Çaycuma’da Diyabet İçin Stand Açıldı

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde, Eğitim Araştırma Sağlık Grup Başkanlığı, Atatürk heykeli önünde 14 Kasım Diyabet Günü nedeniyle stant kurup, broşür dağıtarak halkı bilgilendirme çalışması yaptı.

Çaycuma’da Diyabet İçin Stand Açıldı

Eğitim Araştırma Sağlık Grup Başkanı Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Tabibi Dr.Emre Emik, 14 Kasım Diyabet Günü nedeniyle yaptığı açıklamada şöyle dedi;
“Diabetes Mellitus (Şeker Hastalığı) insan vücudundaki pankreas adlı salgı bezinin yeterince insülin hormonu üretmemesi veya insülinin vücutta yeterli şekilde kullanılmaması sonucu gelişen bir hastalıktır. Kişi beslenerek kana geçen glikozu kullanamaz ve kan şekeri yükselir. Kana geçen glikoz ancak insülin hormonu ile hücrelere girebilir. Bu yetmezlik durumu hastalık başladığı andan itibaren ömür boyu sürer. Diyabetli olduğunuzu nasıl anlarsınız? Aşırı susama ve su içme, sık idrara çıkma, kilo kaybı, aşırı iştah ve çok yeme, bulanık görme, cilt enfeksiyonları, iyileşmeyen yaralar ve halsizlik belirtileri görülür. Genellikle yaşlı (35-40 yaş üzeri),-kilolu veya normal sağlıklı bir kişinin açlık kan şekeri 126 mg/dl, Tokluk kan şekeri (yemekten 2 saat sonra) 200 mg/dl’nin üzerine çıkmamalıdır. Bunun üzeri Diabetes Mellitus olarak kabul edilir. Kan şekeri yüksekliği devam ederse sık idrara çıkmak, çok idrar yapmak, çok su içmek, halsizlik ve kilo kaybı olur. Çünkü vücut hücreleri enerji kaynağı olarak depolarındaki yağları ve proteinleri yakıt olarak kullanmaya başlar.

Tüm Dünyada ve ülkemizde insülin hormonu kaşiflerinden olan Kanadalı tıp Doktoru Frederic Banting’in Doğum günü olan 14 Kasım Dünya Diyabet günü olarak kabul edilmiştir. Ne yazık ki,bu hastalık uzun dönemde kontrol altına alınmadığında körlüğe, kalp damar sistemi hastalıklarına, böbrek yetmezliğine, sinir sistemi bozukluğuna, inmeye, kemik kaybına, cinsel sorunlara neden olabilmektedir. Tedavideki amaç, kan şekeri ayarını sağlamak, diyabet komplikasyonlarını önlemek veya komplikasyon gelişimini yavaşlatmaktır. Ülkemizde iyi tedavi edilmediğinde yaşamsal tüm organlarda kalıcı bozukluğa neden olan hastalık, yaşam kalitesini hem önemli düzeyde azaltmakta hem de tedavi maliyetlerini çok yükseltmektedir. Özellikle ailesinde diyabet öyküsü olan, obez, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşayan, hipertansiyonu olan, gebeliğinde iri bebek doğuran kişiler risk grubunu oluşturmaktadır. Diabetes Mellitus tedavisinde ağızdan alınan ilaçlar veya insülin kullanılır. Bunun yanında kişinin beslenme alışkanlıkları ve egzersiz programları tedavinin en önemli parçalarıdır. Unutulmamalıdır ki, bu hastalık ile yaşamanın en önemli şartı; diyabet hakkında bilgi sahibi olmak ve tedavi programına tam olarak uymaktır. Tüm halkımızın hastalık hakkında bilinçlenmesi erken tanı ve tedavide önemlidir.”
Kaynak: İHA