Chp Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Gaziantep'te Açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Tezkereyi doğru bulmuyoruz. Tezkereye 'hayır' oyu vereceğiz" dedi.

Kılıçdaroğlu, Gaziantep'te, genel başkan yardımcıları Umut Oran, Sezgin Tanrukulu ve Erdoğan Toprak ile milletvekilleri Mehmet Şeker, Ali Serindağ, Sinan Aygün, Sena Kaleli ve bir grup partili tarafından karşılandı.

Daha sonra Gaziantep Ticaret Borsası'na geçen Kılıçdaroğlu, GTB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu'nu ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, Gaziantep'in sadece Türkiye'nin değil Ortadoğu'nun önemli şehirlerinden birisi olduğunu belirtti.

Türkiye'nin yeni bir iklime ihtiyacı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bölgede barışa ihtiyacımız var, huzura ihtiyacımız var. Borsacı huzur ister, sanayici huzur ister, esnaf huzur ister. Huzur, bir toplumun demokratik bir ortamda çalışmasının temel öğelerinden biridir. Eğer huzursuzluk varsa, orada ne barış olur, ne üretim olur. Yani insanlar çalışır ama nasıl çalıştığının farkına bile varmaz. O nedenle barışı istiyoruz, huzuru istiyoruz, demokrasiyi istiyoruz. Güzel bir ortam istiyoruz" dedi.

-"Tezkereye 'hayır' oyu vereceğiz"

Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Suriye tezkeresiyle ilgili" görüşlerinin sorulması üzerine şunları kaydetti:

"Tezkereyi doğru bulmuyoruz. Tezkereye 'hayır' oyu vereceğiz. Biz bu ülkede barış istiyoruz. Türkiye'nin savaşın içinde olmasını istemiyoruz. Savaşın tarafı, kavganın tarafı olmasını istemiyoruz. Gidin Antep'teki sokakta gezen vatandaşlara sorun, 'Sen Suriye ile savaşmak istiyor musun?' diye. 'Hayır' diyecektir. Bizim adımız ne, Cumhuriyet Halk Partisi. Ben halkın derdini dinlemek zorundayım, halkın tercihlerini Mecliste yansıtmak zorundayım. Vatandaşım 'hayır' diyorsa biz de 'hayır' diyeceğiz. Şimdi Suriye bize savaş mı açacak? Öyle bir şey yok. İşi başından aşkın zaten. Orayı bitirmiş bir de Türkiye'ye savaş açacak, biz de tezkereye 'evet' diyeceğiz. Doğru değil arkadaşlar. Biz Suriye tezkeresine 'hayır' diyeceğiz. Bunu da herkesin bilmesini isterim."

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın başörtüsüyle ilgili kendisine yönelik yaptığı açıklamanın hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Arkadaşlarım ona yanıt verirler. Eğer ağlamadan konuştuysa bir sorun yok arkadaşlar" diye konuştu.

-"Bu bir seçim paketi"

"Demokratikleşme paketi", "tutuklu milletvekilleri" ve "Mehmet Haberal'ın yemin etmesi" konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu şu değerlendirmede bulundu:

"Bir sefer paketin adına özür dileyerek söylüyorum, 'demokratikleşme paketi' demeyin. Neresi demokratikleşme paketi, neresi? Bu bir seçim paketi. Sonra demokrasi paketi denir mi? Birisi lütfedecek, halka demokrasi vadedecek. Demokrasi bir uygarlık işaretidir, bir birikim işidir, bir kültür işidir. Kendi partisinde demokrasiyi getiremeyen insan ülkeye demokrasiyi getiremez. Böyle görmemiz lazım. Neresi demokrasi paketi? 30 Eylül'de sayın Başbakan bir açıklama yaptı. O açıklamayı vatandaş kabul eder etmez, ona saygı duyarız, ama demokrasi farklı bir şeydir."

-"Darbe hukukunu değiştirmemiz lazım"

Milletin iradesinin parlamentoya yansıması gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Siz milletin önüne liste koyacaksınız, 'şu milletvekillerine oy vereceksiniz ',oy vermezse ayrıca diyor 'ceza keserim '.Vatandaş diyor ki 'milletvekilini ben seçeyim '.Hangisi doğru? Vatandaşın dediği doğru değil mi? Vatandaşın önüne liste koyup bunlara illa oy vereceksin, 'milletvekilini ben belirleyeceğim' olmaz. Milletin vekilini millet seçmeli. Buna 'evet' deniyor mu, işte ben buna demokrasi diyorum. Getirsin tak diye oy vereceğiz, kabul edeceğiz.

Yine demokrasilerde ben A partisine oy veriyorum, benim oy verdiğim oyla B partisi milletvekili çıkarıyor. Böyle demokrasi mi olur? Kim getirdi bunu, 12 Eylül darbecileri getirdi. Kim savunuyor bunu, sözde demokrasiyi savununlar. Olmaz. Bu hukuku savunmak, bu seçim sistemini savunmak, 12 Eylül darbe hukukunu savunmaktır. Biz ona da karşıyız, darbe hukukuna karşıyız. Önce darbe hukukunu değiştirmemiz lazım. Milletin iradesi parlamentoya yansımalı. En azından yüzde 1 oy alan 1 tane milletvekilini meclise göndersin, ne olacak. Yüzde 1 almış, o partiye oy veren vatandaşlar bizim vatandaşımız değil mi? O açıdan demokrasi farklı bir şeydir. Demokrasi doğruları hazmette rejimidir. Demokrasi budur."

Açıkladıkları 17 maddelik demokrasi paketini gazetelere ilan vererek toplumda tartışmaya açtıklarını anımsatan Kılıçdaroğlu, "Eksiğimiz varsa tamamlarız, yanlışımız varsa düzeltiriz. İyi niyetle yola çıkıyoruz. Bizim paketten bir tane Allah rızası için ya bir tane olsa, biz de görelim bakalım, ne var bu pakette. Yok yaa. Onun için birbirimizi kandırmayalım. Kıyısından köşesinden bazı maddeler alınıp konmuş oraya, işte efendim 'demokrasi' diye topluma sunuyorlar. Neymiş efendim, 3 tane harf geliyormuş alfabeye. W, q, x geliyormuş. Ben merak ediyorum, ya bu Başbakan tuvalete hiç gitmedi mi? Tuvaletlerin kapısında 'w' yazar zaten. Televizyon seyretmiyor mu, açsın 'Show' televizyonu var. Yani bu yeni geldi, yeni bir demokrasi, yok bunlar. Demokrasi farklı bir şeydir. Demokrasi milletin oyunun parlamentoya tam anlamıyla yansıdığı rejimin adıdır" dedi.

Demokrasinin, siyasetin eleştiriye tahammül etme rejimi olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Demokrasi kin gütmez, demokrasi nefret gütmez, demokrasi herkesin düşüncelerini özgürce ifade ettiği rejimin adıdır. Demokrasi budur. Demokrasi inançlarla uğraşmaz, inanca saygı gösterir. Demokrasi etnik kimliklerle uğraşmaz, herkesin kimliğine saygı gösterir. Demokrasi budur" şeklinde konuştu.

Tiryakioğlu, ziyaret anısına Kılıçdaroğlu'na yöresel bakır işi hediye etti.

Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti.

Kaynak: AA