğini söylüyor. Allah aşkına kaç memur var? Maliye Bakanı açıklama yaptı 'tamamıyla gerçek dışıdır' dedi” ifadelerini kullandı.
Yapılan denetimlerin yasal ve mevzuata uygun olduğunu belirten Çağlayan, “Savunma Sanayi İcra Kurulu’nda böyle bir ihaleden şimdilik vazgeçildiği ifade edilmiştir. Bu sefer yanlış yapanların üstünü kapatalım anlayışı doğar. Nasıl bakkal Ahmet denetleniyorsa Koç Grubu da denetlenmeye açıktır” şeklinde konuştu.
Çağlayan, Amerika Birleşik Devletleri ziyaretinde Fettullah Gülen ile görüşüp görüşmediği sorusuna, “Görüştüm. Daha evvel de kendisiyle görüşen biriydim. 14 yıldır görmemiştim. Kendisiyle sohbet ettik, fikir alışverişinde bulunduk, akşam yemeği yedik. Sonra süratle Washington’a döndük” diye konuştu.
İhracata odaklı büyüme konusunda Çağlayan, “İhracata dönük büyüme önemli. İhracatın kalitesinin değiştirilmesi yani üretimden başlayarak ihracata esas ürünlerin birim fiyatlarının kilogram fiyatlarının, ileri teknolojilerin yüksek katma değer ve marka katkısı yaparak arttırılması bunun işin esası. Orta ve uzun vadede böyle bir yapısal değişim ve dönüşümü sağlayacak olan önemli bir çalışma içindeyiz. Türkiye ekonomisi büyüyecek. Türkiye iç pazarda, dış pazarda büyüyecek, Türkiye ekonomisi 2023 yılı hedeflerini yakalaması için aynen geçtiğimiz on yılda olduğu gibi önümüzdeki on yılda da yüzde 5’lik oranın üzerinde büyümemiz gerekiyor. Ana hedefimiz, ihracatta büyüyen bir Türkiye olmak. Türkiye gaza basmak durumunda ama kontrollü şekilde tabi” dedi
Olaylı derbi konusunda ise Çağlayan, “Yapılanları çok çirkin bulunuyorum. Centilmenliğe Türk sporuna yakışmayan olaylar olarak buluyorum. Umarım ders olur. Her iki tarafın da kaybı var. Belki daha da fazla ceza verilecek bir durum söz konusu olabilirdi. Doksan artı üç artık maçın sonuna gelişmiş, 2-1’lik bir sonuç var, seyircilerin sahaya girmesini çok doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı.
Çağlayan, FITCH’in sermaye akışlarının Türkiye üzerinde olumsuz etki yaratacağı söylemiyle ilgili olarak, yükselen pazarların, gelişmekte olan ülkelerin hepsinde benzer sorunlar yaşandığına dikkat çekerek, “Yine Türkiye en sağlam ülke. Türkiye’yi kötü gösterecek bir açıklama olmadığını düşünüyorum. Bir durum tespiti yapmışlar” diye konuştu.
Merkez Bankası’nın döviz ile ilgili olarak hedef koymasını doğru bulmadığını ifade ettiğini söyleyen Çağlayan, “Dünya ekonomisi bir arayış içindedir. Bunun nasıl duracağı, ne zaman duracağı herkes tarafından görülüyor. Benim bildiğim bir iş adamı aldığı borç para birimi neyse kendini buna göre dengelemek zorundadır. Dolar aldım halim ne olacak? Valla buna Güzin abla bile cevap veremez” şeklinde konuştu.