Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Almanya'da içinde göçmenlere yönelik de bazı kararların bulunduğu koalisyon protokolüne ilişkin, "Bu protokolden anlaşıldığı üzere Alman devleti opsiyon modelinden vazgeçmektedir. Bunun yasal düzenlemesi de mutlaka yapılacaktır. Biz bunu olumlu ama yarım bir adım olarak görüyoruz. Bu adımın tamamlanması lazım. Çünkü çifte vatandaşlık Türklerin esas talebidir" dedi.
Bozdağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AImanya'da kurulan yeni hükümetin üzerinde anlaştığı koalisyon protokolünün, kamuoyuyla paylaşıldığını hatırlattı.
Yeni hükümetin hem Türkiye Almanya ilişkileri için hem de Almanya için hayırlı olması temennisinde bulunan Bozdağ, koalisyon protokolünde ülkedeki göçmenleri özelde ise Türk vatandaşlarını ilgilendiren önemli konuların olduğunu ifade etti.
"Opsiyon modeli insan haklarına aykırı bir uygulama, hukuk devletine aykırı bir uygulamaydı" diyen Bozdağ, şunları söyledi:
"Bu protokolden anlaşıldığı üzere Alman devleti opsiyon modelinden vazgeçmektedir. Bunun yasal düzenlemesi de mutlaka yapılacaktır. Biz bunu olumlu ama yarım bir adım olarak görüyoruz. Bu adımın tamamlanması lazım. Çünkü çifte vatandaşlık Türklerin esas talebidir. Opsiyon modeli de bir taleptir ama ana hedef çifte vatandaşlığın tanınması ve bu konuda uygulanan ayrımcılığın sonlandırılmasıdır. Çifte vatandaşlığı tanıyan bir adım maalesef koalisyon protokolünde atılmadı, çifte vatandaşlık konusundaki yasak devam ediyor. O yüzden opsiyon modeli adımı yarım bir adımdır. Umuyorum, diliyorum ki zaman içerisinde bu yarım adım tam adıma dönüştürülür, çifte vatandaşlık önündeki yasal engeller kaldırılır, bu yöndeki haksızlık da ortadan kaldırılır."
-"Bunu anlamakta zorlanıyorum"
Koalisyon protokolünde göçmenleri ilgilendiren başka düzenlemelerin de olduğunu belirten Bozdağ, "Ama göçmenlerin beklediği diğer konularda da kayda değer bir ilerleme yok" diye konuştu.
Aile birleşmeleri konusunda dil şartının olduğunu, o dili belli bir seviyede bilmeyenlerin birleşmelerine izin vermeyen bir düzenlemenin olduğunu ifade eden Bozdağ, bunu insan haklarına aykırı bir düzenleme olarak nitelendirdi.
Bozdağ, sözlerini şuyle sürdürdü:
"Bunu anlamakta zorlanıyorum, bir insan olarak da anlamakta zorlanıyorum. İnsan hakları, hukuk devleti ve demokrasi gözüyle baktığımda da anlamakta zorlanıyorum. Ama AB üyesi bir ülkede böylesi bir düzenleme şu anda yürürlükte. Siz evlisiniz, çocuğunuzu yanınıza alacaksınız, dil şartı koşuyorlar. Eşinizi yanınıza alacaksınız dil şartı koşuyorlar. Dil bilmezse o zaman eşiyle çocuklarıyla annesiyle babasıyla bir araya gelme şansı maalesef yok. Böylesi bir yasayı demokratik bulmak, hukuk devletine uygun bulmak, AB'nin değerlerine uygun bulmak fevkalade yanlıştır. Koalisyon potokolünde bu konuda da ben olumlu bir adım bekliyordum ama bu konuda olumlu bir adım atıldığını görmemenin üzüntüsü içindeyim. Ama ben zaman içerisinde bu aksaklıkların da düzeltileceğine olan inancımı koruyorum. Çünkü bu yanlış bir uygulamadır, yanlış uygulamalar ilanihaye varlığını devam ettiremezler. Yine de atılan bu adımı takdir ve tebrik ediyor, hayırlı olmasını temenni ediyorum."
-Kamer Genç'in davranışı
CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın konuşmasına müdahalesine ilişkin ise Bozdağ, "Kamer Genç'i tüm Türkiye tanıyor. Esasında Kamer Genç'in yaptığı olay ahlak, nezaket kurallarına son derece aykırı bir olaydır" dedi.
Söz konusu davranışın sadece Emine Erdoğan'a değil, tüm Türk kadınlarına yapılan bir saygısızlık, terbiyesizlik olarak nitelendiren Bozdağ, şöyle konuştu:
"Kamer Genç, saygı ve terbiye sınırlarını tanımayan bir yaklaşım ortaya koyuyor. Bu noktada kendisini kınıyorum. Bu tutumundan dolayı hem Türk milletini hem TBMM'yi hem Tuncelileri küçük düşüren yaklaşımından dolayı kendisini kınadığımı bir kez daha ifade etmek isterim. Bu tutumu, Meclis'i de onu seçen Tuncelileri de küçültmüştür. Ama CHP'nin buna sahip çıkan yaklaşımı, Kamer Genç'in terbiyesizliği kadar milletimizin değerleriyle bağdaşmayan olumsuz bir yaklaşımdır. Ben beklerdim ki CHP'nin Genel Başkanı bu terbiyesiz, Türk milletinin değerleriyle uyuşmayan, kabulleriyle bağdaşmayan tavır karşısında CHP Genel Başkanı had bildiren, bunun yanlışlığını ortaya koyan, edebe, terbiyeye davet eden özür dileyen bir yaklaşım ortaya koysun. Dün yapılan açıklamada gördük ki bu yaklaşım gösterilmedi. Acaba Sayın Kılıçdaroğlu'nun eşi hanımefendiye birileri kalksa hem de böylesi bir toplantıda benzer bir saygısızlık yapsa ne derdi? Veya herhangi birimizin eşine böyle bir şey yapılsa kim ne derdi? Herkes buna isyan ederdi, 'Olur mu böyle terbiyesizlik, ahlaksızlık, edepsizlik' diye herkes mutlaka tavır koyardı."
"CHP'nin Kamer Genç'in bu terbiyesiz, edepsiz, nezaketsiz, Türk toplumunun değerleriyle bağdaşmayan densiz yaklaşımı karşısında sessiz kalmaktan öte, onu onaylayan açıklama yapmış olması CHP'nin bugün içine düşürüldüğü seviyeyi göstermesi bakımından da işin doğrusu iç acıtıcıdır" diyen Bozdağ, CHP adına üzüldüğünü söyledi.
Genç'in tutumunun başkalarını değil, kendisini ve sahip çıkanları küçülteceğini vurgulayan Bozdağ, "Bir kez daha bu yaklaşımı kınadığımı, lanetlediğimi ifade ediyorum. Bu bütün Türk kadınlarına yapılmış bir hakaret, saygısızlık, terbiyesizliktir" diye konuştu.
-Kadın örgütlerinin tutumu
Bu konuda kadın örgütlerinin tutumlarının da önemli olduğunu dile getiren Bozdağ, şunları belirtti:
"Başka zaman olsa bildik bazı kadın örgütleri yeri göğü inletirlerdi. Ama bakıyorum da Türkiye'nin Başbakanının eşi, muhterem hanımefendiye yapılan bir saygısızlığı hiç üzerine almayan ve bu konuda sesini yükseltmeyen pek çok kadın örgütü var. Başka birilerine saygısızlık, terbiyesizlik yapıldığında, 'kadın hakları' diye yeri göğü inletenler, Türkiye'nin Başbakanının muhterem eşine karşı yapılan saygısızlık karşısında, benim gördüğüm kadarıyla, herkesin görebileceği şekilde tepkilerini görmedik. Yani umarım onlar da yapılan bu saygısızlık karşısında seslerini yükseltirler. Bunun karşısında sesini yükseltmeyenler o zaman, 'Bizim gibi düşünen bir hanımefendiye bir şey olursa kadın hakları ihlal edilir. Bizim gibi düşünmeyen birisine bir şey olursa kadın hakları ihlal edilmez' gibi herhalde bir yaklaşım, çifte standart var demektir. Böyle bir şey olur mu?"
Saygısızlığın, nerede ve kime karşı yapılırsa yapılsın saygısızlık olduğunu aktaran Bozdağ, şunları kaydetti:
"Ahlaksızlık kime karşı yapılırsa da yapılsın ahlaksızlıktır. Ona karşı da hepimizin ortak tavır koyması, bu tür işlere tevessül edenlerin bir daha yapmaması bakımından son derece önemlidir. Ben eminim ki Türk kadınları bu saygısızlığı yapan milletvekiline ve bu saygısızlığı himaye eden siyasal anlayışa, CHP'ye gereken cevabı gerektiği gibi verecektir. Onlar haddini bildirmezse bunu millet yapacaktır. Millet sandıkta bu terbiyesizliğin karşılığını da elbette soracaktır."