Başbakan Yardımcısı Arınç'ın Açıklamaları…(1)

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan Erdoğan ile aralarındaki görüş ayrılığı iddialarına ilişkin, "Bizim için hiçbir mesele kalmamıştır.

Biz, gerekli her şeyi konuştuk ve bugün görevimizin başında yapabildiğimiz kadar bunu yapmaya devam edeceğiz" dedi.


Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu sonrası alınan kararlar ve konuşulan gündem maddelerine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in Yüksek Seçim Kurulu teşkilatının yeniden düzenlenmesiyle ilgili kanun tasarısını takdim ettiğini belirten Arınç, bunun gerekçesi ve maddelerinin benimsendiğini ve TBMM'ye sevki için Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını ifade etti.

Arınç, sulama birliklerince işletilen sulama tesislerinde 2014 yılında uygulanacak asgari işletme bakım ücretlerinin tespiti konusunun 2014 yılında geçerli olmak üzere Bakanlar Kurulu kararını Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun takdim ettiğini söyledi.

2014 yılında sulama tesislerinde asgari işletim ve bakım ücretlerinin 2013 yılında olduğu gibi aynı kalması ve herhangi bir artış yapılmamasının karara bağlandığını ifade ederek, 2014 yılında sulama ücretleri ve bakım ücretlerinde bir artışa gidilmediğini bildirdi.

Avrupa Birliği'nin her Bakanlar Kurulu toplantısında üzerinde durulan bir konu olduğuna dikkati çeken Arınç, "Egemen Bağış katılım süreciyle ilgili çalışmalar konusunda bir sunumda bulundu. Yeni dönem başkanlığı içerisinde AB'de alınan kararlarda bazı fasılların konuşulmaya başlanması ve Türkiye'nin katılım süreci konusunda daha iyimser ifadeler kullanılması dikkatimizi çekiyor" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Arınç, "Sayın Başbakan ve seyahate katılan ilgili Bakan arkadaşlarımız Diyarbakır ve ilçelerinde yapılan ziyaretler, halkın beklentileri ve izlenimleri konusunda çok olumlu izlenimler edindiklerini ve seyahatin, yapılan toplantıların, 1 katrilyona yakın Diyarbakır merkezi ve ilçelerindeki yeni açılan işletmelerin çok büyük bir başarı olduğunu ifade ettiler" şeklinde konuştu.

Arınç, toplantıda Diyarbakır'da yaşanılanların özellikle 'çözüm süreci' ve bölge insanının 'hükümete bakış açısının' çok müspet olduğunun ifade edildiğini belirtti.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın 'Milli Eğitim Bakanlığı teşkilat şemasında yapılması düşünülen bazı konuları' ve 'dershanelerle' ilgili konuları Bakanlar Kurulu'nda bilgilendirme yaptığını anlatan Arınç, "Bu çalışmayı arkadaşlarımızın sorunları, öneri ve eleştirileriyle birlikte daha da zenginleştirdi. Dershaneler konusunda halka yanlış akseden bazı bilgiler bulunması dikkate alınmak suretiyle halkımızın, dershanelerde okuyan çocuklarımızın, onların ailelerin, öğretmenlerin ve dershane yöneticilerinin de görüş ve önerilere müracaat edilmek suretiyle paydaşlarla birlikte bu konunun tekrar ele alınmasının yararlı olacağı konusunda bir görüş birliğine vardık" diye konuştu.

GENEL AF TARTIŞMALARI
Arınç, açıklamasının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Diyarbakır'daki mitingde Başbakan Erdoğan’ın söylediği bir söz üzerine 'genel af tartışmaları' başladı, bu çerçevede hükümetin böyle bir çalışması var mı?” sorusuna Arınç, "Çok açık Sayın Başbakanın konuşması. Sadece Diyarbakır değil, bütün dünya duydu. Yazılı metne bağlı kalarak konuşmasını yaptı. Bununla ilgili paragrafı dikkate aldığınızda genel af beklentisinin bugün için hiçbir şekilde dile getirilmediğini görürsünüz. Genel af bugünün gündeminde yok. Sayın Başbakanımız o konuşmasında geleceğe ait bir perspektif çiziyor. Ömrümüz olursa gelecekte böyle bir Türkiye hayal ediyoruz. Yani cezaevlerinde kimse olmasın, barış ve özgürlük olsun, insanlar kendilerini daha iyi temsil etsinler. Yasaklar kalksın. O gün Diyarbakır'da bundan başka bir şey konuşulmadı. İnsanlar barıştan, kardeşlikten hep daha çok bahsettiler. 'Gözyaşı dökülmesin, anneler ağlamasın' dediler. 'Artık hiç kimsenin kendi toprağından 37 sene değil, 37 gün bile ayrı kalmasın' dediler. Bu kadar güzel bir konuşmasının içinden 'ertesi gün af çıkacak, bunlar bir şekilde dışarıda olacaklar' anlamını çıkarmayın. Hiç kimse böyle bir çaba içinde olmasın" şeklinde konuştu.

"HÜKÜMETİMİZE ZARAR VERECEK SÖZÜN SAHİBİYSEK KENDİMİZİ FEDA EDERİZ"
Öğrenci evleriyle ilgili açıklamaların ardından birtakım tartışmaların meydana geldiğinin sorulması üzerine Arınç, "Bugün belki karşınızda farklı bir hükümet sözcüsü görmeyi hayal ediyordunuz. Ben görevimin başındayım. 15 gün önce yapılan konuşmaların hepsi kamuoyunun malumudur. Geçmişten bu yana tecrübemiz var. Şu anda bir bakan olarak, AK Parti’nin bir milletvekili olarak benim hiçbir sözüm, davranışım ve eylemim hükümetime zarar vermemeli. Başbakanıma zarar vermemeli. Ben kendi şahsımla ilgili konuşmalarımı, ifadelerimi, fikirlerimi ifade ederim. Bizim için hiçbir mesele kalmamıştır. Biz, gerekli her şeyi konuştuk ve bugün görevimizin başında yapabildiğimiz kadar bunu yapmaya devam edeceğiz. Diyarbakır seyahatine katıldım. Biz aramızda gerçekten bu şekilde çözen ve bu yola böyle devam eden insanlarız. Başka partilere benzemeyiz. Eğer partimize, hükümetimize zarar verecek sözün sahibiysek kendimizi feda ederiz. Bu noktada hiçbir anlaşmazlığımız çatışmamız olmadı. Sayın başbakanla bu konuyu kendi içimizde gayet güzel bir şekilde konuştuk ve görevimizi en iyi şekilde yapmak için söz verdik" değerlendirmesinde bulundu

Kaynak: İHA