Tarihi Ula Evleri Turizme Kazandırılıyor

MUĞLA - DURMUŞ GENÇ - Ağa Han Mimarlık ödülüne layık görülen tarihi "Ula evleri" belediye ve vatandaşlar tarafından restore edilerek turizme kazandırılıyor.

Ula Kaymakamı Erol Karaömeroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ula ilçesi ile Akyaka beldesinin geleneksel mimarinin yaşatıldığı yörelerden olduğunu söyledi.

Ula'nın kendine özgü mimarisinin bulunduğunu belirten Karaömeroğlu, "İlçemiz eski Osmanlı evlerinin yoğun olduğu dar sokaklar, dışa kapalı cepheler, bahçeli evler ve sivil mimari yapıları ile isminden söz ettiriyor. Son yıllarda tarihi evlerin restorasyonu yapılarak turizme kazandırılmaya çalışılıyor. İnşallah yakın bir gelecekte Ula evlerinin restorasyon ve sokak sağlıklaştırılması da tamamlanarak kültür turizminden hak ettiğimiz payı alacağız" dedi.

Doğa ve kültür turizmine doğru bir hareketlilik başladığını vurgulayan Karaömeroğlu, Ula'nın kendine has mimarisinin kültür turizminde ön plana çıkacağını kaydetti.

Ula Belediye Başkanı Nadi Şenkal ise tarihi Ula evlerinin kendine has özellikleri ile sivil mimarlık literatürüne geçtiğine işaret ederek, evlerin en önemli özelliğinin sokağa bakan bir cephesinin bulunmaması olduğunu anlattı.

Ula evlerinin cephesinin bahçeye açıldığını, hiçbir yerde görülmeyen çiçek duvarları bulunduğuna dikkati çeken Şenkal, "Bu duvar 60 santimetre yüksekliğindedir, su tulumbası ve havuzla birleştirilir. Bu, yaşam alanıyla bahçeyi birbirinden ayırır. Bu alanların tamamı yüksek duvarlarla çevrilidir. Kimse kimsenin bahçesini görmez. Böylece insanlar ailesiyle rahatça yaşayabilmektedir" diye konuştu.

Ula evlerinin kendine has ahşap işlemeleri ile sivil mimarlığın en önemli yapılarını bünyesinde barındırdığını belirten Şenkal, şunları söyledi:

"Hiçbir evin ahşap işlemesi birbirine benzemez. Ula'nın ustaları sadece o eve münhasır, kendilerine özel motifler ve ahşap tavanlar üretir. Ustalar bir sanatçı gibi o an içinden geldiğini ahşaba yansıtır. 1980'li yılların başında Akyaka beldesi turizme açılmadan Nail Çakırhan, Ula evlerini Akyaka'ya taşıyarak geleneğin yaşatılmasına öncülük etti. Ula evlerinin bütün özelliklerini Akyaka'daki evlerde görmek mümkün. Akyaka'nın bugüne ulaşmasında ve sakin şehir ünvanını almasında Ula evleri mimarisinin büyük katkısı vardır."

Belediye olarak Nail Çakırhan Evi, Hamza Bey Konağı ve Bekir Ağa Konağını restore ettirdiklerini söyleyen Şenkal, vatandaşların da sivil mimarlık örneğinin farkına vararak tarihi evleri aslına uygun olarak restore etmeye, yaşatmaya ve içinde yaşatmaya başladıklarını kaydetti.

İlçeye gelen ziyaretçilerin Arnavut kaldırımlı taş ve dar sokoklarda tarihi Ula evlerini inceleme fırsatı bulduklarını ifade eden Şenkal, şöyle devam etti:

"Bölgemiz bir turizm merkezi olsa da farklı bir destinasyon olarak kültür turizmine açmak ve ziyaretçilere tarihi Ula evlerini tanıtmak istiyoruz. Tarihi yapıları satın alıp yaşatmak isteyenlere kapımız her zaman açık. Belediye olarak her türlü kolaylığı sağlamaya hazırız. Bugün ülkemizde Safranbolu'da başlayıp çeşitli bölgelerde devam eden sivil mimarlık örneklerinin turizme kazandırılması örnekleri var. Ahşap ve taş yapı örneklerinin en eskisi burada. Biz sahip olduğumuz değerleri harekete geçirerek kültür turizmini bölgemize kazandırmak istiyoruz."

Şenkal, Ula'da 21 tarihi yapıyı tescillettirdiklerini bildirdi.

-Geleneksel mimari, kent kimliğini olumlu etkiliyor

Akyaka Belediye Başkanı Ahmet Çalca, Nail Çakırhan'ın tarihi Ula evlerine ait çizgileri kullanarak beldede evler yaptırdığını söyledi.

Evlerin yanı sıra apart ve pansiyonlarda da tarihi mimari çizgilerin kullanıldığını vurgulayan Çalca, "Beldemize gelen yerli ve yabancı ziyaretçileri en çok etkileyen bu mimari örneklerdir. Ahşap ve taş yapı sanatının en güzel örneklerini beldemizde yaşatıyoruz. Beldemizdeki yapıların mimarisi, 2010 yılında sakin şehir unvanı almamızda etkili oldu" dedi.

Kaynak: AA