Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin'in Açıklaması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, çözüm sürecine ilişkin, Türk milletinin demokrasi gömleğinin ilk düğmesini yanlış iliklediğini belirterek, ''Şimdi AK Parti, gömleğin düğmelerini açıp yeniden giyiyor. Bu topraklarda herkes birinci sınıf vatandaştır'' dedi.
Şahin, Erenler ilçesindeki bir otelde düzenlenen AK Parti Siyasi ve Hukuk İşleri Başkanlığı Sakarya Bölge Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, terör sorununun çözülmesinin partisinin kuruluştaki hedefleri arasında yer aldığını söyledi.
Geçmişte terörle ilgili önemli adımlar atılamadığına işaret eden Şahin, ''Uzun yıllardır hakim olan vesayetçi düzen, terör örgütüyle mücadeleyi ve terörün sonlandırılması işini sivil siyaset alanının dışında tuttu. Sadece güvenlikle, mücadeleyle çözüleceğini öngördüler. Artık sivil siyasetin ipleri eline almasıyla terörle mücadelede yeni aşamaya geçildi. Amaç, silahların bırakılması ve terör örgütü mensuplarının sınır dışına çıkarılmasıdır'' diye konuştu.
Şahin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çabalarıyla Türkiye'nin önemli bir döneme girdiğini belirterek, şunları dile getirdi:
''Buradaki en önemli pay Başbakanımıza aittir. Bu terör, bizim başımıza nereden musallat oldu- Hiç şüphesiz ki bir insanın öldürülmesi, kandırılmış kişiler tarafından kan akıtılmasının mazereti olamaz. PKK terör örgütünün işlediği cinayetlerin savunulacak tarafı olamaz. Onlar yıllarca cinayet işledi ancak hangi sebeple bu terör örgütü yıllardır faaliyetlerine devam etme imkanı buldu-''
-''Terör sorununda devlet yöneticilerinin hiç mi kabahati yok-''-
Şahin, devlet yöneticilerinin terör konusunda hatası olup olmadığının irdelenmesi gerektiğini vurgulayarak, herkesin barış içinde yaşamasını istediklerini anlattı.
''Türkiye'nin yıllarca başını ağrıtan bu terör sorununda devlet yöneticilerinin hiç mi kabahati yok-'' diyen Şahin, ''Bu coğrafyada ana dili ne olursa olsun herkes barış içinde yaşamıştır. Kurtuluş Savaşı'na da bu anlayışla girdik. İlk meclisin tutanaklarını incelediğinizde açıldıktan bir hafta sonra yine etnik yapı ve kimlikle ilgili konuşmaların yapıldığını görürsünüz'' ifadelerini kullandı.
Dönemin Başbakanı İsmet İnönü'nün, ''Vazifemiz Türk vatanı içinde bulunanları behemehal Türk yapmaktır'' dediğine işaret eden Şahin, Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt'un da ''Bu milletin efendisi Türktür. Öz Türk olmayanların Türk vatanındaki tek hakkı hizmetçi olmaktır'' sözlerini aktardı.
Şahin, şöyle devam etti:
''Cumhuriyet gömleği güzeldir, bize de yakışan bir gömlektir, demokrasiyle süslendiğinde çok daha güzel olur. Milletçe demokrasi gömleğini giydik ama gömleğin ilk düğmesini yanlış ilikledik. İlki yanlış olunca diğerleri de yanlış oldu. Şimdi AK Parti gömleğin düğmelerini açıp yeniden giyiyor. Bu topraklarda herkes birinci sınıf vatandaştır. Geçmişte yaşanmış olan birtakım hatalardan ders çıkarıp düzeltmek bize düştü.
Ülkemizde kimsenin kanının akmasını istemiyoruz. Huzur ve barış olsun.''
-İsrail'in Türkiye'den özür dilemesi-
Şahin, çözüm sürecinin Türkiye'nin bölgesindeki etkinliğine katkı sağladığını dikkati çekerek, İsrail'in de Türkiye'den özür dilediğini hatırlattı.
Şahin, şunları söyledi:
''Çözüm süreci sadece ülkemizde değil, dünyada da öyle etkiler yaptı ki... 3 yıldır 9 insanın hayatına mal olan baskın nedeniyle Türkiye, İsrail'den özür, ölenlerin yakınlarına tazminat ve de Filistin'e ambargonun kaldırılmasını istiyordu. Bu çözüm süreciyle meydana gelen gelişmeler bölgemizde de gelişmelere neden oldu.
Dün İsrail Başbakanı, Başbakanımızı arayarak onun şahsında Türk halkından özür diledi. Tazminat ödeyeceğini ve Gazze'ye ambargonun bir takvim içinde kaldırılacağını söyledi.
Kendi içimizdeki sorunları çözdükçe dışarıdaki etkinliğimiz ve saygınlığımız artıyor. Bunların ardı gelecektir. Yakında Irak Başbakanı Maliki de bir mesaj gönderecektir.''
Muhabir: Salih Eren - Mehmet Özcan
Yayıncı: Kemal Kaymak
Kaynak: AA
Geçmişte terörle ilgili önemli adımlar atılamadığına işaret eden Şahin, ''Uzun yıllardır hakim olan vesayetçi düzen, terör örgütüyle mücadeleyi ve terörün sonlandırılması işini sivil siyaset alanının dışında tuttu. Sadece güvenlikle, mücadeleyle çözüleceğini öngördüler. Artık sivil siyasetin ipleri eline almasıyla terörle mücadelede yeni aşamaya geçildi. Amaç, silahların bırakılması ve terör örgütü mensuplarının sınır dışına çıkarılmasıdır'' diye konuştu.
Şahin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çabalarıyla Türkiye'nin önemli bir döneme girdiğini belirterek, şunları dile getirdi:
''Buradaki en önemli pay Başbakanımıza aittir. Bu terör, bizim başımıza nereden musallat oldu- Hiç şüphesiz ki bir insanın öldürülmesi, kandırılmış kişiler tarafından kan akıtılmasının mazereti olamaz. PKK terör örgütünün işlediği cinayetlerin savunulacak tarafı olamaz. Onlar yıllarca cinayet işledi ancak hangi sebeple bu terör örgütü yıllardır faaliyetlerine devam etme imkanı buldu-''
-''Terör sorununda devlet yöneticilerinin hiç mi kabahati yok-''-
Şahin, devlet yöneticilerinin terör konusunda hatası olup olmadığının irdelenmesi gerektiğini vurgulayarak, herkesin barış içinde yaşamasını istediklerini anlattı.
''Türkiye'nin yıllarca başını ağrıtan bu terör sorununda devlet yöneticilerinin hiç mi kabahati yok-'' diyen Şahin, ''Bu coğrafyada ana dili ne olursa olsun herkes barış içinde yaşamıştır. Kurtuluş Savaşı'na da bu anlayışla girdik. İlk meclisin tutanaklarını incelediğinizde açıldıktan bir hafta sonra yine etnik yapı ve kimlikle ilgili konuşmaların yapıldığını görürsünüz'' ifadelerini kullandı.
Dönemin Başbakanı İsmet İnönü'nün, ''Vazifemiz Türk vatanı içinde bulunanları behemehal Türk yapmaktır'' dediğine işaret eden Şahin, Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt'un da ''Bu milletin efendisi Türktür. Öz Türk olmayanların Türk vatanındaki tek hakkı hizmetçi olmaktır'' sözlerini aktardı.
Şahin, şöyle devam etti:
''Cumhuriyet gömleği güzeldir, bize de yakışan bir gömlektir, demokrasiyle süslendiğinde çok daha güzel olur. Milletçe demokrasi gömleğini giydik ama gömleğin ilk düğmesini yanlış ilikledik. İlki yanlış olunca diğerleri de yanlış oldu. Şimdi AK Parti gömleğin düğmelerini açıp yeniden giyiyor. Bu topraklarda herkes birinci sınıf vatandaştır. Geçmişte yaşanmış olan birtakım hatalardan ders çıkarıp düzeltmek bize düştü.
Ülkemizde kimsenin kanının akmasını istemiyoruz. Huzur ve barış olsun.''
-İsrail'in Türkiye'den özür dilemesi-
Şahin, çözüm sürecinin Türkiye'nin bölgesindeki etkinliğine katkı sağladığını dikkati çekerek, İsrail'in de Türkiye'den özür dilediğini hatırlattı.
Şahin, şunları söyledi:
''Çözüm süreci sadece ülkemizde değil, dünyada da öyle etkiler yaptı ki... 3 yıldır 9 insanın hayatına mal olan baskın nedeniyle Türkiye, İsrail'den özür, ölenlerin yakınlarına tazminat ve de Filistin'e ambargonun kaldırılmasını istiyordu. Bu çözüm süreciyle meydana gelen gelişmeler bölgemizde de gelişmelere neden oldu.
Dün İsrail Başbakanı, Başbakanımızı arayarak onun şahsında Türk halkından özür diledi. Tazminat ödeyeceğini ve Gazze'ye ambargonun bir takvim içinde kaldırılacağını söyledi.
Kendi içimizdeki sorunları çözdükçe dışarıdaki etkinliğimiz ve saygınlığımız artıyor. Bunların ardı gelecektir. Yakında Irak Başbakanı Maliki de bir mesaj gönderecektir.''
Muhabir: Salih Eren - Mehmet Özcan
Yayıncı: Kemal Kaymak