Başbakan Erdoğan'dan dershane açıklaması
Başbakan Erdoğan, "Dershanelerin kapatılması bugün gündeme gelmiş bir konu değil" dedi. Erdoğan, "Niye acaba okula yanaşılmıyor da illa 'dershane' deniliyor?" diye sordu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Son günlerde sıkça tartışılan 'dershanelerin kapatılması' konusuna değinen Başbakan Erdoğan, 'Dershanelerin okula dönüştürülmesi için gerekli teşviklerin verileceğini dile getirerek 'Niye acaba okula yanaşılmıyor da illa 'dershane' deniliyor? Onlar bize bunu anlatamıyor. Biz de bunu anlamakta zorlanıyoruz' ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, '(Dershaneleri okula dönüştürme çalışmasından) Geri dönmemiz diye bişey burada asla sözkonusu değil... Gelinen noktada dershane anlayışının, düşüncesinin yürümesi mümkün değil.' diye ekledi.
Başbakan Erdoğan bu konuda şunları söyledi:
Dershanelerle ilgili polemiğin içine girmek istemedim. Bu polemiği çirkin buldum. Dershanelerin kapatılması bugün gündeme gelmiş bir konu değil. 1980'lerden bu yana gündeme gelmiş bir konu.
İktidar olduğumuzda, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e artık bu dershaneler konusunu bir çözüme kavuşturalım artık bunu dönüşüm projesi olarak sizden istiyorum' dedim.
Sağlık konusunda attığımız adımlarda ad önümüze engeller çıktı. Sonunda bu hedefe ulaştık bunu çözdük. Dershaneler konusunda da süreç uzadı gitti. Milli eğitim bakanlarının hepsinden bunu istedim.
Ve son dönemde bu işi bitirmemiz gerekiyor. Bu dönüşümü eğitimde de başarmamız gerekiyor. Arkadaşlarımız belirli çalışmaları yaptı. Hazırlanan bu taslak daha bize sunulmadan atılan gazete başlıkları çok çirkindi. 'Bir gece baskını' başlığı yenilir yutulur değildi.
Bu taslak Meclis'e gelmiş mi? Bir taraftan taslak diyeceksin, bir taraftan 'gece baskını' diyeceksin. Gece baskını olacaksa bu yeni başlamadı. 2003'ten bu yana görüşülen bir konu. Bu konuda bir kararlılığımız var. Biz bu konuda gelin samimi olalım diyoruz. Sizden hizmet almaksa hizmet alalım. Bu dershaneleri okula dönüştürelim. Sınıflarda boşluk mu oldu? Size öğrenci verelim. Veremiyorsak, maliyeti neyse o ücreti verelim ve siz burada rahatlıkla bunu devam ettirin.
Merdiven altı dershanecilik sürecini bitirmemiz lazım. Öğretmenleri de devlet kurumlarında istihdam edelim. Gerekirse size arsa verebiliriz diyoruz. Ucuz kredi verebiliriz. Teşviklerimize rağmen peki niye acaba okula yanaşılamıyor da illa 'dershane' deniliyor? Onlar bize bunu anlatamıyor. Biz de bunu anlamakta zorlanıyoruz.
Burada bir şey çok önemli. Bu dershanelerin öğrenci profili fen ve sosyal bilimler liselerindeki öğrencilerin yüzde 95'i dershanelere gidiyor. Anadolu liseleri öğrencilerinin yüzde 91'i gidiyor. Bu liselerdeki öğrencilerin ünivesiteye girme oranı neredeyse yüzde 100'dür. Sen bu çocukları alıyorsun, sadece test teknikleri noktasında bazı şeyler öğretiyorsunuz. Bu çocuklar gerekli altyapıyı zaten devletin okullarında alıyor. Sonra başarılı olunca sırtına bir tane tişört giydiriyorsun 'onları bu hale getirdik' diyorsun.'
Lise öğrencilerine baktığınızda yüzde 15'i dershaneye gidiyor. Haberlerde yer alıyor; dershane borcu intihara sürükledi diye. İsteniyorsa bunları devlete veririz deniliyor. Kusura bakmasınlar biz darbe hükümeti değiliz. Çok istiyorsanız kurun okulları biz sizden hizmet alımı yapalım. Bu çocukları sadece 3-6 ay değil, alın ortaokulda lisede yetiştirin, teşvikse teşvik bu şekilde çok daha faydalı hizmetinizi yapın.
Biz böyle bir gayretin içindeyken gece baskını şeklinde çirkin bir yaklaşımın olması hakikaten bizi ciddi manada üzmüştür. Bir de tabi yalan yanlış haberler... Mesela etüt salonları kapatılıyor, okuma salonları kapatılıyor, böyle bir şey yok. Ortaya çıkmış bir tasarı dahi yok. Bugüne kadar birçok taslak hazırlanmış, öncesini bilenler yine böyle olacak zannediyorlar. Mesela çok ilginç rakamlar kullandılar; uymayanlar için 500 bin lira ceza. Böyle açıklanmış bir ceza yok. Uymayanlara tabii ki bir müeyyide uygulanacaktır, arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Bu dönüşüm projesine uyulması lazım.
Biz istiyoruz ki çocuklarımız yarış atı olmasın. Bu çocuklarımız cumartesi-pazar, anne-babası, arkdaşlarıyla oynasınlar, çocukluğunu yaşasınlar. Hiçbirisi çocukluğunu yaşayamıyor. Maalesef bundan mahrumlar. Attığımız adımlar buna yönelik.
Şu anda 81 vilayetin 81'inde üniversite var. Bundan önce buralarda üniversite yoktu. Derslikte yoktu. Şimdi Türkiye genelinde derslik sayısı 500 bine çıktı. Biz hala kalite tam manasıyla var mı, artacak, bütçemizin yarısını buna tahsis ediyoruz. Şu anda yüzde 30'u aşkın üniversiteye giriş var.'
'ÖĞRETMENLERİMİZE HAKSIZLIK'
İktidara geldiğimizde sorular dershanelerin müfredatına göre hazırlanıyordu. Biz onu o dönemde Hüseyin Bey'in döneminde süratle değiştirdik. Bu iş dershanelerde bitiyorsa, o kadar okula ne gerek var? Asgari ortalama 2 bin lira ile 20 bin liraya kadar bu dershanelerin ücreti var. Bu ücretler daha da artabiliyor. Adları VIP diye anılan dershaneler de var. 3-4 öğrenci alıyorlar.
Bunlar kim, parası olanlar ve sınavı kazanması muhtemel olan öğrenciler. Bu çocuklar devletin fen lisesinde okudu, bu emekler nereye gidecek? Devletin bu çocuklar üzerinde hiç hakkı yok mu? Bizim elimizde 800 bini aşkın öğretmen var. Bu, bizim öğretmenlerimize haksızlıktır. şu dershaneler konusu; bizim öğretmenlerimiz başarılı, devletin okulları başarısız demek, bizim 800 bini aşkın öğretmenimizin döktüğü tere haksızlıktır.
ATAMA MÜJDESİ
Ocak ayında 8 bin 500 civarında emekli olacak öğretmen var. Onların yerine 10 bin öğretmen atayacağız Şubat'ta. Emekli öğretmenlerin yerine hem dolduracağız hem fazlasını alacağız. Bunları yaparken bütçeyi de dikkatli bir şekilde değerlendirmemiz lazım. Önümüzdeki 4-5 yıl içinde 126 bin olan öğretmen açığını tamamen sıfırlayacağız.
'GERİ DÖNÜŞ YOK'
(Dershaneleri okula dönüştürme çalışmasından) Geri dönmemiz diye bişey burada asla sözkonusu değil... Gelinen noktada dershane anlayışının, düşüncesinin yürümesi mümkün değil. Kurarlar özel okullarını, orada öncesine sonrasına kurslarını koy ama devletin okulundan alacaksın, yüksek ücretler bindireceksin olmaz. Miletin aleyhine olacak şeylere fırsat vermek istemiyoruz.
Ücretsiz etüt merkezleri serbest olacak. Okuma salonlarına herhangi bir yasak getirilmeyecek. Bugün gazete bir dershanenin yakılmasını 'bu mu rant' şeklinde vermiş. Güneydoğu ve İsitanbul'da AK Parti'nin bir çok binasına saldırı düzenlenmiştir. İl başkanlarımız arasında ölenler de vardır. Biz bir şeyin mücadelesini veriyor. İnanıyorsan inandığının gereğini yapacaksın. Yavrularımızı da bu vatana düşman olanlara kaptırmayacağız.
Son günlerde sıkça tartışılan 'dershanelerin kapatılması' konusuna değinen Başbakan Erdoğan, 'Dershanelerin okula dönüştürülmesi için gerekli teşviklerin verileceğini dile getirerek 'Niye acaba okula yanaşılmıyor da illa 'dershane' deniliyor? Onlar bize bunu anlatamıyor. Biz de bunu anlamakta zorlanıyoruz' ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, '(Dershaneleri okula dönüştürme çalışmasından) Geri dönmemiz diye bişey burada asla sözkonusu değil... Gelinen noktada dershane anlayışının, düşüncesinin yürümesi mümkün değil.' diye ekledi.
Başbakan Erdoğan bu konuda şunları söyledi:
Dershanelerle ilgili polemiğin içine girmek istemedim. Bu polemiği çirkin buldum. Dershanelerin kapatılması bugün gündeme gelmiş bir konu değil. 1980'lerden bu yana gündeme gelmiş bir konu.
İktidar olduğumuzda, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e artık bu dershaneler konusunu bir çözüme kavuşturalım artık bunu dönüşüm projesi olarak sizden istiyorum' dedim.
Sağlık konusunda attığımız adımlarda ad önümüze engeller çıktı. Sonunda bu hedefe ulaştık bunu çözdük. Dershaneler konusunda da süreç uzadı gitti. Milli eğitim bakanlarının hepsinden bunu istedim.
Ve son dönemde bu işi bitirmemiz gerekiyor. Bu dönüşümü eğitimde de başarmamız gerekiyor. Arkadaşlarımız belirli çalışmaları yaptı. Hazırlanan bu taslak daha bize sunulmadan atılan gazete başlıkları çok çirkindi. 'Bir gece baskını' başlığı yenilir yutulur değildi.
Bu taslak Meclis'e gelmiş mi? Bir taraftan taslak diyeceksin, bir taraftan 'gece baskını' diyeceksin. Gece baskını olacaksa bu yeni başlamadı. 2003'ten bu yana görüşülen bir konu. Bu konuda bir kararlılığımız var. Biz bu konuda gelin samimi olalım diyoruz. Sizden hizmet almaksa hizmet alalım. Bu dershaneleri okula dönüştürelim. Sınıflarda boşluk mu oldu? Size öğrenci verelim. Veremiyorsak, maliyeti neyse o ücreti verelim ve siz burada rahatlıkla bunu devam ettirin.
Merdiven altı dershanecilik sürecini bitirmemiz lazım. Öğretmenleri de devlet kurumlarında istihdam edelim. Gerekirse size arsa verebiliriz diyoruz. Ucuz kredi verebiliriz. Teşviklerimize rağmen peki niye acaba okula yanaşılamıyor da illa 'dershane' deniliyor? Onlar bize bunu anlatamıyor. Biz de bunu anlamakta zorlanıyoruz.
Burada bir şey çok önemli. Bu dershanelerin öğrenci profili fen ve sosyal bilimler liselerindeki öğrencilerin yüzde 95'i dershanelere gidiyor. Anadolu liseleri öğrencilerinin yüzde 91'i gidiyor. Bu liselerdeki öğrencilerin ünivesiteye girme oranı neredeyse yüzde 100'dür. Sen bu çocukları alıyorsun, sadece test teknikleri noktasında bazı şeyler öğretiyorsunuz. Bu çocuklar gerekli altyapıyı zaten devletin okullarında alıyor. Sonra başarılı olunca sırtına bir tane tişört giydiriyorsun 'onları bu hale getirdik' diyorsun.'
Lise öğrencilerine baktığınızda yüzde 15'i dershaneye gidiyor. Haberlerde yer alıyor; dershane borcu intihara sürükledi diye. İsteniyorsa bunları devlete veririz deniliyor. Kusura bakmasınlar biz darbe hükümeti değiliz. Çok istiyorsanız kurun okulları biz sizden hizmet alımı yapalım. Bu çocukları sadece 3-6 ay değil, alın ortaokulda lisede yetiştirin, teşvikse teşvik bu şekilde çok daha faydalı hizmetinizi yapın.
Biz böyle bir gayretin içindeyken gece baskını şeklinde çirkin bir yaklaşımın olması hakikaten bizi ciddi manada üzmüştür. Bir de tabi yalan yanlış haberler... Mesela etüt salonları kapatılıyor, okuma salonları kapatılıyor, böyle bir şey yok. Ortaya çıkmış bir tasarı dahi yok. Bugüne kadar birçok taslak hazırlanmış, öncesini bilenler yine böyle olacak zannediyorlar. Mesela çok ilginç rakamlar kullandılar; uymayanlar için 500 bin lira ceza. Böyle açıklanmış bir ceza yok. Uymayanlara tabii ki bir müeyyide uygulanacaktır, arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Bu dönüşüm projesine uyulması lazım.
Biz istiyoruz ki çocuklarımız yarış atı olmasın. Bu çocuklarımız cumartesi-pazar, anne-babası, arkdaşlarıyla oynasınlar, çocukluğunu yaşasınlar. Hiçbirisi çocukluğunu yaşayamıyor. Maalesef bundan mahrumlar. Attığımız adımlar buna yönelik.
Şu anda 81 vilayetin 81'inde üniversite var. Bundan önce buralarda üniversite yoktu. Derslikte yoktu. Şimdi Türkiye genelinde derslik sayısı 500 bine çıktı. Biz hala kalite tam manasıyla var mı, artacak, bütçemizin yarısını buna tahsis ediyoruz. Şu anda yüzde 30'u aşkın üniversiteye giriş var.'
'ÖĞRETMENLERİMİZE HAKSIZLIK'
İktidara geldiğimizde sorular dershanelerin müfredatına göre hazırlanıyordu. Biz onu o dönemde Hüseyin Bey'in döneminde süratle değiştirdik. Bu iş dershanelerde bitiyorsa, o kadar okula ne gerek var? Asgari ortalama 2 bin lira ile 20 bin liraya kadar bu dershanelerin ücreti var. Bu ücretler daha da artabiliyor. Adları VIP diye anılan dershaneler de var. 3-4 öğrenci alıyorlar.
Bunlar kim, parası olanlar ve sınavı kazanması muhtemel olan öğrenciler. Bu çocuklar devletin fen lisesinde okudu, bu emekler nereye gidecek? Devletin bu çocuklar üzerinde hiç hakkı yok mu? Bizim elimizde 800 bini aşkın öğretmen var. Bu, bizim öğretmenlerimize haksızlıktır. şu dershaneler konusu; bizim öğretmenlerimiz başarılı, devletin okulları başarısız demek, bizim 800 bini aşkın öğretmenimizin döktüğü tere haksızlıktır.
ATAMA MÜJDESİ
Ocak ayında 8 bin 500 civarında emekli olacak öğretmen var. Onların yerine 10 bin öğretmen atayacağız Şubat'ta. Emekli öğretmenlerin yerine hem dolduracağız hem fazlasını alacağız. Bunları yaparken bütçeyi de dikkatli bir şekilde değerlendirmemiz lazım. Önümüzdeki 4-5 yıl içinde 126 bin olan öğretmen açığını tamamen sıfırlayacağız.
'GERİ DÖNÜŞ YOK'
(Dershaneleri okula dönüştürme çalışmasından) Geri dönmemiz diye bişey burada asla sözkonusu değil... Gelinen noktada dershane anlayışının, düşüncesinin yürümesi mümkün değil. Kurarlar özel okullarını, orada öncesine sonrasına kurslarını koy ama devletin okulundan alacaksın, yüksek ücretler bindireceksin olmaz. Miletin aleyhine olacak şeylere fırsat vermek istemiyoruz.
Ücretsiz etüt merkezleri serbest olacak. Okuma salonlarına herhangi bir yasak getirilmeyecek. Bugün gazete bir dershanenin yakılmasını 'bu mu rant' şeklinde vermiş. Güneydoğu ve İsitanbul'da AK Parti'nin bir çok binasına saldırı düzenlenmiştir. İl başkanlarımız arasında ölenler de vardır. Biz bir şeyin mücadelesini veriyor. İnanıyorsan inandığının gereğini yapacaksın. Yavrularımızı da bu vatana düşman olanlara kaptırmayacağız.