Memur-sen, İl Divan Toplantısı Yaptı
Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Kastamonu İl Temsilciliği İl Divan Toplantısı yapıldı.
İl Divan Toplantısına Memur-Sen İl Başkanı İrfan Bakır, Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı işkollarının Kastamonu Şube Başkanları ve yönetim kurulu üyeleri ile Memur-Sen Genel Merkezini temsilen Toç-Bir-Sen Genel Başkanı ve Memur-Sen Genel Sekreteri Günay Kaya ve Toç-Bir-Sen Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Öztürk katıldı.
Toplantıda konuşan Memur-Sen Kastamonu İl Temsilcisi İrfan Bakır, “Son günlerde Taksim Gezi Parkı ile ilgili çalışmaları protesto amacıyla başlayan ama dış mihrakların ve provokatörlerin sızmasıyla hiç tasvip etmediğimiz görüntülere sahne olan olaylardan büyük bir üzüntü duymaktayız. Hiçbir şiddet eylemine karışmayan, arabaları yakıp parçalamayan, kaldırım taşlarını yerinden söküp, otobüs duraklarını yıkmayan, Molotof, demir bilye, topuz gibi silah niyetiyle kullanılan materyallerle polise saldırmayan, masum ve olaylarla hiçbir ilgisi bulunmayan sivil halkın ekmek teknesi olan dükkanını yağmalamayan vatandaşlarımızın hassasiyetlerini anlıyor ve protesto eylemlerinin en doğal demokratik hakları olduğunu ifade ediyoruz. Ancak şiddet görüntülerini ve dini hassasiyetlerimizi zedeleyici eylemleri tasvip etmemiz mümkün değil” dedi.
Türkiye’de en büyük sivil toplum örgütü olduklarını belirten Bakır, Kastamonu’da 6 bin 500 üyeleri ile birlikte en büyük kamu sendikası olduklarını kaydetti.
Toç-Bir-Sen Genel Başkanı ve Memur-Sen Genel Sekreteri Günay Kaya ise, “Sendikacılığı bir siyasi partinin güdümünde gidenlerden değil tüm Türkiye’nin sesi ve haklarının savunucusu olmayı kendilerine düstur edinmiş olan Akif İnanlardan öğrendiklerini ve Akif İnan yolunda sendikacılık yapıyoruz. Her partiye eşit mesafedeyiz. Milletin değerleri ile devleti buluşturan her icraatı da desteklemekteyiz. Hızlı trenleri, otoyolları, her ile açılan üniversiteleri, hava ulaşımındaki gelişmeleri, Kanal İstanbul’u bir siyasi partinin icraatı diye nasıl eleştiremezsek; rotasyon gibi Türkiye’nin kamu çalışanlarına kavimler göçü yaşatacak bir uygulamaya da bir partinin icraatı diye alkış tutmuyoruz. Doğru bildiğimizi destekliyor, yanlış gördüğümüzü eleştiriyoruz. Taksim’de yaşananlar başlangıçta basit bir doğa eylemi iken bütün ülkeyi saran bir şiddet gösterisine dönüşmüşse, bunun kaynağını Taksim’i Tahrir yapma sevdasında ve bu sevdanın dış mihraklarında aramalıyız. Hepimizin sağduyulu olması gerekiyor, hepimizin kardeşlikte, beraberlikte, sevgide, hoşgörüde birleşmesi gerekiyor. Çünkü bu ülke hepimizin” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Toplantıda konuşan Memur-Sen Kastamonu İl Temsilcisi İrfan Bakır, “Son günlerde Taksim Gezi Parkı ile ilgili çalışmaları protesto amacıyla başlayan ama dış mihrakların ve provokatörlerin sızmasıyla hiç tasvip etmediğimiz görüntülere sahne olan olaylardan büyük bir üzüntü duymaktayız. Hiçbir şiddet eylemine karışmayan, arabaları yakıp parçalamayan, kaldırım taşlarını yerinden söküp, otobüs duraklarını yıkmayan, Molotof, demir bilye, topuz gibi silah niyetiyle kullanılan materyallerle polise saldırmayan, masum ve olaylarla hiçbir ilgisi bulunmayan sivil halkın ekmek teknesi olan dükkanını yağmalamayan vatandaşlarımızın hassasiyetlerini anlıyor ve protesto eylemlerinin en doğal demokratik hakları olduğunu ifade ediyoruz. Ancak şiddet görüntülerini ve dini hassasiyetlerimizi zedeleyici eylemleri tasvip etmemiz mümkün değil” dedi.
Türkiye’de en büyük sivil toplum örgütü olduklarını belirten Bakır, Kastamonu’da 6 bin 500 üyeleri ile birlikte en büyük kamu sendikası olduklarını kaydetti.
Toç-Bir-Sen Genel Başkanı ve Memur-Sen Genel Sekreteri Günay Kaya ise, “Sendikacılığı bir siyasi partinin güdümünde gidenlerden değil tüm Türkiye’nin sesi ve haklarının savunucusu olmayı kendilerine düstur edinmiş olan Akif İnanlardan öğrendiklerini ve Akif İnan yolunda sendikacılık yapıyoruz. Her partiye eşit mesafedeyiz. Milletin değerleri ile devleti buluşturan her icraatı da desteklemekteyiz. Hızlı trenleri, otoyolları, her ile açılan üniversiteleri, hava ulaşımındaki gelişmeleri, Kanal İstanbul’u bir siyasi partinin icraatı diye nasıl eleştiremezsek; rotasyon gibi Türkiye’nin kamu çalışanlarına kavimler göçü yaşatacak bir uygulamaya da bir partinin icraatı diye alkış tutmuyoruz. Doğru bildiğimizi destekliyor, yanlış gördüğümüzü eleştiriyoruz. Taksim’de yaşananlar başlangıçta basit bir doğa eylemi iken bütün ülkeyi saran bir şiddet gösterisine dönüşmüşse, bunun kaynağını Taksim’i Tahrir yapma sevdasında ve bu sevdanın dış mihraklarında aramalıyız. Hepimizin sağduyulu olması gerekiyor, hepimizin kardeşlikte, beraberlikte, sevgide, hoşgörüde birleşmesi gerekiyor. Çünkü bu ülke hepimizin” diye konuştu.