Chp Genel Başkan Yardımcısı Loğoğlu Açıklaması

TBMM - CHP Adana Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Irak ziyaretine ilişkin, "Hiçbir şekilde AKP'nin ve çok yanlış bulduğumuz Irak politikasını orada şikayet etmek, gündeme getirmek şeklinde bir yaklaşımımız olmayacak. Hazırladığımız hiçbir notta AKP'nin adı bile geçmiyor" dedi.

Loğoğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, ziyaretin öngörüldüğü gibi 4 günlük bir ziyaret olarak yarın başlayacağını ve gerçekleşeceğini söyledi.

Gezinin programı hakkında bilgi veren Loğoğlu, bu ziyaretin amacının Türkiye-Irak ilişkilerinin önünü açmak ve rahatlatmak olduğunu kaydetti.

Loğoğlu, "Hiçbir şekilde AKP'nin ve çok yanlış bulduğumuz Irak politikasını orada şikayet etmek, gündeme getirmek şeklinde bir yaklaşımımız olmayacak. Hazırladığımız hiçbir notta AKP'nin adı bile geçmiyor. Ziyaretimiz sırasında veya sonrasında yapılacak, ileri sürülecek iddiaları bu sözümle eşleştirerek dikkate alın. AKP'nin adı; yapacağımız konuşmalarda, görüşmelerde, gündeme getireceğimiz noktaların hiçbir yerinde adı geçmiyor" diye konuştu.

Bu ziyaretle ilgili Dışişleri Bakanlığı'nın CHP'ye yazdığı uyarı yazısı olduğunu belirten Loğoğlu, "Bu yazı bize güvenlik konusunda uyarıda bulunmuştur. Bu yerindedir, haklı bir uyarıdır. Dışişleri Bakanlığı'nın ve bütün dışişleri bakanlıkların asli görevidir" dedi.

-"Türk devleti asla acz içinde olamaz"

Dışişleri Bakanlığı'nın yazısının ikinci bölümüne değinen ve eleştiren Loğoğlu, şöyle devam etti:

"anlamı çıkıyor. Ben bunu ayıp belgesi olarak, Türk siyasi tarihinde yer alacak bir yazı olarak nitelendiriyorum. Dışişleri Bakanlığı'ndaki arkadaşlarımı tenzih ediyorum. Bunun dışında tutuyorum. Böyle bir yazı ancak ve ancak sadece o bakanlığın başında olan Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun talimatıyla yazılmış olabilir. Onun zihniyetini yansıtıyor olabilir. 'Benim gücüm yetmiyor' demek bir aczin ifadesidir. Ben bunu yakıştıramıyorum. AK Parti Hükümeti'ne bile yakıştıramıyorum. Acz ifade edilmez. Türk devleti asla acz içinde olamaz. Türk devletinin iç ve dış kuruluşları böyle bir aczi kabullenen bir noktada olamaz. Biz bunu kınıyoruz, biz buna karşı çıkıyoruz. Başımıza bir şey gelirse o Allah'ın takdiri."

Loğoğlu, Dışişleri Bakanlığı'nın güvenlik uyarısından sonra heyeti 100 küsür kişiden 43-44 kişiye indirdiklerini bildirdi.

AK Parti Hükümeti'nin Irak Başbakanı Maliki ile arasının iyi olmadığını belirten Loğoğlu, "CHP'nin bu noktada gidiyor olması herhalde Türk hükümetini siyasi açıdan da rahatsız ediyor" şeklinde konuştu.

Loğoğlu, AB Bakanı Egemen Bağış'ın, 2020 olimpiyatlarının İstanbul'a verilmemesi halinde bundan Gezi Parkı olaylarının sorumlu olacağına yönelik açıklamasını hatırlatarak, "muhtemel başarısızlığa kılıf hazırlama arayışı" ifadeseni kullandı.

CHP olarak her gittikleri yerde İstanbul'un için destek istediklerini vurgulayan Loğoğlu, şöyle konuştu:

"Egemen Bağış'ın sözlerinin altında yatan anlayışın üzerindeki kılıfı biraz açarsak şunu göreceğiz. Demek Gezi Parkı AKP Hükümeti'nden daha güçlü. Böyle bir güç atfediyorlar Gezi Parkı'na. Her şeye muktedir olduğu iddasıyla her gün karşımıza çıkan AKP iktidarı, Gezi Parkı karşısında bir yenilgiyi, mağlubiyeti peşin olarak kabul etmiş oluyor. Bunu izah etmeleri lazım. Böyle ucuz taktiklerle bizi avutmaya kalkışmasınlar. Eğer İstanbul olmadığı takdirde olimpiyatları kazanamaz ise bunun sadece ve tek sorumlusu AK Parti Hükümeti ve onun beceriksizliği olacaktır."

-Mısır ve Suriye

Hükümet yetkililerinin ve Başbakan'ın Mısır hakkında söz sahibi gibi konuştuğunu eleştiren Loğoğlu, şunları kaydetti:

"Sanki Mısır, Türkiye'den sorulurmuş gibi bir hal var. Bunu söylediğimiz zaman 'efendim biz zulme karşı çıkıyoruz, mazlumların yanında yer alıyoruz.' Bu da ucuz bir söylem. Elbette biz de mazlumların yanında yer alıyoruz, elbette Mısır'daki can kayıplarından en az herkes kadar biz de üzüntü duyuyoruz. Mazlumların haklarına, haklı taraflarına sahip çıkıyoruz. Ama bunu bir siyasi rant haline dönüştürmeyi yanlış buluyoruz. AK Parti'nin sanki Mısırlıların aklı, ağzı yokmuş gibi bütün konularda Mısır adına konuşuyor olmasını yadırgıyoruz ve bunu ayrıca zararlı da buluyoruz. Mazlumların hakkına sahip çıkmak hepimizin görevi. Bunu yaparken kullandığınız söylem, takındığınız tavır ve tutum oradaki gerginlikleri, sıkıntıları, şiddeti AKP'nin yaptığı gibi artırıyor ise mazlumların yanında değil, aslında karşısında yer alıyorsun. Suriye'de olduğu gibi. Suriye'deki şiddetten AK Parti Hükümeti'nin izlediği politika ne kadar sorumlu ise Mısır için de aynı yanlış politikanın sonuçlarıyla karşı karşıyayız."

Suriye'nin kuzeyindeki Kürtlerin El Nusra'nın zulmüne uğradığını iddia eden Loğoğlu, AK Parti Hükümeti'nin Mısır'daki mazlumların yanında yer alırken, Suriye'nin kuzeyindeki mazlumların yanında yer almamasının nedenini sordu. Loğoğlu, "Bizim endişemiz acaba El Nusra ile bu hükümet arasında belli bir anlayış mı var, belli bir ortak yaklaşım mı var. Onun için El Nusra'ya 'dur, durmazsan şöyle yaparım, böyle yaparım' şeklinde bir tutum içine giremiyor" dedi.

-"Üslup olarak yanlış buluyorum"

Loğoğlu, gazetecilerin, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun açıklamalarına ilişkin bir soru üzerine, İhsanoğlu'nun bu teşkilata genel sekreter seçilmesinin Türkiye için önemli bir gelişme olduğunu dile getirdi. Loğoğlu, "Bu büyük bir zafer olarak ilan edildi. Böyle acımasızca bir şekilde üyesi olduğumuz bir kuruluşun genel sekreterine bu şekilde hücumda bulunulmasını bir defa üslup olarak yanlış buluyorum. Esas yönünden ise Genel Sekreter'in çok doğru bir cümlesi var. İslam konferansı üyelerinin örgütüdür. Üyelerden biri bu örgütü toplantıya çağırabilir. Niye Türkiye çağırmıyor, onu sormak lazım. Genel Sekreterin üye ülkelerin kendisine verdiği yetkiler dışında bir yetkisi, bir alanı yok. O konferansın yetkili organları toplanır, ne karar verirlerse onu yapar. O doğrultuda açıklama yapar" yanıtını verdi.

Türkiye'de görev yapan Amerikalı istihbaratçıların sayısında bir artış olduğunun ifade edildiğinin belirtilmesi üzerine Loğoğlu, haberin doğru olup olmadığını bilmediğini ifade ederek, "Bunu hükümete sormak lazım. Ama doğru olmasını gerekli kılan en önde gelen şart Türkiye'nin artık teröristlerin çok ciddi faaliyet gösterdiği bir alan haline gelmiş olması" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun Irak ziyaretinde Şii ve Sunni liderleri de ziyaret edeceğinin söylendiğinin hatırlatılması üzerine Loğoğlu, bu temasların yapılacağını, her iki mezhebe ait kutsal yerlerin ziyaret edileceğini söyledi.

Loğoğlu, "Hatta böyle büyük isimlerle görüşmeler olabilir" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun Irak Parlamentosu'nda bir konuşma yapıp yapmayacağı sorusuna Loğoğlu, "Bize bildirilen programa göre öyle. Genel Başkan o konuşmayı da hazırladı" yanıtını verdi.

Hükümetin üzerinde çalıştığı demokratikleşme paketinden CHP'nen beklentisi konusundaki soruya Loğoğlu, büyük bir sabır ve ilgiyle bu paketin içinde nelerin yer alacağını beklediklerini ifade etti.

Loğoğlu, "Umarız çıkacak paket hem Türk toplumunun hem belli konularda beklentileri olan yurttaşlarımızın umutlarını karşılayacak mahiyette olur. Anadilde eğitim tartışmalı konulardan birtanesi. O konuda bir unsur yer alacak mı bilmiyoruz. Görmemiz lazım" dedi.

Kaynak: AA